tatil-sepeti

Küresel piyasalar, ABD enflasyon verileri öncesinde belirsizlik yaşıyor.


Dünya genelinde enflasyon endişeleri yerini yavaş yavaş resesyon korkusuna bırakırken, ABD'de ekonominin "yumuşak iniş" yapabileceğine yönelik beklentilerin tamamen ortadan kalkmaması varlık fiyatlarındaki oynaklığı sınırlıyor.

 

ABD'de bugün ve yarın açıklanacak enflasyon verilerinin piyasaların yönü üzerinde etkili olacağı tahmin edilirken, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) eylüldeki toplantıda hangi büyüklükte faiz indirimine gideceğine ilişkin fiyatlamalar belirsizliğini koruyor.

 

Para piyasalarında Fed'in eylülde yüzde 57 ihtimalle 50 baz puan faiz indireceği öngörülürken, enflasyon verilerinin ardından beklentilerin yeniden şekillenmesi bekleniyor.

 

Öte yandan, enflasyon verileri öncesi New York Fed'in Tüketici Beklentileri Anketi'nin sonuçları ise ABD'de tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisinin temmuzda değişmediğini ortaya koydu. Buna göre, gelecek 12 ayı kapsayan kısa vadeli medyan enflasyon beklentisi temmuzda değişim göstermeyerek yüzde 3'te kaldı.

 

Fed yetkilileri resesyon ve enflasyon ikileminin ortaya çıktığı bu dönemde sözle yönlendirmelerini sürdürürken, Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michelle Bowman, enflasyonun düşürülmesinde mayıs ve haziran aylarında kaydedilen ilerlemenin memnuniyet verici bir gelişme olduğunu ancak enflasyonun hala "rahatsız edici derecede" hedefin üzerinde bulunduğunu ifade etti.

 

Bowman, "Politikanın mevcut duruşunda ayarlamalar yapılmasına yönelik yaklaşımımda temkinli olmaya devam edeceğim." değerlendirmesinde bulundu.

 

Söz konusu gelişmelerle ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 3,90'da dengelenirken, dolar endeksi 103,1'de bulunuyor.

 

Altının ons fiyatı dün 2 bin 472 dolarla kapanış rekorunu yenilerken, yeni günde önceki kapanışın yüzde 0,5 altında bulunuyor. Brent petrolün varil fiyatı ise dün yükseliş eğilimini üst üste dördünü işlem gününe taşımasının ardından yeni günde yüzde 0,4 azalışla 81,2 dolarda seyrediyor.

 

Söz konusu gelişmelerle dün, Dow Jones endeksi yüzde 0,36 gerilerken, S&P 500 endeksi yatay seyretti. Nasdaq endeksi ise yüzde 0,21 yükseldi. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni güne yükselişle başladı.

 

Avrupa borsalarında dün yön arayışının öne çıktığı görülürken, bölgede bugünden itibaren yoğunlaşacak makroekonomik veri gündeminin piyasaların yönü üzerinde etkili olacağı tahmin ediliyor.

 

Halihazırda Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) gelecek ayki toplantıda politika faizini 25 baz puan düşüreceğine kesin gözüyle bakılırken, yıl sonuna kadar toplamda ne kadar faiz indirimine gidileceğine yönelik belirsizlik devam ediyor.

 

Analistler, Avrupa'da güç kaybeden ekonomik aktivitenin bankanın politika alanını daraltabileceğini kaydederek, haftanın geri kalanında açıklanacak verilerden alınacak sinyallerin varlık fiyatlarını etkilemesinin beklendiğini ifade etti.

 

Bu gelişmelerle dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,52, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,02 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,46 yükselirken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,26 geriledi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne yükselişle başladı.

 

Asya tarafında yön arayışının öne çıktığı görülürken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi pozitif ayrışıyor.

 

Japonya pay piyasaları bugünkü yükselişle birlikte geçen hafta pazartesi günü kaydedilen yüzde 12,4'lük kaybı telafi ederken, söz konusu seyirde dolar/yen paritesinin yeninden 148 seviyelerine yaklaşması önemli rol oynadı.

 

Analistler, Japonya'da kurun endişe edildiği şekilde güçlenmemesinin ihracatçı şirketlerin rekabet avantajını korumasına yardımcı olabileceğini aktararak, bu durumun şirket gelirlerine olumlu yansıyacağı beklentisinin risk iştahını desteklediğini bildirdi.

 

Öte yandan, ülkede açıklanan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yıllık bazda yüzde 3'le beklentilerin altında artarken, analistler, söz konusu verinin son günlerde şahinleşen Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) politika alanını daraltabileceğini belirtti.

 

Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 3,1 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,2 artarken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi ve Güney Kore'de Kospi endeksi yatay seyrediyor.

 

Yurt içinde dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,8 azalışla 9.828,56 puandan tamamladı.

 

Bugün yurt içinde gözler açıklanacak ödemeler dengesi verilerine çevrilirken, AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının haziran ayında 152,4 milyon dolar fazla verdiğini tahmin etti.

 

Ekonomistler, cari işlemler açığının 2024 yılında ise 22 milyar 756 milyon dolar olarak gerçekleşeceği tahmininde bulundu.

 

Dolar/TL, dün yatay seyirle 33,5780'den kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında yüzde 0,2 azalışla 33,5270 seviyesinden işlem görüyor.

 

Analistler, bugün yurt içinde cari işlemler dengesi, yurt dışında ise ABD'de ÜFE başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini dile getirerek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.800 ve 9.500 puanın destek, 10.000 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.

 

Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:

 

10.00 Türkiye, haziran ayı cari işlemler dengesi

 

10.00 Türkiye, temmuz ayı konut satış istatistikleri

 

12.00 Avro Bölgesi, ağustos ayı Zew ekonomik güven endeksi

 

12.00 Almanya, ağustos ayı Zew ekonomik güven endeksi

 

15.30 ABD, temmuz ayı Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE)

 

 

13 Ağustos 2024 Salı

Son dakika haberi: Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere bugün Kazan'a gidecek. Erdoğan, 2 gün sürecek ziyaretinde devlet ve hükümet başkanlarıyla bir araya gelecek. Türkiye, BRICS'e üye olacak mı?

Son dakika haberleri… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BRICS Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere bugün Rusya’ya bağlı Tataristan’ın başkenti Kazan şehrine gidecek.

Diplomasi trafiğini bu kez Kazan’da sürdürecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin de olası üyeliğinin gündemde olduğu BRICS’in 16’ncı Liderler Zirvesi'ne iştirak edecek.

 

TÜRKİYE BRICS'E ÜYE OLACAK MI?

Türkiye, küresel ekonominin yüzde 25’ini kapsayan ve giderek gelişen BRICS grubuna üye olacak mı? Bu soru gündemdeki sıcaklığını korurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni üyelerle genişlemesi beklenen oluşumla iş birliğini geliştirmek için 2 gün boyunca Rusya’da temaslarda bulunacak.

 

AİLE FOTOĞRAFINDA YER ALACAK

BRICS’e üye ve davetli ülke liderleriyle aile fotoğrafında yer alacak. Zirve kapsamındaki çalışma toplantısına katılacak.

Cumhurbaşkanı Kazan'da ikili görüşmeler de yapacak. Erdoğan, zirve marjında bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla bir araya gelecek. O isimler arasında ev sahibi Rusya’nın lideri Vladimir Putin’in de olması bekleniyor.

 

İSRAİL’İN SALDIRILARINA VURGU YAPACAK

Cumhurbaşkanı, liderlerle yapacağı görüşmelerde ikili ilişkilerin güçlendirilmesine dair atılacak adımları konuşacak. Ayrıca işgalci İsrail’in Filistin ve Lübnan topraklarında devam eden saldırıları başta olmak üzere bölgesel ve küresel konulara da vurgu yapacak.

 

SON OLARAK 2018’DEKİ TOPLANTIYA KATILMIŞTI

Cumhurbaşkanı Erdoğan son olarak 2018’de Güney Afrika Cumhuriyeti’ndeki BRICS zirvesine katılmıştı. Şimdi de yeni üyelerle genişlemesi beklenen oluşumla iş birliğini geliştirmek için 2 gün boyunca Rusya’da temaslarda bulunacak.

 

23 Ekim 2024 Çarşamba

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, HAK-İŞ Konfederasyonunun 49. kuruluş yıl dönümü programında, çalışma hayatını ilgilendiren konularda temel ilkelerinin, çalışanı ve işvereni mağdur etmeden uzlaşı zemininde buluşmak olduğunu, son yıllarda çalışanın ücretinde önemli iyileştirmeler yaptıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde sendikal örgütlenmenin kolaylaştırılmasından iş güvenliği düzenlemelerine, kayıt dışı istihdamın azaltılmasından kadınların çalışma hayatına katılımının teşvik edilmesine kadar işçilerin yıllardır çözülmeyen sorunlarını çözüme kavuşturduklarını ifade eden Yılmaz, asgari ücret artışı ve salgın döneminde istihdamın korunması gibi adımlarla her zaman işçinin yanında olduklarını ortaya koyduklarını bildirdi.

 

810 MİLYAR LİRADAN KAMU OLARAK VAZGEÇTİK 

Asgari ücretle bu ücrete kadar tüm gelirleri her türlü vergiden istisna kıldıklarını hatırlatan Yılmaz, "Bu kanunu düzenlemeyi yapmamış olsaydık, asgari ücret ve asgari ücrete kadar tüm gelirlerden vergi alıyor olsaydık ne kadar vergi alacaktık diye baktığınızda 2025'te 810 milyar lira gibi bir rakamla karşılaşıyoruz. Yani 810 milyar liradan kamu olarak vazgeçtik biz. Maliyemiz vazgeçti" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, Türkiye'nin istihdam üreterek büyüdüğünü anlatarak, emeğin yoğun olduğu iş kollarında ara eleman sıkıntısı yaşandığını, iş gücü arzının yeterli olmadığını ve işverenlerin en çok şikayet ettiği hususların başında çalıştıracak personel bulamamanın geldiğini gözlemlediklerini aktardı.

"Mesleki ve teknik eğitimde yeni bir açılımı devreye alarak iş gücü arzını piyasanın ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirmek istiyoruz." diyen Yılmaz, eğitim sistemi veya kısa dönemli kursların içeriğiyle iş gücü piyasasının ihtiyaçları arasında daha fazla örtüşme sağlanması gerektiğini kaydetti.

 

ÇOK KAZANANDAN ÇOK, AZ KAZANANDAN AZ ALMAK

Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Bizim de anlayışımız budur. Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu. Vergi adaletini güçlendirmek, vergide etkinliği sağlamak... Bu yönde geçtiğimiz dönem önemli adımlar attık" diye konuştu.

Gelir vergisi tarifesinde en alt dilimdeki vergi oranını düşürdüklerini, en üst dilimdeki vergi oranını yükselttiklerini bildiren Yılmaz, şöyle devam etti: "Vergi gelirlerinde sağlanan iyileşmeyi vatandaşlarımızın refahı ve ülkemizin istikrarı için verimli alanlara yönlendireceğiz. Bütçemizde temel vurgumuz şu, deprem harcamaları azaldıkça bir mali alanımız, imkanlar oluşacak. Bu mali imkanları da iki temel amaç için kullanmayı planlıyoruz. Birincisi ekonomimizi büyütmek, reel sektörümüzü, üretimimizi desteklemek, kalıcı bir şekilde yapısal dönüşümle sanayimizin teknolojik gücünü, katma değerimizi yükseltmek. İkincisi de sosyal refahı kalıcı bir şekilde arttırıcı tedbirler almak. Bu yönde bütçemizin imkanlarını değerlendirmek."

 

KAYIT DIŞILIĞI EN AZ SEVİYELERE ÇEKMEYİ HEDEFLEDİK

Cevdet Yılmaz, istihdamda kayıt dışının bir dönem yüzde 50'lerin üzerinde olduğunu, şu anda yüzde 20'lerin bir miktar üzerinde bulunduğu ve kayıt dışılığı en az seviyelere çekmeyi hedeflediklerini ifade etti.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da değinen Yılmaz, burada etnik ve dini kimlikten öte insanlığın katledildiğini belirterek, "Bir soykırım davası var malum. Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla yargılanan bir İsrail hükümeti var. İnşallah en kısa sürede orada da ateşkes sağlanır. Orada yaşanan bu insanlık dışı manzaralar sona erer. İnsanların ihtiyaç duyduğu temel destekler, insani yardımlar ulaşır ve inşallah siyasi bir çözümle kalıcı bir huzura bölgemiz kavuşur." dedi.

23 Ekim 2024 Çarşamba