tatil-sepeti

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Turkuvaz Medya Grubu'nun yayın organlarındanSabah gazetesinin sektördeki 35.yılı dolayısıyla düzenlenlediği "Sabah35. Yaş Sektör Buluşmaları" Programında "Perakende Paneli"nin açılış konuşmasını yaptı.

Perakende ticaret sektörünün, Türkiye'dekiticari faaliyetler bakımından oldukça önemli bir yer tuttuğunu, istihdama katkı sağladığını vurgulayan Pekcan, Türkiye'debulunan 3,2 milyondan fazla işletmenin yaklaşık 733 bininin perakende sektöründe faaliyet gösterdiğini, sektör cirosunun yaklaşık 931 milyar lira olduğunu belirtti.

Pekcan, sektörde istihdam edilen çalışan sayısının 2 milyonun üzerinde olduğuna dikkati çekerek, özellikle günümüzde,sağlıklı bir gelecek vizyonu için organize perakendecilik, geleneksel perakendecilik, e-ticaretve tüketiciboyutlarının bir arada ele alınması gerektiğini vurguladı.

Bu unsurların birbirlerini tamamlayan ve destekleyen nitelikte işlev göstermesinin perakende sektörünün sürdürülebilir gelişimi için elzem olduğuna işaret eden Pekcan,"Ticaret Bakanlığı olarak tüm politikalarımızı bu anlayış ve hassasiyetle şekillendirme gayretindeyiz" ifadesinikullandı.

Bakan Pekcan,organize perakendeciliğin,ekonomik faaliyetlerin ve istihdamın kayıt altında tutulması yönünde yadsınamaz bir değer sağladığını belirterek,şöyle konuştu: "Keza büyük ölçekli perakendecilik faaliyetlerimarkalaşma, küresel marka yaratma ve küresel tedarik zincirlerine entegrasyon noktasında da önemli avantajlar sunmaktadır. Türkiye elbette; hızla gelişen bir ülke olarak,markalaşmaya ve küresel değer zincirlerine büyük önem vermektedir. Perakende ve e-ticaret sektörlerimiz içerisinden küresel markaların çıkması, her zaman için arzu ettiğimiz ve destekleyeceğimiz bir durumdur."

Pekcan, Türkiye'dehem genel manada ticari altyapının iyileştirilmesihem de perakendecilik sektörü özelinde sektörel altyapının etkinleştirilmesi için teknik ve mevzuat çalışmalarının devam ettiğini aktararak, şunları kaydetti: "Perakende ticaret sektörüne yönelik ilk yasal düzenleme niteliği taşıyan 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda,sektörün değişen dinamik yapısına bağlı olaraksektörden gelen taleplerin karşılanması ve uygulamada karşılaşılan sorunların giderilmesi amacıyla belli değişiklikler yapılması gündemdedir. Ülkemiz için büyük önem taşıyan geleneksel perakendeciliğin desteklenmesi, coğrafi işaretli ürünler ve yöresel ürünlere yönelik farkındalığın arttırılması, bu ürünlerde markalaşmasının sağlanması veürünlerin piyasada daha fazla pazar payına sahip olmasının desteklenmesi bu çalışmalarımız kapsamında yer almaktadır. Özellikle esnaf ve sanatkar işletmeleri ile mikro ticari işletmelere belli avantajlar sağlanması ve rekabet güçlerinin desteklenmesi için tedarik ve dağıtım kooperatiflerinin kuruluşlarının kolaylaştırılması,bu tür kooperatiflere işlerlik ve kurumsal kimlik kazandırılarak istikrarlı bir şekilde faaliyet gösterebilmelerinin desteklenmesi hedeflenmektedir."

E-TİCARETİN GELİŞİMİ İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI TİTİZLİKLE SÜRDÜRÜYORUZ

Bakan Pekcan, dijitalleşme odaklı gelişen küresel ekonomisinde,e-ticaret faaliyetlerini çok iyi irdelemek gerektiğinin altını çizerek, e-ticaret sektörünü doğru değerlendirerekstratejileri doğru belirlemek gerektiğini söyledi.

Hızla gelişen ve derinleşen dijital ekonomi çerçevesinde, e-ticareti perakendecilik sektörünün gelişimi için stratejik bir araç olarak kullanma noktasında doğru politikalarla devam etmenin önemine işaret eden Pekcan,Ticaret Bakanlığı olarake-ticaretin gelişimi ile ilgili çalışmaları titizlikle sürdürdüklerini belirtti. Pekcan, Bakanlığın bu konudaki faaliyetleri ve destekleri hakkında da bilgiler verdi.

BAKANLIĞIMIZINTÜKETİCİ HAKLARI İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI ÇOK BOYUTLU

Pekcan,modern bir perakendecilik sektörünün varlığı ve devamı için, tüketici ilişkileri ve tüketici hakları ile ilgili uygulamaların da en yaygın ve en etkin biçimde tatbik ediliyor olması gerektiğine dikkati çekerek, tüccar ve müşteri arasındaki karşılıklı hak ve yükümlülükler ne kadar düzenli bir biçimde uygulanırsasektöründe o kadar sağlam bir zeminde faaliyetlerini sürdüreceğini bildirdi.

Bakanlığın, tüketici uygulamaları ve tüketici hakları ile ilgili çalışmalarını çok boyutlu olarak sürdürdüğünü anlatan Pekcan, şöyle devam etti: "12 Mart tarihinde yayımlanan ve önümüzdeki sene içinde yürürlüğe girecek olan, 7223 Sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu, firmaların izlenebilirliği, ürün sorumluluğu tazminatı, ürünlerin tüketiciden geri çağrılabilmesi, ihracatta Türk malı imajının güçlendirilmesi ve e-ticaret hususlarında önemli yenilikler getirmektedir.Yine bu yıl içerisinde, ikincil düzenlemeler bağlamında, 'Satış Sonrası Hizmetler', 'Garanti Belgesi've 'Tanıtma ve Kullanma Kılavuzu' yönetmeliklerinde yaptığımız değişikliklerle tüketicilerin koruma alanı genişletilmiştir."

SAĞLIKTAOLDUĞU GİBİEKONOMİDE DEMÜCADELEMİZ ETKİNLİKLE SÜRECEK

Kovid-19 salgınının tüm dünyada gündelik hayatı olumsuz etkilediğini, özellikle KOBİ’ler ve esnaf-sanatkarlar için sıkıntılı bir süreci tetiklediğini belirten Pekcan,"Her zaman olduğu gibi, bu olağanüstü süreçte deTicaret Bakanlığı olarak, tüm sektör kuruluşlarımızdan, tüm esnaf-sanatkar kuruluşlarımızdan gelen talepleri, hem kendi bakanlığımızda değerlendirdikhem de ilgili diğer bakanlıklarımız nezdinde takibini yaptık. İletilen sorunlar ve talepler, çözüm önerileri ile birlikteSayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde, Cumhurbaşkanlığı kabinesi tarafından hassasiyetle ele alındı" diye konuştu.

Bakan Pekcan, bu zorlu süreçte, işletmelerve esnaf-sanatkarın yanında olmak için vergi, istihdam ve finansman noktalarında pek çok kolaylık tanındığını ifade ederek, şunları söyledi: "Başta Sayın Cumhurbaşkanı'mızın açıklamış olduğu Ekonomik İstikrar Kalkanı Tedbir Paketi olmak üzere, çeşitli destek mekanizmaları hayata geçirilmiştir. Sürecin gidişatına göre de yeni destekler hayata geçirilmeye devam edilmektedir. Son olarak, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın takdirleri ile özellikle esnaf-sanatlarımıza yönelik kira ve doğrudan gelir desteği ile ilgili adımlar atılmıştır. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın riyasetinde, sağlık alanında olduğu gibi, ekonomik alanda da mücadelemiz etkinlikle sürecektir. Devlet-millet dayanışması ile bu süreci mümkün olan en az kayıpla atlatıp güçlü biçimde yolumuza devam edeceğiz."

18 Aralık 2020 Cuma

Etiketler : Gündem

TCMB’nin blog sayfası Merkezin Güncesi'nde yer alan "Konkordato Gelişmelerine Yakından Bir Bakış" başlıklı analizde, yıl içindeki konkordato taleplerinin parasal sıkılaştırma öncesinde de riskli kategoride sayılabilecek ve ekonomideki ağırlığı düşük firmalarda yoğunlaştığının görüldüğü belirtildi.


 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) internet sitesinde Başdanışman Halil İbrahim Aydın, Uzman Yardımcısı Kadir Gürci ve Yapısal Ekonomik Araştırmalar Genel Müdürü Ünal Seven tarafından hazırlanan "Konkordato Gelişmelerine Yakından Bir Bakış" başlıklı bir analiz yayımlandı.

 

Finansal stres altındaki firmaların faaliyetlerine devam ederken ödeme kolaylığı elde etmek amacıyla konkordato talebinde bulunabildiği belirtilen analizde, "İcra ve İflas Kanunu’nda yer alan konkordato hükümleri ile borçlunun borcunun uzatılması, borcundan indirim yapılması veya muhtemel bir iflastan kurtulması amaçlanıyor. Bu yazıda, son dönemde gerçekleşen konkordato taleplerinin finansal koşullarla ilişkisi inceleniyor." ifadeleri kullanıldı.

 

Analizde, firmaların borçluluğu, borç ödeme kapasiteleri ve likidite durumlarının konkordato süreçlerinde belirleyici olduğu aktarıldı.

 

Konkordato firmalarının genel borçluluk seviyesinin diğer firmalara kıyasla daha yüksek, likidite seviyelerinin ise belirgin şekilde daha düşük olduğunun görüldüğü aktarılan analizde, "Bu firmaların ticari borçlarının toplam varlıklara oranı yüzde 36 iken, bu oranın diğer firmalarda yüzde 11 seviyesinde olduğu görülüyor. Benzer şekilde konkordato firmalarının hazır değer olarak adlandırılan kasa ve banka hesaplarının kısa vadeli yükümlülüklerine oranının medyanı yaklaşık yüzde 2 iken bu oran diğer firmalar için yüzde 8 civarında." ifadelerine yer verildi.

 

Analizde, şu değerlendirmelere yer verildi: "Konkordato talebinde bulunan firmaların konkordato talebinde bulunmadan önceki dönemde yüksek borçluluğa ve düşük likiditeye sahip olması finansal koşulların sıkılaştığı dönemlerde dikkatleri bu firmalara çekiyor. Likidite şoklarıyla karşılaşan firmaların, özellikle beklenmedik şoklarla karşılaştığında ve borçlanma kapasitelerine yakın olduklarında, ticari kredilerde temerrüde düşme olasılıklarının daha yüksek olduğu biliniyor. Firmaların konkordato sürecine girmeden önce temerrüde yakınlığını anlamak amacıyla 2024 yılında konkordato talebinde bulunan firmaların 2023 yılının ilk altı ayına ilişkin çeşitli risk göstergeleri inceleniyor. Bulgular, son dönemde konkordato talebinde bulunan firmaların parasal sıkılaştırma öncesinde de finansal sorunlarının olduğuna işaret ediyor. 2024 yılında konkordato ilan eden firmaların parasal sıkılaştırmanın başladığı 2023 yılı haziran ayı itibarıyla yüzde 41’inin temerrüt halinde, yüzde 61’inin yüksek borçlu, yüzde 26’sının da düşük likiditeye sahip olduğu görülüyor."

 

Konkordato sürecinin firmaların tedarikçilerine olan ödemelerini erteleme imkanı tanıdığı için bu firmaların doğrudan ve dolaylı olarak ekonomik büyüklüklerdeki paylarının önem taşıdığı belirtilen analizde, şu bilgilere yer verildi: "TCMB, reel sektör firmalarının temerrüt gelişmelerini iktisadi faaliyet, finansal istikrar ve arz zincirinin devamlılığı açısından yakından takip ediyor. Buna göre, 2024 yılında konkordato talep eden ve geçici mühlet verilen firmalar toplam nakdi ticari kredi bakiyesinin yüzde 0,38’ini, toplam istihdamın yüzde 0,07’sini, toplam satışların yüzde 0,16’sını ve toplam yurt dışı satışların yüzde 0,18’ini oluşturuyor. Konkordato firmalarının tedarikçileri ise toplam nakdi ticari kredi bakiyesinin yüzde 0,23’ünü, toplam istihdamın yüzde 0,12’sini, toplam satışların yüzde 0,21’ini ve toplam yurt dışı satışların yüzde 0,14’ünü oluşturuyor."

 

Analizde, konkordato sürecinin önemli bir sonucunun da firmalar arası ticaretin etkilenmesi olduğu vurgulandı.

 

Konkordato öncesinde firmaların müşteri ve tedarikçi sayısının azaldığı, konkordato sonrasında ise yatay seyrettiğinin görüldüğü bildirilen analizde, şu ifadelere yer verildi: "Konkordato öncesinde tedarikçi sayısındaki azalış nakit akışı ve borç yönetiminde yaşanan sorunların diğer firmalar tarafından da hissedildiğini gösteriyor. Bu durum, konkordato firmalarının ticari ilişkilerinin süreç öncesinde zayıfladığını ancak ilgili kanunda da öngörüldüğü gibi konkordato sonrasında firmaların faaliyetlerine devam edebildiğini gösteriyor."

 

Analizde, özetle, yüksek borç ve düşük likidite ile çalışan finansal stres altındaki firmaların konkordato taleplerinin dönemsel olarak yükselebildiği belirtilerek, "2024 yılı içinde gerçekleşen konkordato taleplerinin parasal sıkılaştırma öncesinde de riskli kategoride sayılabilecek ve ekonomideki ağırlığı görece düşük firmalarda yoğunlaştığı görülüyor." değerlendirmesinde bulunuldu.

30 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : Merkez Bankası konkordato

30 Eylül 2024 Tarihli ve 32678 Sayılı Resmî Gazete


YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

 

YÖNETMELİKLER

 

–– Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği

 

–– Beykoz Üniversitesi Lisans ve Önlisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Beykoz Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Çağ Üniversitesi Yabancı Dil Eğitim-Öğretim ve Yabancı Diller Hazırlık Eğitimi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Gaziantep Üniversitesi Öğrenci Sağlık İşleri ve Sağlık Raporları Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Gebze Teknik Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– İstanbul Galata Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Lisans ve Ön Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Sağlık Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

İLÂN BÖLÜMÜ

 

a - Yargı İlânları

 

b - Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları

 

c - Çeşitli İlânlar

 

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

30 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : Resmi Gazete ilan yönetmelik kanun hukuk