tatil-sepeti

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

Kurumsal yatırımcıların girmediği son büyük pazar konumunda olan İran özel sektörü, ilk yurt dışı gezisini Türkiye’ye gerçekleştirdi. İran Ticaret, Sanayiciler, Madenler ve Tarım Odası (ICCIMA) başkanlığında 30 Oda başkanıyla Türkiye’ye gelen İran özel sektör temsilcileri, Türkiye’yi mercek altına aldı. İstanbul Ticaret Odası’nda düzenlenen “Türkiye-İran İşbirliği Fırsatları Brifingi” vesilesiyle Türk özel sektörüne seslenen ICCIMA Başkanı Mohsen Jalalpour, devlet odaklı ekonomiden vazgeçtiklerini belirterek, “Türkiye’yi özel sektör konusunda çok başarılı buluyoruz ve Türkiye ile bu konuda çalışmaktan çok büyük memnuniyet duyacağız” dedi.

İLK GEZİ TÜRKİYE’YE

Geçtiğimiz günlerde BM’nin beş daimi üyesi ve Almanya’yla imzaladığı anlaşma ile ambargoların kaldırılması yönünde büyük bir adım atan İran, 80 milyonluk dev pazarını dünyaya açmaya hazırlanıyor. Özel sektöre ağırlık vererek 250 milyar TL’lik dış ticaret hacmine ulaşması beklenen İran ekonomisinin en büyük aktörleri ilk yurt dışı gezilerini bilgilendirme toplantısı vesilesiyle Türkiye’ye düzenledi.

Bilgilendirme toplantısında konuşan Jalalpour, özel sektör konusunda katetmeleri gereken çok büyük yolları olduğunu ifade ederek, “Türkiye ile olan ticaretimiz ambargo döneminde dahi 20 milyar doları buldu. Yeni dönemde ise 30 milyar doları kendimize hedef olarak koyduk” dedi. “İran ekonomisinde büyük yatırım fırsatları var” diyen Jalalpour, ortak markalar ve ortak pazarlar oluşturulabileceğinin işaretini verdi.

TURİZMCİLERE ÇAĞRI

Toplantıda konuşan İran İslam Cumhuriyeti Başkonsolosu Mohsen Mortezaeifar ise Türk tüccarlarına ülkelerinde yatırım çağrısında bulundu. İran özel sektörünün Türkiye’ye çok önem verdiğine değinen Mortezaeifar, “Ortak paydalarımız çok fazla. İki ülke arasında vize yok. Bunlar iki ülkenin tüccarlarına çok pozitif noktalar sağlıyor” diye konuştu. İstanbul’a İran’dan haftada 120 uçuş olduğunu da belirten Mortezaeifar, “Geçen yıl İran’dan Türkiye’ye 2 milyon turist geldi. Ama Türkiye’den gelen turist sayısı sadece 130 binde kaldı.

Bu konuda belki bizim de alt yapı eksikliğimiz var. Türk iş adamları gelip bize bu konuda yardımcı olabilir” dedi. Karşılıklı fuarlar düzenlemenin de iki ülkenin ticaretine olumlu katkı sağlayacağına işaret eden Mortezaeifar, şunları söyledi: “Beraber geldiğimiz 30 kişilik bu heyet bizim özel sektörümüzün omurgasını oluşturuyor. Yatırım için ortak alanlar belirlemeliyiz. İran ve Türkiye ortak olarak üçüncü ülkelere yatırım yapabilir. Ayrıca İran’ın mühendislik alanında da önemli yatırımlara ihtiyacı var. Bu konuda da ortaklıklar kurulabilir.”

AFGANİSTAN’A AÇILAN KAPIYIZ

Mohsen Ehtesham / Erak Ticaret, Sanayiciler, Madenler ve Tarım Odası Başkanı: Eyaletimiz zengin maden yataklarına ev sahipliği yapıyor ve inşaat malzemelerinin yapı taşlarını üretiyoruz. Safran üretimi konusunda önemli potansiyelimiz var. Bitkisel ürünler konusunda da ortak projeler gerçekleştirebiliriz. Afganistan’a ve Orta Asya’ya açılmak isteyen firmalarla ortaklık yapmaya hazırız.

İRAN’A YÖNELİK YAPTIRIMLARA DEVAM

İran’ın nükleer programını kısıtlaması karşılığında bu ülkeye uygulanan yaptırımların kaldırılması Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından doğrulandığında uygulamaya konacak. Buna göre İran’a yönelik yaptırımlar Uygulama Günü olan 2015 Aralık sonu veya 2016 Ocak başına kadar devam edecek.

Ayrıntılı bilgi için:

TİTANYUMA YATIRIM YAPILABİLİR

Hassan Entezar / Urumiye Ticaret, Sanayiciler, Madenler ve Tarım Odası Başkanı: Bizim eyaletimizde bir milyon 300 bin ton üzüm ve elma var. Kırmızı üzümde bu kadar büyük bir kapasiteye sahip olan tek ülkeyiz. Titanyum madeni de bizim eyaletimizde ve bu madenin sınırı Türkiye’ye 15 kilometre. Bütün çalışma alanımız hazır ve bu konuda beraber çalışmaya açığız. Mermer ve granit konusunda da işbirlikleri yapabiliriz.

TÜRKİYE İLE İRAN İKİ STRATEJİK ORTAK

İTO Başkanı İbrahim Çağlar, ICCIMA Başkanı Mohsen Jalalpour ve İran İslam Cumhuriyeti Başkonsolosu Mohsen Mortezaeifar ile.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, “İran ile Türkiye arasında 2001 yılındaki 1.2 milyar dolarlık ticaret hacmi 2014’te 13.7 milyar dolara ulaştı. 30 milyar dolarlık hedefe yaklaşmaya çalışıyoruz” dedi.
“Türkiye ve İran birbiri için son derece stratejik partner” diyen Çağlar, şunları kaydetti:
“Bu hem ticari hem siyasi hem de sosyal ilişkiler için geçerli. Özellikle son 2 yılda İran’la ilişkilerimiz İTO olarak çok daha ileriye gitti, çok daha farklılaştı. Tahran, Ghazuin ve İsfahan Ticaret Odaları ile ikili işbirliği sözleşmeleri imzaladık. 10’a yakın İranlı iş adamı heyetini ağırladık. İsfahan’da Yan Sanayi Borsası kurulması çalışmalarına Oda olarak destek verdik. İran’da Türk-İran Hazır Giyim ve Konfeksiyon Fuarı’nı düzenledik. 64 firmamız İran iş dünyasının fırsatlarıyla buluştu.”

13.7 MİLYAR DOLAR

Çağlar, her iki ülkenin iş adamlarının katılımıyla ticari bilgilendirme seminerleri gerçekleştirdiklerini, bu zaman diliminde Türkiye ile İran arasındaki ticari ilişkilerin de büyük ivme kazandığını belirterek, 2001 yılındaki 1.2 milyar dolarlık ticaret hacminin 2014 yılında 13.7 milyar dolara ulaştığını aktardı.

TİCARETİ CANLI TUTTUK

Şimdi ise 2014 yılında her iki ülke Cumhurbaşkanlarının karşılıklı ziyaretleri esnasında konulan 30 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine yaklaşmaya çalışıldığına işaret eden Çağlar, şunları söyledi:

“Bu yılın başında yürürlüğe giren Tercihli Ticaret Anlaşması, Türkiye ile İran arasında yakın zamanda ortak bir sanayi bölgesi kurulması projesi ve tabii ki İran’a yönelik ambargonun kaldırılması görüşmeleriyle, İran’ın dış dünyaya yeniden entegrasyonu bu anlamda çok önemli. İran’a ambargo uygulandığında biz Tercihli Ticaret Anlaşması ile ticaretimizi canlı tuttuk. O dönemde dahi İran’la ticaretimizi geliştirdik.”

TARIM VE TURİZMDE İŞBİRLİĞİ

Jabbar Keyanipour / Yasuc Ticaret, Sanayiciler, Madenler ve Tarım Odası Başkanı: İran’ın kalbinde olan bir eyaletten geliyorum. Eyaletimiz yatırıma çok uygun. Petrol, gaz, sanayi konularında önemli yatırımlarımız var. Su kaynağının yüzde 10’u bizim eyaletimizden çıkıyor. Özellikle tarım ve turizm alanında çok ciddi bir potansiyel barındırıyoruz.

MADEN VE BALIKÇILIK

Abdolhakim Rigi Mirjaveh / Zahedan Ticaret, Sanayiciler, Madenler ve Tarım Odası Başkanı: Yatırım için çok bakir alanlarımız var. Maden yataklarımız çok zengin. Balıkçılık alanında da önemli potansiyele sahibiz. Yıllık 100 bin ton balık üretim kapasitemiz var. İstanbul-İran treni eyaletimizden geçiyor. Bunun önemli bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Biz iki pazar arasında yer alıyoruz. Hindistan, Pakistan, Çin, Türkmenistan ve Azerbaycan’a köprü konumundayız.

ELEKTRİK SANAYİSİNE YATIRIM

Fereidoun Forghani / Şiraz Ticaret, Sanayiciler, Madenler ve Tarım Odası Başkanı:Doğalgaz ve tarım konusunda işbirliğine hazırız. Özellikle elektrik enerjisi alanında çalışmalarımız var ve yatırımcıları bekliyoruz. Fars Körfezi’nden gelen suyun arıtılması projemiz var ve bu konuda da müzakerelere açığız. 5 milyonluk bir nüfus küçük bir İran demektir. İstanbul Şiraz arasında direkt uçuş olması da önemli bir avantajdır.

06 Aralık 2015 Pazar

Etiketler : Dünya

ABD'de cari işlemler açığı, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 10.7 artarak 266.8 milyar dolara yükseldi.


ABD Ticaret Bakanlığı, nisan-haziran dönemine ilişkin cari işlemler dengesi verilerini açıkladı.

 

Buna göre, ülkenin cari işlemler açığı, bu yılın ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 10,7 artışla 266,8 milyar dolara çıktı.

 

Bu dönemde 2022 yılının ilk çeyreğinden bu yana en yüksek seviyesini kaydeden cari açığa ilişkin piyasa beklentisi, 259 milyar dolar olması yönündeydi.

 

ABD'nin cari açığı yılın ilk çeyreğinde 241 milyar dolar olarak kaydedilmişti.

 

Ülkenin cari açığının GSYH'ye oranı ise ikinci çeyrekte yüzde 3,7 olarak hesaplandı.

 

Söz konusu oran, yılın ilk çeyreğinde yüzde 3,4 seviyesindeydi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : ABD CariAçık

İngiltere Merkez Bankası (BoE), politika faizini, beklentiler dahilinde yüzde 5'te sabit bıraktı.


 

 

İngiltere Merkez Bankasından (BoE) yapılan açıklamada, Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında üyelerin 8'inin politika faizini yüzde 5'te sabit tutma, birinin ise 25 baz puan düşürme yönünde oy kullandığı belirtildi.

 

Açıklamada, PPK'nin, para politikasını, yüzde 2 enflasyon hedefine ulaşmak ve aynı zamanda sürdürülebilir büyümeyi sağlamak üzere belirlediği aktarıldı.

 

PPK'nin orta vadeli ve geleceğe dönük bir yaklaşımla karar aldığı kaydedilen açıklamada, "Para politikası kararları, enflasyonu yüzde 2 hedefine zamanında ve kalıcı bir şekilde geri döndürmek için kalıcı enflasyonist baskıları sistemden çıkarma ihtiyacı tarafından yönlendirilmiştir. Politika, enflasyon beklentilerinin iyi bir şekilde çıpalanmasını sağlamak üzere hareket etmektedir. Ağustos Para Politikası Raporu'nda da belirtildiği üzere, PPK'nin müzakereleri, farklı olasılıkların ve farklı risklerin söz konusu olabileceği bir dizi durumun değerlendirilmesiyle desteklenmiştir." ifadeleri kullanıldı.

 

Açıklamada, küresel şokların enflasyonda yukarı yönlü baskı oluşturabileceği vurgulanarak, ağustosta yüzde 2,2 ölçülen yıllık enflasyonun yıl sonuna doğru yüzde 2,5 seviyesini görebileceği ve hizmet sektörü enflasyonunun yüzde 5,6 ile yüksek kalmaya devam ettiği aktarıldı.

 

PPK'nin enflasyona yönelik riskleri yakından izlemeye devam ettiği belirtilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: "Ekonomiye yönelik önemli gelişmelerin olmaması halinde, politika kısıtlamalarının kaldırılmasına yönelik kademeli bir yaklaşım uygun olmaya devam etmektedir. Enflasyonun orta vadede yüzde 2'lik hedefe sürdürülebilir bir şekilde dönmesine yönelik riskler daha da azalana kadar para politikasının yeterince uzun bir süre kısıtlayıcı kalmaya devam etmesi gerekecektir. PPK, enflasyonun sürekliliğine ilişkin riskleri yakından izlemeye devam edecek ve her toplantıda para politikasının kısıtlayıcılığının uygun derecesine karar verecektir."

 

BoE Başkanı Andrew Bailey, kararın ardından yaptığı değerlendirmede, ağustosta politika faizini düşürdüklerinden beri enflasyonist baskıların azalmaya devam ettiğini dile getirerek, şunları kaydetti: "Ekonomi genel olarak beklediğimiz gibi ilerliyor. Bu durum devam ederse politika faizini zaman içinde kademeli olarak düşürebiliriz. Ancak enflasyonun düşük kalması hayati önem taşıyor, bu nedenle politika faizinde çok hızlı ya da çok fazla kesinti yapmamaya dikkat etmeliyiz."

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : İngiltere MerkezBankası faiz