OECD, 2060 itibarıyla OECD ve G20 ülkelerinde ekonomik büyümenin yıllık yüzde 1,7 seviyesine gerileyeceğini öngörürken, enerji dönüşümünün hızlandırılmasının, üye ülkelerdeki ekonomik büyümede ılımlı, G20 ülkelerinde ise biraz daha keskin bir düşüşe yol açacağı tahmininde bulundu.


 

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), "Uzun Vadeli Senaryo Güncellemesi: Enerji Dönüşümünün Entegrasyonu" raporunu açıkladı.

 

Raporda OECD ve G20 ülkeleri için 2050 ve 2060'a yönelik ekonomik büyüme öngörüsü "temel" ve "enerji dönüşümü" olmak üzere iki farklı senaryoda incelendi.

 

Temel ekonomik senaryoya göre, OECD ve G20 ülkelerinde gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) Kovid-19 öncesi yüzde 3 olan yıllık büyüme oranının 2060 itibarıyla yüzde 1,7'ye gerileyeceği öngörülüyor.

 

Rapora göre bu düşüşte, çalışma çağındaki nüfus ve gelişmekte olan piyasa ekonomilerindeki iş gücü verimliliği artışının yavaşlaması etkili olacak.

 

Bu dönemdeki ekonomik büyümenin büyük bir kısmını Çin ve Hindistan'ın oluşturacağı ancak Hindistan'ın ekonomik büyümedeki katkısının 2030'ların sonunda Çin'i geçeceği tahmin ediliyor.

 

OECD bölgesinde, kişi başına düşen reel GSYH büyümesinin yıllık yüzde 1,5 seviyesinde kalarak tarihsel ortalamanın oldukça altında seyredeceği öngörülüyor. Kişi başına düşen reel GSYH büyümesinin son dönemdeki performansının, G20'deki gelişmekte olan ekonomilerin çoğunda yavaşlaması bekleniyor.

 

Enerji dönüşümü senaryosunda ise tüm ülkelerin enerji dönüşümünü 2026 itibarıyla hızlandırması, 2050 itibarıyla kömürün bir enerji kaynağı olarak portföyden çıkarılması ve birincil enerji kullanımında petrol ve gazın payının sırasıyla yüzde 5 ve 10'a gerilemesi öngörülüyor.

 

Küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefiyle uyumlu olan senaryoda, küresel ekonomik büyümenin ilk olarak yıllık 0,2 ve dönüşüm sürecinin sonuna doğru ise 0,6 puan düşmesi bekleniyor.

 

Söz konusu düşüşün OECD bölgesinde daha ılımlı, gelişmekte olan G20 ülkelerinde ise daha keskin olacağı tahmin ediliyor.

 

Enerji dönüşümünün sağlanması için düşük karbonlu elektrik üretim kapasitesinin ülkelere göre değişerek 2,5 ila 25 kat artması gerekiyor. Yeni düşük karbonlu elektrik kapasitesi yatırımlarının 2025'ten sonra OECD ülkelerindeki GSYH'nin ortalama yüzde 1'ine ve G20'deki gelişmekte olan ülkelerde GSYH'nin yüzde 2,5'ine denk geleceği hesaplanıyor. 

14 Aralık 2023 Perşembe

Çin’in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yatırımı 2023’te yüzde 16 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptığı yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

NECMİ UYSAL

 

Çin ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında artan ekonomik ilişkilere paralel olarak Çin’in BAE’deki yatırımları 2023 yılında yüzde 16 artış ile 1.3 milyar dolara yükseldi. 

 

TOPLAM YATIRIMIN YÜZDE 60’I

 

Bu rakam tüm Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptıkları toplam yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

BAE’NİN ÇİN’DEKİ YATIRIMLARI YÜZDE 120 ARTTI

 

Diğer taraftan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Çin’deki yatırımları ise geçtiğimiz yıl yüzde 120 artış gösterirken, Arap ülkelerinin Çin’de yaptıkları yatırımların yüzde 90’ına karşılı geliyor. 

 

PETROLE BAĞIMLILIKTAN KURTULMA ÇABASI

 

Birleşik Arap Emirlikleri de Suudi Arabistan’ın yaptığı gibi ekonomisini petrole bağımlılıktan kurtarıp çeşitlendirmeye çalışıyor. 

 

Bu kapsamda Çin ile BAE arasındaki karşılıklı ekonomik ilişkiler artış gösterme eğiliminde. 

 

EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI

 

Nitekim BAE, Çin’in Arap ülkeleri arasındaki en büyük ikinci ticaret ortağı olurken, aynı zamanda en büyük ihracat pazarı konumunda. 

 

Diğer taraftan BAE, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım pazarında aktif proje bakımından 1.277 proje ve 23 milyar dolarlık yatırım ile dünyada üçüncü sırada bulunuyor.

 

Geçtiğimiz yıl körfez yatırım fonu ise Çin’de 2.3 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Merkezi Fransa'nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi, yapay zekayla ilgili ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti.


Kuruluşunun 75. yılını kutlayan Avrupa Konseyine 46 üye devletin dışişleri bakanları, yıllık toplantıları kapsamında Strazburg'da bir araya geldi.

 

Avrupa Konseyinden yapılan açıklamaya göre, üye ülkelerin dışişleri bakanları, Konsey'in çevre, göç, insan kaçakçılığı ve gazetecilerin korunması dahil farklı alanlarda gelecekte izleyeceği yolu belirledi.

 

Bakanlar, yapay zekaya ilişkin ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmenin imza faslı eylülde Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta başlayacak.

 

Hukuki bağlayıcılığı olan sözleşme, yapay zekaya başvurulurken uluslararası insan hakları, demokrasi ve hukuk devletine yönelik hukuki düzenlemelere uyulduğunu garanti altına almayı amaçlıyor.

 

Sözleşmeye üye devletlerin, yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında insan hakları düzenlemeleriyle aykırı riskleri belirlemeye, ölçmeye ve önlemeye yönelik önlemler alması gerekecek.

 

Üye devletlerden ayrıca, yapay zeka sistemlerinin eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına uymasını ve özel hayatı korumasını sağlaması isteniyor.

 

Bu arada, Ukrayna'nın desteklerini ifade eden bakanlar, toplantıda bu ülke için "Hasar Kaydı" mekanizmasının önemini de kaydetti.

 

Söz konusu mekanizma kapsamında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna topraklarında oluşan hasarların tazminat taleplerine ilişkin kanıt ve bilgiler toplanıyor.

 

Bakanlar, Ukraynalı çocukların korunması ve "kaçırılan Ukraynalı" çocukların geri getirilmesi için atılan adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

 

Toplantıda, 2025'te gençlik bakanlarını bir araya getiren bir konferans düzenlenmesi kararlaştırıldı.

 

BAKANLAR KOMİTESİ BAŞKANLIĞINI LİTVANYA DEVRALDI

 

Toplantı kapsamında Liechtenstein, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı görevini Litvanya'ya devretti.

 

Litvanya Başbakanı İngrida Simonyte, ülkesinin Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemindeki öncelikleri hakkında bilgi verdi.

 

Buna göre, Litvanya'nın öncelikli görevleri arasında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna'yı desteklemek, Reykjavik Zirvesi'nde alınan kararları uygulamak, otoriterliğe karşı Konsey'in değerlerini korumak, demokrasiyi, insan haklarını ve üye devletlerde hukuk devletini savunmak yer alacak.

17 Mayıs 2024 Cuma