tatil-sepeti
Kalkınma hamlesinde vizyoner bir siyasetçi

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın AK Parti Genel Başkanı seçilmesiyle ilgili bir açıklama yaptı. Bakan Yıldırım’ın AK Parti Genel Başkanlığı adaylığını büyük bir memnuniyetle öğrendiğini belirten Çağlar, “Sayın Binali Yıldırım, sivil havacılık, iletişim ve büyük altyapı projeleri başta olmak üzere ülkemizin son 15 yıldır yaşadığı kalkınma hamlesinin temelinde harcı bulunan vizyoner bir siyasetçi” dedi. Çağlar, “Sayın Bakan’ın seçilmesinin ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum, başarılar temenni ediyorum” diye konuştu.

24 Mayıs 2016 Salı

Servetlerine rağmen tutumlular

HABER: CANAN BİLGİN Milyonlarca dolarınız olsaydı onu nereye harcardınız? Yat, uçak, lüks oteller? Belki de kendinize ait bir ada… Dünyanın en zengin insanlarından bazıları tüm bu imkanlara sahipken, daha mütevazı yaşamayı, son model otomobiller yerine eski arabaları hatta toplu taşımayı kullanmayı, ısmarlama kıyafetler yerine pazarlardan giyinmeyi veya çalışanlarıyla yemek yemeyi tercih ediyorlar. Ya da servetlerini hayır işlerine harcıyorlar… Milyarderlerin de cimri alışkanlıkları var. İşte muazzam servetlerine rağmen kuruş kısıtlamaktan vazgeçmeyen tutumlu milyarderler.. Ingvar Kamprad TOPLU TAŞIMAYI KULLANIYOR Mobilya perakende zinciri IKEA’yı kuran İsveçli milyarder hâlâ ekonomi sınıfında uçuyor ve toplu taşıma araçlarını kullanıyor. Avrupa’nın en zengin ikinci adamı olarak bilinen 90 yaşındaki Kamprad, öğle yemeklerini IKEA’nın kafeteryasında yiyor. Bit pazarından giyinip, saçını ucuza kestiriyor. Belki şaşırtıcı değil ama evi de, kolej öğrencilerinin ilk kampüs dairelerini döşedikleri gibi IKEA ürünleriyle dekore edildi. Azim Premji EKONOMİ SINIFINDA UÇUYOR IT şirketi Wipro’nun Başkanı olan Hindistan’ın önde gelen iş adamlarından Azim Premji, 1996 model Ford kullanıyor. Ucuz otellerde kalıyor, marka olmayan giysiler giyiyor ve ekonomi sınıfında uçuyor. Oğlunun düğünün şerefine verilen öğle yemeğinde kağıt tabaklar kullanıldı. Ofiste çalışanlarına her zaman ışıkları kapatmalarını hatırlatıyor. Sergey Brin YILLIK MAAŞI 1 DOLAR Sade yaşam tarzıyla dikkat çeken Google’ın kurucusu Sergey Brin, dünyanın en zenginleri listesinde. T-shirt ve jean giymekten vazgeçmiyor. Elektrikli olan çevre dostu Toyota Prius kullanıyor. Yıllık sadece 1 dolar maaş alıyor. Charlie Ergen ÖĞLE YEMEĞİNİ ÇANTASINDA TAŞIYOR Uydu sağlayıcı Dish Network’un Başkanı olan ABD’li iş adamı tutumluluğuyla tanınıyor. Özel hayatında çok az para harcayan Ergen, her gün işe gitmeden önce öğle yemeği paketlerini hazırlayıp kahverengi çantasında taşıyor. Kendi eliyle servetini yapan milyarder iş adamı, tutumluluğu konusunda annesinin çocukluğundan çok etkilenmiş. Annesinin ABD’deki büyük buhran döneminde yetiştiğini hatırlatan Ergen, yakın zamana kadar seyahatleri boyunca otel odalarını meslektaşlarıyla ve çalışma arkadaşlarıyla paylaştı. Chuck Feeney SERVETİNİ BAĞIŞLARA HARCIYOR Seçkin ve seyahat odaklı perakendeci Duty Free Shoppers’ın kurucusu İrlanda kökenli Amerikalı iş adamı Chuck Feeney, ucuza uçmak veya toplu taşımayı kullanmak zorunda değil ama o bunların hepsini yapıyor. Muazzam servetinin çoğu hayırseverlik işleri için yaptığı bağışlara gitti. Amancio Ortega ÇALIŞANLARIYLA YEMEK YİYOR İspanyol giyim firması Zara’nın patronu Amancio Ortega, muazzam servetine rağmen kişisel harcama alışkanlıklarını değiştirmiyor. Ortega, yıllardır La Coruña’da sessiz apartmanına çekilerek, eşi ile sık sık aynı kafeye giderek ve öğle yemek-lerini Zara’nın merkez kafeteryasında çalışanları ile birlikte yiyerek son derece özel ve sade bir hayat sürüyor. Her gün mavi spor ceket, beyaz gömlek ve gri pantolon giyiyor. Warren Buffett CEP TELEFONU KULLANMIYOR Berkshire Hathaway yatırım şirketinin CEO’su ve en büyük hissedarı ABD’li iş adamı Warren Buffet, en tutumlu milyarderlerden biri. Hayırseverliğiyle tanınan Buffet, halen 1958 yılında 31 bin 500 dolara satın aldığı evde yaşıyor. Cep telefonu taşımıyor, masasında da bilgisayar yok. Yat, uçak gibi zenginlerin popüler oyuncaklarından uzak duruyor ve onları “boyundaki ağrı” olarak adlandırıyor. Buffet, çok fazla paraya sahip olmanın yaşam kalitesini etkilemediğini belirterek, “Daha mutlu bir hayatım olamazdı. Ben ihtiyacım olan her şeye sahibim ve daha fazlasına ihtiyacım yok” diyecek kadar mütevazı bir yaşamı tercih ediyor. Buffet, servetiyle kendini şımartmak yerine çeşitli hayır işlerine 30 milyar dolardan fazla bağışta bulundu. Mark Zuckerberg ÖĞRENCİ GARDROBUNU TERCİH EDİYOR Genç yaşına rağmen dünyanın en zenginlerinden biri olan Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’in oldukça sade bir yaşamı var. Milyarlarca dolarlık servetin şaşaası Zuckerberg’i hiç etkilemedi. Düz vites Volkswagen hatchback kullanıyor. T-shirt ve sweatshirt’ten oluşan gardrobu pek çok öğrencinin gardrobundan farksız. Mütevazı bir hayatı tercih ettiğini belirten Zuckerberg, topluma en iyi şekilde hizmet vermek dışında mümkün olduğunca az şey için karar almak istediğini söylüyor. John Caudwell BİSİKLETLE İŞE GİDİYOR İngiliz milyarder iş adamı John Caudwell, işe gitmek için her gün yaklaşık 22.5 km bisiklet sürüyor. Berberde zaman kaybetmemek için saçını kendi kesiyor, hatta giysilerini kendi satın alıyor. Caudwell buna rağmen servetinin ona imkan tanıdığı ev, yat, helikopter dahil pek çok mülke de sahip. Jim C. Walton TUTUMLULUĞU BABASINDAN Alışveriş zinciri Walmart’ın kurucusu Sam Walton’un oğlu Jim C. Walton, babasının iş zekasını ve tutumluluğunu miras olarak almış görünüyor.Baba Walton, koltuklarında kahve lekeleri olan ve kliması bulunmayan eski bir kamyonet kullanıyor. Genç Walton da eski model bir arabayı tercih ediyor ve dikkat çekmeyen mütevazı bir ofiste çalışıyor.

23 Mayıs 2016 Pazartesi

Asıl gelir Süper

HABER: CEYHUN KUBURLU Osmanlıspor’u 3-1 yenerek Vodafone Arena’da şampiyonluğunu ilan eden Beşiktaş, yayın gelirleriyle kasasını da doldurdu. Lige katılım, puanlar, eski şampiyonluklar ve şampiyonluk kupasından siyah-beyazlılar 85 milyon liradan fazla para kazandı. Yayın havuzu parasının önemli bir bölümünü elde eden Beşiktaş’ı bu alanda Fenerbahçe takip etti. Bu sezon yayın haklarından elde edilen gelirle öne çıkan takımlar sadece şampiyon Beşiktaş değil, ligi son sırada tamamlayan Mersin İdman Yurdu da oldu. Türkiye Süper Ligi’nde son sırada bulunmak bile cazip bir kazanç kaynağı anlamına geliyor. Şampiyonla düşme hattı takımlarının gelirleri arasında uçurum olsa bile Süper Lig’den düşmek takımlar için tam bir kâbusa dönüşüyor. Bu nedenle alt sıralardaki takımlar her zamankinden daha fazla savaş vermek zorunda kalıyor. Bu yarış üst sıralarda da yaşanıyor. İLK 6’NIN AVANTAJI 2010 yılında yapılan yayın ihalesinden sonra Türkiye Süper Ligi’ndeki takımların gelirleri de ciddi miktarda arttı. Üç paket halinde yapılan ihalede gelirlerin çok büyük bir kısmı Süper Lig takımlarına ayrıldı. Bu nedenle kulüpler için Süper Lig’de varlıklarını istikrarlı bir şekilde sürdürmek her zamankinden daha önemli olmaya başladı. Daha önce şampiyon olan ve ligi ilk 6 sırada bitiren takımların daha avantajlı olduğu sistemde alt sıralardaki takımlar da ligde tutunabilmek için her zamankinden daha fazla savaş vermek zorunda olduklarını biliyorlar. LİGDE OLMAK YETİYOR Ligi üst sıralarda bitiren takımlarla küme düşme potasındaki takımların gelirleri arasında ciddi fark bulunuyor. En başarısız kulüplerin kazançları bile 1. Lig kulüpleriyle kıyaslanamayacak durumda. Türkiye Futbol Federasyonu bütün Süper Lig kulüplerine sezon başında 16 milyon TL veriyor. Kulüpler sezon içinde her beraberlikte 600 bin TL, her galibiyette ise 1.2 milyon TL kazanıyor. Bunun dışında federasyon ligi ilk 6 sırada bitiren kulüplere sırasıyla 15 milyon, 12 milyon, 9 milyon, 6 milyon, 3 milyon ve 1.5 milyon TL ödeme yapıyor. Ayrıca daha önce şampiyon olmuş kulüpler kazandıkları şampiyonluk başına 1.5 milyon TL ile ödüllendiriliyor. UEFA’YA GİTMEK YERİNE LİGDE KALMAK HEDEFLENİYOR Bu alanda yapılan araştırmalar da gösteriyor ki, kulüpler UEFA kupalarına katılmak yerine ligde kalmanın peşinde. Kulüpler gelir getirmeyen Türkiye Kupası’na daha az önem veriyor. Kupada şampiyon olmak ya da şampiyon olsalar bile bir sonraki sezon UEFA Avrupa Ligi’nde gruplara kalmak kulüpler için gerçekçi bir hedef olmuyor. Bu nedenle bazı takımlar ligde kalabilmek için bu kupadaki maçlara yedek ağırlıklı kadrolarla çıkıyorlar. Yine birçok takımın küme düşmeme yolunda sezon sonuna doğru momentum yakalamak ve rüzgarı arkasına almak için teknik direktör değişikliğine gitmesi alışılagelmiş bir durum. REKOR 9.3 MİLYON TL 2014-2015 sezonu şampiyonu Galatasaray hâlâ Süper Lig rekorunu elinde bulunduruyor. Önceki sezon 91.3 milyon TL’lik ödüle ulaşan Galatasaray, hem şampiyonluk sayısı hem de topladığı puanlarla bu geliri elde etmişti. Sarı-kırmızılılar bunun 16 milyon TL’si ayakbastı parası, 15 milyon TL’si şampiyonluk parası, 28.5 milyon TL’si daha önceki 19 şampiyonluğun ödülü olurken 31.8 milyon TL’si de topladığı puanlardan gelmişti.

23 Mayıs 2016 Pazartesi

Alışverişin başkenti İstanbul olacak

İstanbul, bu yıl 1-31 Temmuz tarihleri arasında 6. kez düzenlenecek İstanbul Shopping Fest’e (İSF) ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Kadim kent, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İstanbul Valiliği desteği ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Ticaret Odası işbirliğinde düzenlenen İSF kapsamında alışverişin de başkenti olacak. YÜZDE 70 İNDİRİM Temmuz ayı boyunca, şehrin alışveriş merkezlerinden tarihi çarşılarına kadar pek çok noktasında festival rüzgarı esecek. Festival kapsamında dünya markalarında yüzde 70’e varan indirim vepek çok markada da alışverişayrıcalıkları sunulacak. İSF Genel Müdürü Hicran Özbük,tarih boyunca ticaretin en önemli duraklarından biri olan İstanbul’un göbeğindeki Kapalıçarşı’nın, dünyanın en eski alışveriş merkezi olma özelliğini taşıdığını hatırlattı. Özbük, “Bu yıl 1-31 Temmuz tarihleri arasında 6.’sını düzenleyeceğimiz, artık İstanbul ile özdeşleşen ve şehrin marka değerini büyüten İstanbul Shopping Fest, kent kültürünün önemli bir parçası haline geldi” dedi. HEDEF İLK 5 İSF’de, yüzyıllar boyunca ticaretin, alışverişin başkenti unvanını İstanbul’un hak ettiğini belirten Özbük, şöyle konuştu: “Festival, tarihi çok eskilere dayanan, kentin ruhuna işlemiş bir geleneğin canlandırılmasına hizmet ediyor.Hedefimiz tarihi, kültürü ve gastronomisiyle bir alışveriş ve eğlence merkezi olan İstanbul’u tüm dünyaya tanıtarak turist sayısını artırmak, alışveriş hacmini büyüterek dünyanın ilk 5 destinasyonundan biri haline getirmek. Modern ile gelenekseli buluşturan, alışverişten öte keyifli bir İstanbul deneyimi müjdeleyen İstanbulShopping Fest süresince, İstanbul’un çarşı, cadde ve alışveriş merkezlerinde farklı bir rüzgar esecek. İmparatorlukların başkenti olmuş İstanbul, bu yıl 1-31 Temmuz tarihlerinde alışverişin de başkenti olacak.” ŞEHRİMİZE BEREKET GETİRECEK İstanbul Ticaret Odası ve İSF İcra Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, İstanbul’un bölgenin cazibe merkezi konumunda olduğunu belirterek, “Artık İstanbul’a kültürel bir değer olarak mal olan İstanbul Shopping Fest’in hem perakende hem de turizm sektörü bakımından ülke ekonomisine katkısı büyük. Festivalimiz, Temmuz ayı boyunca yine şehrimize bereket getirecek. İSF için İstanbul’a gelecek misafirlerimizi, küresel markalar, yerel lezzetler ve medeniyetleri buluşturan muazzam bir kültürle karşılayacağız” diye konuştu. DUBAİ’DE TANITILDI Türkiye’nin en büyük turizm, alışveriş ve kentsel markalaştırma projesi İstanbul Shopping Fest (İSF), geçtiğimiz ay Birleşik Arap Emirlikleri’nin ekonomi başkenti Dubai’de düzenlenen Ortadoğu’nun en büyük turizm fuarı Arabian Travel Market’te (ATM) tanıtıldı. Fuar, 86 ülkenin katılımıyla gerçekleştirildi.

23 Mayıs 2016 Pazartesi

Tehlikeli mesleklerde belge için son hafta

HABER: ADEM ORHUN Çalışma hayatında iş kazalarının sıkça yaşandığı ve ‘tehlikeli’ diye tabir edilen bazı mesleklerde “Mesleki Yeterlilik Belgesi” almak artık zorunlu. Bu uygulama ile işin süreçlerine ve barındırdığı risklere vakıf olan çalışanlar belgelenecek. Böylece işi bilen çalışanın verdiği hizmet ve yaptığı üretimde kalite artarken; iş kazası oranları da azalacak. Sektör komitelerinin görüşleri ve uzmanların çalışmalarıyla, meslek standartlarını belirleyen Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK), tehlikeli ve çok tehlikeli işler sınıfındaki meslekler için belgelendirme faaliyetlerini yürütüyor. Resmi Gazete’nin 25 Mayıs 2015 tarihli sayısında 40, 24 Mart 2016 tarihli sayısında yayımlanan 8 meslek için belge zorunluluğu getirilmiş durumda. MYK, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan diğer mesleklerle ilgili de çalışma yapıyor. MÜFETTİŞ DENETİMİ Son mevzuata göre tehlikeli ve çok tehlikeli sınıftaki 48 meslekte MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi alma süresi 26 Mayıs 2016’da doluyor. Bu tarihten sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerinin yapacağı denetimlerde artık MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi de sorulacak. Zorunlu olanlarda bu belgenin bulunmaması halinde her bir çalışan için 500 TL para cezası kesilecek. Bu konu en çok, metal, inşaat, elektrik, enerji ve otomotiv gibi tehlikeli işleri ilgilendiriyor. Milyonlarca kişinin çalıştığı bu sektörlerde belge sayısı onbinlerde kalmış durumda. Toplam belge sayısı 48 bin 467. Tehlikeli ve çok tehlikeli meslekler için verilen belge sayısı ise 30 bin 802. KURUM VE ŞİRKETLERE YETKİ Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıftaki meslekler için gerekli belgeyi, Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun yanı sıra MYK’nın yetkili kıldığı kurum ve kuruluşlar üzerinden almak da mümkün. Bunlar arasında özel belgelendirme kuruluşları, bazı üniversiteler, meslek birlikleri, OSB yönetimleri ve ilgili alanlardaki şirketler de bulunuyor. KURS YOK Belgelendirme için kurs veya eğitim almak gerekmiyor. Fakat teorik ve uygulamalı sınav yapıldığı için, her bir kuruluşun sınav kapasitesi kısıtlı. Yoğun talep olması durumunda başvuranlara haftalar sonrasına sınav tarihi verilebileceği ifade ediliyor. Yetkililer, firmaların cezalı duruma düşmemesi ve sıkışmaması için kapsama giren işçilerini belgelendirmek üzere acele etmelerini tavsiye ediyor. BELGE 5 YIL GEÇERLİ Performansa dayalı sınavda yetkinlik kontrol listesinin en az yüzde 80 başarı ile tamamlanması gerekiyor. Belgeler ise verildikten sonra 5 yıl geçerli. Bununla birlikte belgeli kişinin yeterliliğinin devam ettiğini tespit etmek amacıyla belgenin geçerlilik süresi içerisinde en az bir kez performans izleme raporu hazırlanacak. İptali gerektirecek bir durum veya kuruma şikayet gelmemesi halinde 18 ay fiilen belge konusu işi yapanların belge tarihi 5 yıl daha uzatılacak. Çalıştığını ispatlayamayanların 5 yıl ardından uygulama sınavına girmesi gerekiyor. ERTELEME TALEBİ MECLİS’TE Mesleki Yeterlilik Belgesi için sürenin sonuna gelirken, bu zorunluluğun ertelenmesi de tartışılıyor. Fakat zorunluluğa ilişkin düzenleme kanunla konulmuş olduğu için, bakanlık veya bakanlar kurulu kararı bu erteleme için yeterli değil. Kurum kaynaklarından edindiğimiz bilgiye göre, bakanlık erteleme taleplerini değerlendirerek bu yönde bir çalışma hazırladı. TBMM’ye gönderilen bu çalışmanın ise son haftalardaki siyasi ve hukuki süreç sebebiyle Meclis Genel Kurulunda görüşülüp kabul edilmesi zor görünüyor. SINAV ÜCRETİNİ DEVLET KARŞILIYOR Belge için girilecek sınav ise meslek alanına göre değişmekle birlikte ortalama 500-600 TL civarında. Sınav ücretini yatıran adaylar, sınava girerken dolduracağı formlarda kendi İBAN numarasını da bildiriyor. MYK tarafından yetkilendirilen sınav ve belgelendirme kuruluşlarının gerçekleştireceği sınavlarda başarılı olan kişilerin 31 Aralık 2017 tarihine kadar belge masrafı ile sınav ücreti İŞKUR’daki İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak. Sınavdan başarılı olanların ödediği para, 45 gün içinde adayın hesabına iade ediliyor. Fondan karşılanan bu desteklerden kişiler bir kez yararlanabiliyor. BELGE ZORUNLULUĞU KAPSAMINDAKİ MESLEKLER: Ahşap kalıpçı Alçı levha uygulayıcısı Alüminyum kaynakçısı Asansör bakım ve onarımcısı Asansör montajcısı Bacacı Betonarme demircisi Betoncu CNC programcısı Çelik kaynakçısı Direnç kaynak ayarcısı Doğal gaz altyapı yapım kontrol personeli Doğal gaz çelik boru kaynakçısı Doğal gaz ısıtma ve gaz yakıcı cihaz servis personeli Doğal gaz işletme bakım operatörü Doğal gaz polietilen boru kaynakçısı Duvarcı Endüstriyel boru montajcısı Hidrolik-Pnömatikçi Isı yalıtımcısı Isıtma ve doğal gaz iç tesisat yapım personeli İnşaat boyacısı İskele kurulum elemanı Kaynak operatörü Makine bakımcı Metal sac işlemeci Otomotiv elektromekanikçisi Otomotiv mekanikçisi Otomotiv montajcısı Otomotiv sac ve gövde kaynakçısı Panel kalıpçı Plastik kaynakçısı Seramik karo kaplamacısı Ses yalıtımcısı Sıvacı Su yalıtımcısı Tünel kalıpçısı Yangın yalıtımcısı FİRMALAR HAZIRLIKSIZ YAKALANABİLİR Döküm ve Metal İşleme Meslek Komitesi Başkanı Hüseyin Sayan: Bizim sektörde de farklı iş alanları olmakla birlikte çok tehlikeli çalışmalar var. Alüminyum döküm, işleme bu şekilde. Cüruf konusunda hem bireysel hem firma olarak lisanslı çalışmak şart. Yeni belgelendirme zorunluluğu bir külfet gibi görünse de incelendiğinde, olması gereken bir şey. Zaman ve masraftan kaçınmamak lazım. Nitelikli çalışanlar ve insan sağlığı hepimizi ilgilendiriyor. Belgelendirme konusunda yeterli bilgilendirme yok. Fakat tehlikeli sınıftaki firmalar da bu konuda duyarsız. Birçok işletme hazırlıksız yakalanabilir. İşler kilitlenebilir, cezalar da zor duruma düşürebilir. Bu sebeple bir miktar daha süre verilirken, yoğun bir tanıtım yapılması yerinde olur. İNŞAAT SEKTÖRÜ DAHA İLGİLİ OLMALI Konut İnşaatı Meslek Komitesi Başkanı Şeref Ekşi: Bu işin artık bir sistematiğe bağlanması gerekiyordu. Bununla birlikte inşaat sektöründeki firmalar, çalışanların belgelendirilmesi gerektiğinin yeterince farkında değiller. Bu konunun önemi de anlaşılmamış durumda. Ülkemizde, Avrupa müktesebatına bağlı düzenlemeler gittikçe yaygınlaşıyor, fakat mantalite olarak gerideyiz. Bununla birlikte bu tür uygulamalarda fayda görüyoruz, zira sistematiğe oturmasını sağlayacak. Süreçlerin, kişilerin ve şirketlerin takibi de daha düzenli hale gelecek. Belge için başvurular olması gerekenin çok çok altında. Bu konuda kamudan da yeterli tanıtım yapılmadığını düşünüyorum. Uygulamaya geçiş ertelenirse iyi olur. Bir yandan da kamu spotlarıyla yoğun bir tanıtım yapılmalı. BELGEDEN ÇOK TEKNİK EĞİTİM ŞART Mekanik Tesisat ve Doğalgaz Tesisatı Meslek Komitesi Başkanı Erkan Gürer: Kayıt ve belgelendirme önemli. Fakat, daha önemli olan şey, orta öğretim yıllarındayken kaliteli eğitim verilmesi. İşin 4 yıllık lise süresince mümkün olduğunca öğrenilmesi. Herkesin üniversite okuması değil, yoğun teknik eğitim ile işin öğrenilmesi lazım. Bu olmadığı müddetçe belgeler, sınavlar beklenen faydayı vermeyecektir. Sektörde usta yetişmiyor; çünkü artık çırak gelmiyor. İşi iyi öğrenenlerin geliri de iyi. Bununla birlikte sektörler yasal düzenlemelerin çok da farkında değil. Bu mesleklerde çalışanları olan firmaları konuya duyarlı olmaya çağırıyoruz.

23 Mayıs 2016 Pazartesi