Cape Town, dış yatırım için en uygun kentler sıralamasında yer alan tek Afrika kenti oldu. 3.5 milyon nüfuslu kentte binden fazla Türk yaşıyor. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yasama başkenti Cape Town, dünyada dış yatırımlar için en uygun kentler sıralamasında Afrika’dan listeye giren tek şehir oldu. Financial Times’ın Doğrudan Yabancı Yatırım (fDi) ile ilgili biriminin düzenlediği Geleceğin Küresel Kentleri sıralamasında, dış yatırımlar dalında Afrika’dan sadece Cape Town kenti 21. sırada kendine yer buldu. Cape Town Belediye Başkan Yardımcısı Alderman Ian Neilson, 2006’dan bu yana özellikle Cape Town’a yatırımcı çekmek için uluslararası birçok proje yaptıklarını anımsatarak, “Cape Town’a dış yatırımcı gelmesi için ciddi uğraş verdik ve mesai harcadık” dedi. Güney Afrika’da bürokrasinin yavaş olduğuna dikkat çeken Neilson, özellikle bürokratik ağırlıkların azaltılması ile yatırımcıya kolaylık sağladıklarını ve Güney Afrika’nın büyümesine katkıda bulunduklarını belirtti.

20 Ocak 2017 Cuma

HABER: SOYHAN ALPASLAN İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile Los Angeles Bölgesi Ticaret Odası arasında işbirliği protokolü imzalandı. Protokol ile Türkiye ve ABD arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, işbirliği projelerinin gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Bu imza ile İTO son 20 yılda yaptığı uluslararası anlaşma sayısını 139’a çıkardı. Los Angeles Bölgesi Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Carlos J. Valderrama, işbirliği anlaşması için geçen hafta İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Konuk başkan yardımcısını, İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın kabul etti. Toplantıda İTO Genel Sekreteri Ömer Bal, Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Uluç Hacıhasanoğlu da hazır bulundu. ABD’DE İŞ YAPMA SEMİNERİ Los Angeles Bölgesi Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Carlos J. Valderrama’ya Oda’nın tarihi ve çalışmaları ile ilgili bilgi aktaran Kalsın, İTO’nun Türkiye ve ABD arasındaki ticaret hacminin, işbirliği olanaklarının artırılmasına özel önem verdiğini vurguladı. Kalsın, sözlerine şöyle devam etti: ”Türk iş dünyası Amerikan Şirketler Birliği ile yakın işbirliği içinde. 2016 yılında üyelerimize yönelik ‘ABD’de Nasıl İş Yapılır?’ konulu bir seminer düzenledik. 2017 yılında ABD’de Ur-Ge Projesi kapsamında Las Vegas Magic Show’a ve New York Now fuarına katılacağız.” DÜNYA TİCARET HAFTASI’NA DAVET Los Angeles kentinin bulunduğu Kaliforniya eyaletinin ABD’nin en büyük, dünyanın da 5. en büyük ekonomisi olduğunu hatırlatan Valderrama, “İTO’nun, mayıs ayı boyunca kutladığımız Dünya Ticaret Haftası etkinliklerine katılmasını öneriyorum. Bu konuda Odamız olarak elimizden gelen desteği vermeye hazırız” şeklinde konuştu. Valderrama, Türk firmaların yılda ortalama 50 milyon turist ağırlayan, 20 milyon nüfuslu Los Angeles’taki büyük tüketim sektörüne odaklanmasını istedi. TEKSTİL İÇİN GELİN Valderrama, Los Angeles’ın tekstil sektöründe de cazip imkânlar sunduğuna dikkat çekerek, “Tekstilde üretimimiz yok. Türkiye tekstildeki deneyimini Los Angeles’ta değerlendirebilir” diye konuştu. İSTANBUL, KÜRESEL ŞEHİRLER İNİSİYATİFİNDE OLMALI Konuk Başkan Yardımcısı Carlos J. Valderrama, Los Angeles’in Küresel Şehirler İnisiyatifi’nde yer aldığını söyleyerek, “İstanbul da bu inisiyatif içinde olmalı. Brookings Enstitüsü ve JP Morgan’ın ortak projesi olan ve dünya şehirlerinin daha büyük fırsatları tetikleyecek ekonomik büyümeyi meydana getirmesine yardımcı olmayı hedefleyen Küresel Şehirler İnisiyatifi’nde yer almanız için Brookings Enstitüsü ile temaslarınızda yardımcı olmaya hazırım” açıklamasını yaptı.

17 Ocak 2017 Salı

İngiltere’nin Brexit kararı ve 20 Ocak’ta ABD başkanlık koltuğuna oturacak Donald Trump’ın ardından AB karşıtı politikanın güçlendiği Avrupa’da en büyük endişe, ‘Euro çökecek mi?’ Korumacı Avrupa hükümetleri, çok taraflı ticaret anlaşmalarını kaldırma ve sınırlarını kapatma konusunda kararlı. Merak edilen ise Brexit’i Hollanda ve Fransa’da Nexit ve Frexit izleyecek mi? HABER: CANAN BİLGİN Türkiye’nin en önemli ihracat pazarları arasında yer alan Avrupa, bu yıl tarihinin dönüm noktalarından birini yaşayacak. Avrupa için 2017, seçimler, ekonomik zorluklar ve belki de kaosuyla birlikte ‘kritik’ bir yıl olacak. Hollanda, Fransa, Almanya ve muhtemelen İtalya’nın da aralarında bulunduğu Avrupa’nın birçok ülkesi, referandum, parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için sandığa gidecek. Avrupa’daki bu seçim maratonu, sadece kıta ülkelerinin değil, dünya ekonomisinin ve özellikle de Avrupa Birliği’nin geleceğini şekillendirecek. İngiltere’nin Brexit kararı ve 20 Ocak’ta ABD başkanlık koltuğuna oturacak Donald Trump’ın zaferinin ardından AB karşıtı popülist politikanın güçlendiği Avrupa’da, seçimlerle birlikte yaşanacak en büyük endişe, ‘Euro çökecek mi?’ KORUMACI TİCARET İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden The Guardian, 2017’de Avrupa için olası senaryoları gündeme getirerek, “Korumacı Avrupa hükümetleri, Donald Trump örneğini takip ederek çok taraflı ticaret anlaşmalarını kaldırma ve sınırlarını kapatma konularında kararlı. Hollanda ve Fransa’da, liderler Geert Wilders ve Marine Le Pen, Nexit ve Frexit için referanduma yöneliyor. İtalya, liret için halk oylaması çağrısı yapıyor. AB, tamamen çöküşte olmasa bile risk altında” yorumunu yaptı. HOLLANDA İLE START Dünya ekonomisini de yönlendirecek olan Avrupa seçimlerine Hollanda ile start verilecek. Hollandalılar, Avrupa açısından kritik önem taşıyan parlamento seçimleri için 15 Mart’ta oy kullanacak. Hollanda’yı AB’den çıkarma sözü veren Geert Wilders’ın liderliğini yaptığı Özgürlük Partisi’nin (PVV) seçimleri kazanması durumunda Hollanda’da da ‘Brexit’ benzeri bir referanduma gidilmesinden endişe ediliyor. ŞİMDİ SIRA FRANSA’DA MI? 2017’ye damgasını vuracak seçimlerden biri de Fransa’da yapılacak. Fransızlar, 23 Nisan-7 Mayıs tarihleri arasında Cumhurbaşkanlığı, haziranda ise genel seçimler için sandığa gidecek. Cumhurbaşkanlığı yarışını Ulusal Cephe Partisi lideri Marine Le Pen’in kazanması, ‘Fransa’da güçlü bir Euro karşıtı hükümet, Avrupa’da tam anlamıyla bir kriz demek’ şeklinde yorumlanıyor. İngiltere’nin Brexit kararını sevinçle karşılayan Le Pen, sıranın Fransa’da olduğunu dile getiriyor. MERKEL’İN ŞANSI Dünyanın gözünü çevireceği diğer bir seçim ise Almanya’da yapılacak. Eylül ayındaki federal parlamento seçimleri için dördüncü kez aday olan Başbakan Angela Merkel, göçmen politikalarıyla eleştirilse de anketler lideri olduğu Hıristiyan Demokrat Parti’nin seçimden zaferle çıkma ihtimalinin yüksek olduğuna işaret ediyor. İtalya’nın da bu yıl erken seçime gitmesi bekleniyor. AB’NİN SONUNU GETİREBİLİR İngiliz Daily Express, bu yıl Avrupa’da yapılacak seçimlerin Avrupa Birliği’nin sonunu getirebileceğini ileri sürdü. Fransa, Almanya ve Hollanda’daki seçimlerin AB’nin geleceğinde kilit rol oynadığına işaret edilen gazetede, “Yeni yılda Avrupa çapında yapılacak seçimler ve referandumlar dizisi, kıtayı popülizm dalgasına, AB’yi de kaosa sürükleyebilir. Brexit oyları ve Trump’ın zaferi, AB karşıtı düşünce dalgasına yol açtı. Fransa’nın Marine Le Pen ve Hollanda’nın Geert Wilders gibi politikacıları önümüzdeki aylarda iktidar kazanma şansı buldular. Le Pen’in Ulusal Cephe Partisi ve Almanya İçin Alternatif (AfD) gibi partilerin zaferleri, AB’nin sonu anlamına gelebilecek Brexit tarzı referandumların kıtada fitilini ateşleyebilir” yorumu yapıldı. Daily Express, bu partilerin on yıllardır süren liberal bir dünya düzeni sonrasında Avrupa’da çok kültürlülüğe ve göçe de son verebileceğini yazdı. ÜÇ NEDENLE KİLİT BİR YIL ABD’nin en prestijli dergilerinden Fortune, 2017’nin, üç nedenle AB için kilit bir yıl olacağını belirterek bunları, “Avrupa bankalarının takipteki kredileri, AB’nin büyüme performansı ve büyük bir seçim yılı” şeklinde sıraladı. Fortune, şu değerlendirmede bulundu: “2017, Hollanda, Fransa, Almanya ve İtalya seçimleriyle değerlendirilecek. AB’yi ana hedeflerinden biri olarak nitelendiren ‘popülist’ partilerin, nüfuz ve temsil artışını bu dört üye ülkede görmesi bekleniyor. AB’nin geçmişi, ortak para birimi reformlarının öncelikle Fransa ile Almanya arasında uzlaşma gerektirdiğini gösteriyor. Şimdi gözler, yeni seçilen liderlerin AB’yi siyasi olgunlukla uzlaştırma becerisine çevrilmeli.” ÖNCELİK EKONOMİK İYİLEŞME VE REFAH ALGISI Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, AB’nin, göçmen krizi, terör tehdidi ve düşük büyüme ile karşı karşıya kalan Avrupalıların ihtiyaçlarına ve korkularına yönelik daha verimli sonuçlar ortaya koyması gerektiğini söyledi. Analistler de AB’nin önceliğini, refah algısının tekrar yerleşmesi olarak açıklıyor. SİYASİ BİRLİKTEN TİCARİ BİRLİĞE DÖNÜŞEBİLİR Avrupa ilerleyecek mi, parçalanacak mı? The Guardian, “Önümüzdeki aylar ve yıllar kritik olacak. Bazıları tamamen parçalanacağını düşünüyor. Ancak birliğin hırsları küçülebilir. 60 yıllık bir siyasi projeden ziyade ticari bir birliktelik haline gelebilir. Ortak üyeleriyle birlikte, eninde sonunda bir Euro bölgesi topluluğu ortaya çıkabilir” diye yazdı. TRUMP’A KARŞI DAHA GÜÇLÜ BİR AB OLMALI Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi’nden Mark Leonard, “Avrupa’nın Trump benzeri liderleri bile kendi ulusal çıkarlarını korumak için tek başlarına hareket etmekte zorlanacaklar. Trump’ın dünyasında hayatta kalmak için Avrupa’yı yeniden güçlü ve muazzam haline getirmeye çalışmalılar” dedi.

11 Ocak 2017 Çarşamba

Kazakistan Kazinvest Ulusal İhracat ve Yatırım Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Borisbiy Jangurazov, ülkedeki Türk yatırımcılara destek sağlandığını, böylelikle Türkiye’den yatırım akımının artacağını düşündüğünü bildirdi. Jangurazov, son beş yılda Kazakistan’a çekilen doğrudan yatırım miktarının 50 milyar dolar olduğunu belirterek, “Ülkeye yılda ortalama 10 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirildi” dedi. REFORM YAPILIYOR Bin 500’den fazla Türk şirketinin faaliyet gösterdiği Kazakistan’da önemli reformların hayata geçirildiğine işaret eden Jangurazov, yatırımcılar için tüm olumlu koşulların oluşturulduğunun altını çizdi. Türkiye’nin Kazakistan’ın önemli ticari ve ekonomik ortağı olduğunu hatırlatan Jangurazov, “Kazakistan’da büyük Türk firmaları faaliyet gösteriyor. Yatırım çekmek için Türk hükümeti ile sıkı işbirliği içerisindeyiz. Yasal düzenlemeler başta olmak üzere Türk yatırımcılara tüm desteği sağlıyoruz ve yatırımların böylelikle daha da artacağını düşünüyoruz” diye konuştu. TARIMDA FIRSAT VAR Tarım, gıda, kimya ve mühendislik alanlarında fırsatlar bulunduğunu kaydeden Jangurazov, ülkesinin tarım makineleri, elektrik donatımlarının yanı sıra tarım ürünleri üretiminde önemli potansiyele sahip olduğunu da söyledi.

04 Ocak 2017 Çarşamba

Güney Kore’nin Ankara Büyükelçisi Cho Yun-soo, Koreli iş adamlarını Türkiye’de yatırım yapmaya çağırdı. Büyükelçi Cho Yun-soo, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler ve yatırım fırsatlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Koreli iş adamlarını Türkiye’nin teknolojik potansiyeline yatırım yapmaya davet eden Cho Yun-soo, “Ticaret, yatırım, iş bulma fırsatları, teknoloji transferinin yanı sıra turizm gibi birçok alanda Türkiye ve Güney Kore arasındaki ilişkiler süratle gelişiyor” dedi. Cho Yun-soo, Güney Koreli ve Türk firmaların yan yana büyüyebileceğine de dikkati çekti. BİZİM İÇİN SERVET Türkiye’deki Kore Savaşı gazilerinin ikili ilişkileri daha da derinleştirdiğine işaret eden Cho Yun-soo, “Kore gazilerimiz bizim için servettir” dedi. İki ülke arasındaki ilişkilerin 60’ıncı yıl dönümü olan 2017’nin Türkiye’de “Kore Yılı” olarak ilan edildiğini hatırlatan Cho Yun-soo, “İnsandan insana etkileşimler ve halkların birbirlerini tanıması bizim için büyük önem taşıyor. 2017’de hangi projeleri yapabiliriz diye hem Dışişleri ve hem de Kültür Bakanlıkları olarak temas halindeyiz. Etkinliklerimizin yüzde 70’ini kültürel faaliyetlere tahsis etmeyi düşünüyoruz. Ekonomik ve politik tanıtımlar da planlıyoruz. Ayrıca 2017’de Kore gazilerimiz için her yıl düzenlenen programlardan daha büyük bir etkinlik yapmak istiyoruz. Kore gazilerimizi dünyaya tanıtacağız” değerlendirmesinde bulundu.

04 Ocak 2017 Çarşamba