Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, "Düşük karbonlu yol haritalarımız ve yeşil büyüme teknoloji yol haritaları, 6 sektörün yeşil dönüşümünde temel oluşturacak." dedi.


 

Bilişim Vadisi’nde düzenlenen "Türkiye Sektörel Düşük Karbonlu Yol Haritaları Tanıtım Programı"na katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır,  çalışmaların, işletmelerin karbon ayak izlerini azaltacağını ve yeşil dönüşümlerinde önemli kilometre taşı olacağını belirtti.

 

Bakan Kacır, iklim değişikliğinin, çevresel ve sosyoekonomik sonuçlara yol açan çok yönlü ve küresel mesele olduğuna değinerek, dünyada iklim değişikliğiyle mücadele politikaları hız kazanırken, sanayi ve teknoloji politikalarıyla bağlantısının da kuşkusuz giderek güçlendiğini anlattı.

 

Kacır, yatırım, istihdam, üretim ve ihracat rotasında büyüme politikası çerçevesinde sanayiyi sürdürülebilir ve çevreci üretim yöntemlerine yönlendirmeyi, bu anlayışla tercihten öte zorunluluk olarak gördüklerini dile getirdi.

 

Sanayiciler ve yatırımcılar için destek mekanizmaları oluşturduklarını aktaran Kacır, Organize Sanayi Bölgelerinin (OSB), Yeşil OSB'lere dönüşümünü hızlandırmak amacıyla Dünya Bankası destekli "Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi"ni hayata geçirdiklerini kaydetti.

 

Kacır, OSB'lerde yeşil ve teknolojik çözümler içeren altyapı, ileri atık su arıtma tesisi, su geri kazanımı, güneş enerjisi santralleri, sıfır atık, biyogaz tesisleri gibi projeler için çalışmaları başlattıklarına işaret ederek, Dünya Bankası işbirliğinde yeşil dönüşüm alanında şimdiye kadar gerçekleştirdikleri en kapsamlı ve en yüksek bütçeli program olan "Türkiye Yeşil Sanayi Projesi"ni geçen aylarda uygulamaya aldıklarını söyledi.

 

"SERA GAZI SALIMININ AZALTILMASI İÇİN HAREKETE GEÇTİK"

 

Bu iki önemli proje için yaklaşık 750 milyon dolar finansman sağladıklarını bildiren Kacır, tüm bu adımların yanında yeşil dönüşüm alanında uluslararası gelişmeleri yakından takip ederek, uluslararası düzenlemelerle uyumlu şekilde sanayinin rekabetçiliğini güçlendirecek adımları tespit ettiklerinden bahsetti.

 

Bakan Kacır, Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı Avrupa Birliğinin (AB), "Yeşil Mutabakat"la sera gazı emisyonlarını 2030 yılına dek en az yüzde 55 azaltma taahhüdünde bulunarak "Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması"nı hayata geçirdiğini anımsatarak, "Düzenleme kapsamında 2026'dan itibaren karbon emisyonunda öne çıkan demir-çelik, alüminyum, gübre, çimento, hidrojen ve elektrik üretim sektörlerinde ithalatçı firmalara sınırda karbon mekanizması adım adım uygulanacak. Bu nedenle özellikle üretim zincirlerinin ilk aşamalarında lokomotif sektörlere temel girdi sağlayan ve Avrupa Birliği ile ihracatımızın yaklaşık yüzde 13'üne karşılık gelen alüminyum, çelik, gübre ve çimento sektörlerinin sera gazı salımının azaltılması için harekete geçtik." diye konuştu.

 

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankasının destekleri ve ilgili paydaşlarla bu 4 sektör için "Düşük Karbonlu Yol Haritaları" hazırladıklarını ve bu kapsamda sektöre özgü öngörülen emisyon azaltımlarını tespit ettiklerini aktaran Kacır, 2053 emisyon hedefleri doğrultusunda, alüminyum sektöründe yüzde 75, çelik sektöründe yüzde 99, çimento sektöründe yüzde 93 oranında emisyon azaltımı, gübre sektöründe ise sıfır emisyon hedeflediklerini, ayrıca bu hedeflere uygun üretim teknolojileri, yatırım ihtiyaçları ve politikalarını değerlendirdiklerini ifade etti.

 

"ULUSLARARASI YATIRIMLARDAN ALACAĞIMIZ PAYI ARTTIRACAĞIZ"

Kacır, gelecek dönemde yol haritaları kapsamındaki eylemlerin uygulanmasını hızlandırmaya yardımcı olacak yatırım planını hayata geçirecekleri bilgisini paylaşarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Böylece bu 4 öncelikli sektörde ülkemizin küresel değer zincirlerine entegrasyonunu daha da güçlendireceğiz. Uluslararası yatırımlardan alacağımız payı arttıracağız. Tabii sanayimizin yeşil dönüşümünü gerçekleştirirken, 'teknoloji üreten, güçlü Türkiye' yaklaşımımız doğrultusunda ihtiyaç duyduğumuz yeşil teknolojileri yerli ve milli imkanlarla geliştirecek ve ihraç edecek altyapıyı da birlikte inşa edeceğiz. Bu kapsamda, yeşil dönüşüm alanında teknoloji geliştirme altyapımızı güçlendirmek üzere 24 AR-GE merkezimizin ve teknoparklarımızdaki 13 teknoloji girişiminin projelerine 4 milyar lira AR-GE teşviki verdik. TÜBİTAK’la bugüne kadar yeşil dönüşüm ve iklim değişikliği alanında 2 bin 918 proje ve 2 bin 754 kişiye 14,9 milyar lira destek sağladık. TÜBİTAK ile Yeşil Mutabakata uyum kapsamındaki AR-GE ve yenilik konuları ile doğrudan ilişkili projeleri öncelikli olarak desteklemeyi sürdürüyoruz."

 

Kacır, iklim değişikliğine adaptasyon ve uyuma hizmet eden AR-GE çalışmalarını planlamak ve koordine etmek üzere TÜBİTAK Temiz Enerji, İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Araştırma Enstitüsünü kurduklarını hatırlatarak, BiGG Yeşil Büyüme Çağrıları kapsamında yeşil büyümeye hizmet eden öncelikli AR-GE ve yenilik konularında 237 girişimin kurulmasını desteklediklerini kaydetti.

 

TÜBİTAK tarafından hazırlanan sektörel yeşil büyüme teknoloji yol haritalarıyla da ekonomi için kritik önemi haiz, demir, çelik, alüminyum, çimento, gübre, plastik ve kimya sektörlerinde sanayi kuruluşlarının teknolojik ihtiyaçlarını tespit ettiklerine değinen Kacır, çığır açıcı araştırma ve yenilik temelli çözümler için tüm paydaşlarla 2026, 2030 ve 2035 yıllarına ilişkin hedefleri belirlediklerini, ülkenin AR-GE ve yenilik kapasitesini geliştirmesine imkan verecek politika ve eylemleri ortaya koyduklarını anlattı.

 

"Sanayicilerin, KOBİ’lerin yeşil dönüşüm odaklı projelerine desteğe devam edeceğiz"

Bakan Kacır, şunları söyledi: "Düşük karbonlu yol haritalarımız ve yeşil büyüme teknoloji yol haritaları, 6 sektörün yeşil dönüşümünde temel oluşturacak, önümüzdeki dönemde sanayimizin 2053 Net Sıfır Emisyon hedeflerimiz doğrultusunda bizler için rehber niteliği taşıyacak. Destek programlarımızı, politikalarımızı ve projelerimizi bu çalışmaların çıktılarıyla uyumlu şekilde kurgulayarak, yeşil ekonomiye geçişimizi hızlandırmayı ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemeyi amaçlıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde inşa ettiğimiz güçlü AR-GE ve üretim altyapısı ile Türkiye, pandemi, Rusya-Ukrayna Savaşı, hammadde ve enerji krizi gibi küresel ekonominin karşı karşıya olduğu sınamaları başarıyla atlattı. Küresel tedarik zincirlerinde konumunu günden güne güçlendirerek, ihracatta yeni rekorlar kırmaya devam ediyor. Önümüzdeki dönemde birlikte yeni başarı hikayeleri yazarak, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine hep birlikte taşıyacağız. 2053 net sıfır emisyon hedeflerimize, sanayicilerimizle, girişimcilerimizle, ihracatçılarımızla ve elbette akademisyenlerimizle birlikte ulaşacağız. Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması, başta sanayi sektörü olmak üzere her alanda hem zorlukları hem de fırsatlar sunuyor."

 

Yeşil dönüşüm yol haritasından azami şekilde faydalanılmasını arzu ettiğini dile getiren Kacır, hayata geçirecekleri yeni finansman mekanizmalarıyla da sanayicilerin, KOBİ’lerin yeşil dönüşüm odaklı projelerine destek olmaya devam edeceklerini yineledi.

 

Sektörel düşük karbonlu yol haritalarının ve yeşil büyüme teknoloji yol haritalarının, sanayiciler başta olmak üzere ülke için hayırlı olmasını temenni eden Kacır, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası yetkililerine Türkiye'nin yeşil dönüşümüne verdikleri desteklerden dolayı teşekkür etti.

 

Kacır, 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 109. yıl dönümü vesilesiyle Cumhuriyet'in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve aziz şehitleri rahmetle, şükranla yad ettiğini de sözlerine ekledi.

 

Programa, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Sanayi Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar, Vali Yardımcısı Mustafa Ayhan ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Direktörü Hande Işlak katıldı.

18 Mart 2024 Pazartesi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, 14 olan mobil transformatör merkezi sayısının 2028 yılı sonu itibarıyla 24'e yükseltileceğini açıkladı.


 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz'ın Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerin ardından bölgeye sevk edilen ve enerji iletim sisteminde ilave güç ihtiyaçları ortaya çıktığında devreye alınan mobil transformatör merkezlerine ilişkin yazılı soru önergesini yanıtladı.

 

Transformatör merkezlerindeki güç transformatörlerinin veya orta gerilim baralarının devreye alınamadığında mobil transformatör merkezlerine ihtiyaç duyulduğunu belirten Bayraktar, bu durumlarda Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) Genel Müdürlüğünce analizler yapılarak mobil transformatör merkezlerinin kullanım bölgelerinin belirlendiğini aktardı.

 

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından transformatör merkezlerinin devreye alınmasıyla Adıyaman, Malatya, Kilis, Şanlıurfa, Adana, Osmaniye, Diyarbakır ve Elazığ'da mobil transformatör merkezlerine ihtiyaç duyulmadığını kaydeden Bayraktar, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Hatay'a ise 5 mobil transformatör merkezi gönderildiğini ifade etti.

 

Bakan Bayraktar, Eskişehir, Antalya, Batman, İstanbul, Denizli ve Artvin'de 9 mobil transformatör merkezinin bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: "Bugün itibarıyla toplam kurulu gücü 600 megavolt amper (MVA) olan mobil transformatör merkezlerimizin toplam kurulu gücünün 2025'te 800 MVA, 2026'da 900 MVA, 2027'de 1000 MVA, 2028 yılı sonu itibarıyla 1100 MVA'ya çıkarılmasını planlıyoruz. 2028 yılı sonu itibarıyla mobil transformatör merkezlerimizin sayısını 14'ten 24'e yükselteceğiz."

16 Mayıs 2024 Perşembe

ABD İşgücü İstatistikleri Kurumu, yaptığı çalışmayla 2022-2032 yılları arasında bugünkü mesleklerin değişim yapısını gözler önüne serdi.


NECMİ UYSAL

 

2022 yılında yapay zeka uygulaması ChatGPT’nin duyurulmasından sonra mevcut meslek gruplarının yapay zeka uygulamalarından nasıl etkileneceği gündem maddesi olmaya başladı. 

 

YENİ FIRSATLAR VE İŞ ALANLARI DA YARATIYOR

 

Diğer taraftan bu tür uygulamaların, konuşulan olumsuz etkilerinin yanında yeni fırsatlar ve iş alanları yarattığı da bir gerçek. 

 

HANGİ ALANDA YEN FIRSATLAR DOĞACAK?

 

Örneğin e-ticaretin artması ile birlikte tezgâhtarlık türü işlerde daralmaya yol açarken, taşımacılık ve depolama hizmetlerinde yeni iş imkânları yaratılmasına neden oldu.

 

ABD İşgücü İstatistikleri Kurumu tarafından yapılan çalışmaya göre 2022-2032 yılları arasında taşımacılık ve depolama hizmetleri sektörünün yıllık yüzde 8.6 büyümesi bekleniyor. 

 

SAĞLIK VE SOSYAL BAKIM HİZMETLERİ SEKTÖRÜNDE İSTİHDAM ARTACAK

 

Bunun yanında istihdamın en fazla artacağı sektör ise yüzde 9.7 ile sağlık ve sosyal bakım hizmetleri sektörü olacağı belirtiliyor. 

 

Teknolojik gelişmeden bağımsız olarak artan yaşlı nüfus nedeniyle 2032 yılı itibariyle ABD’de 2.1 milyon yeni işgücü yaratması bekleniyor. 

 

YAZILIM GELİŞTİRME VE RESTORAN AŞÇILIĞI

 

Meslek grupları açısından 2022-2032 arasında 804 bin 600 yeni işgücü ile evde bakım ve kişisel bakım birinci sırada geliyor. 

 

Onu 410 bin yeni iş ile yazılım geliştirme ve 277 bin 600 yeni iş ile de restoran aşçılığı takip ediyor. 

 

Listenin dokuzuncu sırasında ise hafif kamyon şoförlüğü 133 bin yeni iş imkânı ile yer alıyor. 

15 Mayıs 2024 Çarşamba