Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr.AdnanTülek,Trakya'dalavanta üretim rakamlarının önemli bir düzeye geldiğini söyledi.

Tülek, enstitü bahçesindeki lavanta ekim etkinliğinde, gıdadan kozmetiğe birçok alanda kullanılanlavantayla ilgili çalışmalara 2015 yılında başladıklarını söyledi.

Çalışmalar kapsamında Bulgaristan'da bulunan Gül ve Tıbbi Bitkiler Araştırma Enstitüsü ileiş birliğianlaşması imzalayarak genetik materyalleri Edirne'ye getirdiklerini anlatanTülek, enstitü bünyesinde damızlık bahçesi oluşturduklarını ifade etti.

Üreticilerin ihtiyacını karşılamak için bu bahçeyibüyüttüklerini vurgulayan Tülek, şöyle devam etti: "Bugün yine 'lavandula angustifolia'türüne ait çeşitlerin ekimini yapacağız. Trakya'dalavanta üretim rakamları önemli bir düzeye geldi. Enstitü olarak amacımız burada model oluşturmak. Bugün fideüretiminden tutun,hasat işlemleri, hasat sonrası yağınçıkarılması vekalitesinin değerlendirilmesi çalışmalarını yürütüyoruz. Elde ettiğimiz sonuçlara bakıldığında adaptasyon kabiliyeti olarak lavantanın bölgemizde oldukça uyumlu olduğunu görüyoruz. Bundan sonraki süreçte üretim alanları daha da artacak gibi gözüküyor."

Tülek, tıbbi ve aromatik bitkilere ciddi yöneliş olduğunu, katma değeri yüksek bu ürünlerin ilerleyen zamanda ihracat anlamındaönemli değer teşkil edeceğini ifade etti.

Türkiye'de yoğun olarak Isparta, Edirne, Çanakkale, Kırklareli ve Tekirdağ'ın da aralarında bulunduğu illerdeüretim yapıldığını aktaranTülek, "Enstitü bünyesinde yaklaşık 15 dekar ekim alanı var. Karaağaç Mahallesi'ndekilokasyondayine bir ekim alanımız var. Geçen yıl ve önceki yıllarda orada lavanta tarla günleri etkinlikleri düzenlemiştik. Burada 2 dönüm olmak üzere damızlık bahçesi için lavanta dikilecek" dedi.

Etkinlikte, enstitü bünyesinde yetiştirilen lavanta fideleri, görevlilerce hazırlanan tarlaya dikildi.

18 Kasım 2020 Çarşamba

Etiketler : Sektörel

Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği Başkanı Harun Çallı, "Sanayicinin ihracat pazarlarında elde edeceği başarılar sayesinde çiftçinin ürettiği çiğ süt ve et fiyatları da ülke içerisinde istikrara kavuşacaktır." şeklinde konuştu.


Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği (ASÜD) Başkanı Harun Çallı, sektördeki sanayicinin ihracat pazarlarında elde edeceği başarıların çiğ süt ve et fiyatları istikrara kavuşturacağını belirterek, "Bu sayede sanayicimiz dünya standartlarında üretmiş olduğu ürünleri tüketicilerimize, daha avantajlı fiyatlarla arz etmeye devam edebilecektir. İnovatif ürünlerle pazarı büyütmeyi hedefliyoruz." dedi.

 

Çallı, 1 Haziran Dünya Süt Günü dolayısıyla sektördeki gelişmeleri değerlendirdi.

 

Sütün her yaştan birey için öneminin tartışılmaz olduğuna dikkati çeken Çallı, Kovid-19 salgını sürecinden sonra tüketicilerin sağlıklı ve hijyenik ürünlere olan bakış açılarının değiştiğini, ambalajlı gıdanın öneminin daha iyi kavrandığını söyledi.

 

Çallı, üretim, nakliye ve depolama aşamalarında ambalajlı süt ürünlerine ihtiyaçta belirgin bir artış yaşandığına işaret ederek, bağışıklığın ön plana çıkmasıyla kişiselleştirilmiş ürünlerin değer kazandığını ifade etti.

 

SÜT SANAYİMİZİN ÜRETİM KAPASİTESİ VE TEKNOLOJİK DONANIMI ARTIYOR

 

Çallı, Türkiye'de Avrupa Birliği'nce (AB) onaylanan tesis sayısının 40'a ulaştığına dikkati çekerek, "Süt sanayimizin üretim kapasitesi ve teknolojik donanımı her geçen gün artmaktadır. Tesislerimiz dünyanın her köşesindeki tüketiciler için ürünler üretebilecek yüksek standarda sahiptir." diye konuştu.

 

Sanayicinin ihracat pazarlarında elde edeceği başarılar sayesinde çiftçinin ürettiği çiğ süt ve et fiyatlarının da ülke içerisinde istikrara kavuşacağını anlatan Çallı, "Bu sayede sanayicimiz dünya standartlarında üretmiş olduğu ürünleri tüketicilerimize, daha avantajlı fiyatlarla arz etmeye devam edebilecektir. İnovatif ürünlerle pazarı büyütmeyi hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.

 

Çallı, üreticilerin küresel piyasalarda varlığını sürdürebilmeleri için hem süt üreticilerini hem de sanayicileri geliştirecek destek modeline ihtiyaç olduğunun altını çizdi.

01 Haziran 2024 Cumartesi

Türkiye'de "bilgi ve iletişim" sektöründe ücretli çalışan sayısı mart itibarıyla yaklaşık 290 bin 911'e ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülkede sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörlerindeki ücretli çalışan sayısı mart ayında 15 milyon 225 bin 128 ile tüm zamanların rekorunu kırdı. Söz konusu istihdam geçen yılın aynı döneminde 14 milyon 839 bin 534 seviyesindeydi.

 

Ülkede ücretli çalışanların alt dağılıma bakıldığında, "bilgi ve iletişim" sektöründe ücretli çalışan sayısının son aylarda düzenli olarak arttığı gözlemlendi.

 

Geçen yılı 289 bin 599 kişilik istihdamla kapatan sektör, bu yılın ilk ayında 290 bin 165 kişilik istihdama ulaştı.

 

Sektör istihdamı şubatta 290 bin 270 olurken, martta ise tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 290 bin 991'e yükseldi.

 

SEKTÖRDEKİ İSTİHDAM ARTIŞI ÜLKE EKONOMİSİ İÇİN ÖNEMLİ

 

Pariterium Danışmanlık Kurucusu İsmet Demirkol, teknoloji ve dijitalleşmenin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'nin de gündeminde olmasının önemine dikkati çekti.

 

Teknolojik gelişmelere verilen önemin, ekonomi başta olmak üzere, birçok alanda verimlilik artışını sağladığını ifade eden Demirkol, "Bilgi ve iletişim sektöründeki istihdam artışı ülke ekonomisi için önemli. Gelecek dönemde de, artan ihtiyaçlar doğrultusunda, sektördeki istihdamın artmasını bekliyorum." dedi.

 

Demirkol, Türkiye'nin gelişmiş ülkeler sınıfına çıkmasını kolaylaştıracak dijital dönüşüm ve teknolojinin ihtiyaç duyduğu yetkinliğe sahip iş gücü için sektörün daha çok desteklenmesi gerektiğini bildirdi.

 

Bu kapsamda mevut fon ve ekosistem desteğinin daha da artırılması gerektiğini dile getiren Demirkol, yazılım ve kodlama gibi derslerin de eğitim müfredatında olması gerektiğini ifade etti.

01 Haziran 2024 Cumartesi