tatil-sepeti

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

İstanbul’da SGK’ya bağlı 1 milyon 700 bin işyeri bulunuyor. Bunların yaklaşık
700 bini iş sağlığı ve güvenliği hizmeti hiç almamış. Üzerinden 4 yıl geçen İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun sağlıklı bir şekilde uygulanması için çalışmalar sürerken, çoğunluğu yapı sektöründe olmak üzere 6 milyon 700 bin kişinin istihdam edildiği tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde iş sağlığı ve güvenliğinin bir parçası olarak artık mesleki yeterlilik belgesi olmayan çalışamıyor.

VERİMLİLİK ARTIŞI

Sürdürülebilir iş güvenliğinin ürün kalitesini artırdığını söyleyen Ortak Sağlık ve
Güvenlik Birimleri Derneği Genel Başkanı Cengiz İmeci, bu tespitini İstanbul Ticaret Odası’nda gerçekleşen “Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Uygulamaları” konulu zümre toplantısında dile getirdi. İstanbul Ticaret Odası Restorasyon ve İzolasyon Meslek Komitesi’nin öncülüğünde düzenlenen toplantıda konuşan İmeci, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun yürürlüğe girmesinin üzerinden 4 yıl geçmesine karşın hâlâ bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğunu dile getirdi. İş sağlığı ve güvenliğinin bir parçası olarak artık mesleki yeterliliği olmayanların çalışamayacak olması konusuna da değinen İmeci, “Bu çok önemli bir uygulama ancak hâlâ belge almayan 100 binlerce çalışan var” diye konuştu.

HAPİS CEZASI

Toplantıda konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı İstanbul Grup Başkan Yardımcısı M. Nuri Görücü de iş sağlığı ve güvenliğinin işverenler tarafından yeterince bilinmediğini ifade etti. Görücü, denetimlerin önleyici bir yaklaşımla gerçekleştirildiğini belirterek, teftişlerin idari yaptırımları olduğunu kaydetti.

Görücü, “Denetimlerimizde hayati tehlike görünce o tehlike giderilene kadar işi durduruyoruz. Eğer durdurulmuş bir işyerinde izinsiz üretime başlanırsa bunun 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası var. Her işyeri kendi özelinde risklerini belirlemeli ve buna göre tedbirlerini almalı yaklaşımıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.

UZMAN DA SORUMLU

İşyerlerinde çalışan iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarının önemli sorumlulukları olduğunu dile getiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişi Muhammed Çelik de artık alt işverenlerin de denetlendiğini söyledi. Çelik, “Eğer iş sağlığı ve güvenliği uzmanları tarafından işyerlerinde uygunsuz bir durum tespit ediliyorsa bunun raporla kayıtlı hale getirilmesi lazım. Eğer işveren her şeye rağmen bu olumsuzluğu gidermiyorsa, uzmanın bunu Bakanlığa bildirmesi gerekiyor” dedi.

RASTGELE YÖNTEMLE OLMAZ

İstanbul Ticaret Odası Restorasyon ve İzolasyon Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Sultan Hızıroğlu, yapı sektörünün ölümlü iş kazaları sıralamasında ne yazık ki birinci olduğunu söyledi. Hızıroğlu, “Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği rastgele yöntemlerle sağlanmaz. Konunun sistematik bir şekilde ele alınmasına ihtiyaç var” diye konuştu.

ÇALIŞANLAR YASAYI BİLMİYOR

A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Bülent Oral, “Aslında 6331 sayılı yasa çok ciddi bir yasa. İşyerlerinde tamamen uygulandığında çok şey değişecek” dedi. İşverenin de iş sağlığı ve güvenliği uzmanına yardımcı olması gerektiğini ifade eden Oral, yasayı çalışanların da bilmediğini söyledi.

31 Mayıs 2016 Salı

Etiketler : Gündem

Ticaret Bakanlığı Basın Müşaviri Fatih Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu belirterek, "Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'ten, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır” dedi.


 

Basın Müşaviri Uysan, sosyal medya hesabı X'ten, Ticaret Bakanlığının, "İsrail'le ticaretin 3. ülkeler üzerinden sürdüğü" iddialarını yalanladığı açıklamasına atıfta bulunarak, konuya ilişkin paylaşım yaptı.

 

Cumhuriyet Halk Partisinin başkan yardımcısının, "İsrail İstatistik Kurumu"nun verilerine işaret ederek İsrail ile ticaretin sürdüğüne ilişkin açıklamalarını şaşkınlık ve üzüntüyle izlediklerini bildiren Uysan, şu değerlendirmelerde bulundu: "İsrail zulmü altında Filistin, Gazze ve Batı Şeria'da 41 bin kişinin şehit olduğu, Lübnan'da daha iki gün önce onlarca kişinin can verdiği ve binlerce kişinin yaralandığı bir dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve Türk halkı cansiperane bir şekilde Filistin halkı ile birlikte mücadele ederken, dünyada İsrail ile tüm ticareti durdurmuş tek ülke Türkiye iken, yapılan bu mesnetsiz ve İsrail makamları ile işbirliği yaparak yalan ve çarpıtma amaçlı açıklamaların, Filistin davası ve Filistinlilerin menfaatleri ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.

Sadece İsrail'in menfaatlerine hizmet ediyorlar. Bu açıklamaların en acı ve utanılacak tarafı, söz konusu açıklamalarda Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi gümrük ve dış ticaret sistemleri ve Türkiye İstatistik Kurumunun şeffaf ve gerçek veri ve istatistikleri dururken İsrail servislerinin ve kurumlarının dezenformasyon amaçlı verilerinin kaynak gösterilmesidir. Başlı başına bu bile, bu açıklamayı gerçekleştiren siyasi ve bir kısım medya zevatın Filistinlileri ağzına dahi almazken Türkiye'yi ve hükümeti yıpratmak hedefiyle İsrail'in çıkarlarına hizmet ettiğini, kimlerden bilgi ve yönlendirme aldığını açıkça ortaya koymaktadır. Tek dertleri, dünyada Filistin için en çok uğraşan, İsrail soykırımı karşısında onurlu ve haysiyetli bir duruş ve politika izleyen ve Filistinli tüm yetkililerin devamlı teşekkür ettiği Türkiye'nin ve hükümetinin mazlum Filistin için verdiği büyük çabalarına zarar vermektir. Zaten İsrail makamlarının sosyal medya paylaşımlarında onları överek atıf yaptığına zaman zaman şahit olduk."

 

Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu vurguladı.

 

"Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'te, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır." ifadesini kullanan Uysan, şunları bildirdi: "Açıkladığımız gibi, sadece Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığının uygunluk verdiği, Filistinlilere ulaştırılan ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünler, bu uygunluk sonrası varış yeri Filistin olmak şartıyla sevk edilebilmektedir. Hal böyleyken bu yalan ve iftira korosunun amacı, Türkiye'nin tüm dünya ülkelerine yaptığı ihracatı bile sabote etmek, İsrail çıkarlarına hizmet etmek ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünleri dahi temin etme süreçlerine zarar vermektir. Bu konuda Ticaret Bakanlığımız, gerekli açıklamayı iki gün önce yapmıştır."

20 Eylül 2024 Cuma

Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 2,22, dolar/TL yüzde 0,56, avro/TL yüzde 1,17 ve altının gram fiyatı yüzde 1,92 artış kaydetti.


 

BIST 100 endeksi, en düşük 9.567,10 ve en yüksek 10.008,72 puanı gördükten sonra haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 2,22 değer kazanarak 9.900,25 puandan tamamladı.

 

Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 1,92 artışla 2 bin 866 liraya, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 3,33 yükselişle 19 bin 124 liraya çıktı.

 

Geçen hafta sonu 4 bin 650 lira olan çeyrek altının satış fiyatı yüzde 3,23 artarak 4 bin 800 liraya yükseldi.

 

Bu hafta ABD doları yüzde 0,56 değer kazanarak 34,1150 liraya, avro da yüzde 1,17 artışla 38,0680 liraya çıktı.

 

Yatırım fonları bu hafta yüzde 1,89 ve emeklilik fonları yüzde 2,36 değer kazandı.

 

Kategorilerine göre bakıldığında ise yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 4,40 ile "hisse senedi" fonları oldu.

20 Eylül 2024 Cuma