İHKİB Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan, uluslararası fuar takvimlerinde yerini alan IFCO’nun dördüncüsünde çok daha iddialı iş birliklerine imza atacaklarını belirtti.


İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon ihracatçıları Birliği'nden (İHKİB) yapılan açıklamaya göre, kısa sürede elde ettiği başarıyla Türk moda endüstrisinin küresel ölçekteki prestij organizasyonları arasına giren İstanbul Hazır Giyim ve Moda Fuarı’nın (IFCO) dördüncüsü için geri sayım sürüyor. İHKİB tarafından 9-11 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek fuar için 100 ülkeden binlerce seçkin alıcı İstanbul’a gelecek.

 

HAZIR GİYİM İHRACATIMIZI 40 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNE TAŞIMAYI HEDEFLİYORUZ

 

Açıklamada görüşlerine yer verilen İHKİB Başkan Yardımcısı Paşahan, ilkini Şubat 2021’de düzenledikleri IFCO ile hazır giyimdeki tüm ürün gruplarını tek fuarda ve aynı çatı altında topladıklarını hatırlattı. IFCO’yu kısa sürede küresel moda endüstrisinin buluşma noktası haline getirdiklerini vurgulayan Paşahan, şunları aktardı:

 

“Türkiye hazır giyim ve konfeksiyonda küresel bir oyuncu. Yıllık 21 milyar dolarlık ihracatımız var. Biz orta vadede ihracatımızı 40 milyar doların üzerine taşımayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda bir yandan tasarımlı, marka odaklı ve sürdürülebilir üretim kapasitemizi artırırken diğer taraftan İstanbul’u dünyanın en önemli moda merkezlerinden biri yapmak için çalışıyoruz. Bu hedef doğrultusunda önemli bir kilometre taşı olan IFCO, sadece sektörümüzün değil Türkiye’nin markası haline geldi.

 

Kısa sürede yakaladığı başarıyla adından söz ettiren ve uluslararası fuar takvimlerinde yerini alan IFCO’ya yine çok iddialı hazırlandık. Farklı ürün gruplarında 400’ün üzerinde katılımcı firmamız fuarda yerini alacak. Yurt dışından çok büyük bir ilgiyle karşı karşıyayız. Amerika‘dan Avustralya’ya, Avrupa’dan Afrika’ya beş kıtadan binlerce alıcı İstanbul’a gelecek. ABD, Almanya ve İngiltere başta olmak üzere hedef ve uzak ülkelerden alım heyetleri ile katılımcı firmalarımız ikili iş görüşmeleri yapacaklar. İnanıyorum ki bu görüşmelerin sonucunda birçok yeni iş birliğine imza atacağız.”

 

IFCO’YU 30 BİN ALICININ ZİYARET ETMESİ BEKLENİYOR

 

Paşahan, 30 bin civarında ziyaretçi bekledikleri IFCO’da öncekilere ilave olarak farklı özel bölümlerin yer alacağını bildirdi. Katılımcı ve ziyaretçilere bir fuardan fazlasını sunduklarını belirten Paşahan, "Markalar özel bölümünde moda endüstrisinde markalaşmış, ihracat odaklı koleksiyonları ile öne çıkan firmalarımızı, bir araya getirdik. Fashionist özel bölümünde abiye ve damatlık kategorisinde 30 öncü markamız yer alıyor. The Core İstanbul alanında ülkemizin önde gelen tasarımcılarının koleksiyonlarını küresel vitrine çıkarıyoruz. İstanbul Moda Akademisi’nin (İMA) hazırladığı Trend Alanı yine fuarın en ilgi çekici noktalarından biri olacak. Sektör profesyonellerinin katılacağı seminerlerde sürdürülebilir üretim ve dijital teknolojiler başta olmak üzere en son temalar ve trendler ele alınacak. Firmalarımız özel defilelerle koleksiyonlarını tanıtacak. B2B alanımızda katılımcı firmalarımızla alıcılar bir araya gelecek." ifadelerini kullandı.

 

Mustafa Paşahan, İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek IFCO’ya tüm sektör profesyonellerini beklediklerini sözlerine ekledi.

24 Temmuz 2023 Pazartesi

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar