tatil-sepeti

Türkiye’nin inşaat malzemeleri ihracatını ve ihracat pazarlarını geçen yıl Covid-19 salgınının etkileri şekillendirdi. Yılın ilk çeyreğinde yüksek bir ihracat performansı gerçekleşti. İkinci çeyrekte salgının etkileriyle ihracat sert bir şekilde daraldı. Üçüncü çeyrekte toparlanma eğilimine giren inşaat malzemeleri sanayisi ihracat performansı son çeyrekte ise önemli bir artış gösterdi.

ÇİMENTONUN ETKİSİ

Geçen yıl inşaat malzemeleri ihracatı, miktar olarak yüzde 16.2 artış gösterdi. 2019’da 51.6 milyon ton olan ihracat, 2020’de 59.96 milyon tona yükseldi. Özellikle çimento ihracatındaki artış, toplam miktar artışında etkili oldu. İnşaat malzemeleri sanayisi miktar olarak tüm zamanların en yüksek yıllık ihracatını gerçekleştirdi. İnşaat malzemeleri sanayisinin ortalama yıllık ihracat birim fiyatı 2019’da 0.41 dolar/kilogram olurken geçen yıl 0.35 dolar/kilogram oldu. Salgın ve pazar koşulları, ihracat birim fiyatları üzerinde aşağı yönlü baskı yarattı. 2020 yılında inşaat malzemeleri ihracatı, değer olarak ise yüzde 1.5 düşerek 21.16 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

FİYATI YÜKSELEN TEK ALT SEKTÖR

Geçen yıl 8 alt ürün grubundan 7’sinin ortalama ihracat birim fiyatları 2019’a göre geriledi. Bir ürün grubunda ise ortalama ihracat birim fiyatı arttı. 2020 yılında mineral, taş ve toprak ürünleri ortalama ihracat birim fiyatı yüzde 16.1 düştü. Yalıtım malzemeleri ortalama ihracat birim fiyatı ise yüzde 8 azaldı. 2019’a göre yüzde 3.1 artış ile geçen yıl ortalama ihracat birim fiyatı yükselen tek alt sektör prefabrik yapılar oldu.

MİKTAR ARTIŞ REKORU KIRAN ALT SEKTÖR

2020’de 8 alt ürün grubundan 7’sinde ihracat, miktar olarak 2019’un üzerinde gerçekleşti. Alt sektörler miktar olarak önemli artışlar gösterdi. Geçen yıl en yüksek ihracat miktar artışı yüzde 24.1 ile mineral, taş ve toprak ürünlerinde gerçekleşti. Ağaç ve ahşap ürünlerde ihracat miktar olarak yüzde 18.7 yükseldi. Geçen yıl 8 alt ürün grubundan 4’ünün ihracatı değer olarak 2019’a göre yükseldi. 2020’de değer olarak en yüksek ihracat artışı yüzde 16.3 ile prefabrik yapılarda ve yüzde 15.2 ile ağaç ve ahşap ürünlerinde gerçekleşti.

15 Şubat 2021 Pazartesi

Etiketler : Sektörel

Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) standart altının kilogram fiyatı, 2 milyon 947 bin liraya yükseldi.



 

Altın piyasasında en düşük 2 milyon 920 bin lirayı, en yüksek 2 milyon 948 bin lirayı gören standart altının kilogram fiyatı, gün sonunda yüzde 2,7 artışla 2 milyon 947 bin lira oldu. Standart altının kilogram fiyatı, cuma gününü 2 milyon 870 bin liradan tamamlamıştı.

 

KMKTP'de, altında işlem hacmi 2 milyar 361 milyon 615 bin 583,47 lira, işlem miktarı ise 809 kilogram oldu.

 

Tüm metallerde işlem hacmi de 2 milyar 383 milyon 217 bin 514,99 lira düzeyinde gerçekleşti.

 

Altın borsasında bugün en fazla işlem yapan kurumlar, NMGlobal Kıymetli Madenler, Yapı ve Kredi Bankası, AgaBullion Kıymetli Madenler, Ziraat Bankası ile Uğuras Kıymetli Madenler olarak sıralandı.

 

Bugünkü işlemlere ilişkin veriler şöyle:

 

 

 

STANDART TL/KG           DOLAR/ONS

 

Önceki Kapanış 2.870.000,00     2.659,45

 

En Düşük            2.920.000,00     2.600,00

 

En Yüksek          2.948.000,00     2.677,25

 

Kapanış 2.947.000,00     2.677,25

 

Ağırlıklı Ortalama           2.942.184,39     2.660,16

 

Toplam İşlem Hacmi (TL)            2.361.615.583,47             

 

Toplam İşlem Miktarı (Kg)          809,00  

 

Toplam İşlem Adedi       58

23 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : altın piyasa döviz

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) öncülüğünde sigorta sektörünün tüm paydaşları 2 gün süren "Arama Konferansı"nda bir araya geldi.


 

 

Türkiye Sigorta Birliği (TSB)  açıklamasına göre TSB Başkanı Uğur Gülen'in öncülüğünde gerçekleştirilen 2 günlük "Arama Konferansı"nda, iklim değişikliği, yapay zeka, demografik değişim, insan kaynakları, reasürans sorunları, maliyet yönetimi, trafik sigortası ve yeşil dönüşüm konuları ele alındı.

 

Sabancı Üniversitesi Arama Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Oğuz Babüroğlu liderliğindeki "Arama" ekibiyle gerçekleştirilen etkinliğe sigorta şirketlerinin genel müdürleri, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı uzmanları, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumundan (SEDDK) Başkan ve Başkan Yardımcıları, uzmanları, acente, eksper, asistans, meslek örgütleri ile sigorta ekosisteminde yer alan tüm kurum ve kuruluşların temsilcileri katılımdı.

 

Açıklamada etkinlikteki konuşmasına yer verilen Gülen, tüm sektörlerden onlarca temel paydaş ve birçok çevre paydaşla işbirliği halinde faaliyet gösteren sigorta sektörünün 2030 gelecek planını yapmak üzere ilk defa düzenlenen "Arama Konferansı"nda bir araya geldiklerini belirtti.

 

Gülen, "Gelecek nesillere güvenli bir ülke bırakma adına çıktığımız bu yolculukta ortaya konan bu birliktelik sadece Türk sigorta sektörünün barış ve güven içinde birlikteliğini değil ülkemizin depremden iklim değişikliği risklerine, sağlıktan yaşlanmaya koruma açıklarını ortadan kaldıracak güçlü bir iradenin de sembolü olacaktır. Ortak akılla ilerleyerek, sorunlarımızı birlikte çözmek zorundayız. Sigorta sektörü, tek taraflı çözümlerle ilerleyemez. Bu nedenle tüm paydaşlarımızla el ele vererek, sektörümüzü daha güçlü kılacak adımlar atacağız." ifadelerini kullandı.

 

63 MADDELİK RİSK HARİTASI

 

Sektörün gelişimi için birçok önemli konunun ele alındığı etkinlikte, sigortayı vatandaşa, vatandaşı ve kamuyu sigortaya dost yapma hedefine vurgu yapıldı.

 

Tüm paydaşların yüksek katılım gösterdiği beyin fırtınasında sigorta sektörüne ilişkin 63 maddelik bir risk haritası belirlendi. Konferansta, gelecek 5-10 yılda sektörü bekleyen riskler belirlenirken, sigortacılığın ekonomideki ağırlığını artırıp, kamunun üzerindeki yükü hafifletmek adına yapılacaklar tespit edildi.

 

Türkiye'de teminatsız varlık, güvencesiz birey, sigortasız kimse bırakmamak vizyonu ile hedeflerini belirleyen sigorta sektöründe 10 yıllık hedefler ve projelerin bazıları şu şekilde belirlendi: "Dünya sigorta liginde ilk 10'da olmak, 10 trilyon lira prim üretimi, kişi başı prim üretimini 350-400 dolara çıkarmak, penetrasyonu ilk 5 yılda yüzde 5'e akabinde yüzde 7'ye çıkarmak, BES fon büyüklüğünün GSMH'nın yüzde 10'unun üzerine çıkarılması, zorunlu ürünlerde yüzde 100 poliçe sahipliği, yeni finansal ürünlerin geliştirilmesi, tüketicinin sigorta konusunda bilinçlendirilerek bir sigorta kültürünün oluşturulması, serbest piyasa ve serbest tarife. Türkiye Sigorta Platformu oluşturulması, MEB / YÖK işbirliğinde erken yaşta eğitimle okullarda müfredata girmesi, Türk Devletleri Teşkilatı pazarına nüfuz etmek, TSB'nin koordinasyonunda tüm tarafların ortak mutabakatıyla müşteri odaklı sigortacılık kanununun çıkarılması, uçtan uca dijitalleşmeye tüm tarafların entegrasyonunun sağlanması."

23 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : sigorta