tatil-sepeti

Türkiye genelinde gerçekleşen konut satış adedi eylülde 140 bin 919'a ulaşarak son 21 ayın en yüksek verisi olarak kayıtlara geçti.

Türkiye İstatistik Kurumu’nca (TÜİK) açıklanan konut satış istatistiklerine göre, Türkiye genelinde konut satışları eylülde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 37,3 artarak 140 bin 919 oldu.

Bu rakam, 2024'ün en yüksek verisi olarak kayıtlara geçti. Eylül dışındaki en yüksek rakam 134 bin 155 ile ağustosta, 127 bin 155 ile temmuzda, 110 bin 588 ile mayısta görüldü.

Konut satışları ocak-eylül döneminde ise yıllık bazda yüzde 5,2 artarak 947 bin 236 olarak gerçekleşti.

Sektör temsilcileri, son 21 ayın en yüksek satış rakamının yakalandığı eylül ayına ilişkin istatistikleri değerlendirdi.

 

"EYLÜLDEKİ ARTIŞ ORANI SON DERECE CİDDİ VE SEVİNDİRİCİ"

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Başkanı Neşecan Çekici, ocak-eylülde geçen yılın aynı dönemine göre konut satışlarının yüzde 5,2 artmasına işaret ederek, "Eylüldeki artış oranı da son derece ciddi ve sevindirici. Ev almanın zamanının geldiğini ev satın almak isteyenler biliyor. 2024'ün ikinci çeyreğinde düşük seyreden ve ertelenen satışların pazara döndüğü görülüyor." dedi.

Bu tablonun, "şirketlerin kendi kampanyalarının işe yaradığını ve peşinatı olanların yakın gelecekte fiyat artışı olabileceği endişesiyle harekete geçtiğini gösterdiğini" anlatan Çekici, şu açıklamalarda bulundu: "Özellikle ilk defa satılan konutlarda son aylarda yükseliş trendi mevcut. Temmuzdan günümüze aylık 40 bin adedin üzerinde ve toplam satışın içindeki payı yüzde 30'un üzerine çıkmaya başladı. Öte yandan alternatif yatırım araçlarından da beklentiler sınırlı hale geldi. Kısa vadede faizlerin düşeceği, konut fiyatlarında da yukarı yönlü bir hareket olacağı ihtimali gündemde. İpotekli satışlar tarafında da kredi faizlerinin düşüş beklentisi ve ufak da olsa faiz oranlarındaki düşüşler ipotekli satış tarafında da kıpırdamalara neden olacak gibi görünüyor. Ancak yılın ilk 9 ayı toplamı itibarıyla 2023 ipotekli satışların oldukça gerisindeyiz."

Çekici, konut fiyatlarında son aylarda yaşanan reel düşüşe değinerek, bu nedenle hareketliliğin yılın kalan aylarında sürmesini beklediklerini sözlerine ekledi.

 

"İPOTEKLİ SATIŞLARDA ARTIŞIN SÜRMESİNİ BEKLİYORUZ"

Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova da konut satış istatistiklerine ilişkin verileri paylaşarak, ipotekli satışlarda da artış yaşandığını söyledi.

Türkiye genelinde ipotekli satışların eylülde yıl ortalamasının yüzde 54 üzerinde gerçekleştiğini dile getiren Kumova, "Kredili satışlarda bankaların daha iyimser yaklaşımıyla ipotekli satışların artışının sürmesini öngörmekteyiz ancak yüksek faiz ortamına rağmen bu hızlı artışın sürdürülebilir olabilmesi için faiz ortamının da yumuşaması gerekiyor." dedi.

Kumova, konut fiyatlarında yaşanan artışın sene başından bu yana enflasyonun gerisinde kalmaya devam ettiğini kaydederek, "Son üç ayda hızlı artan konut satışları ve fiyatların enflasyonun gerisinde kalmasını bir arada değerlendirecek olursak; insanlar konutta ciddi bir alım fırsatı görüp harekete geçti ve tasarruflarını konuttan yana kullanmaya başladı." diye konuştu.

 

"NAKDİ OLANLAR İÇİN KONUT ALIMINDA FIRSAT DÖNEMİ"

Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Hakan Şişik de satışların eylülle birlikte yükselişe geçeceğini söylediklerini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bunun en büyük nedeni faiz indirimine gidileceğinin sinyallerinin verilmesi. Finans tarafında parasını yatırımda bulunduranların Türkiye'nin her zaman birinci yatırım aracı olarak değerlendirilen konuta geri dönüşlerini ve yüksek kiralardan dert yananların konut edinmelerini gösterdi. Dediğimiz gibi elinde nakdi olanlar için bir fırsat dönemi diyebiliriz. Bildiğiniz üzere bazı kamu bankaları konut faiz oranlarında bir nebze indirime gittiler ama burada yine markalı konut projelerinin uyguladığı kampanyaların etkili olduğunu söyleyebiliriz. Hem uygun peşinatlar hem de uygun faiz oranları ve ödeme planlarıyla insanları alıma yönlendirdiklerini belirtebiliriz. Konut satışlarındaki yükseliş trendini son çeyrekte de izlemeye devam edeceğiz. Konut satışları yıl sonunda 1,3 milyon bandını geçecektir."

 

"2023 VE 2024'ÜN EN YÜKSEK RAKAMI"

EgeYapı Genel Müdürü Didem Güneş de eylülde ulaşılan 140 bin 919 adetlik satış rakamının hem 2023'ün hem de 2024'ün en yüksek rakamı olduğunu belirterek, "Daha önce de vurguladığım gibi talepte asla bir durgunluk yok, satış ofislerimizde bunu hep hissettik. Sadece konut kredisine ulaşmak zor olduğu için üreticilerle veya kendi başlarına yatırımcılar formül üretmek için zaman kaybetti." diye konuştu.

Bekleyen alıcıların son 3 ayda harekete geçtiğini dile getiren Güneş, "Eylüldeki satışın yüzde 31'i yani 45 bin adedi sıfır satış. Önceki iki ayda da 41 bindi ortalama. Satışların yaklaşık yüzde 90'ı kredisiz. Bir de kredi maliyetlerinin aşağı yönlü olmaya başladığını düşünün. Böyle giderse yılı 1,3 milyonun üzerinde bir satışla kapatacağız gibi görünüyor." ifadelerini kullandı.

 

"BEKLEYEN TALEBİN HAREKETE GEÇMESİ, KONUT ALMAK İÇİN DOĞRU ZAMAN OLDUĞUNU GÖSTERİYOR"

Fuzul Topraktan Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Akbal da bekleyen talebin harekete geçmesinin "ev almak için doğru zaman olduğunu" gösterdiğini kaydederek, şunları kaydetti: "Bu ivmenin artarak devam edeceğini düşünüyorum. Yıl toplamında 1,3 milyonun üstünde bir rakama ulaşacağımızı düşünüyorum. Türkiye biliyorsunuz Avrupa'da konut pazarının lideri. OECD üyesi ülkeler arasında da ABD'den sonra en büyük pazar. Ancak ev sahipliği oranımız yüzde 55'lere doğru geriliyor. Bunu yukarı çıkartacak formülleri bulmalı ve hayata geçirmeliyiz."

 

"YATIRIMCILAR KONUT FİYATLARINDAKİ REEL DÜŞÜŞÜ DEĞERLENDİRİYOR"

Helmann Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün de faizlerin düşeceği ve fiyatların artacağı söylentisinin elinde nakdi olanları harekete geçirdiğini söyledi.

Özgün, "Öte yandan konut fiyatlarında 7-8 aydır reel düşüş söz konusu. Yatırımcılar bunu çok iyi takip ediyor ve bu dönemin konut almak için çok doğru olduğunu biliyor. Ayrıca yeni arzların da halihazırda satışta olan konutlardan daha pahalı olacağını düşünen alıcılar fırsat bulursa kaçırmıyor." ifadelerini kullandı.

Özyurtlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Özyurt da konut satış rakamlarının üç aydır yükselişte olduğunu ifade ederek, şu bilgileri verdi: "İpotekli satışlarda da eylülde yıllık bazda yüzde 87,4'lük artış söz konusu. Bir malın fiyatının ne olacağı konusunda talep düzeyi de etkilidir. Talep yetersiz olsa inşaat maliyetleri artsa bile konut fiyatlarında yükseliş görülmeyebilir. Ancak ülkemizde konuta talep son derece yüksek seyrediyor. Bizdeki ana sorun konuta ulaşmayı sağlayan kredi faizlerinin yüksekliğidir. Ancak son zamanlarda konut kredi faizlerindeki küçük de olsa aşağı yönlü hareket konut alıcısını harekete geçirdi. Talepkar konut yatırımcısı, beklemekten sıkıldı ve fiyatların daha da artacağı endişesiyle farklı tasarruflarda tuttuğu parasını konuta yatırdı."

Bahaş Holding Üst Yöneticisi (CEO) Abdüssamet Bahadır da inşaat maliyetleri arttığı sürece konut fiyatlarının da aynı oranda artmak zorunda olduğunu ancak son aylarda konut fiyatlarında reel düşüşler yaşandığını söyledi.

Konut maliyetlerindeki artış hızında düşüş yaşanmasının beklendiğini ve bu beklentinin alıcıyı harekete geçirdiğini anlatan Bahadır, "Olası fiyat artışlarından etkilenmemek adına harekete geçen bu kesim, önümüzdeki yıl faizler düşme trendine girdiğinde konuta talebin artacağını ve bunun da konut fiyatlarını yükselteceğini öngören kesim. Ayrıca eylülde ipotekli satışlarda yaşanan artış da dikkat çekiyor. Bu da kredi faizlerindeki düşüşün piyasayı nasıl hareketlendirdiğinin göstergesi olarak karşımıza çıkıyor." diye konuştu.

17 Ekim 2024 Perşembe

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), jeopolitik çatışmalar ve iklim değişikliğinden kaynaklanan aksamaların kritik deniz geçiş noktalarını tehdit ettiği ve küresel ekonomi, gıda güvenliği ve enerji arzının artan risk altında olduğu uyarısında bulundu.





UNCTAD, "Deniz Taşımacılığı 2024 Değerlendirmesi: Deniz Geçiş Noktalarının Seyri" başlıklı raporunu, basın toplantısında açıkladı.

Rapora göre, küresel deniz ticareti 2022'deki daralmanın ardından toparlanma eğilimine girdi ve 2023'te yüzde 2,4 büyüyerek yaklaşık 12,3 milyon tona ulaştı.

Bu yıl ise deniz ticaretinin demir cevheri, kömür ve tahıl gibi dökme yük emtialarının yanı sıra konteynerle taşınan mal talebinin artmasıyla yüzde 2'lik mütevazı bir büyüme göstermesi bekleniyor.

Geçen yıl yüzde 0,3 büyüyen konteyner ticaretinin bu yıl yüzde 3,5 artış göstereceği tahmin edilirken, UNCTAD'a göre bu rakamlar daha derin zorlukları maskeliyor. Bu nedenle, küresel deniz ticaretinde uzun vadeli büyüme, sektörün Ukrayna'daki savaş ve Orta Doğu'da artan jeopolitik gerginlikler gibi devam eden zorluklara nasıl uyum sağlayacağına bağlı olacak.

ROTALARIN UZAMASI YÜKSEK MALİYET VE EMİSYONLARA YOL AÇIYOR

Dünyadaki kritik deniz geçiş noktaları aksamalarla karşı karşıya kalarak gecikmelere, rota değişikliklerine ve daha yüksek maliyetlere neden oldu.

Küresel ticaretin kritik arterlerini oluşturan Panama ve Süveyş kanallarındaki trafik, 2024 ortasında, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 50'nin üzerinde düşüş gösterdi.

Bu gerileme, Panama Kanalı'nda iklim değişikliği kaynaklı düşük su seviyeleri ve Süveyş Kanalı'nı etkileyen Kızıldeniz bölgesindeki çatışmaların patlak vermesinden kaynaklandı.

Aden Körfezi ve Süveyş Kanalı'ndan geçen gemilerin tonajı da sırasıyla yüzde 76 ve yüzde 70 azaldı.

Gemilerin rotalarını Kızıldeniz'den Ümit Burnu'na çevirmesiyle, bölgedeki gemi varışları yüzde 89 arttı. Bu durum mal akışının sürdürülmesine yardımcı olurken, maliyet artışları, gecikmeler ve karbon emisyonlarının yükselmesine yol açtı.

UNCTAD, Uzak Doğu-Avrupa rotasında 20-24 bin TEU konteyner gemisinin, Süveyş Kanalı yerine Afrika'yı dolaşarak seyahat ettiğinde, Avrupa Birliği'nin (AB) Emisyon Ticaret Sistemi kapsamında sefer başına 400 bin dolar ek emisyon maliyetine maruz kaldığını hesapladı.

Daha uzun süren rotalar, liman tıkanıklığının artmasına, daha yüksek yakıt tüketimi ve mürettebat ücretleri, sigorta primleri ve korsanlık riskine maruz kalma ihtimalinin artmasına da neden oldu.

Geçen yıl küresel ton-mil dengesi yüzde 4,2 artarak maliyet ve emisyonların yükselmesine yol açarken, rotaların uzaması küresel lojistik ve tedarik zincirleri üzerinde baskı oluşturdu.

 EN KÖTÜ ETKİLERİ AZ GELİŞMİŞ ÜLKELER YAŞIYOR

Yaşanan aksaklıklar ve artan maliyetlerden tüm ülkeler eşit şekilde etkilenmiyor. Gelişmekte Olan Küçük Ada Devletleri (SIDS) ve En Az Gelişmiş Ülkeler (LDC), en kötü etkileri yaşıyor.

Hesaplamalara göre, Kızıldeniz ve Panama Kanalı'ndaki krizin devam etmesi durumunda küresel tüketici fiyatları 2025 sonuna kadar yüzde 0,6 artabilir. SIDS için potansiyel etkinin daha şiddetli olma riski bulunuyor.

Denizcilik sektörünün iklim değişikliğinin artan etkileri ve diğer aksamalara karşı dayanıklılık ihtiyacının aciliyetini de vurgulayan UNCTAD'a göre, sektördeki bir diğer acil sorun da güvenliği,  kirlilik kontrolünü ve denizci refahını zayıflatan sahte gemi tescilleri ve bundaki artış.

UNCTAD, denizcilik sektörünün artan zorluklarla karşı karşıya kaldığı bu dönemde, kritik geçişlerdeki kesintilerin ele alınması, düşük karbonlu ve yeşil denizciliğe yatırım yapılması, liman verimliliği ve adaptasyonunun artırılması, iç bölge bağlantılarının geliştirilmesi ve sahte gemi tescillerine karşı mücadele edilmesi çağrısında bulundu.

"TÜKETİCİ KEMER SIKIYOR, YATIRIMCI BEKLE-GÖR MODUNDA"

UNCTAD Teknoloji ve Lojistik Direktörü Shamika Sirimanne, basın toplantısında, küresel deniz ticaretinin bu yıl yüzde 2 büyümesini beklediklerini belirterek, 2025-2029 döneminde yıllık bazda yüzde 2,4 artış öngördüklerini dile getirdi.

Orta vadedeki bu büyümenin teknolojik gelişmeler, yeşil dönüşüm ve deniz ticareti altyapısına yönelik yatırımlara ilginin yeniden canlanmasıyla destekleneceğini söyleyen Sirimanne, "Ancak küresel deniz ticaretinin büyümesi üzerinde aşağı yönlü riskler oldukça baskın. Jeopolitik gerginlikler, süregelen çatışmalar ve savaşlar, uluslararası ticareti oldukça olumsuz etkiliyor. Birçok düşük gelirli ülke borç yüküyle karşı karşıya kalıyor, yüksek borçlanma maliyetleriyle boğuşuyor ve dış şokları yönetmekte zorlanıyor. Gelecek belirsiz olduğunda, biz tüketiciler olarak kemer sıkıyoruz. Yatırımcılar ise bekle-gör moduna geçiyor ve ekonomi ve beraberinde uluslararası ticaret de zarar görüyor." diye konuştu.

UNCTAD Ticaret Lojistiği Birimi Başkanı Jan Hoffmann da kritik deniz geçiş noktalarını etkileyen sorunlar nedeniyle navlun fiyatlarının arttığını ve bu artışın tüketici fiyatlarına yansıyacağını belirterek, "Eğer bu geçiş noktalarındaki kriz devam eder ve navlun fiyatları yüksek kalmayı sürdürürse, tüketici fiyatları 2025 sonuna kadar yüzde 0,6 artabilir. Bu oran SIDS ülkelerinde yüzde 0,9. Yani küresel ortalamanın neredeyse yüzde 50 daha fazlası." uyarısında bulundu.

22 Ekim 2024 Salı

Küresel ham çelik üretimi, eylülde geçen yılın aynı dönemine göre Çin'deki üretimin yüzde 6,1 düşmesiyle yüzde 4,7 azalarak 143,7 milyon ton oldu.

Merkezi Brüksel'de bulunan Dünya Çelik Birliği (Worldsteel), eylül ayı ham çelik üretim verilerini açıkladı.

Buna göre, küresel ham çelik üretimi, geçen ay 2023'ün aynı dönemine kıyasla yüzde 4,7 gerileyerek 143,7 milyon tona indi.

Söz konusu dönemde dünyanın en büyük çelik üreticisi Çin'in üretimi yüzde 6,1 azalışla 77,1 milyon tona gerilemesi dikkati çekti.

Japonya'nın üretimi de yüzde 5,8 düşerek 6,6 milyon tona geriledi.

Ham çelik üretimi ABD’de yüzde 1,1 artışla 6,7 milyon tona, Almanya'da yüzde 4,4 yükselişle 3,1 milyon tona çıktı.

Eylülde Brezilya'nın ham çelik üretimi yüzde 9,9 artarak 2,8 milyon tona yükselirken, Rusya’da üretimin yüzde 10,3 düşerek 5,6 milyon tona gerilediği tahmin edildi.

Söz konusu dönemde, Hindistan’ın üretimi yüzde 0,2 düşerek 11,7 milyon tona ve İran’ın çelik üretiminin ise yüzde 41,2 azalışla 1,5 milyona gerilediği hesaplandı.

Birliğin verilerine göre, Türkiye'nin ham çelik üretimi ise eylülde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,5 artarak 3,1 milyon tona yükseldi. Yılın ocak-eylül döneminde Türkiye'nin ham çelik üretiminin yüzde 13,8 artarak 27,9 milyon tona ulaşması dikkati çekti.

Küresel ham çelik üretimi, böylece bu yılın ocak-eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,9 düşerek 1 milyar 394 milyon tona geriledi.

Öte yandan, Dünya Çelik Birliği, 14 Ekim'de, 2024 küresel çelik talebinde daha önce yıllık bazda yüzde 1,7 artış olarak açıklanan büyüme beklentisinin yüzde 0,9 düşüş olarak güncellediğini ve talebin 1 milyar 751 milyon tona inmesinin öngörüldüğünü belirtmişti.

22 Ekim 2024 Salı