‘İşsizliğe çare’ fuarında buluştular

HABER: İLKER BAŞÖZ İşsizliğe çare amacıyla düzenlenen İstanbul Kariyer ve İstihdam Fuarı’nda (İSKİF) ziyaretçiler, ekonominin etkin firmaları ile aracı olmadan iş görüşmesi yapma fırsatı yakaladı. Türkiye’nin en büyük insan kaynakları buluşması olanİSKİF, bankacılık, medya, hizmet, perakende, sağlık, inşaat, telekomünikasyon, tekstil, otomotiv, havacılık, beyaz eşya ve akaryakıt gibi farklı sektörlerdeki lider firmaları bir araya getirdi. KULLANILAMAYAN POTANSİYEL Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, fuarın açılışında, istihdam sorunununsosyal ve ekonomik yansımalarının yanı sıra kullanılamayan insan potansiyeli nedeniyle de gayrisafi milli hasıla üzerinde olumsuz etkilerinin bulunduğunu söyledi. Soylu, İŞKUR’undüzenlediği 121 istihdam fuarı ve 571 kariyer günü ile sektöre ayrı bir hareket getirdiğini dile getirdi. TEMEL SORUN MESLEKSİZLİK İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hasan Erkesim, “Biz ülke olarak nitelikli işçi ile ona uygun olan işi bir araya getirmekte maalesef sıkıntı çekiyoruz. Bugün Türkiye’de işsizlik var diyoruz. İş arayan insanlar var ama bir yandan da işverenler olarak işçi bulamamaktan şikâyet ediyoruz. Türkiye’de işsizlikten çok temel sorun mesleksizlik” dedi. DÜNYANIN ORTAK SORUNU İŞKUR Genel Müdürü Özkan da, fuarın ana hedefini “işsizliğe çare olmak” şeklinde açıklayarak, bunun için tarafların birlikte çalışması ve herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini söyledi. İTO’nun destek verdiği fuara, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İTO Meclis üyeleri de katıldı.

20 Haziran 2016 Pazartesi

Avrupa ‘eleman’ arıyor

Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) verilerine göre, 19 üyeli Euro Bölgesi’nde eleman açığı, 2015’in son ve ilk çeyreklerinde yüzde 1.6 iken, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 1.7’ye çıktı. 28 üyeli Avrupa Birliği geneline bakıldığında ise eleman açığı, yüzde 1.7’den yüzde 1.8’e ulaştı. 2016’nın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre ise eleman açığı 22 ülkede arttı, 3 ülkede değişmedi ve 3 ülkede azaldı. EN FAZLA SERVİS SEKTÖRÜ Euro kullanan ülkelerde ilk üç aylık bölümde sanayi ve inşaat sektörlerinde elaman açığı yüzde 1.4, servis sektöründeki eleman açığı ise yüzde 2 olarak ölçüldü. AB genelinde ise sanayi ve inşaat sektörlerinde elaman açığı yüzde 1.4, servis sektöründeki eleman açığı da yüzde 2.1 olarak belirlendi. BELÇİKA VE ÇEK CUMHURİYETİ Bu yılın ilk çeyreğinde, üye ülkeler arasında en fazla eleman açığı yüzde 2.6 ileBelçika’da kaydedildi. Bu ülkeyi yüzde 2.5’le Çek Cumhuriyeti, Almanya ve İsveç izledi. En düşük eleman açığı ise yüzde 0.2 ile (2015 4. çeyrek verisine göre) Yunanistan’da, yüzde 0.7 ile İspanya ve Portekiz’de, yüzde 0.8’le de Polonya’da görüldü.

20 Haziran 2016 Pazartesi

Fransa’da maçlar Tavşanlı leblebisi eşliğinde izleniyor

AvrupaFutbol Şampiyonası’nın (EURO 2016) ev sahibi Fransa’ya Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinden ihraç edilen leblebi miktarı şampiyona dolayısıyla önemli oranda arttı.Geçen yılın tamamında Fransa’ya bin 500 ton leblebi gönderilirken,buyılın ocak-mayıs döneminde bu rakam2 bin 500 tona çıktı. 2 KONTEYNER GİTTİ Sadece mayıs ayında Fransa’ya 2 konteyner, yani 28 ton leblebi gönderildi. Tavşanlı Leblebiciler ve Kuruyemişçiler Odası Başkanı Mustafa Sarı, “Avrupa Futbol Şampiyonası’nın gerçekleştirildiği Fransa’da maçlar, leblebi eşliğinde izleniyor” dedi. Öte yandan Tavşanlı’dan leblebi; Lübnan, Beyrut, Ürdün, Kanada, Almanya, Yunanistan, Arnavutlukve birçok ülkeye ihraç ediliyor.

20 Haziran 2016 Pazartesi

İnşaat malzemecileri kaliteli rekabetle büyümeyi sürdürecek

HABER: FAHRİ SARRAFOĞLU İnşaat malzemecileri yapılarda yerli ürüne ağırlık verilmesini istiyor. Kaliteli ürünlerle iç piyasada büyümesini sürdüren sektör, ihracatta da Afrika pazarını hedefine koydu. İstanbul Ticaret Odası (İTO) İnşaat Malzemeleri Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı Mehmet Nurdoğan Ural, yapı malzemeleri sektöründe kalitenin ön plana çıkartılması gerektiğini vurguladı. Yapı malzemeleri sektörünün temelden çatıya, yalıtımdan dekorasyona kendi içinde bile çeşitliliği ve ayrıntısı olduğunu belirten Ural, “Ülke ekonomisi için ‘yerli’ yapı malzemesi üzerinde önemle durulmalı. Ürünlerimizin kalitesi artırılarak yurt dışı rakiplerle rekabet avantajı sağlanmalı. Fiyat bakımından da rekabet imkanları geliştirilmeli. Zira uzun süredir Çin’den ithal edilen kalitesiz ve ucuz mallarla düşük fiyatlar nedeniyle rekabet etme imkanı bulunmuyor” dedi. YERLİ ÜRÜNE ÖNCELİK İTO’nun yanı sıra, bakanlıkların ve ilgili kurumların bu konuda daha aktif davranış sergileyebileceğine inandıklarını belirten Ural, “Yatırımcı kurumların proje yönetiminde, kalite kontrol mimar ve mühendislerinin malzeme seçiminde onay verirken, Çin menşeli düşük kaliteli yapı ürünlerinin kullanımını önlemeleri gerekiyor” şeklinde konuştu. Komitesi Üyesi Hüseyin Bayram ise inşaat malzeme sektörünün 2015 yılını yüzde 20-25 büyüme ile tamamladığını söyledi. Bayram, ümitlerinin aynı büyümenin 2016 yılında da sürmesi yönünde olduğunu belirtti. Olumlu beklentiyle birlikte bazı risklere işaret eden Bayram, “2016’da, geçen yılın aksine; fiyatta durgunluk ve vadelerde istikrarsızlık oluşacağını tahmin ediyoruz. Konut satışlarının düşmesi bazı projelerin yavaşlamasına sebep olabilir” dedi. İFLAS ERTELEME ZORA SOKUYOR Sektörün birtakım sorunları olduğuna da dikkat çeken Bayram, görüşlerini şöyle açıkladı: “Sektörümüzün en önemli sorunu, çek kanunu ve karşılıksız çekler. Öte yandan yeni moda iflas erteleme kanunu da düzgün esnafın elini ayağını adeta bağlıyor. Bütün bunlar düzgün ve basiretli tüccarı zor durumda bırakıyor. Özellikle Odamızın meclis ve komite üyeleri bu konuda fikir beyan etmeliler. Çekini ödemeyenler ve iflas erteleme alıp insanları mağdur edenler için caydırıcı ve ağır cezalar getirilmesi sağlanmalı. Hatta böyle mağduriyetlere sebep olanların ticaret yapması bile engellenmeli diye düşünüyorum. Bu konuda bankalar da işin içine çekilmeli, banka sorumluluğu artırılmalı. Böylece herkese çek karnesi verilmesi önlenebilir.” BÖLGESEL KAPASİTEYE GÖRE İŞYERİ AÇILMALI Komite Üyesi Hüseyin Bayram, sektörün diğer bir sorununun ise sanayi ve işyeri kuruluşlarında bölgesel kapasiteye ve ihtiyaca yeterince dikkat edilmemesi olduğunu söyledi. Devlet İstatistik Kurumu’nun sanayi ve ticari envanter çıkartması; belirlenen ihtiyaçlara uygun olarak işyeri açılması gerektiğini belirten Hüseyin Bayram, “Sermaye ve bilgi birikimi de olmadan herkesin her istediği yerde işyeri açamaması lazım” dedi. AFRİKA’DAKİ FIRSATLARI KULLANALIM İTO Meclis Üyesi Akif Çolak, sektörün 2015’te iç piyasada büyüdüğünü, dış piyasada ise özellikle komşu ülkelerde yaşanan sıkıntılardan dolayı zorlandığını söyledi. Ukrayna, Rusya, Libya, Irak, Suriye ve Yemen’deki sorunlar nedeniyle ihracatta sıkıntı çektiklerini belirten Çolak, bu nedenle yeni pazar arayışlarına devam ettiklerini vurguladı. Akif Çolak, şunları söyledi: “Sektörün büyümesi için tüm sektör temsilcileri yoğun ve seri şekilde çalışmalarını sürdürmeli. Özellikle yeni Afrika pazarlarına açılım konusunda çalışmalar devam ediyor. Buradan giriş yaparak diğer Afrika ülkelerine de ihracat noktasında ciddi girişimlerde bulunulmalı. 2016’da yeni pazar arayışlarına ağırlık verildiği taktirde ihracatta yine geçen yılki hedefi yakalayabiliriz.”

20 Haziran 2016 Pazartesi

5 yılda 10 milyon yolcu getirdiler

Dünyada yılda 22 milyon turist, kruvaziyer turlarını tercih ediyor. Tarihi ve doğal güzellikleri ile coğrafi konumu Türkiye’yi de Avrupa kruvaziyer pazarının gözde ülkesi haline getirdi. 4 AYDA 85 GEMİ Güneşi, denizi, kumsalları ve tarihi eserleriyle gözde destinasyonlardanTürkiye, kruvaziyer turizmi açısından da tercih edilen ülkeler arasında yer alıyor. Son 5 yılda Türkiye’ye 7 bin 593 gemiyle 10 milyon 207 bin 364 yolcu geldi. Bu yılın ilk 4 ayında Türkiye’yi ziyaret eden 85 gemi, 82 bin 114 yolcu getirdi. FARKLI DENEYİM Geçen yıl Türkiye’de 23 limandan kruvaziyer yolcu hareketi gerçekleşirken, Kuşadası, İstanbul, İzmir, Bodrum, Marmaris ve Antalya, bu gemilerin uğradığıgözde limanlar arasında yer aldı. Kruvaziyer turizmi sadece yabancı değil, yerli turistlere alternatif ve farklı tatil deneyimi yaşama şansı sunuyor. EYLÜLDE DEKLARASYON GELİYOR Kruvaziyer turizminin gelişmesinin desteklenmesi ve denizlerin güvenli olduğu konusunda dünyaya mesaj verilmesi için eylül ayında katılımcı bakanlarla bir deklarasyon kaleme alınması planlanıyor. BEŞ YILDIZLI YÜZEN OTEL Liman ziyaretleri, limana yakın yerlerde ziyaret ve alışverişler, sunulan turistik hizmetleri 5 yıldızlı otel konforunda almak yolcuların kruvaziyer gemilerine çeken etkenlerin başında yer alıyor. HER LİMANDA 250 DOLAR HARCAMA Bir turist günde ortalama 50-55 dolar harcarken, Avrupa limanlarına uğrayan gemideki bir transit kruvaziyer yolcu, liman başına ortalama 200-250 dolar harcama yapıyor. Bu da ülke ekonomisine doğrudan katkı sağlıyor.

20 Haziran 2016 Pazartesi