Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack, Çin ekonomisinin, yeniden açılmayla ilk çeyrekteki güçlü performansın ardından zayıf özel yatırım, yavaşlayan ihracat ve azalan iç talep nedeniyle yavaşladığını belirtti.


 

Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack, düzenlediği basın toplantısında, küresel ekonomide yaşanan son gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulundu.

 

Yarı iletken çiplerle bunlarda kullanılan kritik minerallere ilişkin ABD ve Çin'in birbirine uyguladığı ihracat kontrollerinin etkilerine yönelik soruyu yanıtlayan Kozack, ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ile üst düzey Çinli yetkililer arasındaki görüşmeleri memnuniyetle karşıladıklarını söyledi.

 

Kozack, ABD ve diğer büyük ticaret ortaklarının küresel ticaret ve yatırım sistemini parçalama riski taşıyan temel sorunları ele almak için birlikte çalışmaya devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, "ABD ile Çin arasındaki son ekonomik görüşmeler, küresel yatırım ve büyüme için hayati önem taşıyan alanlarda ortak zemin oluşturulmasına ve işbirliğinin geliştirilmesine yardımcı olacak." ifadesini kullandı.

 

Küresel ticaret ve yatırım sisteminin parçalanmasının, küresel gayrisafi hasılaya olası maliyetine ilişkin uyarılarda bulunduklarını anımsatan Kozack, "Bu, özellikle küresel büyümenin zayıf olduğunu gördüğümüz bir dönemde, küresel ekonomi için çok zararlı olacaktır." diye konuştu.

 

"ENFLASYON YÜKSEK KALMAYA DEVAM EDİYOR"

 

Kozack, enflasyon görünümüne yönelik soru üzerine, ABD'de enflasyonun düşmesine rağmen hedefin üzerinde kalmaya devam ettiğini anımsattı.

 

Bu durumun yalnızca ABD'de yaşanmadığını, özellikle enerji fiyatlarındaki düşüşün manşet enflasyonu düşürmeye yardımcı olduğunun küresel olarak görüldüğünü kaydeden Kozack, "Enflasyon ivmesindeki bu düşüş elbette çok memnuniyet verici ancak çekirdek enflasyon yapışkan olmaya devam ediyor ve enflasyon hala endişe kaynağı olmayı sürdürüyor. Bu nedenle, ABD'de ve başka yerlerdeki politika tavsiyemiz, merkez bankalarının enflasyonda kalıcı bir düşüş sağlanana kadar para politikası rotasını sürdürmeleridir." dedi.

 

Kozack, Çin'deki deflasyon riskine ilişkin de ülke ekonomisinin, yeniden açılmayla ilk çeyrekteki güçlü performansın ardından zayıf özel yatırım, yavaşlayan ihracat ve azalan iç talep nedeniyle yavaşladığını söyledi.

 

Çin'deki büyüme için genel tablonun yavaşlayan bir ekonomi olduğunu dile getiren Kozack, bunun da IMF'nin nisan ayı tahminleriyle uyumlu olduğunu kaydetti.

 

Kozack, Çin'de "bastırılmış" enflasyon gözlemlendiğine değinerek, IMF'nin bu ay yayımlayacağı ekonomik görünüm raporunun güncellemesinde, Çin büyüme tahminini revize edeceğini ifade etti.

13 Temmuz 2023 Perşembe

Çin’in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yatırımı 2023’te yüzde 16 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptığı yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

NECMİ UYSAL

 

Çin ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında artan ekonomik ilişkilere paralel olarak Çin’in BAE’deki yatırımları 2023 yılında yüzde 16 artış ile 1.3 milyar dolara yükseldi. 

 

TOPLAM YATIRIMIN YÜZDE 60’I

 

Bu rakam tüm Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptıkları toplam yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

BAE’NİN ÇİN’DEKİ YATIRIMLARI YÜZDE 120 ARTTI

 

Diğer taraftan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Çin’deki yatırımları ise geçtiğimiz yıl yüzde 120 artış gösterirken, Arap ülkelerinin Çin’de yaptıkları yatırımların yüzde 90’ına karşılı geliyor. 

 

PETROLE BAĞIMLILIKTAN KURTULMA ÇABASI

 

Birleşik Arap Emirlikleri de Suudi Arabistan’ın yaptığı gibi ekonomisini petrole bağımlılıktan kurtarıp çeşitlendirmeye çalışıyor. 

 

Bu kapsamda Çin ile BAE arasındaki karşılıklı ekonomik ilişkiler artış gösterme eğiliminde. 

 

EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI

 

Nitekim BAE, Çin’in Arap ülkeleri arasındaki en büyük ikinci ticaret ortağı olurken, aynı zamanda en büyük ihracat pazarı konumunda. 

 

Diğer taraftan BAE, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım pazarında aktif proje bakımından 1.277 proje ve 23 milyar dolarlık yatırım ile dünyada üçüncü sırada bulunuyor.

 

Geçtiğimiz yıl körfez yatırım fonu ise Çin’de 2.3 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Merkezi Fransa'nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi, yapay zekayla ilgili ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti.


Kuruluşunun 75. yılını kutlayan Avrupa Konseyine 46 üye devletin dışişleri bakanları, yıllık toplantıları kapsamında Strazburg'da bir araya geldi.

 

Avrupa Konseyinden yapılan açıklamaya göre, üye ülkelerin dışişleri bakanları, Konsey'in çevre, göç, insan kaçakçılığı ve gazetecilerin korunması dahil farklı alanlarda gelecekte izleyeceği yolu belirledi.

 

Bakanlar, yapay zekaya ilişkin ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmenin imza faslı eylülde Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta başlayacak.

 

Hukuki bağlayıcılığı olan sözleşme, yapay zekaya başvurulurken uluslararası insan hakları, demokrasi ve hukuk devletine yönelik hukuki düzenlemelere uyulduğunu garanti altına almayı amaçlıyor.

 

Sözleşmeye üye devletlerin, yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında insan hakları düzenlemeleriyle aykırı riskleri belirlemeye, ölçmeye ve önlemeye yönelik önlemler alması gerekecek.

 

Üye devletlerden ayrıca, yapay zeka sistemlerinin eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına uymasını ve özel hayatı korumasını sağlaması isteniyor.

 

Bu arada, Ukrayna'nın desteklerini ifade eden bakanlar, toplantıda bu ülke için "Hasar Kaydı" mekanizmasının önemini de kaydetti.

 

Söz konusu mekanizma kapsamında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna topraklarında oluşan hasarların tazminat taleplerine ilişkin kanıt ve bilgiler toplanıyor.

 

Bakanlar, Ukraynalı çocukların korunması ve "kaçırılan Ukraynalı" çocukların geri getirilmesi için atılan adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

 

Toplantıda, 2025'te gençlik bakanlarını bir araya getiren bir konferans düzenlenmesi kararlaştırıldı.

 

BAKANLAR KOMİTESİ BAŞKANLIĞINI LİTVANYA DEVRALDI

 

Toplantı kapsamında Liechtenstein, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı görevini Litvanya'ya devretti.

 

Litvanya Başbakanı İngrida Simonyte, ülkesinin Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemindeki öncelikleri hakkında bilgi verdi.

 

Buna göre, Litvanya'nın öncelikli görevleri arasında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna'yı desteklemek, Reykjavik Zirvesi'nde alınan kararları uygulamak, otoriterliğe karşı Konsey'in değerlerini korumak, demokrasiyi, insan haklarını ve üye devletlerde hukuk devletini savunmak yer alacak.

17 Mayıs 2024 Cuma