Dünyada hububat üretimi ve taşınmasına ilişkin tartışmalar, savaşlar ve çatışmaların gölgesinde devam ederken Türkiye'de sektör temsilcileri üretimdeki artışın gelecek yıl da sürmesini bekliyor.


 


 

Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tezcan, bu yıl global ölçekte yaşanan mali krizler, iklim değişikliği, doğal afetler ve savaşlardan kaynaklı sıkıntıların gelecek yıl da sektör için risk oluşturduğunu söyledi.

 

Dünyada nüfusa paralel buğday üretiminin de arttığına işaret eden Tezcan, yıllık küresel tahıl üretiminin 2 milyar tonu aştığını bildirdi. Tezcan, 10'ar yıllık periyotlarda yaklaşık 100'er bin ton artış yaşandığı bilgisini vererek, nüfus arttıkça üretim ve tüketimin de artış göstereceğini dile getirdi.

 

Buna karşın, son 3 yıldır üretimin tüketimin gerisinde kalmasının endişe uyandırdığına dikkati çeken Tezcan, "Dünyadaki üretici ülkeler üretimlerini artırıyor. Bu sezon ülkemizde hububat üretimi arttı. 2024 sezonunda da artış eğiliminin devam edeceğini beklemekteyiz." dedi.

 

Türkiye'de un tüketiminin yıllık 13 milyon ton civarında devam ettiği bilgisini veren Tezcan, şöyle konuştu: “Dünya un ihracatının yaklaşık yüzde 30’unu Türkiye gerçekleştiriyor. Sektör, ihracatı artırmakta zorlanıyor. Son 5 yıldır aşağı eğilimde devam eden ihracat, bu sezon tekrar 3 milyon tonun üzerine çıktı ve gelecek sezon için 4 milyon bandının zorlanmasını bekliyoruz.”

 

UN İHRACATINDA YENİ PAZARLAR OLUŞUYOR

 

Türkiye'nin unda en büyük ihracat pazarının uzun yıllardır açık ara farkla Irak olduğunu belirten Tezcan, şunları kaydetti: "Bu sezon Sudan ve Sri Lanka'nın pazarlara dahil edildiği gözlemleniyor. 2024'te sektör olarak un ihracatında yeni pazarların oluşacağını gözlemliyoruz. 2024'te de ana hedeflerimiz, tüketiciyi korumak, sıkı denetlenen bir sektörde adil rekabetin sağlanması, ham maddenin kalite ve güvenliği, üretim süreçlerinin standartlara uygunluğu, güvenli ve güvenilir gıda tedariki olacak. Yeni sözleşmeli üretim modelimizle küçük üreticilerin cesaretlendirilip ekonomik olarak teşvik edilmesi, hem üreticileri hem toplumu gözeten sürdürülebilir bir tarım modeli oluşturulmasında yolumuzu aydınlatacak. Bizler de Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında, önümüzdeki sezonlarda, kaliteyi koruyup verimi yükseltmek ve karbon ayak izini sıfırlamak için çalışmalarımıza hız kazandıracağız."

 

"HUBUBAT REKOLTEMİZ BU YIL REKOR KIRACAK"

 

Ulusal Hububat Konseyi (UHK) Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar da geçen üretim sezonunda yağışların rekolteye olumlu etkilerinin olduğunu söyledi. Taşpınar, "Rekoltenin buğdayda 21,8 milyon ton, arpada 9 milyon ton, mısırda 9 milyon ton, çeltikte 900 bin ton, yulafta 410 bin ton, çavdarda 300 bin ton ve tritikalede 335 bin ton civarında gerçekleşeceği, böylece toplam hububat rekoltemizin 41,7 milyon tonla bu yıl tarihi bir rekor kıracağı görülüyor. Yapılan düzenlemeler ve üreticilerin yönlendirilmesiyle gelecek yıl da üretimimizin artacağını düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

 

Bu sezon Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından alımı yapılan hububatta fiyatların üreticiyi memnun ettiğini dile getiren Taşpınar, TMO'nun sezonu iyi değerlendirdiğini, piyasaları düzenleme, stok ve dış ticaret dengesini başarılı yönettiğini anlattı.

 

Taşpınar, hububat başta olmak üzere birçok üründeki rekolte artışının, nitelikli depolamanın önemini bir kez daha ortaya çıkardığına işaret ederek, lisanslı depoculukta yatırım kapasitesinin 22 milyon tona, fiili kapasitenin 10 milyon tonun üzerine çıkmasının önemli bir gelişme olduğunu vurguladı.

 

Son dönemde savaşların tarım sektörünün önemini daha da artırdığına dikkati çeken Taşpınar, "Savaştan beslenen ülke ve lobilerin, dünyanın hangi köşesinde savaşlar ve krizler çıkaracağının belli olmadığı bir dönemde, gıda krizlerinin tetiklenmesi riski nedeniyle tarım sektörü öncelenmeli, sürdürülebilirlik gözetilerek stratejik ürünlerde kendine yeterlilik konusu üzerinde durulmalıdır." dedi.

 

Taşpınar, atıl tarım arazilerinin üretime kazandırılması için yapılan çalışmaların ülke tarımına olumlu etkilerinin olacağını da sözlerine ekledi.

26 Aralık 2023 Salı

Sağlık hizmetleri sektörü, Sağlık Uygulama Tebliği’ndeki (SUT) fiyat artışının tüm ürünler için mevcut piyasa koşullarına göre periyodik olarak düzenlenmesini öneriyor. Sektörün bir diğer beklentisi ise kurumlar vergisi ve KDV oranlarının düşürülmesi.

 

MESUDE DEMİRHAN

 

İstanbul Ticaret Odası Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi Sektörel Değerlendirme ve İstişare Toplantısı, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan’ın başkanlığında, Meclis ve Komite Üyeleri ile sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Sektörel ihtiyaçların görüşüldüğü toplantıda, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) fiyatları, kurumlar vergisi ve KDV oranları, yeşil pasaport, reklam ve tanıtım, tıbbi atık ödemeleri ve sağlık turizmi konuları ele alındı.

 

1.5 MİLYON SAĞLIK TURİSTİ

 

İTO Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan yaptığı konuşmada, sağlık sektörünün sadece ekonomik gerçekler üzerinden anlamlandırılamayacağını belirterek, şu bilgileri verdi: “Bu iş her şeyden önce temel insan hakkı, toplumsal ihtiyaç, dolayısıyla bir kamu politikası. Türkiye’nin sağlık alanındaki kalite ve performans artışı, uluslararası arenada da kendini gösteriyor. Türk sağlık sektörünün, özellikle son dönemlerde yakın coğrafyamızda Avrupa’da önemli bir konuma yükseldiğini ve varlığından bahsettirdiğini gözlemliyoruz. Nitekim sağlık turizmi verilerine göre; sağlık hizmeti almak için gelen turist sayısı 2021’den 2023’e kadar iki kat arttı. Geçen yıl sağlık hizmetlerinden faydalanan turist sayısı ise 1.5 milyonu aştı. Bu sayı giderek artıyor.” 

 


SEKTÖREL SORUNLAR

 

Atılgan, sektörün sorun ve talepleriyle ilgili olarak şunları söyledi: “SUT fiyat artışı oranlarının tüm ürünler için mevcut piyasa koşullarına göre periyodik olarak düzenlenmesi, sağlık kuruluşlarının işbirliği adına kamusal denetimlerin standardize edilmesi, kurumlar vergisi ve KDV oranlarının düşürülmesi gibi beklentiler sıklıkla öne çıkan konular arasında. Bizleri buluşturan bu birliktelik ruhu sorunları aşmak açısından sektöre güç verecek.” 

 

SUT FİYATLARI ARTMAYA BAŞLADI

 

Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Mustafa Cantürk ise SUT fiyatlarının son dönemlerde daha sık arttığını söyledi.Cantürk, “Sağlık turizminde istenilen hedefe ulaşılacaksa bunu birtakım yönetmeliklerle sektörün gerçeğine uygun hale getirmeliyiz. Sağlıkla ilgili tüm Sivil Toplum Kuruluşları’nın bir araya geldiği, sorunlarını tek sesle haykırabildiği ve taleplerini ilgili mercilere iletip, sonuç alabileceği günlerimizin olacağına inanıyorum. Hepimizin hedefi, özel sağlık sektörünün gelişmesi” diye konuştu.

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Sigorta acenteleri, haksız rekabete karşı birlikte çözüm arıyor. Sektör temsilcileri, ekran paylaşımının önüne geçmek amacıyla parmak iziyle giriş için de çalışma yürütüyor.


OSMAN KUVVET

 

İstanbul Ticaret Odası Sigortacılık Meslek Komitesi, sektörün önde gelen STK’larıyla sektör sorunları istişare toplantısı gerçekleştirdi. Açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Giyasettin Eyyüpkoca’nın yaptığı toplantıya, İTO Meclis ve Komite Üyeleri ile sektörel dernekler katıldı. 

 

200 BİN İSTİHDAM

 

İTO Yönetim Kurulu Üyesi Giyasettin Eyyüpkoca, 21 bine yakın acente, uluslararası nitelikte hizmet veren 68 sigorta şirketi, 200 bin istihdam ve 15 milyar dolarlık büyüklüğüyle sigortacılık sektörünün ekonominin önemli bir parçası olduğunu dile getirdi. Eyyüpkoca, sektörlerin sorunlarını ve çözüm önerilerini ilgili mercilere aktarmak üzere çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, şunları söyledi: “Sigortacılık Meslek Komitemiz, en çok ve en etkili çalışan komitelerden biri.

İTO Yönetim Kurulu olarak sektörün gelişimine katkı verecebileceğimiz konularda destek oluyoruz. Bundan sonraki süreçte de yanınızda olduğumuzu bilmenizi isteriz.”

 

İTO Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Mehmet Özgür Yılmaz da komite olarak yaptıkları çalışmaları anlattı. Yılmaz, “Bu çalışmalardan biri de ekran paylaşımının önüne geçmek. Acentelerin ekrana parmak iziyle giriş yapma zorunluluğu üzerine çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

 

HAKSIZ REKABET

 

TOBB Sigorta Acenteleri İcra Komitesi Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Levent Korkut ise önceki yıllarda sigortacılık eğitimi konusundaki çalışmalarını hatırlatarak, “Sektörümüz, iş sorunu olmayan bir sektör. Ancak eğitimli işgücü açığımız var. Eğitimlere katılım az, üyelerimize duyuralım” dedi.

 

Haksız rekabet konusunda çok şikayet olduğuna dikkat çeken Korkut, “Bu konuyla alakalı bize belgelendirip gönderirseniz, gerekli adımları atarız” dedi.

 

Toplantıya katılan STK temsilcileri, sektörün düşük komisyon oranları yanında sağlık sigortasında da poliçe ücretlerinin ve risklerin arttığını belirterek, “Bankaların kredili ürünlerde tüketicilere sigorta satışı sektörümüzü olumsuz etkiliyor” diye konuştu.  

 

 

SEKTÖR DERNEKLERİ BİR ARADA

 

Toplantıya; Sigorta Acenteleri Derneği (SAB), Tekli Sigorta Acenteleri Derneği (TEKSADER), İstanbul Sigorta Acenteleri Derneği (İSAD), Acentem Sigorta Aracıları Derneği (ASİAD), Anadolu Yakası Sigorta Acenteleri Derneği (ANSADER), Sigorta ve Reasürans Brokerleri Derneği (SBD), Sigorta Aracıları ve Acenteleri Derneği (SAAD), Avrasya Sigorta Acenteleri Derneği (AVSAD), Oto Dışı Sigorta Eksperler Derneği (ODSED) yöneticileri katıldı.

 

RAKAMLARLA SİGORTACILIK

 

  • Aktif şirket sayısı: 70
  • Aktif toplam: 781 milyar lira.
  • Prim üretimi 235 milyar lira.
  • BES 400 milyar lira.
  • Yıllık yüzde 123 artış.
  • Fon büyüklüğü: 148 milyar lira (BES dahil).
  • Ödenen tazminat 88 milyar lira.
  • Yıllık yüzde 87 artış.

20 Mayıs 2024 Pazartesi