Rusya'nın Avrupa'nın uyguladığı yaptırımlara rağmen Almanya'nın en büyük kömür tedarikçisi olmaya devam ettiği bildirildi.


 

Alman Bild gazetesinin haberine göre, geçen yıl Almanya'nın toplam kömür ithalatı, önceki yıla göre yüzde 8 artarak 44,4 milyon tona ulaştı.

 

Alman Kömür İthalatçıları Derneğinin verilere göre, Rusya'dan fosil yakıt ithalatını yasaklayan yaptırımlara rağmen, ülke geçen yıl da Almanya'nın en büyük kömür tedarikçisi oldu.

 

Almanya'nın Güney Afrika'dan kömür ithalatı geçen yıl önceki yıla göre yüzde 279 artışla 3,9 milyon tona, Kolombiya'dan yüzde 210 artışla 7,2 milyon tona, ABD'den yüzde 32 artışla 9,4 milyon tona ve Avustralya'dan yüzde 15 artışla 6,3 milyon tona ulaştı.

 

Ülkenin Rusya'dan kömür ithalatı ise geçen yıl 2021'e göre yüzde 37 azaldı ve 13 milyon ton olarak kayıtlara geçti. Rusya, savaşa ve yaptırımlara rağmen Almanya'nın toplam kömür ithalatının yüzde 29'unu karşılayarak ülkenin en büyük kömür tedarikçisi olmaya devam etti.

 

Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası arz yönlü belirsizlikler ve AB'nin Rus enerji ürünlerine uyguladığı ambargo Almanya'daki enerji piyasalarında dengesizliklere yol açmıştı.

 

Almanya, savaş sonrası Moskova'nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru hattı üzerinden gaz akışını durdurma kararının tetiklediği sarmal bir enerji kriziyle karşı karşıya kaldı.

 

Alman hükümeti, AB yaptırımları kapsamında, 2023'ten itibaren Rus ham petrolü alımını da tamamen durduracağını açıklamıştı.

 

Enerji krizi sonrasında kömür ve nükleer enerji politikalarını yeniden değerlendiren ülke, 14 termik santral ünitesini çalıştırırken, 3 üniteyi de acil durumlarda faaliyete hazır konuma getirdi.

 

Kış mevsiminde olası bir enerji sıkıntısına karşı daha önce kapanması planlanan 3 nükleer santralin acil durum rezervi olarak beklemede tutulmasına karar verilmişti.

 

Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Bruegel'e göre Almanya, toplam 268,1 milyar avro ile Avrupa ülkeleri arasında enerji krizine karşı en fazla kaynak ayıran ülke oldu. Ülkede enerji krizine karşı mali tedbirlerin milli gelire oranı da yüzde 7,5'ine karşılık gelmişti.

27 Şubat 2023 Pazartesi

Çin’in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yatırımı 2023’te yüzde 16 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptığı yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

NECMİ UYSAL

 

Çin ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında artan ekonomik ilişkilere paralel olarak Çin’in BAE’deki yatırımları 2023 yılında yüzde 16 artış ile 1.3 milyar dolara yükseldi. 

 

TOPLAM YATIRIMIN YÜZDE 60’I

 

Bu rakam tüm Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptıkları toplam yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

BAE’NİN ÇİN’DEKİ YATIRIMLARI YÜZDE 120 ARTTI

 

Diğer taraftan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Çin’deki yatırımları ise geçtiğimiz yıl yüzde 120 artış gösterirken, Arap ülkelerinin Çin’de yaptıkları yatırımların yüzde 90’ına karşılı geliyor. 

 

PETROLE BAĞIMLILIKTAN KURTULMA ÇABASI

 

Birleşik Arap Emirlikleri de Suudi Arabistan’ın yaptığı gibi ekonomisini petrole bağımlılıktan kurtarıp çeşitlendirmeye çalışıyor. 

 

Bu kapsamda Çin ile BAE arasındaki karşılıklı ekonomik ilişkiler artış gösterme eğiliminde. 

 

EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI

 

Nitekim BAE, Çin’in Arap ülkeleri arasındaki en büyük ikinci ticaret ortağı olurken, aynı zamanda en büyük ihracat pazarı konumunda. 

 

Diğer taraftan BAE, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım pazarında aktif proje bakımından 1.277 proje ve 23 milyar dolarlık yatırım ile dünyada üçüncü sırada bulunuyor.

 

Geçtiğimiz yıl körfez yatırım fonu ise Çin’de 2.3 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Merkezi Fransa'nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi, yapay zekayla ilgili ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti.


Kuruluşunun 75. yılını kutlayan Avrupa Konseyine 46 üye devletin dışişleri bakanları, yıllık toplantıları kapsamında Strazburg'da bir araya geldi.

 

Avrupa Konseyinden yapılan açıklamaya göre, üye ülkelerin dışişleri bakanları, Konsey'in çevre, göç, insan kaçakçılığı ve gazetecilerin korunması dahil farklı alanlarda gelecekte izleyeceği yolu belirledi.

 

Bakanlar, yapay zekaya ilişkin ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmenin imza faslı eylülde Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta başlayacak.

 

Hukuki bağlayıcılığı olan sözleşme, yapay zekaya başvurulurken uluslararası insan hakları, demokrasi ve hukuk devletine yönelik hukuki düzenlemelere uyulduğunu garanti altına almayı amaçlıyor.

 

Sözleşmeye üye devletlerin, yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında insan hakları düzenlemeleriyle aykırı riskleri belirlemeye, ölçmeye ve önlemeye yönelik önlemler alması gerekecek.

 

Üye devletlerden ayrıca, yapay zeka sistemlerinin eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına uymasını ve özel hayatı korumasını sağlaması isteniyor.

 

Bu arada, Ukrayna'nın desteklerini ifade eden bakanlar, toplantıda bu ülke için "Hasar Kaydı" mekanizmasının önemini de kaydetti.

 

Söz konusu mekanizma kapsamında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna topraklarında oluşan hasarların tazminat taleplerine ilişkin kanıt ve bilgiler toplanıyor.

 

Bakanlar, Ukraynalı çocukların korunması ve "kaçırılan Ukraynalı" çocukların geri getirilmesi için atılan adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

 

Toplantıda, 2025'te gençlik bakanlarını bir araya getiren bir konferans düzenlenmesi kararlaştırıldı.

 

BAKANLAR KOMİTESİ BAŞKANLIĞINI LİTVANYA DEVRALDI

 

Toplantı kapsamında Liechtenstein, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı görevini Litvanya'ya devretti.

 

Litvanya Başbakanı İngrida Simonyte, ülkesinin Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemindeki öncelikleri hakkında bilgi verdi.

 

Buna göre, Litvanya'nın öncelikli görevleri arasında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna'yı desteklemek, Reykjavik Zirvesi'nde alınan kararları uygulamak, otoriterliğe karşı Konsey'in değerlerini korumak, demokrasiyi, insan haklarını ve üye devletlerde hukuk devletini savunmak yer alacak.

17 Mayıs 2024 Cuma