tatil-sepeti

Türk Demiryolu Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen ‘Demiryolları Reformu’ başlıklı panelde konuşan TCDD Genel Müdürü Ali İhsan Uygun, çevreci veekonomik olandemir yollarının diğer ulaşım türlerine göre sunduğu avantajlara değindi.

Uygun, demir yolunun, lojistik ve lojistiğe bağlı sanayi üretiminin hızını, kabiliyetini ve kapasitesini artıran ulaşım modu olarak bütün dünyada 21. yüzyıla damgasını vurduğunu ancak bu alandaki yatırımların maliyetinin yüksek olduğunu söyledi.

Türkiye'nin bütünsel kalkınma hedefleri doğrultusunda sürdürülebilirliğini sağlayabilmek için demir yollarına önemli yatırımlar yapılması gerektiğini belirten Uygun,"Bu gereklilikten dolayı hükümetlerimizce son 18 yılda devlet politikası haline dönüştürülmüş olan demir yollarımıza 167,5 milyar liralık yatırımyapılmıştır" dedi.

Uygun, diğer ulaşım modlarının çok hızlı gelişmesi, lojistik sektöründeki ihtiyaçların ve yolcu beklentilerinin değişmesinin daha rekabetçi ve sürdürülebilir bir demir yolu sektörü için yeniden yapılanma ihtiyacı doğurduğunu söyledi.

Bu yapılanmayı sağlayabilmek için dünyada birçok örnek reform uygulamaları hayata geçirildiğini belirten Uygun, reformların; devletin yükümlülüklerini ve harcamalarını azaltmak, finansal verimliliğin sürdürülmesi sağlamak, demir yolu sektörünün ulaşımda payını artırmak gibihedeflerine değindi.

Almanya ve Rusya'da hayata geçirilen demir yolu reformlarını ve bu reformlarla sağlanan gelişmeleri anlatan Uygun, dünyada demir yolunda son reform gelişmelerinin Fransa, İngiltere, İspanya, Ukrayna ve Hindistan'da yaşandığını kaydetti.

TCDD'NİN YAPILANDIRILMASI İHTİYACI DOĞDU

TCDD Genel Müdürü Uygun, Türkiye'nin demir yollarında yaşadığı süreçlere değinerek, "Ülkemizde 1950'li yıllarda demir yollarının yolcu taşımacılığındaki payıyüzde 42, yük taşımacılığındaki payıise yüzde 68 düzeyindeyken 2018'egelindiğinde bu oranlar yüzde 1,3 ve yüzde 5,5 seviyelerine düşmüş ve canlılığını yitirmiştir" dedi.

Demir yollarının ülkelerin kalkınmasındaki önemine işaret eden Uygun, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizin kalkınmasında ve bağımsızlığında belirleyici rol oynayan demir yollarının yeniden canlandırılması ve taşımacılıktaki rolünün güçlendirilmesi için serbest, rekabetçi, ekonomik ve sosyal açılardan sürdürülebilir ve Avrupa Birliği (AB) mevzuatı ile de uyumlu bir demir yolu sektörünün oluşturulmasına ihtiyaç vardır.Demir yolu sektörüne son yıllarda yapılan büyük yatırımların artarak sürdürülmesinin yanında sektörün düzenlenmesi ve TCDD'nin yeniden yapılandırılması ihtiyacı doğmuştur."

12 BİN 803 KİLOMETRE DEMİR YOLU HATTINA

Tarihsel süreç içinde Türkiye'nin demir yolu yatırımlarının gelişimine değinen Uygun, halihazırda1.213 kilometresi yüksek hızlı tren hattı olmak üzere12 bin 803 kilometre uzunluğunda demir yolu hattına sahip olduklarını, çift hatların oranının yüzde 5'ten yüzde 13'e yükseldiğini bildirdi.

Altyapı yatırımlarına ek olarak, yük ve yolcu taşımacılığında demir yolunun payının artırılması için sektördeki aktörlerin etkinleşmesini sağlayan reformların gerçekleştirilmesinin ülke için kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Uygun, bu kapsamda TCDD'de yapılan reformları anlattı.

Uygun, "TCDD Taşımacılık AŞ tarafından yapılan yolcu taşımacılığı, 2021 itibarıyla özel şirketlerin de katılımına açılarak yolcu taşımacılığında da serbestleşme tamamlanmış olacak" dedi.

TÜRKİYE İLE ÇALIŞMAYA DEVAM ETMEK İSTİYORUZ

İtalyan Demiryolları (FS) Uluslararası İş Geliştirme Dairesi Başkan Yardımcısı Giovanni Rocca da TCDD'ye ilişkin, "Çalışmaya uzun yıllar önce başladık. Bu yüzden TCDD'nin nasıl evrim geçirdiğini ve nasıl hedefleri olduğunu biliyoruz" ifadesini kullandı.

Ulaşım sektörü açısından Türkiye'nin çok önemli bir ülke olduğunu belirten Rocca, "İstanbul'da, holdingimizin bir ofisi var ve Türkiye'de 10 yıldan fazla süredir çalışmaktayız. İstanbul ve Ankara'daki yüksek hızlı tren için bakım merkezlerini oluşturduk. Boğaz'daki tüneller üzerinde çalıştık. Biz Türkiye ile yoğun bir şekilde çalışmaya devam etmek istiyoruz" diye konuştu.

Rocca, farklı ülkelerde altyapı ve ulusal taşımacılık alanlarında faaliyet gösteren şirketleri bulunduğunu ve çok fazla şirketi bünyesinde birleştirmiş bir yapı olduklarını söyledi.

22 Ekim 2020 Perşembe

Etiketler : Gündem

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, bazı e-ticaret platformlarındaki yüksek komisyon oranları için taban ve tavan getirilmesi gerektiğini bildirdi.


Palandöken, yazılı açıklamasında, e-ticaretteki yüksek komisyon oranlarının fiyatları etkilediği gibi vatandaşın daha pahalıya ürün satın almalarına neden olduğunu ve enflasyonu körükleyen bir sebep olarak karşılarına çıktığını belirtti.


Bu hizmet verilirken yüzde 16-18 aralığındaki komisyon oranlarının yüzde 33-35'e çıkarıldığını bildiren Palandöken, "Bu da vatandaşın aldığı emtialar üzerindeki fiyat artışını ve enflasyonu körükleyen bir faktör oluyor." ifadesini kullandı.


Palandöken, enflasyonu düşürmek için e-ticaret komisyon oranları için taban ve tavan uygulanması gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:


"Özellikle yeme içme sektöründe faaliyet gösteren esnaf ve sanatkarlarımızın günümüz koşullarında e-ticaret olmadan ayakta kalması çok zor. Esnaf, bu çağdaşlıktan yararlanmak istiyor. Çünkü bu hizmeti almasa ürünleri satamayacak. Vatandaş artık bu sisteme entegre olmuş vaziyette. Onların da artık bunu fırsat bilerek fiyatları yükseltmesi hem esnafın hem vatandaşın mağduriyetine neden oluyor. Bu komisyonlara bir taban ve tavan uygulaması oluşturulursa bu hizmeti getirmelerinde herkesin bildiği rakamlar olur. Hem enflasyonu düşürmek hem de esnafla vatandaşı rahatlamak için bu uygulamaya bir düzenleme getirilmesi şart."


28 Eylül 2024 Cumartesi

Ticaret Bakanlığı "konut kredisi faiz oranlarında düşüş olacağı" haberleri üzerine, emlak ilan fiyatında fahiş artışa giden bir emlak işletmesine 100 bin lira idari para cezası uygulandığını bildirdi.


Bakanlıktan yapılan açıklamada, İç Ticaret Genel Müdürlüğünce, "konut kredisi faiz oranlarında düşüş olacağı" yönündeki haberler üzerine, emlak ilan fiyatında fahiş artışa giden bir emlak işletmesinin geçen hafta denetlendiği belirtildi.


Denetimin ardından emlak işletmesine 100 bin liralık idari para cezası uygulandığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:


"Eylül ayı içinde ilan fiyatlarında fahiş artış yapan 117 emlak işletmesi daha tespit edilmiş olup, her bir emlak işletmesine 100 bin lira olmak üzere toplam 11 milyon 700 bin lira idari para cezası uygulanmasına bugün itibarıyla başlanmıştır."


Açıklamada, Bakanlıkça ilan platformlarındaki fiyat değişimlerinin yakından takip edileceği belirtilerek, kredi faiz oranlarındaki düşüşü fırsata çevirmeye çalışan ve ilan fiyatında fahiş artışa giden emlak işletmelerine gerekli idari cezaların uygulanmasına kararlılıkla devam edileceği bildirildi.

28 Eylül 2024 Cumartesi

Etiketler : #TicaretBakanlığı #Emlak #Konut