Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel kamu borcunun Gayrisafi Yurtiçi Hasıla'ya (GSYH) oranının 2028'e kadar yüzde 99,6'ya çıkmasının beklendiğini bildirdi.



 

Uluslararası Para Fonu (IMF), Mali İzleme Raporu'nun nisan sayısını "Politika Normalleşmesi Yolunda" başlığıyla yayımladı.

 

Raporda, Kovid-19 salgınının ortaya çıkmasından bu yana geçen üç yılda maliye politikasının normale döndüğü kaydedildi.

 

Eş zamanlı olarak 2020'de sağlanan olağanüstü desteklerin ardından 2022'de hem para hem de maliye politikalarının ülkelerin yaklaşık dörtte üçünde yüksek enflasyon ve salgınla ilgili harcama önlemlerinin süresinin dolması nedeniyle sıkılaştığı belirtilen raporda, bu değişimin oldukça değişken bir ortamda meydana geldiği aktarıldı.

 

Raporda, "Ekonomiler, mali alanda devam eden gerilimlerle Kovid-19 ile ilgili derin bir durgunluktan hızla toparlanırken, hükümetler yaşam maliyeti krizi, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve finans sektöründeki istikrarsızlıkla karşı karşıya kaldı." değerlendirmesinde bulunuldu.

 

ABD VE ÇİN KÜRESEL KAMU BORCU EĞİLİMLERİNİ ŞEKİLLENDİRİYOR

 

Kamu maliyesinin, benzeri görülmemiş şokları ve hükümet eylemlerini yansıtan büyük dalgalanmalar yaşadığına işaret edilen raporda, ekonomik daralma ve büyük hükümet desteklerinin bir sonucu olarak 2020'de GSYH'nin yaklaşık yüzde 100'üne ulaşan kamu borcundaki tarihi artışın ardından istisnai önlemlerin sona ermesinden bu yana mali açıkların azaldığı kaydedildi.

 

Raporda, 2021-2022'deki güçlü nominal GSYH büyümesiyle küresel borcun 70 yılın en sert düşüşünü kaydettiği ve 2022'nin sonunda GSYH'nın yüzde 92,1'ine gerilediği, ancak hala 2019'un sonundaki seviyenin yaklaşık 8 puan üzerinde olduğu bildirildi.

 

Raporda, küresel kamu borcunun GSYH'ya oranının bu yıl yüzde 93,3'e, 2024'te ise yüzde 94,6'ya yükselmesinin beklendiği aktarıldı.

 

Kamu borcunun GSYH'ya oranının 2028'de ise yüzde 99,6'ya çıkacağının tahmin edildiği belirtilen raporda, ABD ve Çin ekonomisindeki gelişmelerin küresel kamu borcu eğilimlerini şekillendirdiği ifade edildi.

 

ABD'nin kamu borcunun GSYH'ya oranının 2028'e kadar yüzde 136,2'ye çıkmasının beklendiği kaydedilen raporda, Çin'in kamu borcunun GSYH'ya oranın ise aynı dönemde yüzde 104,9'a yükseleceğinin tahmin edildiği aktarıldı.

 

Raporda, Türkiye'nin kamu borcunun GSYH'ya oranın ise 2023'te yüzde 35, 2024'te yüzde 36,7, 2025'te yüzde 37,7, 2026'ta yüzde 38,8, 2027'de yüzde 40,4 ve 2028'de yüzde 42,3 olmasının beklendiği kaydedildi.

 

YAKIN VADELİ MALİ GÖRÜNÜM KARMAŞIK OLMAYA DEVAM EDİYOR

 

IMF'nin raporunda, "Yakın vadeli mali görünüm karmaşık olmaya devam ediyor, maliye ve para politikalarının, fiyat ve finansal istikrarı sağlarken belirsiz bir ekonomik ortama ve hızla değişen finansal koşullara yanıt verecek şekilde yakından uyumlu hale getirilmesi çok önemli." değerlendirmesinde bulunuldu.

 

Raporda, hükümetler daha yüksek faiz faturalarıyla ve kamu harcamalarını artırma baskılarıyla karşı karşıya kaldıkça, 2023'te genel mali açıkların GSYH'ye oranının yüzde 5'e çıkmasının beklendiği kaydedildi.

 

Risklerin aşağı yönlü olduğu vurgulanan raporda, "Finans sektöründeki istikrarsızlık şiddetlenirse, hükümetler yardıma çağrılabileceği için kamu sektörü bilançoları üzerinde de baskı oluşturabilir." değerlendirmesinde bulunuldu.

 

Raporda, "Orta vadede, mali açıkların gelecek birkaç yıl içinde pandemi öncesi seviyelerin üzerinde kalacağı tahmin ediliyor." ifadesi kullanıldı.

 

IMF raporunda, hükümetlerin mali tamponların yeniden inşasına daha fazla öncelik vermesinin gerekeceği, ülkelerin tutarlı makroekonomik politikaları teşvik eden, borç kırılganlıklarını zaman içinde azaltan ve gelecekteki şoklarla başa çıkmak için gerekli alanı oluşturan güvenilir, riske dayalı mali çerçeveler geliştirmesi gerektiği vurgulandı.

12 Nisan 2023 Çarşamba

Çin’in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yatırımı 2023’te yüzde 16 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptığı yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

NECMİ UYSAL

 

Çin ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında artan ekonomik ilişkilere paralel olarak Çin’in BAE’deki yatırımları 2023 yılında yüzde 16 artış ile 1.3 milyar dolara yükseldi. 

 

TOPLAM YATIRIMIN YÜZDE 60’I

 

Bu rakam tüm Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptıkları toplam yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

BAE’NİN ÇİN’DEKİ YATIRIMLARI YÜZDE 120 ARTTI

 

Diğer taraftan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Çin’deki yatırımları ise geçtiğimiz yıl yüzde 120 artış gösterirken, Arap ülkelerinin Çin’de yaptıkları yatırımların yüzde 90’ına karşılı geliyor. 

 

PETROLE BAĞIMLILIKTAN KURTULMA ÇABASI

 

Birleşik Arap Emirlikleri de Suudi Arabistan’ın yaptığı gibi ekonomisini petrole bağımlılıktan kurtarıp çeşitlendirmeye çalışıyor. 

 

Bu kapsamda Çin ile BAE arasındaki karşılıklı ekonomik ilişkiler artış gösterme eğiliminde. 

 

EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI

 

Nitekim BAE, Çin’in Arap ülkeleri arasındaki en büyük ikinci ticaret ortağı olurken, aynı zamanda en büyük ihracat pazarı konumunda. 

 

Diğer taraftan BAE, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım pazarında aktif proje bakımından 1.277 proje ve 23 milyar dolarlık yatırım ile dünyada üçüncü sırada bulunuyor.

 

Geçtiğimiz yıl körfez yatırım fonu ise Çin’de 2.3 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Merkezi Fransa'nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi, yapay zekayla ilgili ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti.


Kuruluşunun 75. yılını kutlayan Avrupa Konseyine 46 üye devletin dışişleri bakanları, yıllık toplantıları kapsamında Strazburg'da bir araya geldi.

 

Avrupa Konseyinden yapılan açıklamaya göre, üye ülkelerin dışişleri bakanları, Konsey'in çevre, göç, insan kaçakçılığı ve gazetecilerin korunması dahil farklı alanlarda gelecekte izleyeceği yolu belirledi.

 

Bakanlar, yapay zekaya ilişkin ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmenin imza faslı eylülde Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta başlayacak.

 

Hukuki bağlayıcılığı olan sözleşme, yapay zekaya başvurulurken uluslararası insan hakları, demokrasi ve hukuk devletine yönelik hukuki düzenlemelere uyulduğunu garanti altına almayı amaçlıyor.

 

Sözleşmeye üye devletlerin, yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında insan hakları düzenlemeleriyle aykırı riskleri belirlemeye, ölçmeye ve önlemeye yönelik önlemler alması gerekecek.

 

Üye devletlerden ayrıca, yapay zeka sistemlerinin eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına uymasını ve özel hayatı korumasını sağlaması isteniyor.

 

Bu arada, Ukrayna'nın desteklerini ifade eden bakanlar, toplantıda bu ülke için "Hasar Kaydı" mekanizmasının önemini de kaydetti.

 

Söz konusu mekanizma kapsamında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna topraklarında oluşan hasarların tazminat taleplerine ilişkin kanıt ve bilgiler toplanıyor.

 

Bakanlar, Ukraynalı çocukların korunması ve "kaçırılan Ukraynalı" çocukların geri getirilmesi için atılan adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

 

Toplantıda, 2025'te gençlik bakanlarını bir araya getiren bir konferans düzenlenmesi kararlaştırıldı.

 

BAKANLAR KOMİTESİ BAŞKANLIĞINI LİTVANYA DEVRALDI

 

Toplantı kapsamında Liechtenstein, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı görevini Litvanya'ya devretti.

 

Litvanya Başbakanı İngrida Simonyte, ülkesinin Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemindeki öncelikleri hakkında bilgi verdi.

 

Buna göre, Litvanya'nın öncelikli görevleri arasında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna'yı desteklemek, Reykjavik Zirvesi'nde alınan kararları uygulamak, otoriterliğe karşı Konsey'in değerlerini korumak, demokrasiyi, insan haklarını ve üye devletlerde hukuk devletini savunmak yer alacak.

17 Mayıs 2024 Cuma