tatil-sepeti

Horepay; hotel, restoran ve cafelerdeki yüksek komisyon oranlarını düşürüp nakit işlemlerini dijitalleştirerek yenilikçi bir kapalı devre ödeme sistemi sunuyor.


Akıllı kartlar ve NFC gibi yöntemlerle müşterilerin ödeme süreçlerini daha güvenli ve verimli hale getiriyor.


Girişimin hedefi, tüm dünyada geçerli bir ödeme sistemi kurmak.

 


HABER: BAHAR DAĞAŞAN

 

BTM girişimlerinden Horepay; HORECA (hotel, restoran, cafe) sektöründeki tesislerde hızlı ve kolay ödeme yapmak amacıyla yenilikçi bir kapalı devre ödeme sistemi sunuyor. 

 

Akıllı kartlar, NFC bileklikler ve dijital kartlarla çalışan sistem, şu anda ulaşımda kullanılıyor. Gelecekte ise perakende, turizm, eğitim, sağlık ve eğlence sektöründe de kullanıma sunulması hedefleniyor. 

 

Sistem, ulaşımda akıllı telefonla ödeme kolaylığı sağlarken, eğitimde öğrencilere kantin kartları sunarak, nakit ihtiyacını ortadan kaldırıyor. 

 

Ayrıca vadeli alışverişleri dijitalleştirerek ödemeleri mobil uygulama üzerinden takip etme imkânı tanıyor. İşletmeler, e-fatura ve 

e-arşiv hizmetlerinden de faydalanabiliyor.

 

 

DÜŞÜK MALİYET VE RİSK 

 

Girişimin kurucusu Lütfi Ardıç, Horepay’in HORECA sektöründeki yüksek komisyon oranları ve nakit işlemlerinin zorluklarını çözmek için bütünleşik, dijital bir kapalı devre ödeme sistemi sunduğunu söyledi.

 

Siber güvenliğin giderek artan önemine dikkat çeken Ardıç, geliştirdikleri Bink Akıllı Kart Mimarisi hakkında bilgi verdi. Ardıç, “Bu mimari, kartların güvenliğini artırarak izinsiz kopyalamayı ve verilere erişimi engelliyor. 

 

Her kart benzersiz bir şifreleme ile korunuyor. Kapalı devre ödeme sistemi, özellikle ulaşım sektöründeki offline ödemelerde güvenliği sağlıyor.

 

Dijital kart (QR) sistemlerinde de güçlü şifreleme ve çok katmanlı doğrulama ile kullanıcı bilgileri korunuyor.

Bu önlemler, ödeme işlemlerindeki riskleri en aza indiriyor” dedi.

 

 

KULLANDIĞIN KADAR ÖDE

 

Rakiplerinin müşterilerine yüksek komisyonlar sunduğunu söyleyen Ardıç, Horepay’ın şeffaf bir modeliyle işletmelerin altyapıyı satın alabildiğini ya da ‘kullandığın kadar öde’ modeliyle kendi kapalı devre sistemlerini kurabildiğini paylaştı.

 

Ardıç ayrıca, Bankalararası Kart Merkezi ile kendi TechPOS’unu üretmek için başvuru yaptıklarını ve bu durumun kapsayıcı hizmetlerini güçlendireceğini belirtti.

 

 

AVRUPA VE MENA BÖLGESİ

 

Horepay ile Türkiye’de kapalı devre ödeme sistemleri alanında lider marka olmayı hedeflediklerini anlatan Ardıç, “Avrupa ve 

MENA bölgelerinde marka bilinirliğini artırarak, daha fazla işletmeye ulaşmayı planlıyoruz. En büyük hedefimiz ise geleneksel ödeme yöntemlerine alternatif olarak dünya genelinde geçerli bir ödeme sistemi geliştirmek” diye konuştu. 

 

BTM ile mentorlara kolay ulaştık

 

“Girişimimizi artık daha farklı pazarlara açmak için araştırmalar yaparken, başarılı startuplara ev sahipliği yaptığını bildiğimiz BTM’nin çağrısına başvurduk ve Kuluçka Programı’na kabul edildik” sözleriyle BTM deneyimini aktaran Lütfi Ardıç, BTM’nin mentor hizmetlerinden oldukça faydalandıklarını söyledi.

 

Ardıç, normal şartlarda ulaşılması zor olan mentorlara kolayca erişim sağladıklarını ve ihtiyaç duydukları konularda uzmanlardan tecrübe kazandıklarını ifade etti. 

16 Ekim 2024 Çarşamba

Jandarma Genel Komutanlığı’na 300 lojistik, 10 bando alt branşlarında olmak üzere 310 uzman erbaş alınacak. Kimler başvurabilir? Başvuru şartları neler? Başvuru için son gün ne zaman? İşte detaylar…

Resmi Gazete'de Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’ndan yayımlanan ilana göre, başvurular 23 Ekim ile 6 Kasım tarihleri arasında internet üzerinden yapılacak.

 

KİMLER BAŞVURABİLİR?

Başvuru yapabilecek 1 Ocak 2024 itibarıyla 20 yaşından gün almış ve 27 yaşını bitirmemiş adaylardan, 2023-2024 KPSS'den 50 ve üzeri puana sahip olma şartı aranacak.

 

BAŞVURU İÇİN SON GÜN NE ZAMAN?

Başvuruların başlama ve bitiş saatleri, temini yapılacak uzman erbaş alt branşları, temin şartları ve diğer detaylar https://vatandas.jandarma.gov.tr, www.jsga.edu.tr ve https://kamuilan.sbb.gov.tr internet sitelerinde yayımlanacak.

23 Ekim 2024 Çarşamba

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), jeopolitik çatışmalar ve iklim değişikliğinden kaynaklanan aksamaların kritik deniz geçiş noktalarını tehdit ettiği ve küresel ekonomi, gıda güvenliği ve enerji arzının artan risk altında olduğu uyarısında bulundu.





UNCTAD, "Deniz Taşımacılığı 2024 Değerlendirmesi: Deniz Geçiş Noktalarının Seyri" başlıklı raporunu, basın toplantısında açıkladı.

Rapora göre, küresel deniz ticareti 2022'deki daralmanın ardından toparlanma eğilimine girdi ve 2023'te yüzde 2,4 büyüyerek yaklaşık 12,3 milyon tona ulaştı.

Bu yıl ise deniz ticaretinin demir cevheri, kömür ve tahıl gibi dökme yük emtialarının yanı sıra konteynerle taşınan mal talebinin artmasıyla yüzde 2'lik mütevazı bir büyüme göstermesi bekleniyor.

Geçen yıl yüzde 0,3 büyüyen konteyner ticaretinin bu yıl yüzde 3,5 artış göstereceği tahmin edilirken, UNCTAD'a göre bu rakamlar daha derin zorlukları maskeliyor. Bu nedenle, küresel deniz ticaretinde uzun vadeli büyüme, sektörün Ukrayna'daki savaş ve Orta Doğu'da artan jeopolitik gerginlikler gibi devam eden zorluklara nasıl uyum sağlayacağına bağlı olacak.

ROTALARIN UZAMASI YÜKSEK MALİYET VE EMİSYONLARA YOL AÇIYOR

Dünyadaki kritik deniz geçiş noktaları aksamalarla karşı karşıya kalarak gecikmelere, rota değişikliklerine ve daha yüksek maliyetlere neden oldu.

Küresel ticaretin kritik arterlerini oluşturan Panama ve Süveyş kanallarındaki trafik, 2024 ortasında, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 50'nin üzerinde düşüş gösterdi.

Bu gerileme, Panama Kanalı'nda iklim değişikliği kaynaklı düşük su seviyeleri ve Süveyş Kanalı'nı etkileyen Kızıldeniz bölgesindeki çatışmaların patlak vermesinden kaynaklandı.

Aden Körfezi ve Süveyş Kanalı'ndan geçen gemilerin tonajı da sırasıyla yüzde 76 ve yüzde 70 azaldı.

Gemilerin rotalarını Kızıldeniz'den Ümit Burnu'na çevirmesiyle, bölgedeki gemi varışları yüzde 89 arttı. Bu durum mal akışının sürdürülmesine yardımcı olurken, maliyet artışları, gecikmeler ve karbon emisyonlarının yükselmesine yol açtı.

UNCTAD, Uzak Doğu-Avrupa rotasında 20-24 bin TEU konteyner gemisinin, Süveyş Kanalı yerine Afrika'yı dolaşarak seyahat ettiğinde, Avrupa Birliği'nin (AB) Emisyon Ticaret Sistemi kapsamında sefer başına 400 bin dolar ek emisyon maliyetine maruz kaldığını hesapladı.

Daha uzun süren rotalar, liman tıkanıklığının artmasına, daha yüksek yakıt tüketimi ve mürettebat ücretleri, sigorta primleri ve korsanlık riskine maruz kalma ihtimalinin artmasına da neden oldu.

Geçen yıl küresel ton-mil dengesi yüzde 4,2 artarak maliyet ve emisyonların yükselmesine yol açarken, rotaların uzaması küresel lojistik ve tedarik zincirleri üzerinde baskı oluşturdu.

 EN KÖTÜ ETKİLERİ AZ GELİŞMİŞ ÜLKELER YAŞIYOR

Yaşanan aksaklıklar ve artan maliyetlerden tüm ülkeler eşit şekilde etkilenmiyor. Gelişmekte Olan Küçük Ada Devletleri (SIDS) ve En Az Gelişmiş Ülkeler (LDC), en kötü etkileri yaşıyor.

Hesaplamalara göre, Kızıldeniz ve Panama Kanalı'ndaki krizin devam etmesi durumunda küresel tüketici fiyatları 2025 sonuna kadar yüzde 0,6 artabilir. SIDS için potansiyel etkinin daha şiddetli olma riski bulunuyor.

Denizcilik sektörünün iklim değişikliğinin artan etkileri ve diğer aksamalara karşı dayanıklılık ihtiyacının aciliyetini de vurgulayan UNCTAD'a göre, sektördeki bir diğer acil sorun da güvenliği,  kirlilik kontrolünü ve denizci refahını zayıflatan sahte gemi tescilleri ve bundaki artış.

UNCTAD, denizcilik sektörünün artan zorluklarla karşı karşıya kaldığı bu dönemde, kritik geçişlerdeki kesintilerin ele alınması, düşük karbonlu ve yeşil denizciliğe yatırım yapılması, liman verimliliği ve adaptasyonunun artırılması, iç bölge bağlantılarının geliştirilmesi ve sahte gemi tescillerine karşı mücadele edilmesi çağrısında bulundu.

"TÜKETİCİ KEMER SIKIYOR, YATIRIMCI BEKLE-GÖR MODUNDA"

UNCTAD Teknoloji ve Lojistik Direktörü Shamika Sirimanne, basın toplantısında, küresel deniz ticaretinin bu yıl yüzde 2 büyümesini beklediklerini belirterek, 2025-2029 döneminde yıllık bazda yüzde 2,4 artış öngördüklerini dile getirdi.

Orta vadedeki bu büyümenin teknolojik gelişmeler, yeşil dönüşüm ve deniz ticareti altyapısına yönelik yatırımlara ilginin yeniden canlanmasıyla destekleneceğini söyleyen Sirimanne, "Ancak küresel deniz ticaretinin büyümesi üzerinde aşağı yönlü riskler oldukça baskın. Jeopolitik gerginlikler, süregelen çatışmalar ve savaşlar, uluslararası ticareti oldukça olumsuz etkiliyor. Birçok düşük gelirli ülke borç yüküyle karşı karşıya kalıyor, yüksek borçlanma maliyetleriyle boğuşuyor ve dış şokları yönetmekte zorlanıyor. Gelecek belirsiz olduğunda, biz tüketiciler olarak kemer sıkıyoruz. Yatırımcılar ise bekle-gör moduna geçiyor ve ekonomi ve beraberinde uluslararası ticaret de zarar görüyor." diye konuştu.

UNCTAD Ticaret Lojistiği Birimi Başkanı Jan Hoffmann da kritik deniz geçiş noktalarını etkileyen sorunlar nedeniyle navlun fiyatlarının arttığını ve bu artışın tüketici fiyatlarına yansıyacağını belirterek, "Eğer bu geçiş noktalarındaki kriz devam eder ve navlun fiyatları yüksek kalmayı sürdürürse, tüketici fiyatları 2025 sonuna kadar yüzde 0,6 artabilir. Bu oran SIDS ülkelerinde yüzde 0,9. Yani küresel ortalamanın neredeyse yüzde 50 daha fazlası." uyarısında bulundu.

22 Ekim 2024 Salı