tatil-sepeti

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran, büyüyen, azimli ve mutlu bir Türkiye’nin bazı odakları rahatsız ettiğini söyledi. Oda’nın mart ayı Meclis toplantısında konuşan Oran, Moody’s’in son not düşürme kararına değinerek, “Korku senaryoları tutmaz” dedi.
Aynı zamanda 19. Dönem Oda Meclisi’nin son toplantısı olan oturumda konuşan Oran, reel sektöre yönelik nefes kredisinde ikinci etap için ciddi bir kaynak ayırdıklarını belirtti.

DURMAK YOK

Şubat ayında ihracatın rekor kırdığını ve büyümenin istikrarlı bir şekilde sürdüğünü hatırlatan Oran, “İşte Türkiye gerçeği bu. Büyüyen, azimli ve umutlu bir Türkiye. Hazmedemedikleri de bu. Moody’s notumuzu düşürüyor. Dubaili MBC grup, Türk dizilerine yasak koymaya çalışıyor” dedi. Afrin’de 80 milyonun tek yürek olduğu bu günlerde Türkiye’nin dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi olduğunu belirten Oran, şöyle devam etti: “Yine not silahına, olmayacak yasaklara sarıldılar. Yine kirli bir tezgah ortaya koyma derdindeler.
Sizin kararlarınızı sadece biz değil dünya dikkate almıyor. Korku senaryolarınız bu ülkede tutmaz. Bu millete durmak yok. İstihdama, üretime devam ediyoruz.”

İTO SEÇİMLERİ 9 NİSAN’DA

İTO seçimlerinin 9 Nisan 2018 pazartesi günü İstanbul Fuar Merkezi’nin 9, 10 ve 11. Salonlarında gerçekleştirileceğini hatırlatan Oran, “9 Nisan geldiğinde inşallah seçimlerimizi layıkıyla, en adil, en şeffaf şekilde yapacağız. Bizim bir görevimiz bu…
Ancak asıl görevimiz, bu koltuklarda olduğumuz her bir anı sonuna kadar üyemize ve ülkemize hizmet şiarıyla geçirmek. Bu bağlamda faaliyetlerimizi artan bir yoğunlukla sürdürüyoruz.
İTO camiası olarak bu ruhla, azimle ve heyecanla yeni bir döneme hazırlanıyoruz. Seçimlerimizin dirlik ve birlik içindeki yürüyüşümüz için bir adım olmasını diliyorum” dedi.

‘NEFES’TE İKİNCİ ETAP

Geçen yıl uygulanmaya başlanan TOBB Nefes Kredisi kampanyasının ikinci etabı için ciddi bir kaynak ayırdıklarını söyleyen Öztürk Oran, şöyle devam etti: “Üyelerimize mevduat faizinden çok daha düşük bir oranla KGF’nin de desteğini alarak önemli bir finansman olanağı sunacağız. Şimdi hükümetimiz KOBİ tanımını da değiştiriyor.
40 milyonluk ciro sınırı, 125 milyona çıkıyor. Böylelikle daha çok firma KOBİ’lere sağlanan desteklerden faydalanabilecek.”

GİTMEDİK YER KALMADI

İhracatın ve uluslararası yatırımların, büyümenin vazgeçilmez unsurları olduğunu anlatan Oran, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, Başbakan Binali Yıldırım ve hükümetin iş dünyasına önemli destek verdiğini hatırlattı. Oran, “Kendilerine teşekkür ediyorum. 16 yıldır iş dünyasının önüne düştüler; birlikte gitmediğimiz kıta, bölge kalmadı” dedi.

HER CEPHEDE SAVAŞTIM

Başkan Öztürk Oran, ticari hayatının sadece bankacılıktan ibaret olmadığını hatırlattı. Kamudaki görevinin yanı sıra 1998’den bu yana başta gayrimenkul ve ilaç olmak üzere pek çok sektörde faaliyet gösterdiğini, pek çok firmada da ortaklığı bulunduğunu vurgulayan Oran, şöyle konuştu: “Öztürk Oran, 20 yıllık tecrübeye sahip özbeöz iş adamıdır, tüccardır. Halihazırda da gayrimenkul ve ilaç sektöründeki firmalarıyla aktif ticari hayatına devam ediyor. İşte ben reel kesimin hem finansman tarafını hem de ticari tarafını avucunun içi gibi bilen bir iş adamı, bir bürokrat ve bir siyasetçi olarak diyebilirim ki, her cephede de savaştım.”

‘SEKTÖRÜN TALEBİ HAKLI, YASAL GİRİŞİMLE TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’

Mecliste İTO’nun Yemek Çekleri İskonto Oranları Hakkında Uyulması Zorunlu Mesleki Kararı ve Rekabet Kurumu’nun karşı yöndeki kararı da ele alındı.
Oran buna ilişkin, “Rekabet Kurumu’nun kararı bağlayıcıdır. İTO, kanunlara, mevzuata bugüne kadar uymuştur, bundan sonra da uyacaktır. Alınan karar rekabete aykırı bulunduğu için Meclis olarak aldığımız kararı, yine Meclis olarak geri aldık.

Öte yandan biz sektörün talebini haklı görüyoruz. Kanuna saygı duyup gereğini yerine getirdik. Ama diğer taraftan da biz de yasal girişimde bulunarak önceki kararımızın takipçisi olacağız” dedi.

TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYDUK

“4 yıl 10 ayda Türk iş dünyası adına taş üstüne taş koyduk” diyen Öztürk Oran, yapılanları şöyle özetledi:

  • Toplamda 110’u aşkın fuarın milli katılımını organize ettik.
  • 400’e yakın inceleme gezisi düzenledik.
  • 500 civarı yabancı heyeti Odamızda misafir ettik.
  • 4.5 yılda 120 dünya devi ana sanayiciyi Türk tedarikçilerle buluşturduk.
  • Savunma, havacılık, ulaştırma ve pek çok sektörde yerlileştirme seferberliği başlattık.
  • Geçen dönemden devreden 8 okulumuzun inşaatını tamamladık.
  • Belge hizmetlerinin tamamını ve Oda içi yazışmaları elektronik ortama taşıdık.
  • İstihdam seferberliğinde ortaya koyduğumuz ruhla ilave 461 bin istihdam sağladık.
  • Üyelerimize milyonlarca lira finansman imkanı sunduk.
  • BTM, İDTM Yeni Fuar Alanı, Kitapkent gibi yeni projeleri ortaya koyduk.
  • Teknopark İstanbul’da ikinci etabı inşa ettik.
  • Her yıl bini aşkın öğrenciye burs sağladık.

DEĞİŞİMİN ÖNCÜSÜ OLDUK

İTO Meclis Başkanı Şekib Avdagiç, Meclis toplantısını açarken yaptığı konuşmada, Oda’nın 19. döneminin, ülkede yaşanan kritik bir sürece denk geldiğini söyledi. Bu sürecin herkes için turnusol kâğıdı gibi olduğunu vurgulayan Avdagiç, “Milletçe yılmadık, vazgeçmedik, yenilmedik. Kökü dışarıda emellerin sahiplerine, fitne tohumu atmaya gayret eden kuklalara ‘dur’ dedik” diye konuştu.

‘SEÇİMLERDE ADAYIM’

Bu sayede, ekonomide ihracat rekorlarının kırıldığını, Afrin’de zafere doğru yüründüğünü hatırlatan Avdagiç, şöyle devam etti: “Türkiye için tarihi öneme sahip bu günlerde, İstanbul Ticaret Odası olarak bu değişimin sadece takipçisi değil, bir parçası ve öncüsü olduk. Oda, Türkiye’nin birlik ruhuna uygun yeni bir ticaret, yeni bir ekonomi şiarıyla 20. döneme hazırlanıyor. İstanbul Ticaret Odası’nı bu yeni döneme hazırlamak için seçimlerde adayım.
Bir makama değil, bir yolculuğa aday oldum.
Adaylık noktasında arkadaşlarımızın teveccühüne mazhar olmak dahi, tek başına bahtiyar olma sebebidir.”

İTO Meclis Başkanı Şekib Avdagiç ve Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadın çalışanlar adına İTO Genel Sekreter Vekili Nurcan Turan’a çiçek verdi. İTO Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi tarafından hazırlanan çiçeklerin takdiminde Komite Meclis Üyeleri Kadir Gümüş ve Mehmet Salih Şadoğlu da bulundu.

MECLİS ÜYELERİ KÜRSÜDE

VERGİ BORCU OLAN DA NEFES KREDİSİ ALSIN

Yusuf Andiç-Kültür ve Spor Meslek Komitesi: Nefes kredisinde vergi borcu olan firmalara bir kolaylık sağlanacak mı? Bu konuda protokol aşamasında destek bekliyoruz.

REKABET TÜKETİCİ ALEYHİNE İŞLİYOR

Fatih Güner-Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri Meslek Komitesi: Yemek çekleri ile ilgili önemli gelişme kaydettik. Ama bugün oylamaya gelen konu, İbrahim Başkan zamanında tüm taraflarla ortak karar aldığımız bir konuydu. Rekabet tüketici menfaatine olması gerekirken, süreç tersine işliyor. Ankara’da Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı ile yapılan toplantıda tüm taraflar vardı. Bakanlıkta da rekabete aykırı bir karar mı alındı o zaman? Biz bakanlığın bu çalışması öncesinde kurula başvurmuştuk.

REKABETE AYKIRI DAVRANIYORLAR

Zakir Yılmaz- Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri Meslek Komitesi: Tekelleşmiş birkaç firma rekabete aykırı davrandıkları için yüksek miktarda cezalar ödediler defalarca. Diğer firmaları da yok edici tüketici aleyhine gelişmeler var. 150 bin işletmesi olan bir sektörün, birkaç global firmaya boğdurulması anlaşılabilir gibi değil. Uyulması Zorunlu Mesleki Karar alınmadan önce odamızca çalışmalar yapıldı, hukuk birimi araştırma yaptı. Karar böylece oy birliği ile bu kabul edildi.

KURUM KARARINDA KANUNA AYKIRILIK

Sadettin Çaldağ- Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Rekabet Kurumu kararında kanuna aykırılık var. Kuruma, zaman geçirilmeden dava açılması lazım. Odamız da bu konuya taraf olabilir.

MUHATAP DEĞİLİZ

Mehmet Salih Şadoğlu- Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi: İTO, Rekabet Kurumu’nun muhatabı değildir. Rekabet Kurumu İTO’nun üstünde değildir. Kurum, bizim üstümüzde herhangi bir yaptırım uygulayamaz. Oda’mızı zor durumda bırakmıyorsa karara hepimiz, ‘Hayır’ diyelim.

EK SÜRE İSTEYEBİLİRİZ

Nedim Yusuf Baş- Mermercilik ve Madencilik Meslek Komitesi: Rekabet Kurumu’na seçim sürecinde olduğumuz bilgisini arz ederek, kararı seçimden sonra değerlendirmek üzere ek süre isteyebiliriz.

KARAR VAZGEÇİLMEZ

Kazım Eryaşar- İlaç ve Tıbbi Cihaz Meslek Komitesi: rekabet kurumu ile ilgili görüşmelerde ben de bulundum. Kuru-mun kararları vazgeçilmez. İTO rekabeti engeller duruma düşebilir.

TARİHE İZ BIRAKALIM

Erhan Erken-Basım Yayın Meslek Komitesi: İstanbul Ticaret Odası, 1882’de imparatorluğun başkenti İstanbul’da kuruldu. Dönem itibari ile devletin bütününü kapsayan bir meslek odası, yani bugünkü TOBB muadili bir kurumdu. Bugün de o günkü halet-i ruhiye ile hareket etmeliyiz. Çünkü manevi sorumluluğumuz hâlâ çok büyük. Yönetim, başkan ve meclis seçerken, bu bakışta olmalıyız. Orkestra gibi tüm birimlerimizle uyumlu olmalıyız. Ortak felsefimiz olmalı. Yönetim de bu ortak bakış açısıyla çalışabilmeli. Kendi içimizde verimimizi düşürmemeli, eleştiri kabiliyetimizi kaybetmemeliyiz. Amacımız çalışmalarımızla tarihe iz bırakmaksa, büyük bir Oda’ya doğru düşünmeliyiz.

YÜZDE 100 YERLİ İNŞAAT MALZEMESİ

Emrullah Tellioğlu-Konut İnşaatı Meslek Komitesi: Mesleklerini, sorunlarını anlatacak ve çözüm önerileri getirecek insanlarla çalışmalıyız. Biz bir aileyiz, büyük bir Odayız. Yumruğumuzu masaya vurduğumuzda çıkardığımız ses önemli. Komitemiz olarak güzel şeyler yaptık, destekleri için Gökhan Murat Kalsın’a teşekkür ediyorum. Devlet daha iyi politika ile sektörü yönlendirir ve inşaattan geri çekilirse hepimiz kazanırız. İnşaat malzemelerinin yüzde 100 yerli olması projesi için çalışmalarımız var. Teknik alt yapısı için komitemizde İstanbul Ticaret Üniversitesi ile birlikte bir komisyon oluşturduk. Projemizi Sanayi Bakanlığı’na götüreceğiz.

GÖZLÜKÇÜLÜĞE MESLEKİ ESER

Numan Hocaoğlu-Gözlükçülük ve Saatçilik Meslek Komitesi: Dört dönemdir meclisteyim. Dostluklarımız, Allah ömür verdiği müddetçe devam etmeli. Geldiğim günkü şahsiyetimle devam ettim ve bundan sonra da etmek istiyorum. Komite olarak yönetimin de desteği ile sektörümüze ‘Gözlükçülüğün Tarihsel Gelişimi ve Türkiye’de Gözlük Sektörü’ isimli bir mesleki eser kazandırdık. 5 bin adedin üzerinde basım yapıldı. Türkiye’deki üniversitelerin optisyenlik bölümlerine ve meslektaşlarımıza göndereceğiz.

İTHALATIN YÜZDE 75’İ YERLİ OLABİLİR

Mehmet Akif Özyurt-Takım Tezgâhları ve Otomasyon Meslek Komitesi: Bizim komitemiz ile Makine ve Ekipmanları Meslek Komitesi olarak ortak çalışmalarımız, projelerimiz var. Bu kürsüde de sıkıntılarımızı değil, projelerimizi anlattık. Teknopark İstanbul çok önemsediğimiz bir proje. Çevresinde İstanbul Savunma Havacılık Uzay Kümelenmesi’ni (SAHA İstanbul) kurduk. 270 firma ile savunma ve uzay sektöründe Türkiye’nin en büyük kümelenmesiyiz. İstanbul Düşünce Akademisi, Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi gibi çok önemli yapılar kuruldu. İTO’da çok farklı sektörlerde ihtisas komiteleri kuruldu. En iyi çalışan ihtisas komitesi olduğumuzu düşünüyoruz. İthalatı azaltıcı, yerlileştirme eksenli çalışmalar yapıyoruz. İthalatta ilk 13 kalem, dış ticaret açığımızın yüzde 77’si. Türkiye sadece 13 kaleme yatırım yapsa ithalatın yüzde 75’i yerlileşmiş olacak.

ÜNİVERSİTELERİMİZDE UYGULAMA MÜHENDİSLİĞİ OLMALI

Ender Yazıcıoğlu-Ayakkabı ve Ayakkabı Yan Sanayi Meslek Komitesi: İstanbul Ticaret Üniversitesi de dahil üniversitelerimizde uygulama mühendisliği bölümüne ihtiyaç var. Uygulama mühendislikleri olmazsa ne sektörün ne de meslek okullarının geleceği olur.

DENETİMLİ HÜKÜMLÜYE İŞ VE MESLEK İMKANI

Mustafa Balkuv-Örme Kumaş, Çorap ve Trikotaj Meslek Komitesi: Türkiye Triko Sanayicileri Derneği (TRİSAD) olarak Adalet Bakanlığı İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile işbirliğinde, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan kişilere iş imkânı sağlayacak trikotaj atölyesi açtık. Türkiye’de ilk kez uygulanan projemiz için kalkınma ajansından destek almayı beklemeden 350 bin TL yatırımı kendimiz yaptık. Maaşları ve masrafları üstlendik. 40 kişi ile yaklaşık 2.5 ay süreli bu kurslarla şimdiden 7 kişiyi işe yerleştirdik. Sektör 150’den fazla eleman istiyor. Hükümlü konumunda olanların suç işlemesinin de önüne geçiyoruz. Sigortalı oldukları günden itibaren denetimden düşüyorlar ve aileleri de SGK hizmetlerinden faydalanıyor. Hedefimiz bu çalışmanın tüm yurda ve sanayi kollarına yayılması. 27 yıllık meslek lisemiz, Türkiye’nin en iyi 19, İstanbul’un en iyi 7 meslek lisesi arasına kabul edildi. Hazır giyimde triko üretimi veren tek meslek lisesiyiz.

RUHSATSIZI DENETLEYİN RUHSATLIYI DEĞİL

Kazım Ekinci-Metal Ürünler ve Mutfak Ekipmanları Meslek Komitesi: Metal ile üretim yapan işyerleri mahalle aralarında, apartman altlarında çalışıyorlar. Sektöre yaptığımız ziyaretlerde İTO’dan geldiğimizi söyleyince bizi bırakmayıp, dertlerini anlatıyorlar. Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin, Bilgilendirme Merkezi’nin üyelerimizi ziyaret etmesi, bilgi sahibi yapması çok önemli. Nargile kafeler her geçen gün yayılıyor ve nargile sunum ruhsatı olmayan işletme sayısı çok. Çünkü kriteri çok zor. Denetimleri İl Sağlık Müdürlüğü personeli yapıyor. Denetim elemanları sıhhi olmayan ve ruhsatsız mekânlar varken, ruhsatlı yerlere gidip denetim yapıyor. Yüzde 50’lik açık mekân olma şartı ise ne yazık ki memurun bakış açısına göre değişiyor. İş yerlerimiz kapatılabiliyor, çalışanlar da işsiz kalıyor. En az 20 kişi çalıştıran kafeler var. Yasa ve yönetmeliği, kanunları şahsın inisiyatifine bırakırsak hakkaniyeti bulamayız. Hatırlı yerler denetlenmiyor, sahipsiz olan denetleniyor.

KADINLAR BU MEMLEKETİN ÇİMENTOSUDUR

Kadir Gümüş-Peyzaj ve Çiçekçilik Meslek Komitesi: 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün çıkış kaynağı; 8 Mart 1857’de New York’ta tekstil işçisi kadınlarınyaptığı grev sonrası başlarına gelen yangın felaketinde can vermeleridir. Olay daha sonraki yıllarda çeşitli ülkelerde gündeme geldi. Türkiye’de ilk kez 1921’de kutlandı. 1980 sonrasında da her yıl kutlanmaya başlandı. Kadınlar; eşlerimiz, çocuklarımız, annelerimiz, tarihimizde kurşun taşıyan kahraman ninelerimizdir. Kadınlarımızın kahramanlıklarını, desteklerini 15 Temmuz’da, Zeytin Dalı Harekatı’nda da gördük. Bu memleketin çimentosudur kadınlar. Her gün değer vermeliyiz. Biz de sektör olarak bu önemli günlerde ekonomimize daha çok katkı vermeye çalışıyoruz. Bugün evinize bir çiçek alıp gidin. Sektörümüz mağdur ediliyor, çiçekçiliğin de bir sektör olduğu unutulmasın. Sesimizi duyurmak için 20. dönem meclisine seçilen arkadaşlara orkide hediye edeceğim.

ÇALINAN ÇEKLERİMİZ HÂLÂ PİYASADA

Hüseyin Akarçeşme-Doğal ve İşlenmiş Katı Yakıt Meslek Komitesi: Çalınan çeklerimiz ile ilgili sıkıntılarımız devam ediyor. Çeklerdeki imzalar tutmadığı halde ortak olduğumuz başka şirketlerden hâlâ para tahsil etmeye çalışıyorlar . Türkiye’nin her yerinde bizim çalınan çeklerimiz dolaşıyor.

ÇALINTI ÇEKLER İLE TİCARİ TERÖR ESTİRİYORLAR

Mehmet Tevfik Dinçer-Hububat Bakliyat, Kuruyemiş ve Kuru Meyve Meslek Komitesi: Çek konusunda mağduriyetimiz büyük. Çalıntı çeklerle ticari bir terör estiriliyor, bir infial yaratılıyor. Sahte bir kaşe ve tanımadığınız bir imza ile icra dairesinden işlem yaptırmaya kalkıyorlar. İTO çok önemli bir güç. Çalıntı çek ile ilgili olayları süratle durdurmak için masaya yumruğunu vurmalı. Hesaplarınız bloke oluyor. Araçlara el konuluyor ve ticari itibar yerle bir oluyor.

Yeni dönem İTO fotoğrafı önemli bir fotoğraf. Yeni bir ruhla Oda’nın Türkiye ekonomisine ve siyasetine katkı verecek, rüzgara yön verecek bir ekibin oluşmasını diliyorum.

İTO Meclis Başkanı Şekib Avdagiç ve İTO Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran, Uluslararası Mesleki ve Teknik Eğitim Programı’ndan (TÜRKMEK) ­mezun olan öğrencilere sertifikalarını verdi.

12 Mart 2018 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Hazine ve Maliye Bakanlığı, "çok kazanan ancak az vergi veren" mükelleflere yönelik incelemeleri kapsamında lüks yat ve tekne satışlarını takibe alırken, bu kapsamda 2021-2023 yıllarındaki satışlardan 1,4 milyar liralık vergi kaybı saptadı.


Bakanlıktan edinilen bilgilere göre, Gelir İdaresi Başkanlığı, yüksek gelir elde eden, lüks tüketimde bulunan ancak buna uygun vergi ödemeyen mükellefleri yakından izliyor.


Kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında turizm bölgelerindeki lüks harcamaları yakından takip eden Gelir İdaresi, özel yat ve tekne satışlarını inceleme altına aldı.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından elde edilen verilerle uluslararası bilgi değişimi kapsamında elde edilen bilgileri kendi verileriyle çapraz kontrole tabi tutan Başkanlık, 2021-2023 yıllarındaki satışların büyük kısmında yüksek miktarda vergi kaybı tespit etti. Riskli mükelleflere odaklanan Başkanlık, söz konusu 3 yılda 45 binin üzerinde özel tekne ve yat satışı yapıldığını belirledi.


Söz konusu lüks taşıtların sigorta verileriyle kasko değerlerini de inceleyen Başkanlık, yaptığı bu analizlerle yürüttüğü saha çalışmalarıyla satışların gerçek bedelle beyanlara yansımadığını saptadı.


Analizlerde 15 bin gerçek kişi ve 1527 şirketin özel tekne ve yat satışlarında beyan edilen satış bedeliyle gerçek satış fiyatı arasında büyük fark bulundu. Bu mükelleflerin para transferleri inceleme altına alınırken, ilk tespitlere göre 1,4 milyar liralık kayıt dışı hasılat tespit edildi.


Bu arada, Gelir Vergisi Kanunu'na göre, gemi ve yat gibi taşıtların 5 yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, değer artışı kazancı sayılıyor. Yat ve tekneleri aldıkları tarihten başlayarak 5 yıl içinde elden çıkaranların alış maliyetleri ve satış bedeli arasında oluşan fark üzerinden vergilendirme yapılıyor. Bu satışların ticari kazanç sayılması durumunda ise hem gelir veya kurumlar vergisi hem de satış bedeli üzerinden ayrıca KDV alınması gerekiyor.


Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Çok kazanan ancak az vergi verenlerin kapısını çalmaya devam ediyoruz. Kayıt dışı ekonomiyle mücadelemiz sektör sektör genişliyor. İncelemeler sonucunda, satış bedellerini düşük gösterenlerden gerekli vergi ve cezalar talep edilecek." dedi.


Gelir İdaresince bu alanda yapılan çalışmalara devam edileceğini ve yeni denetim yöntemlerinin de devreye alınacağını bildiren Şimşek, şunları kaydetti:


"Kayıt dışılığın neden olduğu haksız rekabeti ve vergi kaybını gidermek için sektörel saha denetimlerimizi yoğun şekilde sürdürüyoruz. Vergilendirilmeyen kazançla çok harcayanları, lüks harcama yapan ancak vergi matrahını düşük gösterenleri yakından izlemeyi sürdüreceğiz. Kayıt dışı kazançların peşindeyiz. Vergide adaleti ve etkinliği artırmak amacıyla kayıt dışılıkla mücadelemiz hız kesmiyor."


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #Maliye Bakanlığı

İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Hollanda Merkez Bankası (DNB) Başkanı Klaas Knot ile bir araya geldi.


İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde dün düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


TCMB idare merkezindeki etkinliğe, Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Joep Wijnands da katıldı.


TCMB Başkanı Karahan ve DNB Başkanı Knot, para politikaları ve ekonomik görünüme ilişkin sunum yaptı.


Etkinlikte daha sonra iki merkez bankası başkanının katılımıyla "100 Yıllık Dostluk: Vissering'in Türkiye Yolculuğu" sergisinin açılışı gerçekleştirildi.


Sergi, 1928 yılında Türkiye'ye davet edilen Hollanda Merkez Bankası Başkanı Dr. Gerard Vissering'in Türkiye'deki çalışmalarına dair arşiv belgelerini içeriyor. Vissering, bu çalışmaları sonucu Türkiye'de merkez bankası kurulmasına yönelik bir tavsiyede bulunmuştu.


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #TCMB #Hollanda