Türkiye'deki 21 elektrik dağıtım şirketinin yatırım miktarı geçen yıl, önceki yıla göre yüzde 85.7 artarak 27.3 milyar lira oldu.



 

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) tarafından hazırlanan "Elder Sektör Raporu-2022" yayınlandı.

 

Rapora göre, enerji altyapısına yapılan yatırımlar ile ülke genelindeki elektrik dağıtım hattı uzunluğu ve trafo sayısında da artış yaşandı. 2021'de 1 milyon 363 bin kilometre düzeyinde olan toplam dağıtım hattı uzunluğu 2022'de 1 milyon 401 bin kilometreye ulaştı.

 

Türkiye genelinde 508 bin 880 olan trafo sayısı da yüzde 8,5'lik artışla 522 bin 311'e çıktı. Yatırımların bölgesel olarak dağılımında ilk sırayı 2 milyar 605 milyon lirayla Toroslar Elektrik Dağıtım AŞ (EDAŞ) alırken, bu şirketi 2 milyar 307 milyon lirayla Boğaziçi EDAŞ, 2 milyar 304 milyon liralık yatırımla GDZ EDAŞ izledi.

 

Rapora göre geçen yıl elektrik dağıtım şirketlerinin Türkiye genelinde gerçekleştirdiği yatırımların toplamı bir önceki yıla göre yüzde 85,7 artarak 14 milyar 719 milyon liradan 27 milyar 340 milyon liraya ulaştı.

 

ELEKTRİK TÜKETİMİ 253,6 TERAVATSAATE YÜKSELDİ

 

Rapora göre 2022'de "dağıtım ve iletim seviyesinden bağlı abonelerin toplam tüketimi" bir önceki sene ile hemen hemen aynı seviyede kalırken, toplam elektrik tüketimi de bir önceki yıla göre yüzde 0,23'lük artışla 253,6 teravatsaate çıktı.

 

Geçen yıl toplam tüketimin yüzde 47,73'ü sanayi abonelerinden geldi.

 

Öte yandan, 2022'de toplam tüketimin yüzde 25,45'i kamu ve özel hizmet sektörü ile diğer, yüzde 24,39'u mesken, yüzde 3,72'si tarımsal faaliyetler, yüzde 2,17'si ise aydınlatma abonelerinden geldi.

 

Raporda görüşlerine yer verilen Elder Genel Sekreteri Özge Özden, enerji sektörünün gerek teknolojik gelişmeler gerekse iklim değişikliğine yönelik politikalar sonucunda baş döndürücü bir dönüşüm sürecinden geçtiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Enerji sektörü büyük bir değişim içinde bir taraftan gündelik sorunlara cevaplar ararken bir taraftan da artık kaçınılmaz hale gelen dönüşüm gereksinimlerine çözümler bulmaya çalışıyor. 2021'de Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Paris İklim Anlaşmasını TBMM'de onayladık ve 2053'e kadar net sıfır karbon hedefine ulaşma taahhüdünde bulunduk. Bu hedefe ulaşılmasında en önemli başarı faktörü çevre dostu yeni teknolojileri üreterek insanımıza ve ekonomimize kazandırmak. Sektör olarak, teknoloji perspektifinde güneş ve rüzgar santralleri, elektrikli araçlar ve şarj istasyonları ve son olarak enerji verimliliği ve depolama sistemleri gibi günümüzün teknolojilerine odaklanırken aynı zamanda yeşil hidrojen, füzyon, karbon yakalama ve depolama gibi geleceğin ancak yakın geleceğin üretim teknolojilerine yönelik de çabalarımızı sürdürüyoruz.

06 Eylül 2023 Çarşamba

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar