tatil-sepeti

HABER: CEYHUN KUBURLU

Transfer sezonunda döviz kurlarının yükselmesi kulüplerin transfer politikalarını da değiştirdi.
Bu sezon kulüpler genç ve maliyeti düşük oyunculara yöneldi. Bu sistemin kalıcı olması için çalışılacağını anlatan yetkililer, “Portekiz bunu yıllardır uyguluyor. Kulüplerin harcamaları çok düşük. Genç oyuncuları kadrolarına katıyorlar ve yeşil sahada başarılı oluyorlar. Şimdi bu modelin Türkiye’de uygulanması için çalışılıyor. Bu bizim için büyük bir fırsat.
80 milyon nüfuslu Türkiye’nin her yıl birkaç yıldız futbolcu çıkaracağını tahmin ediyoruz” diye konuştu.

200 MİLYON EURO HEDEFİ

Türk futbolunun iyi bir ihracatçı olacağını anlatan yetkililer, şu bilgileri verdi: “Son üç yıldır Türk futbolu yaklaşık 150 milyon Euro’luk futbolcuyu yurtdışına gönderdi. Bu çok iyi bir rakam. Ama aldığı oyuncular da fazlaydı. İlk defa bu sezon transfer harcamaları azaldı. Futbolcu satışları da sürüyor. Eğer böyle devam ederse Türkiye 5 yıl sonra düzenli olarak her sezon 200 milyon Euro’luk oyuncu satışı yapabilir konuma gelecek. Bu, kulüplerin mali açıdan rahatlamasını sağlarken, Türk gençleri için de büyük bir fırsat olacak. Bugün Portekiz, bu sistemi en iyi uygulayan ülkelerden biri konumunda. Sadece bir takım yılda 150 milyon Euro’luk futbolcu satıyor. Portekiz takımları Avrupa kupalarında da her yıl başarılı sonuçlar alıyor.
Bizim bu ülkeden eksiğimiz yok, fazlamız var. Türk gençlerine fırsat verildiğinde neler yapabileceklerini göreceksiniz.”

PARA TÜRKİYE’DE KALIR

Son yıllarda Beşiktaş’ın bu alanda iyi bir örnek teşkil ettiğini belirten yetkililer, “Bu sezon itibariyle Fenerbahçe ve Bursaspor’da bu sistemin uygulandığını görüyoruz. Maliyetsiz gençlerle yola devam eden birçok Anadolu kulübü var. Bu sayede hem dövizin yurtdışına çıkışını engelliyoruz hem de gençlere fırsat veriyoruz. Gençlere fırsat verildiği taktirde neler yapılabileceğini görmek hiç de zor değil. Futbolun artık değer yaratan ülkesi konumuna gelmemiz gerekiyor” dedi.

İNGİLTERE VE İSPANYA ÖNDE

Türk oyunculara son yıllarda en çok ilgi gösteren liglerin İspanya ve İngiltere olduğunu belirten yetkililer, “Bu sezon Çağlar Söyüncü de İngiltere’de forma giyecek. Diğer yandan İspanya’da oynayan birçok Türk oyuncu var. Bunların sayısı hızla artıyor. Bu ligler ekonomik büyüklük açısından en üst seviyedeler. Bizim bu liglere futbolcu satarak daha çok döviz girdisi elde etmemiz gerekiyor. Bazı takımlar da genç oyuncularını Hollanda ligine gönderip burada pişmelerini sağlıyor. Bu da bir model olabilir” diye konuştu.

27 Ağustos 2018 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), makrofinansal istikrar ve parasal aktarım mekanizmasının desteklenmesi amacıyla bazı adımlar attı.



Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'dan (TCMB) yapılan duyuruya göre, Türk lirası (TL) mevduat hesaplarına uygulanan zorunlu karşılık oranları ile yabancı para (YP) mevduat için TL cinsinden tesis edilmesi gereken zorunlu karşılık oranı değiştirildi.


Buna göre, kısa vadeli TL mevduatta yüzde 12 olan oran yüzde 15'e, uzun vadeli TL mevduatta yüzde 8 olan oran da yüzde 10'a çıkarılırken, YP mevduat için TL tesis oranı yüzde 8'den yüzde 5'e indirildi. Zorunlu karşılıklar, 27 Eylül 2024'te tesis edilecek.


TL mevduat için tesis edilmesi gereken zorunlu karşılıklara faiz uygulamasında TL'ye geçiş oranı koşulu kaldırıldı.


TL'ye geçiş oranı seviyesine göre uygulanan azami komisyon oranı yüzde 5'ten yüzde 8'e yükseltildi.



21 Eylül 2024 Cumartesi

Etiketler : Merkez Bankası TL Para

Ticaret Bakanlığı Basın Müşaviri Fatih Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu belirterek, "Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'ten, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır” dedi.


 

Basın Müşaviri Uysan, sosyal medya hesabı X'ten, Ticaret Bakanlığının, "İsrail'le ticaretin 3. ülkeler üzerinden sürdüğü" iddialarını yalanladığı açıklamasına atıfta bulunarak, konuya ilişkin paylaşım yaptı.

 

Cumhuriyet Halk Partisinin başkan yardımcısının, "İsrail İstatistik Kurumu"nun verilerine işaret ederek İsrail ile ticaretin sürdüğüne ilişkin açıklamalarını şaşkınlık ve üzüntüyle izlediklerini bildiren Uysan, şu değerlendirmelerde bulundu: "İsrail zulmü altında Filistin, Gazze ve Batı Şeria'da 41 bin kişinin şehit olduğu, Lübnan'da daha iki gün önce onlarca kişinin can verdiği ve binlerce kişinin yaralandığı bir dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz ve Türk halkı cansiperane bir şekilde Filistin halkı ile birlikte mücadele ederken, dünyada İsrail ile tüm ticareti durdurmuş tek ülke Türkiye iken, yapılan bu mesnetsiz ve İsrail makamları ile işbirliği yaparak yalan ve çarpıtma amaçlı açıklamaların, Filistin davası ve Filistinlilerin menfaatleri ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.

Sadece İsrail'in menfaatlerine hizmet ediyorlar. Bu açıklamaların en acı ve utanılacak tarafı, söz konusu açıklamalarda Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi gümrük ve dış ticaret sistemleri ve Türkiye İstatistik Kurumunun şeffaf ve gerçek veri ve istatistikleri dururken İsrail servislerinin ve kurumlarının dezenformasyon amaçlı verilerinin kaynak gösterilmesidir. Başlı başına bu bile, bu açıklamayı gerçekleştiren siyasi ve bir kısım medya zevatın Filistinlileri ağzına dahi almazken Türkiye'yi ve hükümeti yıpratmak hedefiyle İsrail'in çıkarlarına hizmet ettiğini, kimlerden bilgi ve yönlendirme aldığını açıkça ortaya koymaktadır. Tek dertleri, dünyada Filistin için en çok uğraşan, İsrail soykırımı karşısında onurlu ve haysiyetli bir duruş ve politika izleyen ve Filistinli tüm yetkililerin devamlı teşekkür ettiği Türkiye'nin ve hükümetinin mazlum Filistin için verdiği büyük çabalarına zarar vermektir. Zaten İsrail makamlarının sosyal medya paylaşımlarında onları överek atıf yaptığına zaman zaman şahit olduk."

 

Uysan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, hükümeti ve halkıyla topyekun Filistin'in yanında olduğunu vurguladı.

 

"Türkiye'nin gümrük sistemi kısmen 9 Nisan 2024'te, tamamıyla 2 Mayıs 2024'ten beri ihracat ve ithalatta İsrail'e kapalıdır." ifadesini kullanan Uysan, şunları bildirdi: "Açıkladığımız gibi, sadece Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığının uygunluk verdiği, Filistinlilere ulaştırılan ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünler, bu uygunluk sonrası varış yeri Filistin olmak şartıyla sevk edilebilmektedir. Hal böyleyken bu yalan ve iftira korosunun amacı, Türkiye'nin tüm dünya ülkelerine yaptığı ihracatı bile sabote etmek, İsrail çıkarlarına hizmet etmek ve Filistinli mazlumların ihtiyacı olan ürünleri dahi temin etme süreçlerine zarar vermektir. Bu konuda Ticaret Bakanlığımız, gerekli açıklamayı iki gün önce yapmıştır."

20 Eylül 2024 Cuma