Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi ve IFCap Building işbirliğinde düzenlenen "Katılım Genç Gelişim Programı"nın dördüncüsüne başvurular başladı.


Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre, Katılım Genç Gelişim (KGG) Programı, dünyada ve Türkiye'de yükselen değer olan katılım finans alanında insan kaynağı potansiyelini geliştirmek ve sektöre nitelikli, uluslararası rekabete açık yeni yetenekler kazandırmak amacıyla düzenleniyor.

 

Üniversitelerin lisans son sınıf, yüksek lisans/doktora öğrencileri veya üniversite mezunu, finans alanında kariyer hedefleyen ve katılım finansa ilgi duyan genç yeteneklerin katılımına açık olan program için bugün başlayan başvuru süresi 20 Kasım gün sonuna kadar devam edecek.

 

İlk aşamasında 4 haftalık eğitim ve sertifikasyon programı olan KGG ile katılımcılara, alanında uzman eğitmenlerce hem yerel hem de uluslararası dinamiklere uygun nitelikte içerikler aktarılacak ve program sonunda yapılan sınavlarda başarılı olanlar sertifika almaya hak kazanacak.

 

"2025 SONUNDA TOPLAMDA 10 BİN GENCİMİZE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ"

 

Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan, Katılım Genç Gelişim Programı'nın alanında ilk olma özelliği taşıyan, Türkçe ve İngilizce dillerinde iki aşamalı olarak düzenlenen bir program olduğunu belirtti.

 

Aşan, "Önümüzdeki dönemde katılım finansın insan kaynağı ihtiyacının hızla artacağını düşünmekteyiz. Ayrıca, genç yeteneklerimiz arasında katılım finansa yönelik algı, farkındalık ve finansal okuryazarlığı artırmak da katılım finans alanında önemli hedeflerimizden bir tanesi. Katılım Genç Gelişim Programı ile 2025 yılı sonunda toplamda 10 bin gencimize ulaşarak hem katılım finansın insan kaynağı havuzunu hem de katılım finansa yönelik farkındalığı gençlerimiz arasında artırmayı hedefliyoruz." ifadesini kullandı.

 

Programa ilginin daha da artmasını istediklerini vurgulayan Prof. Dr. Aşan, katılım finansa ilgi duyanları programa katılmaya davet etti.

 

İKİ AŞAMADAN OLUŞACAK

 

KGG programıyla, İstanbul Finans Merkezi projesinin iki temel sacayağından bir tanesi olan katılım finans alanında insan kaynağı potansiyeli artırılacak, yetenek geliştirme ve sertifikasyon süreçleri ile de nitelikli ve uluslararası rekabete açık yeni yetenekler sisteme kazandırılacak. Program sayesinde katılımcılar, uluslararası perspektifte ve yerel dinamiklere uygun, nitelikli eğitim imkanı elde ederek finans alanında kariyer yapma fırsatı bulabilecek.

 

Katılımcılara, eğitim aşamaları ve başarı durumlarına bağlı olarak Türkçe ve İngilizce sertifika verilecek.

 

İki aşamadan oluşacak programın ilk aşamasında, başvuru sahiplerinden genel yetenek sınavı sonucunda ilk bine girmeyi başaranlar eğitim programına katılmaya hak kazanacak. Genel yetenek sınavını başarıyla geçen katılımcılara, alanında uzman sektör profesyonelleri ve akademisyenler tarafından "Katılım Finans Temel Eğitimi" verilecek. Eğitim sürecinde yapılacak ara sınavlar ve eğitim sonu genel değerlendirme sınavı sonucunda başarılı olanlar "Katılım Finans Temel Eğitimi Başarı Sertifikası" almaya hak kazanacak.

 

İkinci aşamada ise birinci aşamada başarılı olan katılımcıların İngilizce dil sınavından aldıkları puanlar da dikkate alınarak yapılacak değerlendirme sonucunda ilk 100'e girmeye hak kazananlara, alanında uzman uluslararası eğitmenler tarafından "lslamic Finance Talent Training" (İslami Finans Yetenek Eğitimi) başlığında eğitim verilecek. Eğitim ve değerlendirme sürecinin sonunda başarılı olanlar "The Certified lslamic Finance Talent Training" sertifikası almaya hak kazanacak.

 

İki aşamayı da başarıyla bitiren katılımcılar, Katılım Genç Gelişim Programı'nı tamamlamış olacak.

 

2021 yılında hayata geçirilen programa bugüne kadar 13 binden fazla genç yetenek müracaat etti. Program kapsamında 1275 öğrenci "Katılım Finans Temel Eğitimi Başarı Sertifikası", 190 öğrenci ise "The Certified lslamic Finance Talent Training" sertifikası almaya hak kazandı. Ayrıca birinci aşamayı tamamlayan genç yetenekler tarafından toplam 94 proje hazırlanarak, değerlendirme komitesine sunuldu ve her sene 3 öğrencinin yaratıcı fikirleri ve üstün gayretleri toplamda 100 bin liranın üzerinde para ödülüyle taçlandırıldı.

 

ÖDÜLLÜ PROJE YARIŞMASI DÜZENLENECEK

 

Eğitim sürecinde katılımcılar, katılım finans alanına özel projeler geliştirme imkanı elde edecekler ve komite tarafından hayata geçirilmeye uygun görülen en başarılı 3 projenin fikir sahipleri ödüllendirilecek. Proje geliştirerek ödüle layık görülen katılımcılardan birinciye 30 bin lira, ikinciye 20 bin lira, üçüncüye ise 10 bin lira ödül verilecek.

 

PROGRAMA KİMLER BAŞVURABİLİR?

 

Programa 1 Ocak 1995 ve sonrasında dünyaya gelen, üniversitelerin lisans son sınıf, yüksek lisans/doktora öğrencisi olan veya üniversite mezunu, finans alanında kariyer hedefleyen, katılım finansa ilgi duyan, kişisel gelişimine önem veren tüm genç yetenekler başvuru yapabilecek.

 

KGG konusunda ayrıntılı bilgi ve başvuru formuna "https://www.katilimgencgelisim.cbfo.gov.tr/" internet adresinden ulaşılabiliyor.

10 Kasım 2023 Cuma

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, uluslararası girişim sermayesi fon yöneticilerinin Türkiye'de daha fazla varlık göstermeyi istediklerini belirtti.


Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bir dizi programa katılmak için bulunduğu Londra'da girişim sermayesi fonları yöneticileriyle görüşmesinin ardından, Türk basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

 

Türkiye'de özellikle girişimcilik ve teknoloji ekosisteminin son 20 yılda muazzam bir mesafe kaydettiğini dile getiren Kacır, teknoloji girişimlerinin ölçeği büyürken sayısının da arttığını söyledi.

 

Kacır, bugün 10 binden fazla Türk teknoloji şirketinin 100'ün üzerinde teknoparkta inovasyon ve AR-GE odaklı çalışmalarını sürdürdüğünü aktardı.

 

Bu ekosistemin finansal olarak desteklenmesi ve büyümesinin kritik önemde olduğunu vurgulayan Kacır, "Teknoloji girişimleri, bütün dünyada çoğunlukla girişim sermayesi yatırım fonlarından aldıkları yatırımlarla büyüyor. Biz de Türkiye'de girişim sermayesi yatırım fonlarını büyütmeye gayret ediyoruz. Türkiye'de yeni girişim sermayesi yatırım fonlarının oluşturulması bizim önemli bir hedefimiz. Ayrıca, küresel yatırım fonlarının Türkiye'de teknolojik girişimlerine yatırım yapması da amacımız. Bunun için son yıllarda pek çok adım attık. Kamu kaynaklarının fonların fonu olarak girişim sermayesi fonlarına yatırım yapmasını sağlayan, böylelikle bir kaldıraç oluşturmayı mümkün kılan programlar başlattık." diye konuştu.

 

TÜRK TEKNOLOJİ GİRİŞİMLERİ 3 YILDA 4 MİLYAR DOLAR YATIRIM ALDI

 

Bakan Kacır, söz konusu programlar ve bu alanda gösterilen çaba sayesinde Türkiye'de teknoloji girişimlerinin önceki dönemlere göre daha büyük yatırım aldığını dile getirerek, "2010-2020 arası Türkiye'de teknoloji şirketlerine ve startuplara yatırım ölçeği yıllık 100 milyon dolar tutarındaydı. Türk teknoloji girişimleri, 2020-2023 döneminde ise 4 milyar dolar yatırım aldı. Bu tabii Türkiye'nin milyar dolar değeri aşan unicornların, yani Turcornların da çıkmasını hızlandırdı." dedi.

 

Oyun, e-ticaret, yazılım ve fintech gibi alanlarda milyar dolar değeri aşan Türk teknoloji girişimlerinin bulunduğunu kaydeden Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"2030'a kadar Türkiye'nin teknoloji ekosistemini, girişimcilik ekosistemini büyütmeye devam edeceğiz. Türkiye'den 100 bin teknoloji girişiminin doğmasını ve aynı dönemde bunların 100'ünün milyar dolar değeri aşarak Turcorn olmasını sağlayacağız. Ama bunu yaparken mutlaka uluslararası işbirliklerimizi güçlendirmemiz, Türkiye'nin teknoloji girişimciliğindeki başarı hikayesini dünyaya çok daha güçlü şekilde anlatmamız, tanıtmamız lazım. Bu vesileyle bulunduğum Londra'da çok sayıda girişim sermayesi fonu yöneticisiyle çok kapsamlı görüşme gerçekleştirdim. Bazıları geçmiş dönemlerde Türkiye'de yatırım yapmış olmakla birlikte pek çoğu aslında Türkiye'nin yeni bir başarı hikayesinin eşiğinde olduğunu ifade etti ve Türkiye'ye gelme konusundaki istekliliklerini benimle paylaştı. Bundan da açıkçası memnuniyet duydum.

 

Londra özellikle girişim sermayesi fonları ve diğer varlık fonları alanında dünyada öncü merkezlerden biri. Burada 500'den fazla sermaye fonu bulunuyor ve her yıl bu fonlar çok büyük ölçekte kaynak temin etme imkanına sahipler ve bu kaynağı yıldan yıla artan bir ölçekte teknolojiye ve teknoloji girişimciliğine ayırıyor. İnşallah, önümüzdeki dönemde kendileriyle kurduğumuz ilişkileri ve iletişimi çok daha ileri seviyeye getireceğiz. Türkiye'de benzer etkinlikleri onlarla birlikte gerçekleştireceğiz ve Türkiye'nin teknolojik girişimlerinin büyümesini hızlandırmaya devam edeceğiz."

 

TÜRKİYE'NİN YENİ HİKAYESİNDE KATMA DEĞERLİ ÜRETİM BAŞROL OYNAYACAK

 

Bakan Kacır, pek çok girişimin odağında sağlık, yeşil ve dijital dönüşüm ile yapay zeka gibi alanların olduğunu söyledi.

 

Özellikle bu alanlarda Türkiye'nin sahip olduğu kapasiteyi paylaştığını anlatan Kacır, "Yine yeşil dönüşümün önemli bir unsuru olan yeni nesil mobilite teknolojilerinde Türkiye'de startupların teknoloji girişimlerinin geldiği seviyeyi kendilerine çok detaylı olarak anlattım. Onlar da Türkiye'de daha fazla varlık göstermek arzusunu bizimle paylaştı. Türkiye'de kamunun, özellikle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak biz ve ilgili kurumlarımızın bu ekosistemi ne kadar güçlü şekilde himaye ettiğimizi de görmeleri, onlar açısından cesaretlendirici oluyor." diye konuştu.

 

Kacır, Türkiye'de inovasyon ve fintech alanındaki regülasyon gelişmeleri ve kripto varlıklarla ilgili yeni yasa çalışması hakkında da yatırımcıları bilgilendirdiğini aktardı.

 

Tüm bu yaklaşımların Türkiye'nin yenilikçi teknolojilere ne kadar kuvvetli şekilde ev sahipliği yaptığını ve dönüşümü en ileri seviyede nasıl yakaladığını gösterdiğini dile getiren Kacır, sözlerini şöyle tamamladı:

 

"Onlar da bunun aslında çok farkında. Türkiye'nin makro ekonomik göstergelerindeki iyileşmeyi de çok kapsamlı olarak hem girişim sermayesi fon yöneticileriyle hem de dün yine görüştüğüm İngiltere Yatırım Bakanı ile konuştuk. Özellikle Türkiye'nin kredi risk priminin hızla düşüyor olması aslında Türk ekonomisinin doğru yolda olduğunun önemli göstergelerinden biri. Bunun sonucunda önümüzdeki dönemde Türkiye'ye yatırımların çok hızlanacağını öngörüyoruz. Muhataplarımız da aynı fikirdeler ve burada özellikle Türkiye'nin yeni dönemdeki bu sermaye akımlarını hızlı çekmesi, bu kaynağın büyük ölçekte katma değerli üretime, teknolojik dönüşüme ve teknolojik girişimciliğine kazandırılması için çabalarımızı artıracağız. Türkiye yepyeni başarı hikayelerini hayata geçirecek ve bu defa öncekilerden de daha güçlü şekilde, katma değerli, rekabetçi, verimli üretim ve yüksek teknoloji girişimleri bu hikayede başrol oynayacak."

 

Bakan Kacır, ayrıca Londra'daki iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Ticaret Bakanlığı, muafiyet fazlası getirilen cep telefonlarının yurda girişinde vergi kayıp ve kaçağının önüne geçilmesi amacıyla uygulamada değişiklik yaptı.


 

Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, yolcu beraberinde yurda sokulmak istenilen eşyalar kapsamının, Gümrük Kanununun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkındaki Karar kapsamında düzenlendiği belirtilerek, "GSM-cep telefonu"nun da liste kapsamında yer aldığı anımsatıldı.

 

Cep telefonunun, yabancı misyon mensupları hariç, yolcunun kimlik numarasına kayıtlı hatlarla kullanılması kaydıyla, üç takvim yılında 1 adet getirilebildiğine işaret edilen açıklamada, bu cep telefonunun da yolcu beraberi kişisel eşya statüsünde gümrük vergilerinden muaf olarak serbest dolaşıma sokulabildiği vurgulandı.

 

Açıklamada, bunun haricinde yolcu beraberinde hediyelik eşya statüsünde veya posta/hızlı kargo taşımacılığı yoluyla muafen veya vergileri ödenmesi suretiyle dahi cep telefonu getirilmesinin mümkün olmadığının altı çizilerek, şöyle devam edildi: "Kararın uygulanması esasında, yolcuların beraberindeki eşya statüsünde ve muafiyet limiti dışında beyanlarına aykırı olarak getirdikleri cep telefonunun gümrük vergilerinin iki kat olarak alınması ve eşyanın sahibine teslim edilmesi, bu durumda, 1 adet muafiyet sınırını aşan ve vergileri alınarak teslim edilen telefonların getiren kişi veya üçüncü kişiler adına ulusal ağa tanıtılarak doğabilecek vergi kayıp ve kaçağının önüne geçilmesi amacıyla gerekli tedbir alındı. Bölge Müdürlüklerince, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna 1 adet muafiyet sınırını aşan telefonların kişi ve IMEI numaralarının bildirilmesi gerektiği hususu talimatlandırılmıştır."

 

MUAFİYET FAZLASI TELEFONLAR 3 AY GÜMRÜK AMBARLARINDA BEKLETİLEBİLECEK

 

Düzenlemeyle sadece yolcu beraberinde getirilen kişisel eşya statüsünde olan bir adet cep telefonuna muafiyet tanınması uygulamasında değişiklik olmadığına vurgu yapılan açıklamada, yolcu beraberi hediyelik eşya statüsünde veya beyana aykırı bir şekilde yurda sokulmak istenen ikinci cep telefonlarının İMEİ kaydı yapılmamak suretiyle kullanımı engellenemediği için bu kapsamdaki telefonun maktu vergileri ödenerek teslimi uygulamasının kaldırıldığı bildirildi.

 

Açıklamada, "Bununla birlikte yolcu beraberinde muafiyet fazlası olarak getirilen cep telefonunun, yolcu tarafından tekrar yurt dışına çıkışında teslim alınmak istenmesi halinde Gümrük Kanunu'nda belirtilen 3 aylık süre boyunca gümrük ambarlarında bekletilmesi ve süre içerisinde yolcunun tekrar yurt dışına çıkarken beraberinde teslim edilerek iade edilmesi mümkün bulunmaktadır." bilgisi paylaşıldı.

17 Mayıs 2024 Cuma