tatil-sepeti

HABER: EMRE ATAÇ / İKV Uzman Yardımcısı

Birleşik Krallık, 23 Haziran 2016’da yapılan referandumda yüzde 48’e karşı yüzde 52 oy oranıyla AB’den ayrılma kararı almıştı. Yapılan müzakerelerin ardından hazırlanan anlaşma, 25 Kasım 2018’de AB liderleri tarafından kabul edildi. AB’ye üye devlet ve hükümet başkanlarının Brüksel’de yaptığı zirvede Brexit sonrası siyasi ilişkilere dair bağlayıcılığı olmayan ve daha önce üzerinde uzlaşılmış olan 26 sayfalık bir deklarasyon da kabul edildi.

ONAYLAYACAK MI?

Birleşik Krallık’ın AB üyeliğini 29 Mart 2019’da sona erdirecek olan Londra ve Brüksel arasındaki anlaşmanın, Birleşik Krallık Parlamentosu ve AP tarafından da onaylanması gerekiyor. Ancak Birleşik Krallık Parlamentosunun onayı mevcut koşullar altında pek de olası gözükmüyor.

AB ve Birleşik Krallık müzakerecileri tarafından hazırlanan ve AB’ye üye devlet ve hükümet başkanlarının Brüksel’de bir araya geldiği zirvede onaylanan 585 sayfalık ayrılık anlaşması metininde öncelikli olarak ekonominin olumsuz etkilenmemesi için Birleşik Krallık’ın geçici olarak ortak pazarda ve gümrük birliğinde kalacağı bir geçiş dönemi belirleniyor.

29 Mart’ta başlayacak bu geçiş dönemi 2020’nin sonuna kadar sürüyor ve 1 Temmuz 2020’den önce başvurmak kaydıyla bir kereliğine uzatılabiliyor. Bu süre kapsamında Birleşik Krallık, AB kurallarına uyacak, oy kullanamayacak ve üyelik aidatlarını ödemeye devam edecek.

BOŞANMA BEDELİ

Anlaşma ile Birleşik Krallık’taki AB vatandaşlarının ve AB’deki Birleşik Krallık vatandaşlarının bulundukları ülkede çalışma veya eğitim hakları sürecek. AB üyesi 28 ülke olarak geçmişte verilen mali taahhütlerin de Birleşik Krallık tarafından tam olarak yerine getirileceğine işaret edilen anlaşmada, Birleşik Krallık’ın AB’ye olan borcunun hangi formüle göre hesaplanacağı kesinleşti. Birleşik Krallık AB’ye, ‘adil bir finansal anlaşma’ diye nitelendirilen 39 milyar sterlinlik ‘boşanma ücreti’ ödeyecek.

SINIRLARA ÇÖZÜM

Anlaşmada, AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti ile Birleşik Krallık’a bağlı Kuzey İrlanda arasındaki sınır sorununa yönelik çözüm de bulunuyor. Hatırlanacağı üzere Kuzey İrlanda ile AB üyesi İrlanda arasındaki sınırın statüsü, Brexit görüşmelerinin en sıkıntılı konusunu oluşturuyordu. Anlaşma taslağı, fiziki bir sınırın önüne geçebilmek için “backstop” denen bir acil durum mekanizması öngörüyor. Bu mekanizma ile gelecekte AB ve Birleşik Krallık arasındaki STA’lar nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın adada fiziki bir sınır olmaması garanti ediliyor. Zirvede Cebelitarık sorunu da son anda giderildi. Zirve öncesinde AB’nin Cebelitarık ile ilgili olarak AB ve Birleşik Krallık arasında yapılacak bağımsız anlaşmalar için önceden İspanya’nın onayının alınmasının garanti edildiğini belirtmesiyle engel aşıldı.

ÇOĞUNLUK KARŞI

Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılık anlaşmasının Brüksel’de onaylanmasına rağmen süreç bitmiş değil. Bilindiği üzere AB anlaşmayı onaylasa bile, anlaşmanın Birleşik Krallık Parlamentosu ve AP’de de kabul edilmesi gerekiyor. AP tarafında Londra’daki gibi sıkıntılı bir durum yok. AP Başkanı Antonio Tajani, Avrupalı parlamenterlerin büyük çoğunluğunun anlaşmayı desteklediğini söyledi. Tajani, oylamanın muhtemelen şubatta, en geç martta yapılacağını belirtti. Birleşik Krallık’ta ise şu ana kadar bu konuda görüş bildiren milletvekillerinin çoğu anlaşmaya karşı çıkıyor.

318 OY GEREKLİ

Birleşik Krallık Parlamentosu’nda anlaşmaya ilişkin oylamanın görüşmelerin ardından 11 Aralık’ta yapılması planlanıyordu. Ancak Başbakan Theresa May, kendisi açısından hezimetle sonuçlanmasına kesin gözüyle bakılan oylamayı erteleme kararı aldı. May’in anlaşmayı 21 Ocak 2019’dan önce parlamentoya sunması bekleniyor. Bilindiği üzere hiçbir partinin çoğunlukta olmadığı parlamentoda, Birleşik Krallık’ın 45 yıllık AB üyeliğini sonlandıracak anlaşmaya dair farklı görüşler var. Hükümet ortağı Kuzey İrlanda’daki Demokratik Birlik Partisi (Democratic Unionist Party - DUP) de anlaşmaya karşı olduğunu belirtiyor. Muhalefetteki İşçi Partisi ise Birleşik Krallık’ın çıkarına olmadığı gerekçesiyle anlaşmaya karşı oy kullanacağını dile getiriyor. May’in muhalefet partilerinden 15 kadar milletvekilinin desteğini alabileceği bekleniyorsa bile bunun da Brexit anlaşmasının parlamentodan geçmesini sağlayacak 318 sayısına yaklaşmaya yetmeyeceği belirtiliyor.

REDDEDİLİRSE NE OLACAK?

Londra ve Brüksel arasındaki anlaşma reddedilirse ne olur? Anlaşmanın reddedilmesi halinde Birleşik Krallık hükümetinin 21 gün içinde bir ‘B planı’ açıklaması gerekiyor. Parlamentoda yeni bir oylama yapmak seçenekler arasında. Başbakan May ve AB yönetiminin açıklamalarına göre, anlaşma üzerinde yeniden müzakere yapmak mümkün değil. Ancak çoğu milletvekili bunu kabul etmiyor ve AB’nin anlaşmayla ilgili şartların değiştirilmesi konusunda ikna edilebileceğini savunuyor. Anlaşmanın reddedilmesi durumunda May’in istifa edebileceği ve bu durumun ya erken seçimi ya da Muhafazakâr Parti’de liderlik yarışını gündeme getireceği konuşuluyor.

03 Ocak 2019 Perşembe

Etiketler : Dünya

S&P Global, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin, gelecek aylarda gelişmekte olan piyasalarda parasal gevşemeyi teşvik edeceğini bildirdi.


 

S&P Global'den yapılan açıklamada, faiz oranlarının son zamanlardaki en yüksek seviyelerine yakın seyrettiği ve enflasyonun yavaşladığı Kolombiya, Filipinler ve Meksika'da, piyasaların önemli faiz indirimlerini fiyatladığı belirtilerek, buna karşın Brezilya Merkez Bankasının artan enflasyon ve mali belirsizlik nedeniyle 25 baz puanlık faiz artışıyla ters yönde hareket ettiği kaydedildi.

 

Açıklamada, düşen enflasyon ve iyileşen reel gelirler sayesinde daha güçlü iç taleple desteklenen gelişmekte olan piyasalarda ikinci çeyrekte ekonomik büyümenin genel olarak güçlü olduğu vurgulandı.

 

Fed'in 50 baz puanlık faiz indirimine işaret edilen açıklamada, gelişmekte olan piyasalarda da merkez bankalarının faiz indirimlerine devam etmesinin veya başlamasının beklendiği aktarıldı.

 

Açıklamada, bu durumun 2024 sonu ve 2025 başında iç talebi artıracağına işaret edilerek, "Enerji fiyatlarındaki düşüş özellikle Tayland, Filipinler, Macaristan, Türkiye, Şili ve Hindistan gibi net enerji ithalatçıları için merkez bankalarının faiz indirimlerini daha da destekleyebilir. Daha düşük ithalat maliyetleri cari hesapları iyileştirebilir ve para birimlerini güçlendirebilir." değerlendirmesinde bulunuldu.

 

S&P Global'in açıklamasında, ABD ekonomisindeki belirsizlik, devam eden iki çatışmanın jeopolitik riski ve siyasi belirsizliklerin gelecekte piyasa oynaklığına zemin hazırlayabileceği ifade edildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : SP Fed faiz

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirimine başlamasının ülke ekonomisinin bulunduğu yer açısından "olumlu bir işaret" olduğunu bildirdi.


 

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen,Başkent Washington'da düzenlenen Atlantic Festivali'nde yaptığı konuşmada, ülke ekonomisindeki mevcut gelişmeleri değerlendirdi.

 

Fed'in faiz indirimi kararının ABD ekonomisinin bulunduğu yer için çok "olumlu bir işaret" olduğunu dile getiren Yellen, "Fed'in enflasyonun düştüğüne ve yüzde 2 hedefine geri dönme yolunda olduğuna, enflasyonla ilgili risklerin gerçekten anlamlı şekilde azaldığına dair güvenini yansıtıyor." değerlendirmesinde bulundu.

 

Yellen, ülkede aynı zamanda güçlü kalmaya devam eden bir iş gücü piyasası olduğuna işaret ederek, şu anda en önemli endişe veya nedenin iş piyasasının güçlü kalmasını sağlamak olduğunu söyledi.

 

Para politikasının kısıtlayıcı duruşunun devam ettiğini düşündüğünü ifade eden Yellen, "Beklenti, faiz oranlarının daha da düşmesi yönünde. Ancak gelen verileri izlemek elbette gerekli ve her zaman sürprizler olabilir." değerlendirmesinde bulundu.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : Fed Yellen faiz