tatil-sepeti

Küresel piyasalar, başta ABD'deki istihdam raporu olmak üzere yoğun makroekonomik veri takviminin takip edileceği haftaya temkinli başladı.


 

Dünya genelinde enflasyonla mücadelenin resesyonla sonuçlanıp sonuçlanmayacağına ilişkin soru işaretleri ve Orta Doğu'daki çatışmaların ortaya koyduğu endişeler varlığını korusa da son dönemde açıklanan makroekonomik veriler piyasalarda endişelerin sınırlı kalmasına yardımcı oluyor.

 

Analistler, bu hafta açıklanacak istihdam ağırlıklı verilerden alınacak sinyallerin ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek dönemde atacağı adımlar konusunda belirleyici olabileceğini ifade ederek, söz konusu verilerin ABD ekonomisinin gidişatına ilişkin de daha çok bilgi vermesinin beklendiğini söyledi.

 

Öte yandan, Fed Başkanı Jerome Powell'ın bugün yapacağı açıklamalar yakından takip edilecek.

 

Cuma günü açıklanan verilere göre, kişisel tüketim harcamaları, ağustosta aylık yüzde 0,2 ile beklentilerin altında artış kaydetti.

 

Kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de ağustosta aylık yüzde 0,1 ve yıllık yüzde 2,2 ile beklentilerin altında arttı.

 

Fed'in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de ağustosta aylık bazda yüzde 0,1, yıllık bazda yüzde 2,7 arttı. Endeksteki yıllık değişim piyasa beklentisine paralel gerçekleşirken, artışın aylık bazda yüzde 0,2 olacağı tahmin ediliyordu.

 

Analistler, beklentilerin altında gelen enflasyon göstergelerinin, Fed'in artık iş gücü piyasasını desteklemeye ve faiz oranlarını düşürmeye devam etmeye odaklanabileceğine ilişkin beklentileri artırdığını belirtti.

 

Ayrıca, ABD'de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici güven endeksi de eylülde yukarı yönlü revize edilerek 70,1 oldu ve 5 ayın en yüksek seviyesini kaydetti.

 

Fed yetkililerinden gelen açıklamalar da piyasaların odağında olmaya devam ederken, cuma günü açıklamalarda bulunan St. Louis Fed Başkanı Alberto Musalem, faiz oranlarının "kademeli olarak" düşürülmesi gerektiğini söyledi.

 

Yılın geri kalanında birden fazla 25 baz puanlık faiz indirimi öngören Musalem, iş gücü piyasasının beklenenden daha fazla zayıflaması durumunda ise daha hızlı kesintiler yapabileceklerini ifade etti.

 

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda yıl sonuna kadar Fed'in 75 baz puanlık indirim yapacağı beklentisi güçlü kalmaya devam ederken, kasım ayında yüzde 54 ihtimalle 50 baz puanlık bir faiz indirimi yapılacağı öngörülüyor.

 

Söz konusu gelişmelerle ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi şu sıralarda yüzde 3,76 seviyesinde bulunurken, dolar endeksi 100,4'ten haftaya başladı.

 

Altının ons fiyatı ise cuma günü yüzde 0,5 değer kaybederken, şu sıralarda önceki kapanışın yüzde 0,1 altında 2.655 dolardan işlem görüyor.

 

Brent petrolün varil fiyatı haftaya artışla başlamasının ardından, şu sıralarda yüzde 0,5 yükselişle 72,3 seviyesinde bulunuyor.

 

Cuma günü, Dow Jones endeksi yüzde 0,33 yükselirken, S&P 500 endeksi yüzde 0,13 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,39 geriledi. Dow Jones endeksi cuma günü, gün içinde 42.628,32 puanı görerek rekor kırmasının ardından 42.313,00 puanla tüm zamanların en yüksek kapanışını gerçekleştirdi. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni haftaya pozitif bir seyirle başladı.

 

Avrupa borsalarında cuma günü alış ağırlıklı bir seyir hakim olurken, bugün gözler Almanya'da açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksine (TÜFE) çevrildi.

 

Avrupa Merkez Bankasının (ECB) gevşeme sürecinin hızı ve büyüklüğüne yönelik belirsizlikler varlığını korurken, bölgede enflasyonist baskıların azalmasının ve ekonomik aktivitedeki durgunluk sinyallerinin bankanın güvercin tavrını artırabileceği tahmin ediliyor.

 

Cuma günü bölgede açıklanan verilere göre, Avro Bölgesi'nde tüketicilerin gelecek 12 aya ilişkin enflasyon beklentileri Eylül 2021'den bu yana görülen en düşük seviyeye geriledi.

 

Avro Bölgesi'nde eylül ayında Ekonomi Güven Endeksi ise 0,3 puan azalarak 96,2'ye indi.

 

Cuma günü, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 1,22, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,64, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,43 ve İtalya'da FTSE MIB endeksi yüzde 0,92 yükseldi. DAX 40 endeksi cuma günü, gün içinde 19.491,93 seviyesini görerek gün içi rekorunu kırarken, 19.473,63 puan seviyesiyle tüm zamanların en yüksek kapanışını gerçekleştirdi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar ise güne karışık bir seyirle başladı.

 

Asya tarafında haftanın ilk işlem gününde karışık bir seyir hakim olurken, Çin piyasaları sert yükselirken, Japonya piyasaları sert düştü.

 

Çin'de hükümetin geçen hafta açıkladığı ekonomik teşvikler piyasalara olumlu yansımaya devam ederken, hükümet, konut sektöründeki mevcut sorunların çözümü için bankaların mortgage faiz oranlarının düşüreceğine yönelik açıklamalarda bulundu.

 

Çin'de bugün açıklanan verilere göre eylül ayı imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 49,8 ile beklentilerin üstünde, eylül ayı Caixin imalat sanayi PMI 49,3 ile beklentilerin altında gerçekleşti.

 

Hizmet sektörü PMI ise 50,0 ve Caixin hizmet sektörü PMI 50,3 ile beklentilerin altında gerçekleşmesine karşın hizmet sektöründe ekonomik aktivitenin güçlü kalmaya devam ettiği görüldü.

 

İmalat sanayinde ekonomik aktivitenin hala zayıf olduğunu belirten analistler, açıklanan ekonomik teşviklerin ardından gelecek aylarda aktivitede canlanmanın beklenebileceğini söyledi.

 

Öte yandan, Japonya'da iktidardaki Liberal Demokrat Parti'nin (LDP) başkanlık seçimini geçmişte tarım ve savunma bakanlıkları yapan eski LDP Genel Sekreteri İşiba Şigeru kazandı.

 

İşiba gelecek günlerde LDP ve koalisyon ortağı Komeito'nun hakimiyetindeki Temsilciler Meclisi (Şuugiin) oturumunda Japonya'nın yeni başbakanı ilan edilecek.

 

Analistler, Ekonomik Güvenlikten Sorumlu Devlet Bakanı Takaiçi Sanae'nın seçileceğine yönelik beklentiler ve yeni liderin ekonomik politikaları konusundaki belirsizliklerin etkisiyle ülkedeki pay piyasalarında satış baskısının oluştuğunu belirtti.

 

Japonya'da bugün açıklanan verilere göre ağustos ayına ilişkin sanayi üretimi yüzde 3,3 azalışla beklentilerin altında gerçekleşirken, ağustos ayı perakende satışlar yüzde 0.8 ile beklentileri geride bıraktı.

 

Kapanışa yakın Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 6,6 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3 yükselirken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 4,9 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,2 düştü.

 

Cuma günü satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,53 azalışla 9.777,46 puandan tamamladı.

 

Dolar/TL, cuma günü yüzde 0,1 artışla 34,1694'ten kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışın hemen üzerinde 34,1750 seviyesinden işlem görüyor.

 

Analistler, bugün yurt içinde Hizmet Üretici Fiyat Endeksi (H-ÜFE) ve aylık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise İngiltere'de büyüme, Almanya'da enflasyon ve ABD'de Dallas Fed imalat sanayi endeksinin yanı sıra Fed başkanı Jerome Powell'ın ve ECB başkanı Christine Lagarde'ı yapacağı konuşmaların takip edileceğini belirterek, BIST 100 endeksinde 9.700 ve 9.600 puanın destek, 10.050 ve 10.200 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu kaydetti.

 

PİYASALARDA BUGÜN TAKİP EDİLECEK VERİLER ŞÖYLE:

 

10.00 Türkiye, ağustos ayı Hizmet Üretici Fiyat Endeksi (H-ÜFE)

 

14.30 Türkiye, ağustos ayı aylık para ve banka istatistikleri

 

15.00 Almanya, eylül ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)

 

16.00 Avro Bölgesi, ECB başkanı Lagarde'ın basın toplantısı

 

17.30 ABD, eylül ayı Dallas Fed imalat sanayi endeksi

 

20.55 ABD, Fed başkanı Powell'ın basın toplantısı

30 Eylül 2024 Pazartesi

Etiketler : Fed piyasa veri makroekonomik

Para piyasası fonları, yatırım fonu türleri arasında en fazla büyüme gösteren enstrüman olarak kayıtlara geçti. Sermaye piyasalarında son yıllarda gözlemlenen gelişim hız kesmeden devam ederken, yatırımcıların fonlara ilgisi de sürüyor.


 

Buna göre Portföy Yönetim Şirketleri'nin (PYŞ) yönettiği tutar geçen ay 5 trilyon 564 milyar liraya ulaştı.

 

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) verilerine göre, 23 Eylül itibarıyla yatırım fonu büyüklüğü yıl başından bu yana yüzde 119 artarak 3 trilyon 909 milyar 140 milyon liraya ulaştı. Bu dönemde toplam yatırım fonu sayısı da yüzde 16 yükselerek 2 bin 98 oldu.

 

Yatırım fonları arasında en fazla büyüklüğe 2 trilyon 7 milyar lirayla serbest fonlar sahip olurken, yıl başından bu yana yüzde 519 artışla 916,7 milyar lira büyüklüğe erişen para piyasası fonları, en fazla büyüme gösteren enstrüman olarak öne çıktı.

 

Aynı dönemde yüzde 189 artışla 135,3 milyar liralık büyüklüğe ulaşan katılım fonları ikinci olurken, onu 76 milyar lira ve yüzde 107 yükselişle kıymetli madenler fonları takip etti.

 

23 Eylül itibarıyla, yıl başından bu yana büyüme performansları sırasıyla, hisse senedi fonlarında yüzde 97, serbest fonlarda yüzde 91, fon sepeti fonunda yüzde 66, girişim sermayesi fonlarında yüzde 52, borsa yatırım fonlarında yüzde 45, karma ve değişken fonlarda yüzde 38, gayrimenkul fonlarında yüzde 35 olarak gerçekleşti.

 

Söz konusu dönemde girişim sermayesi fonları 192,6 milyar lira, hisse senedi 166,4 milyar lira, gayrimenkul yatırım fonları 102,2 milyar lira, borsa yatırım fonları 93,3 milyar lira, borçlanma araçları fonları 87,7 milyar lira, fon sepeti fonları 69,4 milyar lira ve değişken ve karma fonların büyüklüğü 62,1 milyar lira oldu.

 

Son bir yılda yatırım fonları arasında en yüksek getiriyi kıymetli madenler fonları sağladı

Öte yandan yatırım fonlarının getiri oranları karşılaştırıldığında ise son bir yılda yüzde 74,31 getiri sağlayan kıymetli madenler fonları en çok kazandıran enstrüman olurken, borsa yatırım fonlarından yüzde 62,45, katılım fonlarından yüzde 56,79 ve para piyasası fonlarından yüzde 55,42 getiri elde edildi.

 

Diğer yatırım fonlarında, karma ve değişken yatırım fonlarında yüzde 50,66, fon sepeti fonlarında yüzde 49,86, hisse senedi fonlarında yüzde 48,83, borçlanma araçları fonlarında yüzde 43,77 getiri sağlandı.

 

Son 3 yılda ise en fazla getiriyi yüzde 767,2 ile hisse senedi fonları sağlarken, onu yüzde 613,1 ile borsa yatırım fonları, yüzde 477,9 ile kıymetli madenler fonu, yüzde 454,9 ile karma ve değişken fonlar, yüzde 295,4 ile fon sepeti fonu, yüzde 266,9 ile katılım fonları, yüzde 155,4 ile borçlanma araçları fonları ve yüzde 131,7 ile para piyasası fonları izledi.

 

BES FONLARINDA EN YÜKSEK GETİRİ DEĞİŞKEN FONLARDAN ELDE EDİLDİ

 

Aynı dönemde bireysel emeklilik sistemi (BES) fonlarının da getirileri incelendi. Buna göre son bir yılda en yüksek getiriyi yüzde 83,5 ile değişken fonlar sağladı.

 

Bu dönemde altın fonları yüzde 78, esnek ve karma fonlar yüzde 58,6, fon sepeti fonları yüzde 57,5, para piyasası fonları yüzde 56,1, hisse senedi fonları yüzde 51,5, özel sektör tahvil ve bonoları (ÖST) fonları yüzde 49,1, kamu dış borçlanma araçları fonları yüzde 46,8, kamu iç borçlanma araçları fonları yüzde 42,5, katkı fonları yüzde 39,7, standart fonları yüzde 35,6, endeks fonları yüzde 21,2 kazandırdı.

 

Son 3 yılda en yüksek kazanç sağlanan BES fonu türü yüzde 926,8 ile hisse senedi fonları oldu. Hisse senedi fonlarını yüzde 786,9’luk getiriyle endeks fonları takip ederken değişken fonlar yüzde 738,2, altın fonları yüzde 521,3, esnek ve karma fonlar yüzde 453,6 kamu dış borçlanma araçları fonları yüzde 361,3, fon sepeti fonları yüzde 303,3, katkı fonları yüzde 225,7, standart fonlar yüzde 221,4, kamu iç borçlanma araçları fonları yüzde 157,8 ÖST fonları yüzde 139,7 ve para piyasası fonları yüzde 130,3 oldu.

 

OKS FONLARI GETİRİSİNDE İLK SIRADA “ATAK KLASİK” FONLAR YER ALDI

 

Son bir yılda otomatik katılım sistemi (OKS) klasik fonlarında en yüksek getiri sağlayan yüzde 68 ile atak klasik fonlar olurken, temkinli klasik fonlar yüzde 65, muhafazakar klasik fonlar yüzde 64,7 kazanç verdi. Diğer OKS fonları; agresif klasik fonlar yüzde 60,2, dengeli klasik fonlar yüzde 58,3 başlangıç klasik fonlar yüzde 56,7, dinamik klasik fonlar yüzde 50,4, standart klasik fonlar yüzde 43,8 olarak sıralandı.

 

Son 3 yılda ise agresif klasik fonlar yüzde 914, atak klasik fonlar yüzde 798,1, dinamik klasik fonlar yüzde 586,2, dengeli klasik fonlar yüzde 499,7, standart klasik fonlar yüzde 259,6, temkinli klasik fonlar yüzde 234, muhafazakar klasik fonlar yüzde 204,1, başlangıç klasik fonlar yüzde 143 getiri sağladı.

 

"PARA PİYASASI FONLARINA YATIRIMLARIN CİDDİ ÖLÇÜDE ARTTIĞINI FARK EDİYORUZ"

 

Öte yandan TKYD Başkanı Yağız Oral, yatırım fonlarında tekil yatırımcı sayısındaki artışa dikkati çekerek son dört yılda yatırımcı sayısının 3 milyon kişiden 5,2 milyona yükseldiğini belirtti.

 

Oral, "Para piyasası fonlarına yatırımların ciddi ölçüde arttığını fark ediyoruz. Kişi sayısı bakımdan en yüksek büyüme de para piyasası fonlarında yaşandı. Son dönemde mevduata farklı bir alternatif olarak gündeme geldi." değerlendirmesini yaptı.

29 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : Sermaye fon yatırım piyasa