Türkiye Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği (GAZBİR) Başkanı Yaşar Arslan, Türkiye'nin doğal gaz talebinin gelecek yıl artacağını belirterek, "2024 yılı Türkiye doğal gaz talebinin 53 milyar metreküp civarında olacağını tahmin ediyorum" dedi.


 

Türkiye Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği (GAZBİR) Başkanı Yaşar Arslan, doğal gaz sektöründe 2024 yılı beklentilerine ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin bu yılki doğal gaz tüketiminin, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) ocakta açıkladığı 56 milyar metreküp seviyesinin altında kalabileceğini söyledi.

 

Doğal gazın ülke genelinde daha ulaşılabilir olmasıyla konutlarda ısınma amaçlı tüketimde her yıl yaklaşık 1 milyar metreküp artış gözlemlediklerini aktaran Arslan, konutların doğal gaz tüketiminin söz konusu etkiler nedeniyle bu yıl 16-17 milyar metreküp olarak hesaplandığını dile getirdi.

 

Arslan, Türkiye'nin gelecek yılda tüketeceği doğal gaz miktarına ilişkin, "Deprem felaketinin etkilerinin azaltılması, yeni tüketicilerin etkisi ve hava sıcaklıklarının bu yıla kıyasla mevsim normallerinde seyretmesiyle 2024 yılı Türkiye doğal gaz talebinin 53 milyar metreküp civarında olacağını tahmin ediyorum." ifadesini kullandı.

 

Sakarya Doğal Gaz Üretim Sahası'nın devreye girmesiyle eylülde sahada yaklaşık 75 milyon metreküp üretim gerçekleştiğini ve bunun toplam üretimin yüzde 68'ine karşılık geldiğini vurgulayan Arslan, sahada 2023'te faz-1'de günlük 10 milyon metreküp, 2025'te faz-2'de günlük 40 milyon metreküp ve 2028'de faz-3'te günlük 60 milyon metreküp doğal gaz üretimi hedeflendiğini bildirdi.

 

2024'TE DAĞITIM ALTYAPISINA 25 MİLYAR LİRA YATIRIM ÖNGÖRÜLÜYOR

 

Gelecek yıl Türkiye'de doğal gaz altyapısına yapılacak yatırımlara da değinen Arslan, "2024 yılında 25 milyar liranın üzerinde yatırım öngörümüz var. Bu yatırımlarla 50'ye yakın yeni yerleşim yerine gaz arzı planlanıyor." değerlendirmesinde bulundu.

 

Arslan, doğal gaz dağıtım altyapısına yönelik büyümeye de işaret ederek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile EPDK'nin koordinasyonunda 5-6 yıldır devam eden doğal gaz genişleme yatırımlarının 2023 yılında artarak devam ettiğini kaydetti.

 

Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle bölgedeki 11 ile yönelik yatırım programlarındaki aksamalara rağmen bu yıl "90 yeni yerleşim yeri" hedefinin üzerine çıkıldığını aktaran Arslan, yıl sonu itibarıyla doğal gaz arzı sağlanan yerleşim yeri sayısının 830'u aşacağı bilgisini verdi.

 

Arslan, bu yıl 81 ilde faaliyet gösteren 72 doğal gaz dağıtım şirketinin 17 milyar liranın üzerinde yatırım yaptığını belirterek, deprem bölgesinde de ilave şebeke yatırımlarının hız kesmeden devam ettiğini anlattı.

 

Yıl sonu itibarıyla dağıtım şebekesi toplam uzunluğunun 200 bin kilometreyi bulacağını ve Türkiye'nin böylece Polonya'yı geçerek Avrupa'nın en uzun dördüncü şebekesine sahip ülke konumuna geleceğini vurgulayan Arslan, şunları kaydetti: "Yeni yatırımlarla doğal gaza ulaşım imkanı her geçen yıl artmaktadır. 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusunun yüzde 84'ünün doğal gaza erişim imkanı bulunmaktadır. Son 10 yıllık dönemde yıllık ortalama 1 milyon civarında yeni abone sisteme dahil olmaktadır. 2023 yılında 1 milyonun üzerinde yeni abone doğal gaz kullanmaya başlamıştır. Toplam 20,7 milyon aboneyle Avrupa'nın en büyük üçüncü sektörü konumuna geldik."

17 Aralık 2023 Pazar

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Orman Genel Müdürlüğünce (OGM) kurulan ve geçen yıl sonu itibarıyla sayısı 794'e ulaşan bal ormanlarıyla arıcılık faaliyetleri desteklenirken, bu alanda ülke ekonomisine de katkı sağlanıyor.


Bal ormanları, ekolojik olarak sunduğu katkının yanında kurulduğu bölgedeki bitki örtüsünü zenginleştirerek toprakları erozyona karşı korurken, arıcılık faaliyetlerinin artmasında da önem arz ediyor.

 

Bu kapsamda, OGM tarafından 2013-2017 ile 2018-2023 yıllarını kapsayan iki “Bal Ormanı Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya alındı. Bu ormanlar aracılığıyla bal üretim miktarı ve kalitesi bakımından dünyada üst seviyelere çıkılması planlanırken, bal ormanlarının sayısının artışına bağlı olarak verimsiz orman alanlarının verimli hale getirilmesi, ormanlık alanların ekonomik, ekolojik ve sosyal fonksiyonlarının artırılması, biyolojik çeşitliliğin korunması, gıda güvenliğinin sağlanması ve orman köylüsüne istihdam ve ek gelir imkanı yaratılması da hedefleniyor.

 

BU YIL BAL ORMANLARI SAYISININ 850’YE ÇIKARILMASI PLANLANIYOR

 

Bal ormanı eylem planları kapsamında, her yıl bölge müdürlüklerince ikişer adet bal ormanı kuruluşu planlanarak, yılda 56 bal ormanı oluşturulması hedeflendi. Bal ormanı sayısı, 2023 sonu itibarıyla 794'e ulaşırken, bu yıl sayının 850'ye çıkarılması amaçlanıyor.

 

Ülkenin dört bir yanında bal ormanları kurulurken, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Hatay ve Trabzon bal ormanları bulunan illerin başında geliyor.

 

Arıcılığın desteklenmesi amacıyla ağaçlandırma, erozyon kontrolü, rehabilitasyon alanları ve diğer ormanlık alanlarda ekolojiye uygun ballı bitkilerin ekimi veya dikimi yoluyla oluşturulan bal ormanları, ayrıca hiçbir müdahale yapılmadan doğal yayılış alanları içerisinde belirlenen ve arıcıların konaklamasına imkan sağlayan ormanlık alanlardan da oluşturuluyor.

 

BAL ÜRETİMİNDE DÜNYADA İKİNCİ SIRADA

 

Geçen yıl sonu itibarıyla 95 bin 459 hektar ormanlık alanda kurulan 794 bal ormanıyla yaklaşık 1 milyon kovana ev sahipliği yapılabilecek imkan oluşturularak ülke ekonomisine de dolaylı katkı sağlanıyor.

 

2010'da 81 bin ton olan bal üretimi, geçen yıl itibarıyla 114 bin 886 tona ulaşırken, arıcılığa verilen destekler ve bal ormanlarının kurulmasıyla Türkiye bal üretiminde dünyada Çin'in ardından ikinci sırada yer almayı sürdürdü.

19 Mayıs 2024 Pazar