Türkiye'nin ilk insansız savaş uçağı olan Bayraktar KIZILELMA'nın geliştirilme aşamalarını ve Baykar'ın insansız hava aracı geliştirme yolculuğunu anlatan "Hedef KIZILELMA" belgeseli, ilk gösterimde davetlilerden tam not aldı.


Baykar tarafından tamamen öz kaynaklarla milli ve özgün olarak geliştirilen Bayraktar KIZILELMA'nın hikayesi ile Baykar'ın yaklaşık 20 yıldır devam eden yüksek teknolojiye sahip milli ve özgün insansız hava aracı geliştirme yolculuğunu anlatan belgeselin ilk gösterimi İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleştirildi.

 

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar ile Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar'ın yanı sıra Baykar çalışanları ve ailelerinin yer aldığı ilk gösterime çok sayıda üst düzey davetli de katıldı.

 

Yoğun ilgi nedeniyle 3 ayrı salonda gösterimi gerçekleştirilen Hedef KIZILELMA'nın ilk bölümü, izleyicilerden tam not aldı. İzleyicileri duygulandıran belgeseli, katılımcıların sık sık alkışladığı görüldü.

 

AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz ile AA Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Özhan'ın da katıldığı belgeselin ilk gösterimini iş, sanat, siyaset, medya ve spor dünyasının önde gelen isimleri izledi.

 

"BU BAŞARILARIN HİKAYELEŞTİRİLMESİ ÇOK ÖNEMLİ"

 

Gösterimin ardından üst düzey katılımcılar, belgesele ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

 

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, başarıların arkasındaki hikayeler ve onların hikayeleştirilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

 

"Gördüğümüz bir makine, uçak, robot vesaire her neyse onun arkasında müthiş bir emek ve onu hayata geçiren bir insan kaynağı var. İnsan kaynağının ruhu, idealleri, onların hikayeleri var. Bu hikayeleri görmek, benzeri hikayeleri yazmak isteyenler ve yenilerinin yazılması için bir adım oluyor. Bu tür belgeseller, yapımlar, ülkemiz ve gençlerimiz için çok önemli. Herkes kendi hikayesini bir adım öteye taşımak için buradan bir ders çıkaracak."

 

Demir, belgeselle birlikte inanmanın insanları ne kadar motive ettiğini gördüklerini söyledi.

 

"MİLLETİMİZ BU ALANDA DÜNYA LİDERİ OLDU"

 

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır da Türk milletinin gurur kaynağı ve iftihar vesilesi olan Bayraktar KIZILELMA'nın geliştirme sürecinin ve aynı zamanda da 20 yıllık milli insansız hava araçlarının serüveninin belgeseline şahitlik ettiklerini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

 

"Çok mutlu, çok gururluyuz. Milletimiz bu alanda dünya lideri oldu. Belgeselle yine şahitlik ettik ve zaten açıkçası son 10 yılına yakinen şahitlik ettim ki bu mücadele gerçekten çok meşakkatli, zorlu, sabır gerektiren, irade gerektiren, iddia gerektiren, ısrar gerektiren bir mücadeleydi. Bu mücadelenin öncüsü rahmetli Özdemir Bayraktar'ı yad etmek istiyorum, mekanı cennet olsun. Evlatları Haluk Bey, Selçuk Bey, eşi Canan Hanım ile muazzam bir gayretle bu işi bu günlere getirdiler. İnşallah çok daha ileriye de götüreceklerine ben inanıyorum. Selçuk Bey'in öncülüğünde gerçekleştirdiğimiz TEKNOFEST'lerle nice KIZILELMA hikayelerini milletimize armağan etmek için hep birlikte çaba göstermeye devam edeceğiz."

 

"TÜRKLERE FIRSATLAR VERİLDİĞİNDE NELERİN BAŞARILDIĞINI GÖRDÜK"

 

ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Haluk Görgün ise çok duygulu olduklarını ifade ederek, "Biz burada Türk insanına, Türk mühendisine fırsatlar verildiğinde çok zor şartlarda dahi nelerin başarıldığını gördük. İmkansızlıklar içinde, inanmış bir takımın, inanmış bir grubun zengin ülkelerinin, gelişmiş ülkelerin başarmakta zorluk çektiği insansız savaş uçakları serüveninde nasıl ilerlediğini, o duyguyla beraber başarıldığını izledik." dedi.

 

Henüz belgeselin ilk bölümünü izlediklerini, ikinci bölümünü de heyecanla beklediklerini aktaran Görgün, şöyle devam etti:

 

"Savunma sanayinde faaliyet gösteren bir firma olarak değerlendirdiğimde KIZILELMA, hakikaten uçan bilgisayar, hatta bilgisayarlar topluluğu... Hepsinin beraber başarıyla çalışması, verilen görevi yerine getirmesi hem tasarım anlamında hem üretim anlamında çok büyük zorlukları içeriyor. Ortaya çıkan bu teknolojik ürünün ötesinde, bu ürünü ortaya çıkarma gayesi ve onun ardındaki duygu çok kuvvetli. İnanmışlık çok kuvvetli. Milletimize bunun hediye edilmesi çok anlamlı. Biz burada duygulandık, memnun olduk ve güzel bir akşam geçirdik."

 

"TÜRKİYE'DEN ÇIKMIŞ BAŞARI HİKAYESİNİ GÖRMEKTEN ONURLANDIM"

 

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da bir vatandaş ve mühendis olarak, temsil ettiği kurumun başkanı olarak büyük bir onur ve gurur duyduğunu söyledi.

 

"Türkiye'den çıkmış, gerçek yaşam hikayesinin ulaşmış olduğu başarı noktasını görmüş olmaktan onurlandım" diyen Mandal, bu sürece katkı veren kurumlar arasında TÜBİTAK'ın isminin de geçmiş olmasından dolayı onurlandığını ifade etti.

 

Mandal, belgeseli izlerken duygulandığını, heyecanlandığını ve çok daha sorumluluk sahibi olmaları gerektiğini düşündüğünü aktararak, şunları kaydetti:

 

"Tam bağımsız Türkiye için Milli Teknoloji Hamlesi'nin ne kadar önemli olduğunu ve buna inandığımız ve birlikte çalıştığımız sürece başaramayacağımız hiçbir şey olmadığını düşünüyorum. Birlikte çalıştığımız zaman o 'takozların' da üstesinden geleceğimize inanıyorum. Çok daha iyilerini bizim ve bizim yetiştireceğimiz evlatlarımızın, gençlerimizin yapabileceğine inanmaları için belgeseli izlemeleri gerekiyor. Dolayısıyla biz sadece bugünün Türkiye'sinde değil, insanlığın gelecekteki sorunlarını çözmek istiyorsak bu belgeseli izlemekte fayda var. Bu yıl 6'ncısı düzenlenen TEKNOFEST ile birlikte geleceğe daha fazla umutla bakıyoruz. TEKNOFEST'i ziyaret eden özellikle genç kardeşlerim, belgeseli izlediğinde 'Ben bunun daha iyisini yapabilirim' noktasında olacağını düşünüyorum. Tüm vatandaşlarımızı, özellikle de gençlerimizi bu belgeseli izlemeye davet ediyorum."

 

"TÜYLERİMİZİ DİKEN DİKEN EDEN SAHNELERİ GELECEKTE DE FARKLI PROJELERDE İZLEYECEĞİZ"

 

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, herkesin bu fevkalade duyguyu birlikte paylaştığını ifade ederek, Özdemir Bayraktar'ı, bu evlatları yetiştirdiği için hayırla yad ettiğini söyledi.

 

Salondaki gençlerin varlığının kendilerini gelecek adına umutlandırdığını dile getiren Bahçıvan, "İnşallah Türkiye, son dönemlerde yakalamış olduğu savunma sanayisindeki bu milli şuur ve ruhla KIZILELMA gibi daha nice projeleri bugün kurulan hayallerle gelecek adına taşıyacak. Tüylerimizi diken diken eden sahneleri gelecekte de farklı projelerde izleyeceğiz." dedi.

 

Bahçıvan, belgeseli izlerken büyük gurur ve mutluluk duyduğunu ifade ederek, gelecek adına çok umutlandıklarını sözlerine ekledi.

 

"TÜRKİYE ARTIK DOSTA GÜVEN, DÜŞMANA KORKU VEREN TEKNOLOJİYE SAHİP"

 

Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı da Türk savunma sanayisinin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ve Türk hava teknolojisinin müthiş bir lig atlamasını gördüklerini belirterek, bu alanda dünyanın en iyi seviyesine gelindiğini söyledi.

 

Yaycı, "Türkiye artık insansız uçak, hava teknolojisi ve bunların hepsini hem gemide hem havada hem de karada kullanılmasına imkan sağlayan, dosta güven ve düşmana korku salan bir teknolojiye sahip. İzlerken gurur duydum. Özdemir Bayraktar'ı da yakından tanırdım. Ruhu şad olsun. Bu memlekete canıgönülden, bütün kalbiyle, gönlüyle ve bedeniyle hizmet etmiş bir isimdi." diye konuştu.

11 Mayıs 2023 Perşembe

Toplam piyasa değeri 14.2 trilyon TL olan Borsa İstanbul’da 500’ü aşkın şirket işlem görüyor. Son üç ayda BIST 100 endeksi kendi rekorunu tazeleyerek 10 bin seviyesinin üzerine yükseldi.


Borsada aynı dönemde gıda şirketlerinin de iyi bir performans gösterdiğini söyleyen uzmanlar, “Son üç ayda gıda şirketlerinin performansı, BIST 100 kazançlarını da geçti” diyor.

 

MESUDE DEMİRHAN

 

Yerel seçimler geride kalırken BIST 100 endeksi hem kendi rekorunu tazeledi hem de 10 bin seviyesinin üzerine yerleşti. İstanbul BIST tüm endeksi dahilinde 500’ü aşkın şirket işlem görüyor. Bu şirketlerden gıda, içecek, tarım, ormancılık sektörleri içinde toplam 20’nin üzerinde şirket var. İstanbul Ticaret’e konuşan uzmanlar, önümüzde daha net bir tablo olduğuna ve bunun paralelinde borsada yükseliş trendinin devam edeceğine işaret ederek, burada ana temanın enflasyon, makroekonomik dengelenme ve yabancı girişleri olduğunu vurguluyor. Yıl başından bu yana fiyat hareketleri incelendiğinde, gıda şirketlerinin son üç ayda iyi performans sergilediğini söyleyen uzmanlar, “Şirket bazlı ayrışmalar gözlemlense de son üç aydaki performansları BIST 100 kazançlarını geçti. Bunun temel sebebi de açıklanan bilançoların diğer sektör hisselerine göre daha pozitif ve beklentilerin üstünde olması” diyor.

 

TEDBİRLER POZİTİF YANSIDI

 

Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş, yeni ekonomi yönetiminin kadrosuyla ortodoks politikaların uygulanması, makro ihtiyati tedbirlerle sadeleşme adımlarının atılması ve duyulan güven ile Türkiye’nin makroekonomik verilerinde iyileşmenin sürdüğünü söyledi. Bu sürecin yabancılar tarafından olumlu karşılandığını, CDS fiyatlaması, kredi derecelendirme kuruluşları ve majör yabancı banka kurum raporlarından da görüldüğünü belirten Erbaş, özellikle kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışlarının devam ettiğine dikkat çekti. Global oyuncuların takip ettiği bu gelişmelerin Borsa İstanbul’a pozitif yansıdığını belirten Erbaş, “Bu seneyi neredeyse yarılarken dolar bazında yüzde 24 primlenen BIST, gelişmekte olan ülkeler arasında pozitif ayrışıyor. Genel seçimlerin ışığında, son bir senelik süreçte ise yabancı takas oranımızın yüzde 29’dan yüzde 40 seviyesine dayandığını görüyoruz. Takip eden dönemde özellikle hükümetin enflasyonu düşürmek için uyguladığı daraltıcı para politikalarının etkisi enflasyonda görülmeye başladıktan sonra gösterge faiz oranlarında kademeli azaltımlar bekliyoruz. Yurt dışı merkez bankalarından erken gelecek faiz azaltım sinyalleri risk alma noktasında değerlendirilerek 10 bin seviyesi üzerinde kalıcılığın devam edeceği görüşündeyiz” dedi.

 

ORTALAMA GETİRİ YÜZDE 80

 

Erbaş, Borsa İstanbul’da gıda özelinde 20 şirket olduğunu belirterek, şu bilgiyi verdi: “Tarım ve tarıma dayalı bazı şirketlerin (Kayseri Şeker, Bor Şeker, Bagfas Bandırma Gübre Fabrikaları, Gübre Fabrikaları, Hektaş, Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım, Ofis Yem Gıda, Türk Traktör ve Ziraat Makineleri, Kütahya Şeker, A.V.O.D Kurutulmuş Gıda, Elite Natürel Organik Gıda, Orçay Ortaköy Çay Sanayi, Söke Değirmencilik) sene başından bu yana ortalama getirisi yüzde 80.50 oldu. Bu şirketler, Borsa İstanbul’un yüzde 36 getirisine göre pozitif ayrıştı.”

 

TARIMA DAYALI ŞİRKETLER 

 

Borsa İstanbul’da tarıma dayalı halka açık şirket profillerinin de değiştiğini bildiren Erbaş, “Bazı şirketler doğrudan tarım ürünleri üretirken ve ilaçlama, gübreleme ve tohum çalışmaları yaparken, bazıları ise tarıma tedarik sağlayan ve üretime çeşitli ekipmanlarla destek veren grup olarak ayrılıyor. Diğer taraftan yeni halka arz olan tarıma dayalı şirket fiyatlaması, temel göstergelerin dışında gerçekleşebiliyor. Bu nedenle şirket performansları sadece temel beklentiler üzerinden değil, sektör içindeki konumu ve halka açılma süreci ile ilgili olabiliyor” diye konuştu.

 

İNOVATİF TEKNİKLER VERİMİ ARTIRIYOR

 

Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş, dünyada en büyük tarım ve tarıma dayalı şirketler incelendiğinde Archer-Daniels-Midland’ın Kasım 2022’den bu yana yüzde 35 değer kaybetti-ğini hatırlatarak, küresel geliş-meleri şöyle özetledi: “Küresel gıda şirketi Bunge, Haziran 2022’den bu yana yüzde 9’a yakın değer kaybetti. Latin Amerika’nın dev tarım şirketi olan Adecoagro, topraksız tarım ürünlerinde öncü olmayı hedefliyor. 2023 üçüncü çeyrek sonuçlarına göre brüt kâr marjını yüzde 40’a yakın arttırdı. Global tarım şirketleri inovatif teknikler ve verimliliklerini sürekli artırma çabasındayken Türkiye’deki tarım ve tarıma dayalı şirketlerin global trendleri takip etmesi fayda sağlar.”

 

YENİ ZİRVELER GÖRECEĞİZ

 

A1 Capital Genel Müdür Yardımcısı Üzeyir Doğan, Borsa İstanbul BIST Tüm endeksi dahilinde 531 şirketin faaliyette olduğunu belirterek, bunların 47’sinin gıda içecek, tarım, ormancılık sektörlerinde olduğunu söyledi. Doğan, şunları kaydetti: “Bu 47 şirketin toplam piyasa değeri 900 milyar TL civarında seyrederken BIST Tüm endeksindeki şirketlerin toplam değeri ise 14.3 trilyon TL civarında. BIST 100 endeksinin yılın geri kalanında da yeni zirveler görmeye devam edeceğini, hatta ekonomi ve siyaset ekseninde doğru adımlar atıldığı sürece makro risklerdeki düşüşle birlikte bu trendin gelecek yıl da süreceğini düşünüyoruz.”

 

GETİRİ ORTALAMASI YÜZDE 49

 

InvestAZ Araştırma ve Strateji Birim Müdürü Mehmet Bilal Bircan, Borsa İstanbul’da 550 şirketten 10’unun dolaylı ya da doğrudan tarımsal faaliyetlere dayalı iş kollarında olduğunu belirtti. Yılbaşından bu yana BIST 100 ve BIST Sınai endekslerinin performanslarının sırasıyla yüzde 36 ve yüzde 27 getiri sağladığını söyleyen Bircan, beklentileri şöyle anlattı: “Bu dönemde tarım ve tarıma dayalı alanda faaliyet gösteren şirketlerin getiri ortalamasının ise yüzde 49 olduğu dikkat çekiyor. Devam eden süreçte tarımsal alanların iyileştirilmesine yönelik çalışma-larla bir yandan Türkiye’nin kendi içerisinde tarımsal ürün yeterliliği desteklenirken bir yandan da ihracatın artırılmasına olumlu katkı sağlayacak.”  

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Enflasyonla mücadele hedefi ve ekonomide istikrar için hazırlanan Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi, genelgeler ve yeni düzenlemelerle bütün kamu kurumlarında uygulanacak.


Kamu harcamalarında hangi kalemlerde tasarrufun artırılacağı, nerelerde ödeneklere öncelik verileceği tek tek açıklandı. Paketin daha öncekilerden farkı ise verimlilik, güçlü izleme, kamunun tamamında uygulama esası olacak. 

 

ADEM ORHUN 

 

Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklandı. Pakette harcamaların azaltılmasının yanı sıra verimliliğin artırılması, izleme ve denetim hedefleri de dikkat çekiyor. Bir diğer husus ise paketin hedefleri kapsamında yeni düzenlemelerin yapılacak olması. Paketin sunumu öncesinde konuşan Yılmaz, daha önce yapılmış hazırlıklara ve talimatlara dikkat çekti. Yılmaz’ın yaptığı açıklamaya göre bu paket, tek başına değil, bütüncül bir çerçevede ortaya konulan, birbirini destekler mahiyette diğer paketlerle birlikte uygulanacak. Önümüzdeki aylarda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı hazırlıkların devreye girmesiyle toplam etkisini gösterecek. Bunlar, zamanı geldikçe açıklanacak. 

 

CUMHURBAŞKANI TALİMATI

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16 Nisan’daki kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Orta Vadeli Program’ın (OVP) güçlendirilmesi için kamuda tasarrufun artırılmasına, yatırımlarda önceliklerin belirlenmesine ve yapısal reformların hızlandırılmasına dikkat çekmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Mayıs’taki toplantıda ise kamuda harcamaları etkileyen alanlarda tasarruf kültürünü güçlendirici adımlar atılacağını ve bu yönde gerekli talimatları verdiklerini belirtmişti. 

 

DEVAMI GELECEK

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatların hatırlatan Cevdet Yılmaz da “Bu paket, tek başına değil, bütüncül bir çerçevede ortaya koyduğumuz, birbirini destekler mahiyette diğer paketlerle birlikte anlam ifade ediyor. Önümüzdeki aylarda, çeşitli hazırlıkların devreye girmesiyle ve oluşturacağı toplam etkiyle tam olacak. Bunları sizlerle zamanı geldikçe paylaşacağız” dedi. Yılmaz, “OVP’nin enflasyonu düşürmeye yönelik politikalarının yıllık bazda belirgin sonuçlarını bu yılın ikinci yarısında görmeye başlayacağız. Gelecek yıl yüzde 20’nin altında, 2026 yılında tek haneli enflasyona ulaşmada kararlıyız. Bunu sağlarken, büyümeyi, istihdamı ve sosyal dengeleri azami oranda gözetmeye devam edeceğiz” diye konuştu. 

 

HESAP VEREBİLİRLİK

 

Bu paketin, geçmiştekilerden farklılık arz ettiğini söyleyen Yılmaz, farkı şöyle açıkladı: “Bu paketi, geçmişten çıkardığımız derslerle, bu dönem aldığımız tedbirleri daha sıkı bir izleme sistemiyle hayata geçireceğiz. Ayrıca, ‘hesap verebilirlik’ mekanizmalarını güçlendirerek, haklı bir gerekçeye dayanmayan sapmaları engellemeyi amaçlıyoruz. Bu çalışmanın hayata geçirilmesinde idari ve kanuni olarak iki ayaklı çalışma yürütülüyor. Hiçbir kuruluşumuz bundan istisna değildir. Kanun gerektirmeyen hususlardaki genelge taslağı hazırlandı, kısa süre içinde Cumhurbaşkanımızın onayına sunulacak. Kanun gerektiren konularda yürüttüğümüz hazırlıklar, TBMM’nin takdirine arz edilecek.”

 

ÖNCEKİLERDEN FARKLI

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de Tasarruf ve Verimlilik Paketi sunumunda farklara dikkat çekti. Bakan Şimşek, “Bu bizim ilk tasarruf çabamız değil, son paket de olmayacak. Dolayısıyla bu alanla ilgili olarak önümüzdeki dönemde birçok adım atacağız. Bugünkü tedbir setini, geçmişteki uygulamalardan farklı kılan üç husus var” dedi. Bakan Şimşek, paketi farklı kılan üç maddeyi şöyle açıkladı:

 

  • Birincisi, Orta Vadeli Program’ın özüne uygun olarak, kamuda verimliliği artırarak tasarrufu amaçlıyoruz.  
  • İkincisi, bu paketle birlikte çok güçlü bir izleme, denetleme, raporlama ve yaptırım modelini hayata geçiriyoruz. 
  • Üçüncüsü, tedbirler, kamunun tamamını kapsayacak şekilde uygulanacak. Yani merkezi idareler, mahalli idareler, KİT’ler, döner sermayeler, fonlar yani kamunun tamamı bu tedbir paketinin kapsamındadır.

 

DEZENFLASYON İÇİN

 

“Vergi artışı, mevcut nesilleri etkiliyor, borçlanma ise gelecek nesillerin yükümlülük altına girmesi demek” diyen Bakan Şimşek, şöyle devam etti: “Kamuda harcama kontrolü ve tasarruf üzerinden dezenflasyon sürecine destek vereceğiz. Bu, çok önemli. Yatırımların öncelikli alanlara yönlendirilmesi de verimlilik açısından, uzun vadeli büyüme açısından çok kritik bir değişken. Kamu maliyesi ve birçok alanda reform yapacağız ve bunları paylaşacağız.” 

 

Bakan Şimşek’in sunumuna göre program, şu adımlarla güçlendirilecek: 

 

  • Kamuda harcama kontrolü ve tasarruflar artırılacak.
  • Yatırımlar öncelikli alanlara yönlendirilecek.
  • Yapısal reformlar hızlandırılacak.

 

TASARRUF VE HARCAMALAR

 

Harcama tedbirlerinin 3 temel ayağı olduğunu belirten Bakan Şimşek, bunları şöyle açıkladı: 

 

  • Kamuda tasarruf 
  • Bütçe harcamalarında disiplin
  • Kamu yatırımlarında verimlilik

 

Bakan Şimşek’in sunumuna göre, kamu tasarruf alanları içindeki 8 öncelikli alan şunlar olacak: 

1. Taşıtlar

2. Binalar

3. Kamu istihdamı

4. İdari yapılanmada etkinlik

5. Yurt dışı geçici görevler

6. Enerji ve atık yönetimi

7. Haberleşme giderleri

8. Diğer cari harcamalar 

 

AVDAGİÇ: DEZENFLASYON İÇİN KATKISI OLACAK

 

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kamuda tasarruf programının ‘üretirken verimli ve harcarken tasarruflu olmayı’ bir döneme mahsus bırakmayıp, ülke kültürüne yerleştireceğine inandıklarını belirtti. Programın, enflasyonla mücadele fedakarlığını toplumun tüm kesimlerine paylaştıracağını ifade eden Avdagiç, “Topyekun bir mücadelenin yeni bir başlangıcı olmasını ve dezenflasyon kararlılığımıza katkı sağlamasını diliyoruz. Temennimiz, bu fedakarlıkların karşılığının kısa sürede kalıcı refah olarak tüm topluma geri dönmesi” değerlendirme-sinde bulundu.

 

NEDEN MALİ DİSİPLİN?

 

  • Kalıcı fiyat istikrarını sağlamak
  • Doğal afetlere kaynak oluşturmak
  • Yeşil ve dijital dönüşüme kaynak
  • Düşük risk primine ulaşmak
  • Makul şartlarda kredi bulmak
  • Bütçe açığını azaltarak nesiller arasında adaleti sağlamak

20 Mayıs 2024 Pazartesi