UTİKAD Başkanı Ulusoy, ortalama navlun fiyatlarının bu ay, geçen yılın haziran ayına göre yüzde 78 azaldığını ve 924 dolara kadar gerilediğini belirterek, "Navlun fiyatları salgın öncesi seviyelerine geriledi" dedi.


 

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Ayşem Ulusoy, taşınan yük ve verilen taşıma hizmeti karşılığında ödenen bedel olarak tanımlanan navlun fiyatlarındaki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulundu.

 

Kovid-19 salgını döneminde navlun piyasasının normal seyrinin dışına çıktığını ifade eden Ulusoy, bu gelişmeyi birkaç parametrenin etkilediğini söyledi.

 

Ulusoy, 2020-2021 periyodunda tedarik zincirinde ciddi bozulmalar olduğunu anımsatarak, salgın sonrasında ise ertelenen talebin hızlı şekilde dünya pazarlarına aktığını, darbe alan lojistik ağın, artan talebi karşılamaya çalışırken tıkandığını bildirdi.

 

Bu tıkanmanın navlun fiyatlarının tarihte görülmemiş seviyelere çıkmasına yol açtığına dikkati çeken Ulusoy, "Özellikle, Çin’den ABD'ye yapılan taşımalarda ithalat-ihracat dengesinin kurulabilmesi için dolu giden konteynerlerin boşaldıktan sonra geri dönmesi gerekmekteydi ancak giden konteynerlerin geri gelmemesi tedarik zincirinde büyük sıkıntıların yaşanmasına sebep oldu." diye konuştu.

 

KONTEYNER NAVLUN ENDEKSİ BİR YILDA YÜZDE 78 GERİLEDİ

 

Ulusoy, başta Çin olmak üzere Hindistan ve Malezya'nın konteyner üretimine ağırlık verdiğine işaret ederek, takviye yatırımlar yapılarak ekipman sıkıntısının aşılmaya çalışıldığını anlattı.

 

Fiyatlardaki değişime değinen Ulusoy, şunları kaydetti: "Şanghay Konteyner Navlun Endeksi, haziranda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 78 azalarak 924 dolar seviyelerine düştü. Geçen yıl haziranda ortalama navlun ücreti 4 bin 222 dolar seviyesindeydi. Salgın döneminde belli bölgelerde kalan konteynerler normalleşmeyle birlikte tekrar dolaşıma girdi. Böylece navlun fiyatları salgın öncesi seviyelerine geriledi."

 

Çin'in dünya konteyner üretiminin yüzde 90'ını karşıladığını ve 2024 yılında üretimde yavaşlamaya gideceğini belirten Ulusoy, dolaşımdaki konteyner sayısında denge sağlanacağını bildirdi.

 

Ulusoy, her bir konteynerin 15 yıl ömrü olduğu bilgisini vererek, şu değerlendirmede bulundu: "Büyük konteyner hatları ekonomik ömrü dolan konteynerleri hurdaya çıkartıp, yeni konteynerleri devreye alarak arz fazlasını normal seviyelere getirmeye çalışacak. Navlunlardaki düşünün bir başka nedeni de dünya pazarlarında ertelenen talebin tedarik edilmesiyle emtia, ham madde ve ürün bazında bütün fiyatlar yukarı yönlü hareket ederek dünya piyasalarında enflasyonist ortamlar oluşturmaya başladı. Ayrıca, akaryakıt fiyatlarının düşmesi de navlun fiyatlarındaki düşüşü etkileyen bir diğer nedendir."

27 Haziran 2023 Salı

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar