tatil-sepeti

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Vakıf Katılım Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran,Türkiye’deki katılım bankacılığı sektörünü büyütmek istediklerini belirterek, Türkiye’nin İslami finans sektöründen daha fazla pay almasını hedeflediklerini söyledi.

Oran, bankanın kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerinin paylaşıldığı toplantıda basın mensuplarıyla bir araya geldi.

BAKIŞ AÇISI FARKLI

Bankanın kuruluşundan sonra Vakıf Katılım’a ilginin umduklarından daha fazla olduğunu dile getiren Oran, bunun en önemli sebeplerinden birisinin vakıf eserlerine bakış açısının farklılığı olduğunu söyledi.

Oran, vakıf eserlerinin satılarak sermayesinin kendilerine aktarılmasının kendilerini güçlü kıldığını kaydederek, böyle olunca kamuoyunda bankaya ilginin arttığını aktardı.

1500 KREDİ TALEBİ

Sektörde iş yapan girişimci, kurum ve kuruluşların bankalarına yoğun ilgi gösterdiğini vurgulayan Oran, “Şu anda bize müracaat etmiş 84 bine yakın personel var. 1500’den fazla kredi talep eden müşteri var. Bu rağbeti görmemiz bizi hayli heyecanlandırıyor, mutlu ediyor” diye konuştu.

SEKTÖRÜN ÖNÜ AÇILMALI

Oran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektörde katılım bankacılığının payı yüzde 5-5.5 civarlarında. Katılım bankacılığı istenilen seviyede büyüyemedi. Kamu katılım bankacılığı ile özel sektörün önünü açmamız ve mevzuattaki boşlukları doldurmamız gerekirdi. Yurtdışında özellikle körfez ülkelerinden burada yatırım yapmak isteyenlerin kamu bankası olmamız hasebiyle bize daha fazla ilgi duyacağını müşahede ettik. Sektörün önünde ciddi büyüme potansiyeli var. Bugün dünya katılım bankacılığı sektöründen yalnızca yüzde 6 pay alan Türkiye, katılım bankacılığının yaygın olarak faaliyette bulunduğu ülkeler arasında henüz olması gereken sıralamada değil. Bizim hedefimiz sektördeki pastayı bölüşmek değil, sektörü büyütmek. Sektörü birlikte büyütürsek, pasta büyür ve bu pastadan herkese daha çok düşer. Amacımız, Körfez ülkeleri ve batılı ülkelerden bu sisteme inanan kişi, kurum ve kuruluşlardan Türkiye’ye fon sağlanması.”

2 TRİLYON DOLARLIK İSLAMİ FİNANSIN MERKEZİ OLMALIYIZ

Vakıf Katılım Genel Müdürü İkram Göktaş, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’ne (İFM) değinerek, Londra’nın şu anda faizsiz finansın merkezi konumunda olduğunu dile getirdi. Göktaş, “Biz bunu değiştirmek için ne yapabileceksek, hükumetimizin ve Türkiye’deki katılım bankalarının gayretine verebileceğimiz maksimum desteği vererek faizsiz finansın merkezini İstanbul olarak zihinlere yerleştirmeye çalışacağız. Dünyada 2 trilyon doları aşan büyüklüğe sahip İslami finans modelinin merkezi İngiltere değil Türkiye olmalı” dedi.

30 ŞUBE 500 PERSONEL

Vakıf Katılım, bu yıl 30 şubeye ve 500 personele ulaşmayı hedefliyor. Önümüzdeki 2 yıllık hedef ise 35’er şube açarak 3 yılda 100 şubeye, 1200 personele ulaşmak.

ŞUBE AÇILIŞI HIZLA SÜRÜYOR

Vakıf Katılım, şu anda bir şube ile hizmet veriyor. Bu ay içinde ise 9 şube açılacak. Bu şubelerin 2 tanesi İstanbul’da olacak, diğerleri Ankara, Konya, Gaziantep, Şanlıurfa, Kahramanmaraş ve Denizli. Trabzon, Gebze ve Kayseri şubeleri de tutuldu. Önümüzdeki dönem şube açılışlarına hızla devam edilecek.

09 Mayıs 2016 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Ticaret Bakanlığı Basın Müşaviri Fatih Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu belirterek, "Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'ten, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır” dedi.


 

Basın Müşaviri Uysan, sosyal medya hesabı X'ten, Ticaret Bakanlığının, "İsrail'le ticaretin 3. ülkeler üzerinden sürdüğü" iddialarını yalanladığı açıklamasına atıfta bulunarak, konuya ilişkin paylaşım yaptı.

 

Cumhuriyet Halk Partisinin başkan yardımcısının, "İsrail İstatistik Kurumu"nun verilerine işaret ederek İsrail ile ticaretin sürdüğüne ilişkin açıklamalarını şaşkınlık ve üzüntüyle izlediklerini bildiren Uysan, şu değerlendirmelerde bulundu: "İsrail zulmü altında Filistin, Gazze ve Batı Şeria'da 41 bin kişinin şehit olduğu, Lübnan'da daha iki gün önce onlarca kişinin can verdiği ve binlerce kişinin yaralandığı bir dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve Türk halkı cansiperane bir şekilde Filistin halkı ile birlikte mücadele ederken, dünyada İsrail ile tüm ticareti durdurmuş tek ülke Türkiye iken, yapılan bu mesnetsiz ve İsrail makamları ile işbirliği yaparak yalan ve çarpıtma amaçlı açıklamaların, Filistin davası ve Filistinlilerin menfaatleri ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.

Sadece İsrail'in menfaatlerine hizmet ediyorlar. Bu açıklamaların en acı ve utanılacak tarafı, söz konusu açıklamalarda Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi gümrük ve dış ticaret sistemleri ve Türkiye İstatistik Kurumunun şeffaf ve gerçek veri ve istatistikleri dururken İsrail servislerinin ve kurumlarının dezenformasyon amaçlı verilerinin kaynak gösterilmesidir. Başlı başına bu bile, bu açıklamayı gerçekleştiren siyasi ve bir kısım medya zevatın Filistinlileri ağzına dahi almazken Türkiye'yi ve hükümeti yıpratmak hedefiyle İsrail'in çıkarlarına hizmet ettiğini, kimlerden bilgi ve yönlendirme aldığını açıkça ortaya koymaktadır. Tek dertleri, dünyada Filistin için en çok uğraşan, İsrail soykırımı karşısında onurlu ve haysiyetli bir duruş ve politika izleyen ve Filistinli tüm yetkililerin devamlı teşekkür ettiği Türkiye'nin ve hükümetinin mazlum Filistin için verdiği büyük çabalarına zarar vermektir. Zaten İsrail makamlarının sosyal medya paylaşımlarında onları överek atıf yaptığına zaman zaman şahit olduk."

 

Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu vurguladı.

 

"Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'te, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır." ifadesini kullanan Uysan, şunları bildirdi: "Açıkladığımız gibi, sadece Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığının uygunluk verdiği, Filistinlilere ulaştırılan ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünler, bu uygunluk sonrası varış yeri Filistin olmak şartıyla sevk edilebilmektedir. Hal böyleyken bu yalan ve iftira korosunun amacı, Türkiye'nin tüm dünya ülkelerine yaptığı ihracatı bile sabote etmek, İsrail çıkarlarına hizmet etmek ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünleri dahi temin etme süreçlerine zarar vermektir. Bu konuda Ticaret Bakanlığımız, gerekli açıklamayı iki gün önce yapmıştır."

20 Eylül 2024 Cuma

Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 2,22, dolar/TL yüzde 0,56, avro/TL yüzde 1,17 ve altının gram fiyatı yüzde 1,92 artış kaydetti.


 

BIST 100 endeksi, en düşük 9.567,10 ve en yüksek 10.008,72 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 2,22 değer kazanarak 9.900,25 puandan tamamladı.

 

Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 1,92 artışla 2 bin 866 liraya, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 3,33 yükselişle 19 bin 124 liraya çıktı.

 

Geçen hafta sonu 4 bin 650 lira olan çeyrek altının satış fiyatı yüzde 3,23 artarak 4 bin 800 liraya yükseldi.

 

Bu hafta ABD doları yüzde 0,56 değer kazanarak 34,1150 liraya, avro da yüzde 1,17 artışla 38,0680 liraya çıktı.

 

Yatırım fonları bu hafta yüzde 1,89 ve emeklilik fonları yüzde 2,36 değer kazandı.

 

Kategorilerine göre bakıldığında ise yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 4,40 ile "hisse senedi" fonları oldu.

20 Eylül 2024 Cuma