Demir-çelik sektörleri haziran ayında Türkiye ihracatına 2,3 milyar dolarlık destek verirken yılın ilk 6 ayında ise 13,6 milyar dolarlık ihracata imza atan sektörler, küresel talepteki durgunluğa rağmen ülke ekonomisine önemli katkı sağladı.


Akdeniz Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği'nden (ADMİB) yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin haziran ayı ihracatı yüzde 10,5'lik düşüşle 20,9 milyar doları, yılın ilk 6 aylık döneminde ise yüzde 1,8 düşüşle 123 milyar 377 milyon doları buldu.

 

Haziran ayındaki düşüşte 9 günlük bayram tatili etkili oldu. Demir ve demir dışı metaller ile çelik sektörleri bayram sürecinden olumsuz etkilenerek düşüş gösterdi.

 

Demir ve demir dışı metaller sektörü haziran ayında yüzde 18,8'lik düşüşle 1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirirken, çelik sektörü yüzde 42,1'lik azalışla 1,3 milyar dolarlık ihracat yaptı. Demir ve demir dışı metaller ihracatı Türkiye'nin toplam ihracatından yüzde 6,1 pay alırken, çelik ise yüzde 7,3’lük paya sahip oldu.

 

İki sektör, yaşadığı düşüşlere rağmen aldığı payı büyüterek Türkiye'nin haziran ayı ihracatının yüzde 13,4'lük kısmını üstlendi.

 

ADMİB de haziran ayında benzer düşüşler gösterdi. Demir ve demir dışı metaller sektörü geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15,5'lik azalışla 64 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Bu ayda çelik ihracatı ise yüzde 46,4'lük düşüşle 143 milyon dolar oldu.

 

6 AYDA 13,6 MİLYAR DOLARLIK KATKI

 

Ocak-haziran ayları toplam ihracat rakamlarına göre, Türkiye geneli demir ve demir dışı metaller ihracatı yüzde 16,8 azalışla 6,5 milyar dolar, çelik sektöründen yapılan ihracat ise yüzde 39,2 azalışla 7,1 milyar dolar oldu.

 

Yılın ilk 6 ayında ADMİB Genel Sekreterliği’nden yapılan ihracat rakamlarına göre de demir ve demir dışı metaller sektöründen yapılan ihracat yüzde 14,5 azalış ile 399 milyon dolar, çelik sektöründen yapılan ihracat ise yüzde 55,1 azalış ile 675 milyon doları buldu.

 

Yılın ilk yarısında demir ve demir dışı metaller sektörü, Türkiye ihracatından yüzde 6, çelik sektörü yüzde 6,7’lik pay aldı.

 

İLK SIRADA ALMANYA VAR

 

Haziran ayında Türkiye'nin demir-çelik ihracatında ilk sıradaki ülke 213,4 milyon dolar ile Almanya oldu.

 

Bu ülkeyi 133,2 milyon dolar ile İtalya, 117,5 milyon dolar ile Romanya izledi. ADMİB'in ihracatında ise Romanya'nın 28,5 milyon ile ilk sırada olduğu görüldü. Bu ülkeyi 14,4 milyon dolarla Irak ve 13,2 milyon dolarla Almanya takip etti.

 

Verilen bilgiye göre, yılın ilk yarısında ise Türkiye'nin demir-çelik ihracatında ilk sıradaki ülke 1,3 milyar dolarla yine Almanya olurken, bu ülkeyi sırasıyla, 779,1 milyon dolarla İtalya, 624,4 dolarla İsrail izledi. ADMİB'in ocak-haziran dönemi ihracatında ise ilk sırayı 80,2 milyon dolarla Almanya aldı. Bu ülkeyi sırasıyla, 79 milyon dolarla Irak ve 73,8 milyon dolarla Romanya izledi.

 

TALEPTEKİ HAREKETLİLİK RAKAMLARA DA YANSIYACAK

 

Açıklamada görüşlerine yer verilen ADMİB Başkanı Fuat Tosyalı, özellikle demir-çelik sektöründe küresel talepteki daralmadan kaynaklı düşüşlerin olumsuz etkisinin devam ettiğini kaydederek 9 günlük bayram tatilinin de etkisiyle haziran ayında istedikleri performansı yansıtamadıklarını belirtti.

 

Tosyalı, şunları kaydetti.

 

"Bu gelişmelerin neticesinde Türkiye genelinde çelik sektörümüz haziran ayında yüzde 42,1’lik, demir ve demir dışı metaller sektörümüz ise 18,8’lik düşüşler yaşadı. Ancak, haziran ayında yaşadığımız bayram tatilinin negatif etkisini temmuz ayında hissetmeyeceğiz. Bunun yanına azalmaya başlayan enerji maliyetleri, talepte hareketliliğin başlaması gibi faktörleri eklediğimizde daha iyi bir sonuç elde edeceğimizi düşünüyorum."

 

ABD ekonomisinde toparlanma sinyallerinin güçlenmesinin yanı sıra, ASEAN bölgesinde de turizmde canlanma beklenildiğini ifade eden Tosyalı, orta vadede inşaat projelerinin artması ve buna bağlı olarak talebin de canlanmasının beklendiğini aktardı.

 

Tosyalı, "Yılın ikinci yarısının daha iyi geçeceğine inanıyoruz. Talepteki kıpırdama ile birlikte Türkiye geneli demir çelik sektöründe yıl sonunda 30 milyar dolarlık ihracatı yakalamaya ve hatta üzerine çıkmaya çalışacağız. Hedefimiz, yaşadığımız her türlü zorluğa rağmen Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına yakışır bir ihracatla ülkemize katkı sunmak." açıklamalarında bulundu.

27 Temmuz 2023 Perşembe

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği ve 10 ton propolis üretiminin yapıldığını söyledi.


Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, açıklamada, Türkiye'nin 9,2 milyon arılı kovan sayısıyla dünyada 3.,115 bin ton bal üretimiyle de Çin'den sonra 2. sırada yer aldığını söyledi.

 

Türkiye'nin, bal üretimini destekleyecek flora çeşitliliğiyle Avrupa'da 1. sırada olduğunu ifade eden Şahin, ülkede 4 bin 319'u endemik olmak üzere 13 bin 414 bitki türü bulunduğunu dile getirdi.

 

Şahin, dünya genelinde sağlanan başarıyı temellendirmek, sürekliliği sağlamak ve ihracatı arttırmak için tüm arı ürünlerine bir standart getirilmesinin önemli olduğuna işaret ederek, "Bu kapsamda uluslararası standardizasyon örgütü olan ISO'nun arı ürünleri çalışmalarına 34 ülkeyle 2019'dan itibaren katkı ve katılım sağlıyoruz. Bu zaman zarfında çam, geven, kestane, pamuk, ayçiçeği ve narenciye gibi bal çeşitleri üzerinde çalışma başlattık. İlk adım olarak TSE onayıyla çam balında bir standart getirdik. Ardından lavanta ve meşe balı üzerinde çalışılıyor." diye konuştu.

 

Söz konusu bal türleriyle ilgili çalışmaları TAGEM ile yürüttüklerini kaydeden Şahin, bal konusunda dünyayla yarışabilmek için artık bilimsel kimliğin ortaya konulmasının elzem olduğunu belirtti.

 

Ziya Şahin, arı ürünleri ihracatında da önemli bir noktaya gelindiğini vurgulayarak, "Türkiye'de geçen yıl 9 bin 389 ton bal ihraç edildi. Bu ihracattan 32 milyon dolar gelir elde edildi. Yaklaşık 20 ülkeye ihracat yapılırken, başı Almanya, ABD, İspanya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Japonya çekiyor." ifadesini kullandı.

 

BİR KİLOGRAM BALIN MALİYETİ 216 LİRA

 

Balın kalitesi üzerinden pek çok spekülasyon yapıldığını dile getiren Şahin, baldaki sahtecilik ve uygunsuzluk konusunda başta merdiven altı üretim yapanlar olmak üzere buna dahil olan her kesimle mücadelenin çok önemli olduğunu vurguladı.

 

Şahin, sahteciliğin tespiti için balların da kayıt sistemine dahil edilmesi gerektiğine işaret ederek, kovan ve arıcıların yanında üretilen balı da kayıt altına alarak, kimin ne ürettiğinin bilinebileceğini aktardı.

 

Arıcılığın son yıllardaki fiyat artışlarından da ciddi şekilde etkilendiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:

 

"Arıcılık tarla bitkilerindeki gibi sabit yerde yapılan bir üretim faaliyeti değil. Her gezginci arıcımız yılda 5-6 konaklama bölgesi değiştirerek, yılda ortalama 20 bin kilometre yol kat ediyor. Son yıllardaki akaryakıt, besleme, sarf malzeme, makine/ekipman ve işçilik benzeri giderler bir anda yükseldi. Geçen yılki bal maliyetine güncel enflasyon eklendiğinde, bir kilogram bal maliyeti 216 lira olmaktadır. Arıcıların elinden tutulmalı, desteklenmeli."

 

ÇİN VE BREZİLYA'NIN TÜRKİYE'DEN PROPOLİS TALEBİ VAR

 

Şahin, son yıllarda birliklerin kurulmasıyla arıcıların, balın yanında, propolis, bal mumu, arı sütü, polen, arı zehri gibi ürünlerin de üretimini yaptıklarına işaret ederek, "Balın dışında Türkiye'de yaklaşık 7 bin ton bal mumu, 4 ton arı sütü, 400 ton polen, 10 ton arı ekmeği, 10 ton propolis, 600 bin ana arı üretimi yapılıyor. 2020 yılına kadar propolisi yurt dışından ithal ederken şu an için bu ürünlerde ihracatçı konumdayız. Özellikle Çin ve Brezilya'nın Türkiye'den propolis talebi var." diye konuştu.

 

Şahin, bal dışındaki ince işçilik gerektiren arı ürünlerindeki üretimi arttırmak için özellikle kadın çiftçilere ve girişimcilere daha fazla destek verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, açıklayacakları yeni destekleme modelinde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilere kovan başına ilave destekler vereceklerini ifade etti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Dünya Arı Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin, bal üretiminde dünyada 2'nci olduğunu bildirdi.

 

Arıcıların 2003'ten itibaren desteklerden faydalandığına ve sektöre 2023'e kadar 1,6 milyar lira destek sağlandığına işaret eden Yumaklı, "Verilen desteklerin de etkisiyle arılı kovan, bal üretimi ve arıcılık işletme sayısında büyük artışlar kaydedildi. 2002'de 74 bin ton olan bal üretimimiz 2023'te 115 bin tona çıktı. Söz konusu dönemde arılı kovan sayımızı da 4,1 milyondan 9,2 milyona çıkarttık. Amacımız, kovan sayılarını artmasının yanında kovan başına alınan balın veriminin ve kalitesinin de artmasını sağlamak." değerlendirmesinde bulundu.

 

Yumaklı, Bakanlık olarak çalışmalarını 5 ana eksende sürdürdüklerine dikkati çekerek, "Bunlar verimlilik, kalite, sürdürülebilirlik, kayıtlılık ve sektöre yatırım. Arıcılıkta da bu 5 ana eksen etrafında adımlar atacağız. Bu kapsamda yeni destekleme modelimizde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilerimize kovan başına ilave destekler verilecek." ifadelerini kullandı.

 

İklim değişikliğinin bal arıları üzerinde etkilerine yönelik ulusal ve uluslararası düzeyde çalışmaların sürdüğünü belirten Yumaklı, şunları kaydetti:

 

"İklim değişikliğinin arılar üzerindeki etkilerinin bertaraf edilmesi amacıyla Arıcılık Eylem Planı'nın hayata geçirilmesi için çalışmalara başladık. Bunu, ilgili kamu kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör temsilcileriyle bir araya gelerek yapacağız. Bölgesel ırk ve ekotiplerle yapılan arıcılığın geliştirilmesi, bitki örtüsünün korunması, arıcılık yönetimi, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi konuları kapsayacak eylem planıyla, iklim değişikliğinden kaynaklanan olumsuzlukların arılar üzerindeki etkisinin en aza indirilmesini amaçlayacağız."

 

Bu arada, Dünya Arı Günü, Birleşmiş Milletler kararıyla yeryüzündeki yaşamın devamlılığının sağlanmasında önemli rol üstlenen arıların önemine dikkati çekmek amacıyla her yıl 20 Mayıs'ta kutlanıyor.

20 Mayıs 2024 Pazartesi