Yılın ilk yarısı emtia fiyatlarında oynaklıkların arttığı bir dönem oldu.

Rusya-Ukrayna savaşıyla tırmanan jeopolitik risklerle ortaya çıkan arz riskleriyle emtia fiyatlarında bir yandan yükselişler görülürken, Çin'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına ilişkin gelişmelerle talebe yönelik endişeler ve ABD Merkez Bankası (Fed) başta olmak üzere dünyanın önde gelen merkez bankalarının parasal sıkılaşmaya başlaması emtia fiyatlarını olumsuz etkiledi.

Merkez bankalarının faizleri artırmasıyla ve öne çıkan resesyon endişeleriyle emtia piyasasında aşağı yönlü baskılar da hakim oldu.

Açıklanan makroekonomik veriler özellikle ABD ekonomisi için resesyon riskinin güçlendiğine işaret etmeye devam ediyor, ABD'de son 40 yılın en yüksek enflasyonuyla mücadele için agresifleşen para politikasının ülkeyi resesyona sokacağına ilişkin endişeler tırmanıyor.

Yüksek enflasyon karşısında önemli merkez bankalarının, ülkelerin resesyona girmesi olasılığına rağmen ne gerekiyorsa yapılacağına yönelik tutumu da emtia piyasasındaki iştahı törpüledi.

Bununla beraber Rusya ve Ukrayna kaynaklı arz endişeleri fiyatların yukarı yönlü hareketini destekledi. Böylece emtia piyasasında yılın ilk yarısında sert hareketlerin görüldüğü dalgalı seyir öne çıktı.

DEĞERLİ METALLERDE VE BAZ METALLERDE DÜŞÜŞLER HAKİM OLDU


Yılın ilk yarısında değerli metallerde ve baz metallerde düşüş eğilimi söz konusuydu
Bu dönemde altın yüzde 1,2, gümüş yüzde 12,9, platin yüzde 7,4 değer kaybederken, paladyum yüzde 1,7 değer kazandı. Fed'in enflasyonla mücadelede başarısız olabileceği ve daha şahin politikaların gerekebileceği endişesiyle küresel ölçekte dolar talebi artarken değerli metallere olan talep azaldı.

ABD ve Batılı ülkeler tarafından Rusya'ya yaptırım uygulanmasıyla artan risk algısı ve tedarik zincirine ilişkin endişelerle paladyumda yükselişler görüldü. Küresel otomotiv endüstrisinde arzın olumsuz etkileneceğine yönelik endişeler de paladyum fiyatlarındaki yukarı yönlü hareketi destekledi.

Baz metallerde de sert düşüşler görüldü. Tezgah üstü piyasada bakır yüzde 14,8, kurşun yüzde 17,3, alüminyum yüzde 5,7, çinko yüzde 7,1 azalış kaydetti.

Analistler, Avrupa ekonomilerindeki zayıf toparlanma ve artan enerji maliyetlerinin metallere olan talebi azalttığını söyledi.

Jeopolitik risklerin tetiklediği daha düşük büyüme veya endüstriyel üretim olasılığı, yüksek enflasyonun ekonomiyi daha fazla etkilemesi ile birlikte Kovid-19'un etkilerinin beklenenden daha uzun sürmesi bakıra talebi olumsuz etkiledi.

Bakır, küresel ekonomik aktivitede, özellikle sanayi üretiminde baz alınan referans emtia olarak öne çıkıyor. Jeopolitik risklerin yanında resesyona ilişkin endişelerin artmasıyla bakıra talepte kayda değer azalışlar görüldü.

Analistler, bakır ve demir gibi üretimde önemli yer tutan metallerin bir süredir düşüş eğiliminde hareket etmesinin dünya genelinde çarkların yavaşladığına işaret ettiğini vurguladı.

Küresel çapta alüminyum üretiminin artması fiyatının aşağı yönlü hareket etmesine neden oldu. Stoklardaki artış da metalleri etkileyen önemli bir faktör oldu.

ENERJİ EMTİALARINDA SERT YÜKSELİŞLER GÖRÜLDÜ


Yılın ilk yarısında enerji emtialarında ise değerli metaller ve baz metallerin aksine sert yükselişler görüldü. Jeopolitik risklerle beraber enerji arzına yönelik risklerin artmasıyla üretimin talebi karşılayamayacağına yönelik endişeler hakim oldu.

Ocak-Haziran döneminde Brent petrolün varil fiyatı yüzde 40, New York Ticaret Borsasında işlem gören doğal gaz da yüzde 45,4 artış kaydetti.

ABD ve Avrupa ülkelerinin Rus petrolüne yönelik ambargo uygulamasının arzı daraltacağı endişeleriyle uluslararası piyasalarda Brent petrolün varil fiyatı 130 doların üzerini görmüştü.

Suudi Arabistan'da Aramco'ya ait bir petrol rafinerisinin vurulması da Brent petroldeki yükselişi tetikledi.

Petrol ve doğal gaz fiyatları ayrıca Rus enerji şirketi Gazprom'un rubleyle ödeme sistemine uymadıkları için Bulgaristan ve Polonya'ya doğal gaz sevkiyatını durdurduğuna ilişkin haber akışıyla yükseldi.

ABD'de doğal gaz depolamalarının beklenenden az olması ve üretimdeki düşüş yıl içinde doğal gaz fiyatlarında ralliye neden oldu

Doğal gazda da Avrupa'nın enerjide alternatif pazarlar aramasıyla talebe ilişkin olumlu beklentiler bulunurken, yaz aylarının yaklaşmasıyla doğal gaz kullanılan klimaların kullanımının artacağına yönelik tahminler doğal gaz fiyatları için iyimserliği artırdı.

TARIM EMTİALARINDA DALGALI SEYİR İZLENDİ


Tarım emtialarında da yılın ilk yarısında dalgalı bir seyir izlendi. Tarım emtiaları Rusya-Ukrayna savaşından en fazla etkilenen emtia grupları arasında yer aldı. Jeopolitik risklerle birlikte teslimatların sekteye uğraması ve olumsuz hava koşullarıyla sert yükselişler etkili oldu.

Bu dönemde Chicago Ticaret Borsası'nda işlem gören buğday yüzde 14,7, mısır yüzde 4,5, soya fasulyesi yüzde 8,9, pirinç yüzde 9 arttı.

Kahve yüzde 1,8 değer kazanırken, pamuk yüzde 12,2, kakao yüzde 7,1, şeker yüzde 2 değer kaybetti.

Rusya-Ukrayna savaşının tedarik sorunlarını gündeme getirmesi ve yükselen enerji fiyatlarının etkisiyle uluslararası piyasalarda rekorlar kırmasıyla buğday fiyatları da bu yıl 13,63 dolarla tarihi zirveyi gördü.

Ukrayna-Rusya savaşı dolayısıyla dünyanın buğday ambarlarından biri olan bölgede arz şoku yaşanacağına ilişkin beklentiler buğday fiyatlarını rekor seviyeye çıkarmıştı. Söz konusu artışta, Ukrayna ve Rusya’dan buğday ihracatının durma noktasına geleceğine dair endişeler etkili olmuştu.

Ülkelerin, jeopolitik risklerle birlikte korumacı politikalar uygulamaya başlaması da fiyatlardaki artışı tetikleyen önemli unsunlar arasında yer almıştı.

Analistler, savaş nedeniyle buğday fiyatlarında görülen artışın Orta Doğu ve Afrika'da gıdaya ilişkin kıtlık olacağı konusunda endişeleri artırdığını belirtti. Diğer taraftan artan enerji maliyetleri de fiyatlar üzerinde yükseliş baskısı oluşturdu.

Jeopolitik riskler, mısır fiyatlarında da artışı tetikledi. Yükselen petrol fiyatları da mısırdaki yükselişte ana faktörlerden biri oldu. Analistler, mısırın biyodizel üretimi için kullanılan ürünlerden olduğunu vurguladı.

Soya fasulyesindeki yükselişte Güney Amerika'da görülen kurak hava koşulları etkili oldu. ABD'nin ihracatının yükselmesi ve Çin'in Brezilya'dan gerçekleştirdiği soya fasulyesi ithalatında artış olması da fiyatları destekledi.

Rusya ve Hindistan'ın pirinç ihracatında kısıtlama getireceğine yönelik haberler ve Çin'de yıl içinde salgından dolayı yaşanan kapanmalar pirinç arzında endişelere yol açtı.
​​​​​​​
Brezilya'da yaşanan soğuklar nedeniyle arza yönelik artan endişeler de kahveyi yukarı yönlü etkiledi.

FED'İN FAİZLERİ ARTIRMASINDAN SONRA EN ÇOK DÜŞÜŞ KAYDEDEN EMTİALARDAN BİRİ PAMUK OLDU


Fed'in faizleri artırmasından sonra en çok düşüş kaydeden emtialardan biri pamuk oldu.

Analistler, emtia grubunda merkez bankalarının şahin politikalarından en fazla etkilenenler arasında pamuğun ön plana çıktığına dikkati çekerken pamuğun da bakır gibi küresel ekonomik aktivitede referans kabul edilen emtiadan biri olduğunu vurguladı.

Dünyanın en büyük şeker üreticisi Brezilya'nın petrol fiyatlarını düşük tutmak için önlemler alması yıl içinde şeker fiyatlarında düşüşe neden oldu.

Analistler, Fildişi Sahili'nde yağışların artmasıyla üretimin artabileceğine ve arz fazlası olabileceğine yönelik beklentilerle, kakao fiyatlarında düşüşlerin görüldüğünü kaydetti. Arz- talep dengesizlikleri de kakao fiyatlarının gerilemesine neden oldu.

06 Temmuz 2022 Çarşamba

Etiketler : Gündem

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, mayıs ayını yüzde 3,53 artışla 10.400,48 puandan tamamlarken, yılbaşından bu yana yüzde 39,23 değer kazanarak dünyada öne çıkan endeksleri geride bıraktı.


Dünya genelinde enflasyonla mücadele kapsamında atılan adımların yavaş yavaş da olsa olumlu sonuçları makroekonomik veriler üzerinde kendini göstermeye devam ederken, ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimi konusunda aceleci davranmayacağına ilişkin endişeler varlığını korumayı sürdürüyor.

 

ABD'de yoğunlaşan bilanço döneminde, özellikle teknoloji ve yapay zeka alanında faaliyet gösteren şirketlerin beklentilerden iyi performans göstermesi pay piyasalarını yukarı yönlü destekliyor, Fed'in ne zaman faiz indirimine başlayacağına yönelik belirsizlik ise risk iştahını törpüleyen ana etken olarak öne çıkıyor.

 

Analistler, para piyasalarındaki fiyatlamaların Fed'in faiz indirimine gitme ihtimalinin yılın son çeyreğine ötelendiğine işaret ettiğini vurgulayarak, diğer önemli merkez bankalarının Fed'den önce faiz indirimlerine başlamasına kesin gözüyle bakıldığını anımsattı.

 

Özellikle, Avrupa Merkez Bankasının (ECB) ilk faiz indiriminin ardından nasıl adımlar atacağına yönelik belirsizliğin devam ettiğini aktaran analistler, söz konusu bankanın gevşeme hızının, doların diğer önemli para birimleri karşısındaki değerini etkileyebileceğini dile getirdi.

 

Analistler, olası bir "güçlü dolar" senaryosunda, pay piyasalarında oynaklığın artabileceğini ifade ederek, bu yüzden Fed'in faiz indirim zamanlamasının yatırımcıların odağında kalmayı sürdürdüğüne dikkati çekti.

BIST 100'DEN DOLAR BAZLI SON 9 YILIN EN YÜKSEK AYLIK KAPANIŞI

 

Bu yıl teknoloji şirketleri öncülüğünde New York borsasında başlayan ralli, Avrupa ve Asya pay piyasalarına da taşınırken, BIST 100 endeksi dünya genelinde önemli endeksleri geride bırakan performansına ara vermeden devam ediyor.

 

Yılbaşından bu yana ABD’de New York Borsası’nda Nasdaq endeksi yüzde 11,48, S&P 500 endeksi yüzde 10,64, Dow Jones ise yüzde 2,64 yükselirken, Avrupa tarafında Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 10,42, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 7,01, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 5,96, İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 13,64 artış kaydetti.

 

Bu dönemde, Asya’da da Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 15,04, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 3,76, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 6,06 ve Hindistan’da Sensex endeksi yüzde 2,38 yükselirken, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,72 geriledi.

 

Aynı dönemde, BIST 100 endeksi yüzde 39,23 artışla 10.400,48 puana çıkarak önemli dünya endekslerini geride bıraktı, aynı zamanda aylık kapanış rekoru kırdı. Endeks gördüğü en yüksek seviyeyi de 11.088,01 puana taşıdı.

 

BIST 100 endeksi, yılbaşından bu yana dolar bazlı da yüzde 27,41 artış kaydederek 322,94 puan olurken, 2015’in şubat ayından itibaren en yüksek aylık kapanışını gerçekleştirdi.

 

Sektör endeksleri detaylı incelendiğinde, 2024’ün başından bu yana bankacılık endeksinin yüzde 72,79, holding endeksinin yüzde 45,88 artış kaydettiği göze çarpıyor.

 

Bu yıl tüm sektör endeksleri yatırımcısını sevindirirken, en çok kazandıran yüzde 90,30 ile sigorta oldu. Ana endekslere bakıldığında ise mali endeksin yüzde 51,93’lük yükselişi dikkati çekti.

 

Bu süreç hisse bazlı incelendiğinde de BIST 100 endeksine dahil hisselerden 80’inin değer kazandığı, 20’sinin düşüş kaydettiği gözlemlendi. Ocak-mayıs döneminde en çok işlem gören hisse senetleri Türk Hava Yolları, Ereğli Demir Çelik, Türkiye İş Bankası ©, Yapı ve Kredi Bankası ile Akbank oldu.

 

Yılbaşından itibaren en fazla yükseliş kaydeden hisseler arasında yüzde 124 ile Tav Havalimanları, yüzde 93 ile Garanti BBVA, yüzde 91 ile Anadolu Sigorta ilk üç sırada yer alırken, Qua Granite yüzde 41, Hektaş yüzde 27, Europower Enerji yüzde 27 ile en çok değer kaybeden şirketler oldu.

 

Öte yandan, bu yıl BIST 100 endeksinde, günlük ortalama 108,1 milyar liralık işlem hacmi oluşurken, geçen yıl ise gün başına ortalama işlem hacmi 97,8 milyar lira olmuştu.

 

Geçen yıl, 224,9 milyar dolar ile 24 Ağustos’ta hacim rekoru kıran endeks, bu yıl 21 Mayıs’ta 215,5 milyar dolar ile tüm zamanların en yüksek ikinci hacimli gününü kaydetti.

 

TÜRKİYE’NİN 5 YILLIK CDS’İ 261 BAZ PUANA GERİLEDİ

 

Analistler söz konusu seyirde, ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele kapsamında attığı adımların etkili olduğunu vurgulayarak, ortodoks ekonomi politikalarına dönüşün ardından yerli ve uluslararası yatırımcılar arasında güvenin iyileşmesiyle birlikte TL varlıklara artan ilginin devam ettiğini kaydetti.

 

Uluslararası kurum ve kuruluşların da Türkiye ekonomisi için açıkladığı olumlu raporlara dikkati çeken analistler, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin kredi notunu yükselttiğini anımsattı.

 

Standard & Poor's (S&P), geçen hafta Türkiye'nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, kuruluş yaptığı değerlendirmede, Türkiye'de yerel seçimlerin ardından dış dengelenmenin de etkisiyle para, maliye ve gelirler politikası arasındaki koordinasyonun iyileşeceğinin düşünüldüğünü belirterek, gelecek 2 yıl içinde portföy girişlerinin artacağını, cari açığın daralacağını, enflasyon ve dolarizasyonda düşüşün öngörüldüğünü bildirmişti.

 

Fitch Ratings de mart başında Türkiye'nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltmiş, not görünümünü "durağan"dan "pozitif"e çıkarmıştı. Moody's de bu yılın başında Türkiye'nin kredi notunu "B3" olarak teyit ederek not görünümünü "durağan"dan "pozitif"e çevirmişti.

 

Analistler, gelecek dönemde enflasyonda kalıcı yavaşlamanın sağlanabilmesi ve cari açıkta düşüşün gerçekleşmesi durumunda Moody's'in 19 Temmuz'da açıklaması beklenen Türkiye değerlendirmesinde, not artışı gelebileceğine yönelik beklentilerin sıcaklığını koruduğunu söyledi.

 

Söz konusu gelişmelerle Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) de düşüş eğilimine devam ederken, cuma günü 261 baz puanla Şubat 2020'den bu yana en düşük seviyeye indi.

02 Haziran 2024 Pazar

İstanbul'da, mayısta fiyatı önceki aya göre en çok artan ürün köprü geçiş ücreti, en çok düşen ürün ise sivri biber oldu.


İstanbul Ticaret Odası (İTO), mayıs ayında kentte perakende fiyatı en fazla artan ve azalan ürünlerle değişim oranlarını açıkladı.

 

Buna göre, İTO'nun İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi'nde yer alan 242 ürünün 147'sinin perakende fiyatı artarken, 21 ürünün fiyatı düştü, 74 ürünün fiyatı ise değişmedi.

 

Mayıs ayında ulaştırma ve haberleşme harcamaları grubunda yer alan köprü geçiş ücreti yüzde 60 ile fiyatı en fazla artış gösteren ürün oldu.

 

Fiyatında artış yaşanan diğer ürünlerin bazıları, kültür eğitim ve eğlence harcamaları grubundan yüzde 43,75 ile bilimsel ve edebi kitap, yüzde 37,12 ile şehir şebeke suyu, giyim harcamaları grubundan yüzde 29,62 ile kadın iç çamaşırı, gıda harcamaları yaş kuru sebze ve meyveler alt grubundan yüzde 26,68 ile limon, ev eşyası harcamaları grubundan yüzde 23,92 ile ütü, giyim harcamaları grubundan yüzde 16,18 ile erkek iç çamaşırı, gıda harcamaları grubundan yüzde 15,90 ile kabak, yüzde 13,71 ile çikolata ve ev eşyası harcamaları grubundan yüzde 13,20 ile çamaşır suyu olarak belirlendi.

 

SİVRİ BİBER FİYATI YÜZDE 44,57 GERİLEDİ

 

Mayıs ayında gıda harcamaları yaş kuru sebze ve meyveler alt grubunda yer alan sivri biberin fiyatı yüzde 44,57 azalarak fiyatı en fazla düşen ürün oldu.

 

Fiyatında azalış izlenen diğer ürünler, gıda harcamaları grubundan yüzde 28,37 ile erik, yüzde 25,17 ile taze fasulye, yüzde 24,73 ile domates, yüzde 23,04 ile bezelye, yüzde 9,36 ile kıvırcık salata ve yüzde 9,02 ile yeşil soğan olarak kayıtlara geçti.

02 Haziran 2024 Pazar