tatil-sepeti
Türk balıkçılarına Somali’den ‘av’ daveti

Somali Tarım ve Kırsal Kalkınma Bakanı Said Hüseyin Iyd, Türkiye ve Somali arasında tarihten gelen bir ilişki olduğunu söyledi. Bakan Iyd, iki ülke arasındaki işbirliğinde özellikle sağlık ve tarım alanlarında etkin gelişme kaydedildiğini ve ticaretin arttığını aktardı. Iyd, “Geçen yıl 200 milyon dolara yakın bir ticaret hacmine ulaşıldı. Bu hacim daha da büyüyecek” diye konuştu. KAZAN-KAZAN Afrika’nın zengin kaynaklara sahip bir kıta olduğunu belirten Bakan Iyd, “Türkiye tarım alanında çok gelişmiş bir ülke. Türkiye ve Afrika arasındaki ortaklık, bir kazan-kazan durumu. Bunun bir parçası olduğumuz için çok mutluyuz” dedi. Iyd, Türk Hava Yolları’nın ülkeye kargo uçuşlarını da başlattığını hatırlatarak, iki ülke arasındaki ticaret hacminin özellikle tarımsal ticaretin söz konusu uçuşlarla daha artacağını vurguladı. UZUN KIYI ŞERİDİ Türk yatırımcılar için Somali’de önemli fırsatlar olduğuna dikkat çeken Iyd, özellikle balıkçılık sektörünün yatırımcılar için büyük potansiyel taşıdığını kaydetti. Iyd, Somali’nin Afrika’nın en uzun kıyı şeridine sahip olduğunu belirterek, “Somali zengin balık miktarına sahip bir ülke. Dolayısıyla çok miktarda balık üretme şansımız var. Türk balıkçılarını Somali’ye ve balıklar yaşlanmadan onları avlamaya davet ediyoruz” diye konuştu. TARIM OKULU Bakan Said Hüseyin Iyd, Türkiye ve Somali arasındaki tarımsal işbirli-ğine, başkent Mogadişu’da hizmete açılan Somali Tarım Okulu’nu örnek gösterdi. Iyd, okulun Somali’de üst düzey bir eğitim sunduğunu belirterek, “Türk tarım okulu, Somalili ziraatçiler için uygulamalı eğitim imkanı sağlıyor. İyi eğitim araçları olan okul, tarımsal eğitimde çok iyi hizmet veriyor” dedi. Bu tür okulların ülkedeki tarımsal eğitimde Türk desteğini artırdığını ifade eden Iyd, bu okulların sayısını artırmak istediklerini söyledi.

08 Mayıs 2017 Pazartesi

Sanayi üretimi martta arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mart ayına ilişkin sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2.8 arttı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise bir önceki aya göre yüzde 1.3 yükseldi. Öte yandan, arındırılmamış sanayi üretim endeksinde martta, 2016'nın aynı ayına göre yüzde 2.8 artış kaydedildi.

08 Mayıs 2017 Pazartesi

Kadın girişimini iş adamlarımız da desteklemeli

HABER: DOÇ. DR. E. SARE AYDIN Bu hafta kadın girişimciliğini destekleyen iş adamlarını yazdık. 21. yüzyılda kadınların ekonomideki yeri ile ülkelerin gelişmişlik düzeyleri arasında bir ilişki olduğu inkâr edilemez bir gerçek. Özellikle ekonomik açıdan Kuzey Avrupa ülkelerinde kadını çalışma hayatında mağdur etmeyecek yasaların kanunlarda öteden beri yer alması, ekonomideki kadın görünürlüğünü artırıyor. Son yıllarda ülkemizde kadın hakları konusunda yapılan çalışmalar, kadının çalışma hayatı içerisinde aktif yer almasını kolaylaştıracak düzenlemeleri de beraberinde getirdi. Ayrıca çalışma hayatında kadını destekleyen işverenlerin de son zamanlarda artış göstermesi, kadınları üretim alanında daha da görünür kıldı; onlara bireysel gelişim sağladığı gibi ülkemizin ekonomik gelişimine de katkıda bulundu. ÖRNEK BİR İŞVEREN Worldmed Dünya Sağlık Ürünleri şirketinin kurucusu Soner Atasever, kadınların çalışma hayatında aktif yer alarak üretim sürecine katkı sağlamalarını destekleyen bir isim. “21. yüzyılda ekonomimizin yeni lokomotifi kadınların, işgücüne ve üretime katkısı göz ardı edilemez” diyen Atasever, 1997 yılında kurduğu, sağlık sektörü tarafından kullanılan ürünlerin ithalat ve üretimini yapan şirketinde birçok kadın çalışana yer verir. Şirketin öncelikli hedefi, özellikle ülkemizin dışa bağımlı olduğu sağlık sektöründe yoğun olarak kullanılan ürünlerin ithalatı ve üretimi. Bu hedefe yönelik olarak 2002 yılında Worldmed tescilli markaları ile tek kullanımlık önlük, bone, kolluk, galoş ve maske gibi ürünleri üretmek için alternatif projeler geliştirilir. Atasever, bu ürünlerin üretim sürecinde kadın çalışanların aktif rol almasının öncelikli olarak kadınlara kişisel ve ekonomik anlamda katkı sağlayacağını, uzun vadede ise ülke ekonomisine ivme kazandıracağını ifade ediyor. DEVLET DE TEŞVİK ETMELİ Öncelikle Sancaktepe, Bağcılar ve Alibeyköy’de pilot çalışma yapan şirket, herhangi bir ücretli işte çalışmayan kadınlara makineler vererek evde üretim yapmalarını sağlar. Zamanla bölgede taşeron atölyeler bularak, Ataşehir, Bağcılar ve Alibeyköy’de kadınların diğer sorumluluklarından arta kalan zamanlarında üretime katılmalarını teşvik eder. Kadın çalışanlar saat 10.00’da bu atölyelere gelerek modelleme, kalıp, kesim, dikim, paketleme gibi işlerde çalışır. Öğlen evlerine gidip yaklaşık bir saat sonra tekrar gelerek saat 16.30’a kadar çalışmaya devam eder. Bu esnek çalışma saatleri sayesinde kadınlar aile bütçesine katkı sağlamanın yanında kendilerine olan güven duygusunu da geliştirirler. İşverenlerin iş ortamlarını kadının aile ile iş yaşamı arasında hayatını kolaylaştıracak şekilde tanzim etmesi, kadının ekonomiye dahil olmasında son derece önemli olduğunu gösteren bu tip örnekler, devlet ve özel sektör eli ile desteklenmeli. Ailesine ve ekonomiye katkı sunan, üretimin bizzat içerisinde yer alan kadının topluma sunacağı sosyal faydayı da göz ardı etmemek gerekir. ESNEK ÇALIŞMA MODELLERİ Soner Atasever’in uyguladığı esnek çalışma modeli, Kadın ve Demokrasi Derneği’nin yürütme komitesinde yer aldığımız Kadın 20’de savunduğu iş-yaşam dengesi öncelik maddesinin sağlanması için yapılması gereken çalışmalara iyi bir örnek teşkil ediyor. Türkiye’nin iş-yaşam dengesini sağlayamadığı için kendini çalışma hayatının dışına iten kadınların potansiyellerini değerlendirmelerine katkı sağlayacak modeller ve paketlerin geliştirilmesi yönündeki girişimleri oldukça önemli. Gerek TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu tarafından kabul edilen ‘Aile Paketi’, gerekse Kadın 20 gibi oluşumlarla kadınların esnek çalışma modelleriyle ekonomiye katılımı yaygınlaştırılıyor. ÜRETİME KADIN ELİ DEĞMELİ Üretime kadın eli değmesi gerektiğini savunan Soner Atasever, sanayicilere de, “Esnek zamanlı çalışma programları ile aile bütçesine katkıda bulunmak için çalışmak isteyen kadın kardeşlerimize tüm sanayicilerimizin destek vermelerini istiyoruz” şeklinde çağrıda bulunuyor. Bu çağrı, kadınların ekonomik hayatta karşılaştıkları öncelikli bir problem olan finansal kaynaklara ve fırsatlara ulaşma bağlamında önemli bir çağrı. Çalışma potansiyeli ve isteği olan, esnek çalışma modelleri sayesinde çalışma fırsatı bulabilen kadınları finansal kaynaklarla buluşturacak girişimler, ekonomik kalkınmada kadın gücüne verilen değeri gösterecek. Bu sayede atıl konuma getirilen ve yeterli fırsat tanınmayan kadınlar için daha adil bir ekonomik hayat oluşturulacak. BİR + DA SEN EKLE Soner Atasever, ‘Bir + da Sen Ekle’ adlı bir sosyal sorumluluk projesi ile uygun olan mahallelerde küçük ölçekli atölyeler kurup kadınların boş zamanlarında üretime ve aile bütçelerine katkı sağlamalarını amaçladıklarını söylüyor. “Bu projede huzur, mutluluk ve gelecek var” diyen Atasever, tüm işverenleri projelerine destek vermeye davet ediyor.

08 Mayıs 2017 Pazartesi

Mortgage sektörü İslami finansa açılıyor

İslami Özel Sektör Kalkınma Kuruluşu (ICD), Türkiye Varlık Fonu (TVF) ve İslam Kalkınma Bankası’nın (IDB) özel sektör kolu Catalyst Grup, Türkiye’de mortgage sektörünün geliştirilmesi için Ortak Stratejik İşbirliği başlattı. Bu işbirliği, ev sahibi olmayı kolaylaştıracak mortgage sistemi kapsamında Türkiye’de uygulanabilecek finansal modellerin belirlenmesine odaklanacak. DAHA FAZLA AİLEYE EV ICD Üst Yöneticisi (CEO) Halid Al Aboodi, üye ülkelerin ekonomisine pozitif katkı sağlayacak mortgage sektörünün büyümesinin önemli bir hedef olduğunu belirtti. Aboodi, “Türkiye’deki mortgage sektörünün genişlemesi, ailelerin ev sahipliğini artırmakla beraber ekonomiye de sayısız olumlu fayda sağlayacak” dedi. 10 YILDA BÜYÜYECEK Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mehmet Bostan ise konut sektörünün Türkiye’nin gelecek 10 yılda farklı sektörlere yapmayı planladığı yatırımlarla birlikte doğrudan ve dolaylı olarak büyüyeceğini ifade etti. Artan konut ihtiyacını karşılamak için mortgage ekosisteminin geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Bostan, “İşbirliğimiz, ortaklarımızın da desteğiyle mortgage sektörü için yeni ve özel modellerin tanımlanmasını amaçlıyor. Türkiye Varlık Fonu’nun en önemli hedeflerinden biri, yaratacağı değer artışıyla birlikte sermaye piyasalarının çeşitliliğine ve derinliğine katkı sağlamak. Sermaye piyasaları bu büyüyen ekosistem içinde genişlemesini sürdürecek” diye konuştu. 1 YIL İÇİNDE FAALİYETE GEÇECEK TVF Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bostan, “ICD ile çerçeve anlaşması imzaladık. Faizsiz bir enstrüman olacak. İlk defa İslami mortgage olacak. Çalışmaları 3 ay içerisinde kuruluş aşamaları dahil tamamlamak istiyoruz ve 1 yıl içerisinde de faaliyete geçmeyi arzu ediyoruz. Anlaşma çerçevesinde katılım mortgage şirketi kurup ev sahibi olmak isteyenlere uzun vadeli faizsiz kredi sağlamayı planlıyoruz” dedi.

08 Mayıs 2017 Pazartesi

İTO küresel gayrimenkul yatırımcısını çağıracak

HABER: SOYHAN ALPASLAN İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul’da gerçekleştirmeyi planladığı ‘Uluslararası Gayrimenkul Sektörü Yatırımcıları’ toplantısı için sektör mensupları ile mini bir çalıştay düzenledi. İTO Genel Sekreteri Ömer Bal yönetiminde gerçekleştirilen toplantıda, Türkiye’yi dünyanın en prestijli gayrimenkul fuarı MIPIM’de milli katılım düzeyinde başarı ile temsil eden İTO’nun, sektörü daha ileri taşıma adına planladığı çalışmalar ele alındı. BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı, Emlak Konut, Kiptaş temsilcilerine MIPIM fuarındaki izlenimleri aktaran İTO Genel Sekreteri Ömer Bal, “Gayrimenkul alanında daha özel bir fuarı İstanbul’da yapmayı planladık. Bu noktada sektörle birlikte hareket edeceğiz, birlikte çalışacağız” diye konuştu. Bal, Uluslararası Gayrimenkul Sektörü Yatırımcıları toplantısının önceliğinin satış değil, Türkiye’nin yatırım yönünden güvenilirliğini vurgulamak olacağını söyledi. Bal, şunları söyledi: “İTO’yu ziyaretlerinde Türkiye’de olmaktan, yatırım yapmaktan çok memnun olduklarını belirten yabancı yatırımcıların hikâyelerini dinliyoruz. Türkiye’yi yabancılara biz değil, yine Türkiye’de yatırım yapan yabancılar anlatsın istiyoruz. Bu nedenle toplantımıza Türkiye’de yatırım yapan büyük kuruluş temsilcilerini çağırmayı istiyoruz.” Toplantıda İTO Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Uluç Hacıhasanoğlu da yer aldı. NELER PLANLANDI? Sonbaharda yapılması hedeflenen Uluslararası Gayrimenkul Sektörü Yatırımcıları toplantısı için düzenlenecek etkinliklerin de ele alındığı İTO’daki sektör buluşmaları devam edecek. Toplantı; projelerin tanıtımı, yatırım fırsatlarının aktarılması ve tanıtım ayağında üç temelde yürütülecek. Roadshow benzeri butik bir etkinlik olarak planlanacak, projeler maketler ile desteklenecek. Kurumsal yatırımcılara yönelik blok projeler sunulacak. Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı’nın hazırladığı Türkiye’deki Gayrimenkul Sektörü Yatırımı konulu rapor, katılımcıların istifadesine sunulacak. UZAKTAKİ YATIRIMCI DA GELECEK Uluslararası Gayrimenkul Sektörü Yatırımcıları toplantısına Avrupalı gayrimenkul yatırımcısının yanı sıra İran, Rusya, Azerbaycan, Kazakistan, Çin, Güney Kore ve Japonya gibi uzak yatırımcılar da davet edilecek.

05 Mayıs 2017 Cuma