ABD Merkez Bankası (Fed), küresel jeopolitik gerilimlerin kötüleşmesinin küresel piyasaları geniş çapta olumsuz etkileyebileceğini bildirdi.



 

ABD Merkez Bankası (Fed), Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu’nun ekim sayısını yayımladı.

 

Raporda, küresel jeopolitik gerilimlerin kötüleşmesinin, küresel piyasalara geniş çapta olumsuz etkisinin olabileceği aktarıldı.

 

İsrail’e yönelik saldırının Rusya’nın Ukrayna’ya karşı devam eden savaşıyla birlikte jeopolitik gerilimleri artırdığı belirtilen raporda, bu gerilimlerin bölgesel gıda, enerji ve diğer emtia ticaretinde sürekli kesinti olasılığı da dahil olmak üzere küresel ekonomik faaliyet için önemli riskler oluşturduğu kaydedildi.

 

Raporda, “Bu çatışmaların artması veya diğer jeopolitik gerilimlerin kötüleşmesi, özellikle tedarik zincirlerinde uzun süreli aksamalar ve üretimde kesintiler olması durumunda, ekonomik faaliyeti azaltabilir ve dünya çapında enflasyonu artırabilir.” Değerlendirmesinde bulunuldu.

 

Bankanın raporunda, küresel finansal sistemin, risk iştihanın azalmasından, varlık fiyatlarındaki düşüşlerden ve ABD’dekiler de dahil olmak üzere risk altındaki işletmeler ile yatırımcıların zararlarından etkilenebileceği belirtildi.

 

“KALICI ENFLASYON KÜRESEL FİNANSAL SİSTEM İÇİN RİSK OLUŞTURABİLİR”

 

ABD ve diğer gelişmiş ekonomilerdeki kalıcı enflasyonun küresel finansal sistem için risk oluşturabileceğine de dikkat çekilen raporda, enerji fiyatlarının son aylarda önemli ölçüde arttığı ve bu durumun işletmelerin müşterilerine yansıtabileceği maliyet baskılarının yenilenmesine yol açtığı aktarıldı.

 

Raporda, enflasyonun herhangi bir kaynaktan beklenmeyen bir şekilde kalıcı hale gelmesinin, faiz oranlarında yukarı yönlü revizyonlara yol açabileceği belirtildi.

 

Ekonomik büyümedeki önemli bir yavaşlamanın da finansal sistem için risk oluşturabileceği ve ticari gayrimenkul piyasasında zorluklara neden olabileceğine işaret edilen raporda, büyümedeki yavaşlamanın finansal olmayan işletmelerin karlarının azalmasına ve muhtemelen bazı firmalarda finansal stres ile temerrütlere yol açacağı aktarıldı.

 

Raporda, bu tür dinamiklerin iş kayıplarına ve hanehalkı üzerinde baskıya yol açarak potansiyel olarak hafif bir ekonomik durgunluğa neden olabileceği ifade edildi.

 

"ÇİN'DEKİ YAVAŞLAMA DÜNYA GENELİNDE PİYASALARI ZORLAYABİLİR"

 

Çin'in ekonomik büyümesindeki daha fazla yavaşlamanın da Çin'deki finansal stresi kötüleştirebileceği ve dünya genelinde piyasaları zorlayabileceğine işaret edilen raporda, Çin'den kaynaklanan streslerin diğer gelişmekte olan piyasa ekonomilerini, özellikle de Çin ile ticarete veya Çinli kuruluşlar tarafından sağlanan krediye bağımlı olan ekonomileri etkileyebileceği kaydedildi.

 

Raporda, ekonomisinin ve finansal sisteminin büyüklüğü göz önüne alındığında, Çin'deki finansal streslerin, ekonomik faaliyetlerde aksamalar, risk algısının bozulması ve muhtemelen doların keskin bir şekilde değer kazanması yoluyla küresel piyasaları daha geniş anlamda zorlayabileceği ve potansiyel olarak ABD'yi de etkileyebileceği aktarıldı.

 

Öte yandan ABD'de Silikon Vadisi Bankası'nın (SVB) batışıyla bankacılık sektöründe yaşanan stresin de ele alındığı raporda, bankacılık sektörünün genel olarak yüksek düzeyde likiditeyi koruduğu ancak bazı bankaların finansman baskısıyla karşı karşıya kalmaya devam ettiği belirtildi. Raporda, mart ayından bu yana sektördeki dalgalanmanın azaldığı ve mevduat çıkışlarının büyük ölçüde istikrar kazandığı kaydedildi.

21 Ekim 2023 Cumartesi

Çin’in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yatırımı 2023’te yüzde 16 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptığı yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

NECMİ UYSAL

 

Çin ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında artan ekonomik ilişkilere paralel olarak Çin’in BAE’deki yatırımları 2023 yılında yüzde 16 artış ile 1.3 milyar dolara yükseldi. 

 

TOPLAM YATIRIMIN YÜZDE 60’I

 

Bu rakam tüm Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptıkları toplam yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

BAE’NİN ÇİN’DEKİ YATIRIMLARI YÜZDE 120 ARTTI

 

Diğer taraftan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Çin’deki yatırımları ise geçtiğimiz yıl yüzde 120 artış gösterirken, Arap ülkelerinin Çin’de yaptıkları yatırımların yüzde 90’ına karşılı geliyor. 

 

PETROLE BAĞIMLILIKTAN KURTULMA ÇABASI

 

Birleşik Arap Emirlikleri de Suudi Arabistan’ın yaptığı gibi ekonomisini petrole bağımlılıktan kurtarıp çeşitlendirmeye çalışıyor. 

 

Bu kapsamda Çin ile BAE arasındaki karşılıklı ekonomik ilişkiler artış gösterme eğiliminde. 

 

EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI

 

Nitekim BAE, Çin’in Arap ülkeleri arasındaki en büyük ikinci ticaret ortağı olurken, aynı zamanda en büyük ihracat pazarı konumunda. 

 

Diğer taraftan BAE, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım pazarında aktif proje bakımından 1.277 proje ve 23 milyar dolarlık yatırım ile dünyada üçüncü sırada bulunuyor.

 

Geçtiğimiz yıl körfez yatırım fonu ise Çin’de 2.3 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Merkezi Fransa'nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi, yapay zekayla ilgili ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti.


Kuruluşunun 75. yılını kutlayan Avrupa Konseyine 46 üye devletin dışişleri bakanları, yıllık toplantıları kapsamında Strazburg'da bir araya geldi.

 

Avrupa Konseyinden yapılan açıklamaya göre, üye ülkelerin dışişleri bakanları, Konsey'in çevre, göç, insan kaçakçılığı ve gazetecilerin korunması dahil farklı alanlarda gelecekte izleyeceği yolu belirledi.

 

Bakanlar, yapay zekaya ilişkin ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmenin imza faslı eylülde Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta başlayacak.

 

Hukuki bağlayıcılığı olan sözleşme, yapay zekaya başvurulurken uluslararası insan hakları, demokrasi ve hukuk devletine yönelik hukuki düzenlemelere uyulduğunu garanti altına almayı amaçlıyor.

 

Sözleşmeye üye devletlerin, yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında insan hakları düzenlemeleriyle aykırı riskleri belirlemeye, ölçmeye ve önlemeye yönelik önlemler alması gerekecek.

 

Üye devletlerden ayrıca, yapay zeka sistemlerinin eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına uymasını ve özel hayatı korumasını sağlaması isteniyor.

 

Bu arada, Ukrayna'nın desteklerini ifade eden bakanlar, toplantıda bu ülke için "Hasar Kaydı" mekanizmasının önemini de kaydetti.

 

Söz konusu mekanizma kapsamında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna topraklarında oluşan hasarların tazminat taleplerine ilişkin kanıt ve bilgiler toplanıyor.

 

Bakanlar, Ukraynalı çocukların korunması ve "kaçırılan Ukraynalı" çocukların geri getirilmesi için atılan adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

 

Toplantıda, 2025'te gençlik bakanlarını bir araya getiren bir konferans düzenlenmesi kararlaştırıldı.

 

BAKANLAR KOMİTESİ BAŞKANLIĞINI LİTVANYA DEVRALDI

 

Toplantı kapsamında Liechtenstein, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı görevini Litvanya'ya devretti.

 

Litvanya Başbakanı İngrida Simonyte, ülkesinin Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemindeki öncelikleri hakkında bilgi verdi.

 

Buna göre, Litvanya'nın öncelikli görevleri arasında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna'yı desteklemek, Reykjavik Zirvesi'nde alınan kararları uygulamak, otoriterliğe karşı Konsey'in değerlerini korumak, demokrasiyi, insan haklarını ve üye devletlerde hukuk devletini savunmak yer alacak.

17 Mayıs 2024 Cuma