tatil-sepeti

Ekonomi yönetiminin, para ve maliye politikaları kapsamında son dönemde attığı adımların da etkisiyle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) swap hariç net rezervleri, kısa sürede gösterdiği 66.5 milyar dolarlık iyileşmeyle artıya geçti.


 

Geçen yıl gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin ardından iş başına gelen ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele kapsamında başlattığı programın pozitif yansımaları dikkati çekiyor.

 

Merkez Bankası rezervlerinden kredi risk primine, uluslararası yatırımcıların tahvil talebinden Türkiye'nin kredi notuna kadar birçok alanda önemli iyileşmeler gözlenmeye devam ediyor.

 

Fiyat istikrarının sağlanması için çizilen yol haritası doğrultusunda atılan adımların sonrası birçok alanda TL varlıklara yönelim, pozitif yönde ivmelenirken, gelecek dönemde bu ilginin daha da artması bekleniyor.

 

Enflasyonla mücadele kapsamında yaklaşık son 1 yılda 4.150 baz puanlık faiz artırımıyla birlikte Dr. Fatih Karahan başkanlığında TCMB'nin kullandığı etkili iletişim dili ve art arda gelen sadeleştirme adımları, hem yurt içi hem de yurt dışında TL varlıklara talebi destekledi.

 

Merkez Bankasının fiyat istikrarı konusundaki kararlılığını yansıtan adımlar, dezenflasyonist sürecin başlayacağına ilişkin beklentilerin güçlenmesini sağlarken, TL'ye artan ilgi, TCMB uluslararası rezervlerine de "güçlü şekilde" yansımaya devam ediyor.

 

Yabancı kurumların son dönemde yayınladıkları raporlarda da TL varlıklara yönelik artan ilgi öne çıkıyor.

 

NET REZERVLERDE 2 AYDA 66,5 MİLYAR DOLARLIK İYİLEŞME

 

TCMB'nin swap hariç net rezervleri, 29 Mart 2024'te eksi 65 milyar dolar seviyesinde gerçekleşirken, 31 Mayıs ile biten haftada 1,5 milyar dolara çıktı.

Böylece Merkez Bankasının net rezervleri pozitife geçerken, bu durum, 2 ayda swap hariç net rezervlerde 66,5 milyar dolar ile "çok güçlü bir iyileşme" olduğuna işaret etti.

 

Söz konusu dönemde brüt rezervler 123,1 milyar dolardan 143,6 milyar dolara yükselirken, uzmanlar, TL'ye geçiş ve yabancı girişlerinde gözlenen olumlu seyrin uluslararası rezerv yükselişine destek vermeye devam edeceği görüşünü yineledi.

 

TÜRKİYE İLE GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERİN CDS ORTALAMASI ARASINDAKİ FARK YAKLAŞIK 98 BAZ PUANA GERİLEDİ

 

Söz konusu durumda, ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele kapsamında attığı adımların etkisiyle yaşanan olumlu süreç, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin kredi notunu artırmalarını da beraberinde getirdi.

 

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings ve Standard&Poor's (S&P), Türkiye'nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, temmuzda Türkiye değerlendirmesi bulunması beklenen bir diğer kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in de Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesi öngörülüyor.

 

Türkiye'nin kredi risk primindeki iyileşme de söz konusu gelişmelerde önemli rol oynarken, son 1 yıllık dönemde ülkenin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), yaklaşık 450 baz puan gerileyerek 261 baz puanla son 4 yılın en düşük seviyesine indi.

 

Böylece Türkiye ile gelişmekte olan ülkelerin CDS ortalaması arasındaki fark yaklaşık 98 baz puana gerileyerek, Aralık 2020'den bu yana en düşük seviyeye indi.

 

Söz konusu fiyatlamalar TL varlıklara olan ilgiyi önemli oranda desteklerken, yurt dışında yerleşik kişilerin 24 Mayıs haftasında Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) stoku 9 milyar 857,8 milyon dolarla Mayıs 2017'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.

 

Yabancılar, 2021'den bu yana ilk kez 9 hafta üst üste DİBS'te alım tarafında yer alırken, 9 haftalık periyotlarda DİBS alımlarına bakıldığında, yabancıların 7 milyar 457,6 milyon dolarla Ağustos 2012'den bu yanaki en yüksek alımı gerçekleştirdiği görüldü.

 

Ekonomi yönetiminin attığı adımlar, ekonomide pek çok göstergede olumlu gelişmelerin yaşanmasını sağlıyor. 12 ay sonrası enflasyon beklentisi mayısta yüzde 33,2'ye inerken, gelecek yıl sonu enflasyon öngörüsü de yüzde 25,61'e geriledi. Mart ayı verilerine göre, yıllıklandırılmış cari açık 31,2 milyar dolara geriledi. Yıllıklandırılmış cari açıkta Mayıs 2023'ten bu yana gerçekleşen iyileşme yaklaşık 26 milyar dolar oldu.

 

Öte yandan, bugün yurt içinde açıklanan makroekonomik verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) mayısta aylık yüzde 3,37, yıllık yüzde 75,45 arttı.

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugün açıklanan mayıs ayı enflasyon verilerine ilişkin sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, enflasyonda "en kötüsü"nün geride kaldığını belirterek, "Enflasyonda kalıcı düşüş haziranda başlayacak. Yıllık enflasyon yüksek ihtimalle üçüncü çeyrek sonunda yüzde 50'nin altına gerileyecek." ifadelerini kullandı.

03 Haziran 2024 Pazartesi

Geçen yılı yaklaşık 197 milyar lirayla kapatan İşsizlik Sigortası Fonu, bu yılın ocak-eylül döneminde yüzde 55 artışla 307 milyar liralık büyüklüğe ulaştı.

İsteği dışında işsiz kalan sigortalıların uğradıkları gelir kaybını telafi etmeleri için 1999 yılında kurulan İşsizlik Sigortası Fonu, ilk işsizlik sigortası ödemesinin yapıldığı Mart 2002'den itibaren işsizlerin güvencesi olmaya devam ediyor.

Geçen yılı 196 milyar 950 milyon 756 bin lirayla kapatan fon, sigortalının prime esas aylık brüt kazancı üzerinden hesaplanan yüzde 2 işveren, yüzde 1 sigortalı kesintileri ve yüzde 1 devlet payı geliriyle büyümesini sürdürüyor.

Bu yılın ocak-eylül döneminde 115 milyar lirası işçi-işveren primi, 38 milyar lirası devlet katkısı, 66 milyar lirası faiz geliri ve 19 milyar lirası diğer gelirden oluşan fon, 2023 yılı sonuna göre yüzde 55 büyüyerek 307 milyar liralık varlığa ulaştı.

Söz konusu dönemde fondan işsizlere toplam 31 milyar 743 milyon lira ödenirken, teşvik ve desteklere 54 milyar lira aktarıldı.

Mart 2002'den 30 Eylül 2024'e kadar işsizlik ödeneğine toplam 20 milyon 290 bin 834 kişi başvurdu. Bu sürede, ödenek almaya hak kazanan 11 milyon 4 bin 755 kişiye, toplam 94 milyar 945 milyon lirayı aşkın ödeme yapıldı.

 

SON 4 AYLIK PRİME ESAS KAZANÇ ÖNEMLİ

İşsizlik ödeneği hesaplamasında sigortalının son 4 aylık prime esas kazançları dikkate alınıyor.

Ödenek miktarı işten ayrılmadan önceki son 4 aylık kazancın yüzde 40'ı olarak hesaplanıyor ancak hesaplanan tutar asgari ücretin yüzde 80'ini aşamıyor. Bu rakamdan, binde 7,59 oranında damga vergisi kesintisi yapılıyor.

Buna göre, 2024 yılında 4 ay çalışıp işsiz kalan bir kişi için işsizlik ödeneği en düşük 7 bin 940 lira, en yüksek 15 bin 880 lira olarak uygulanıyor.

 

SİGORTALIK SÜRESİNE GÖRE ÖDEME YAPILIYOR

İşsiz kalanların, işsizlik ödeneğinden yararlanabilmesi için belirli şartları sağlaması gerekiyor.

Kişi, kendi istek ve kusuru dışında işsiz kalması, hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün hizmet akdine tabi olması, hizmet akdinin feshinden önceki son 3 yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi ödemesi ve hizmet akdinin feshinden sonraki 30 gün içerisinde İŞKUR'a şahsen veya elektronik ortamda başvurması halinde bu ödenekten yararlanabiliyor.

Hizmet akdinin feshinden önceki son 3 yılda 600 gün sigortalı çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş sigortalı işsizlere 180 gün, 900 gün sigortalı çalışıp bu primi ödemiş sigortalı işsizlere 240 gün, 1080 gün sigortalı çalışıp prim ödemiş sigortalı işsizlere 300 gün işsizlik ödeneği veriliyor.

18 Ekim 2024 Cuma

Düzenleyici ve denetleyici kurumların 2025 yılı bütçesinden alacağı pay 68 milyar 362 milyon 485 bin lira olarak belirlendi.

2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'nden derlediği bilgiye göre, düzenleyici ve denetleyici kurumlara gelecek yıl için ayrılan pay belli oldu.

Bu kapsamda söz konusu kuruluşlara toplam 68 milyar 362 milyon 485 bin lira ödenek tahsis edildi. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), 47 milyar 729 milyon liralık ödenekle bütçeden en yüksek payı alacak kurum oldu.

Gelecek yıl bütçesinden Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuna (BDDK) 7 milyar 263 milyon 100 bin lira, Sermaye Piyasası Kuruluna (SPK) 2 milyar 500 milyon lira, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (EPDK) 2 milyar 243 milyon 803 bin lira, Nükleer Düzenleme Kurumuna 1 milyar 965 milyon 515 bin lira, Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna (RTÜK) 1 milyar 919 milyon 952 bin lira, Kamu İhale Kurumuna (KİK) 1 milyar 800 milyon lira, Rekabet Kurumuna 1 milyar 278 milyon 253 bin lira, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumuna 625 milyon lira, Kişisel Verileri Koruma Kurumuna 536 milyon 250 bin lira, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumuna 501 milyon 612 bin lira kaynak sağlanacak.

 

2025 yılı için düzenleyici ve denetleyici kurumlara bütçeden ayrılan paylar şöyle:

 

KURUMLAR       TOPLAM (TL)

RTÜK     1.919.952.000

BTK        47.729.000.000

SPK        2.500.000.000

BDDK    7.263.100.000

EPDK     2.243.803.000

KİK         1.800.000.000

Rekabet Kurumu             1.278.253.000

Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu      501.612.000

Kişisel Verileri Koruma Kurumu 536.250.000

Nükleer Düzenleme Kurumu      1.965.515.000

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu 625.000.000

Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlar Toplamı      68.362.485.000

18 Ekim 2024 Cuma