Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Demir, "Türkiye'de çip üretimi laboratuvar dışında pek yok. Çiple ilgili TÜYAR diye bir şirket kurduk ve ana sorumluluğu Türkiye'deki çip politikasını öncelemek, iş birliği ve yatırımları hayata geçirmek" dedi.


 

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Elazığ'a gelen Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Valiliği ziyareti etti.

 

Ardından Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası'nda gerçekleştirilen toplantıya katılan Demir, yaşanan depremlerin ardından bölgeye yönelik destek ve yardım faaliyetlerinin bir aşaması olarak "İskan ve İstihdam Projesi"ni hayata geçirdiklerini belirtti.

 

Depremden etkilenen bölgeleri ziyaret ederek, büyük savunma sanayi şirketlerinin kalıcı yatırımlar ve konutları beraberinde inşa edeceği bir süreci başlattıklarını anlatan Demir, her ilde bir yatırım kararını deklare ettiklerini ifade etti.

 

"DUVAR ARKASI RADAR TEKNOLOJİSİ GELİŞEREK DEVAM EDİYOR"

 

Demir, şöyle devam etti: "Dünyada çip meselesinin ne kadar önemli olduğu görüldü. Türkiye'de çip üretimi şimdiye kadar laboratuvar dışında pek yok. Çiple ilgili TÜYAR diye bir şirket kurduk ve şirketin ana sorumluluğu Türkiye'deki çip politikasını öncelemek, onunla ilgili çeşitli iş birliği ve yatırımları hayata geçirmek. Çip kılıflama diye ilk adımı TÜYAR şirketimizle beraber burada atacağız inşallah. Yönetim kurulu başkanlığını yaptığım STM şirketimizin çeşitli ürünleri var. Bunlardan biri Duvar Arkası Radar (DAR) dediğimiz ürün. Uzun zaman önce bu teröre karşı yapılan mücadelede kullanılan, duvar arkasını görüntüleyen, oradaki canlı varlığını tespit eden bir sistemdi. Bir zaman sonra çok ihtiyaç olmadığı için bir kenara bırakılmıştı. Deprem sırasında elimizde bulunan ürünleri deprem bölgesine gönderdiğimizde ürünün ne kadar etkili olduğunu gördük. 30’a yakın vatandaşımızın enkazdan çıkartılmasında ve tespitinde etkili oldu. Bu şu anda savunma sanayi teknolojilerinin, afetle ilgili teknolojilerde kullanılacak ürünler oluşturması açısından önemini gösterdi ve onlarca yeni ürünün hem Türkiye’de hem dünyada kullanılmasının önünü açtı. Bu ürünümüzün Elazığ'da üretilmesiyle ilgili STM şirketimizi harekete geçirmiş olacağız. Bu da ikinci ürünümüz olacak."

 

"BÖLGEDEKİ İNSAN GÜCÜNÜN KULLANILMASINDAN TAVİZ OLMAYACAK"

 

Demir, ülkenin köklü üniversitelerinden biri olan Fırat Üniversitesi ile işbirliği halinde kentte bir yazılım evi kampüsü oluşturulmasıyla ilgili çalışma başlatacaklarını belirtti.

 

"HAVELSAN ve STM'nin önderliğini yaptığı, siber güvenlik ve çeşitli simülasyon yazılımlar gibi çok geniş bir alanı kapsayan yazılımlar var." diyen Demir, bu şirketlerin harekete geçireceği ve hedef göstereceği ürünlerle ilgili bir yazılım evi kampüsü oluşturup, burada gençleri yazılıma birebir angaje edeceklerini belirtti.

 

Demir, "İskan ve İstihdam Projesi" adı altında yapılacak teknoloji yatırımlarıyla belirli özelliklerde konutların da yapılmasını yine bu şirketlerin yükleneceklerini ifade ederek, çalışanların bölgede olmasını ve bu konutlarda iskan edilmesini, konutların da çok nitelikli olmasını hedeflediklerini söyledi.

 

Oradaki yatırımla ilgili yapılacak istihdamdan o bölgedeki insanların yararlanacağını dile getiren Demir, "Yetkin eleman yeterli sayıda bulunamadığı takdirde yine bölgeden istihdam edeceğimiz kardeşlerimizi belirli bir eğitimden sonra devreye alacağız. Yani bölgedeki insan gücünün kullanılmasından taviz olmayacak." diye konuştu.

 

Demir, üniversiteli gençlerin 1. ve 2. sınıftan başlayarak savunma sanayi şirketlerinde eğitim almaları, projeleri yakından görmeleri ve ileride istedikleri taktirde istihdam edilmelerine yönelik "Kalfa Programı"nı da uygulamaya devam ettiklerini sözlerine ekledi.

 

Toplantıya, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Elazığ Valisi Ömer Toraman, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) Genel Müdürü Temel Kotil, Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, Elazığ TSO Başkanı İdris Alan, Elazığ Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Suat Öztürk, akademisyenler, kurum ve kuruluş yetkilileri katıldı.

09 Mayıs 2023 Salı

Türk savunma sanayine yerli tasarımı ve üretimiyle katkı sağlayan Pavelsis, yenilikçi ürünleriyle havacılık sektöründe de öne çıkıyor.


5. nesil savaş uçağı Kaan’ın güç dağıtım sistemini üreten Pavelsis, yüksek teknoloji gerektiren projelerde aviyonik alt sistemlerin tasarımı ve üretiminde de müşteri talebini dikkate alıp adeta ‘terzi usulü’ çalışıyor. 

 

ÖMÜR KIRBAŞLI

 

Teknopark İstanbul’da faaliyet gösteren Pavelsis, insanlı ve insansız birçok platformda kritik öneme sahip aviyonik alt sistemlerin tasarımını ve üretimini gerçekleştiriyor. Türk savunma sanayinin en gözde projelerinden 5. nesil savaş uçağı Kaan’ın güç dağıtım sistemini tasarlayıp üreten Pavelsis’in sektördeki birçok projede de imzası var. Pavelsis Genel Müdürü Sinan Ali Tok, yaptıkları çalışmaları ve hedeflerini İstanbul Ticaret’e anlattı.

 

SPIN-OFF’TAN SONRA HIZLANDIK

 

Hangi alanlarda ürün ya da teknoloji geliştiriyorsunuz?

 

Pavelsis olarak, 2008 yılında Pavo Group çatısı altında yer alan aviyonik grubunda çalışmalarımız başladı. 2019 yılında havacılığa ve getirdiği standartlara tam uyum prensibiyle spin-off olarak Pavelsis firması kuruldu. Bu karar sonrası faaliyetlerimizi hızlandırıp her geçen gün markamızı ve projelerimizi hem ulusal hem de uluslararası savunma sanayinde daha geniş kitlelere ulaştırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Teknik alt yapımız ve donanımlı Ar-Ge ekibimizle birlikte insanlı ve insansız birçok platformda kritik öneme sahip aviyonik alt sistemlerin tasarımını ve üretimini gerçekleştiriyoruz.

 

HAVACILIKTA YENİLİKÇİ ÜRÜNLER 

 

Projelerinizden ya da geliştirdiğiniz ürünlerden bahseder misiniz?

 

Pavelsis, aviyonik alt sistemlerde teknolojik mükemmelliğin sınırlarını zorluyor. Müşteri odaklı yaklaşımı ön planda tutuyoruz. Ekibimiz, müşterilerin projelerdeki gereksinimlerini anlamak için onlarla yakın işbirliği içinde çalışarak uçak performansını, güvenilirliğini ve genel operasyonel verimliliğini artıran özel çözümler sunuyor. Yeniliğe, kaliteye ve çevresel sorumluluğa odaklanarak, uçakların performans, verimlilik ve güvenlik düzeylerinde istenilen seviyeye ulaşmasını sağlayan çözümler önererek, yenilikçi ürünlerle havacılık sektöründe emin adımlarla ilerliyoruz. Geliştirdiğimiz aviyonik sistemlerimizin birçoğu 1 milyon uçuş saati barajını başarıyla aştı. Bu sistemlerden bazıları şöyle: 

 

  • KAAN 5. nesil savaş uçağı güç dağıtım sistemi tasarım ve üreticisi
  • İHA/SİHA haberleşme arayüz üniteleri ve veri toplama sistemleri tasarım ve üreticisi
  • Kokpit aydınlatma sistemleri tasarım ve üreticisi
  • Türkiye’nin ilk ve tek MIL-STD-1553B test sistemi tasarım ve üreticisi

 

YENİ NESİL YAZILIMLAR

 

Üretimde yapay zeka, makina öğrenmesi gibi ileri teknolojiler kullanılıyor mu?

 

Pavelsis, sektör trendlerinin ilerisinde kalabilmek için araştırma ve geliştirmeye önemli yatırımlar yapıyor. Teknolojik gelişmelerin ön saflarında yer almak için var gücümüzle çalışıyoruz. Yenilikçiliğe olan bağlılığımız, aviyonik alt sistemlerimizin sürekli iyileştirilmesini sağlayarak havacılık ve uzay sektörünün gelişen ihtiyaçlarını öngörmemize ve bunlara uyum sağlamamıza olanak tanıyor. Bu kapsamda, üretim teknolojilerinde yeni nesil yazılımları ve uygulamaları ekosistemimize entegre etmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

 

DÜŞÜK TURNOVER

 

Nasıl bir Ar-Ge ekibiniz var?

 

Genç ve dinamik bir Ar-Ge ekibimiz var. Ekibimiz içerisinde yeni mezunun yanısıra 10-15 yıllık tecrübeye sahip çalışma arkadaşlarımız da var. 

 

Bizim en güçlü yanımız turnover oranımızın düşük olması. Yurt dışına ya da vakıf firmalarına giden arkadaşlarımız da oldu, ancak bu oran düşük. Bu sebeple her geçen yıl bilgi birikimimizin üzerine ekleyerek yolumuza emin adımlarla devam edebiliyoruz.

 


KÖRFEZDEN TALEP VAR

 

Yurt dışından talep alıyor musunuz?

 

Körfez ülkeleri başta olmak üzere her geçen gün markamıza ve ürünlerimize olan ilgi giderek artıyor. Tabii ki bu durum bizi heyecanlandırırken, çalışmalarımızın karşılığını almak bizleri son derece gururlandırıyor. Yurt dışında katıldığımız fuarlar ve heyet görüşmelerinde çok açık bir şekilde ürünlere olan ilgili ve alaka, yeni projelerin başlamasına vesile oldu. Piyasadaki diğer oyunculardan öte öne çıkan sistem bakış açısı, çeviklik ve fayda-maliyet üçgeninde; kurumların ihtiyaçlarını katmanlı olarak yetkinlik bazında değerlendirerek, onlara en iyi çözümü sağlamak için çalışmalarımızı hedef pazarlarda sürdürüyoruz.

 

MÜŞTERİ TALEBİNE GÖRE 

 

Yeni ürünler, farklı alanlar olacak mı?

 

Pavelsis ismiyle sektörde yer alan ürünlerimiz, müşterilerimizin talep ve ihtiyaçlarına göre terzi usulü olarak şekilleniyor. Bu durum ürün portföyümüzün, müşterilerimizle birlikte büyümesine ve gelişmesine katkı sağlıyor. Mevcut ürün çeşitliliğinin yanı sıra müşterilerimizin deneyimine sunmak için gün saydığımız birçok projemizin çalışmaları son sürat devam ediyor. Aviyonik alt sistemlere yönelik farklı alanlarda, yatay genişlemeden bahsetmemek mümkün değil. Bununla birlikte, TRL 9 seviyesindeki ürünlerin dikeyde genişlemesi üzerine yeni ürünleri bu yıl içinde sektöre kazandırmayı hedefliyoruz.

 

HEDEF DAL-A SEVİYESİ 

 

Geleceğe dönük hedeflerinizden bahseder misiniz?

 

2019 yılında spin-off olarak yolumuza devam etme kararı aldığımız günden bu yana, hızlı ve emin adımlarla pek çok başarılı projeye imza attık. Her markanın olduğu gibi bizim de kurumsal hedeflerimiz var. Bu hedefler çerçevesinde Pavelsis olarak geçtiğimiz 4 sene içerisinde aviyonik standartların en kritik seviyesi olan DAL A dışında tüm kritiklik seviyelerinde ürün geliştirdik ve yetkili mercilerce onandık. Ürünlerimizi yurt içinde ve yurt dışında çok kıymetli platform üreticileriyle birlikte geliştirecek projelere imza attık. Önümüzdeki senelerde DAL A seviyesinde de ürünlerimizi geliştirmek ve sivil havacılık otoriteleri tarafından da onanmasını sağlamak en önemli hedeflerimiz arasında.

 

HER ADIMDA DESTEK ALIYORUZ

 

Teknopark İstanbul’da yer almanın sizler için faydaları neler? 

 

Kurulduğumuz ilk günden beri üzerinde çalıştığımız tüm ürünlerimiz için girişim sürecinden başlayıp gelişimine kadar her adımda bizlerin yanında olan Teknopark İstanbul yönetimine teşekkür ederiz. 2019 yılından itibaren ulusal ve uluslararası semalarda kullanılan ürünlerimizi üretmeye, yeni projelerimizi geliştirmeye devam ediyoruz. 

 

Yerli firmalar var gücüyle çalışıyor

 

Yerli ve milli firmaların savunma sanayine katkısı her geçen gün artıyor. Savunma sanayinde diğer ülkelere göre ne durumdayız?

 

Türkiye Yüzyılı’na yakışır şekilde aslında Türk savunma sanayinin hak ettiği yerlere gelebilmesi için tüm yerli firmalar, var gücüyle çalışmalarına devam ediyor. Biz de bunun bir parçası olmaktan her zaman gurur duyuyoruz. Yerli savunma sanayi önderliğinde yapılan yurt dışı heyet görüşmeleri, bunun en güzel örneği. Pavelsis adına uluslararası platformlarda, uzman mühendislerin bilgi ve birikimlerinin eseri projelerin deneyimlenmesi, tercih edilmesi bizleri gururlandırıyor. Coğrafi açıdan kritik konumda yer alan ülkemizin, tersine beyin göçü stratejisiyle kendi mühendislerine sağladığı olanaklar, bizleri birçok ülkenin örnek aldığı bir noktaya ulaştırıyor.

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, uluslararası girişim sermayesi fon yöneticilerinin Türkiye'de daha fazla varlık göstermeyi istediklerini belirtti.


Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bir dizi programa katılmak için bulunduğu Londra'da girişim sermayesi fonları yöneticileriyle görüşmesinin ardından, Türk basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

 

Türkiye'de özellikle girişimcilik ve teknoloji ekosisteminin son 20 yılda muazzam bir mesafe kaydettiğini dile getiren Kacır, teknoloji girişimlerinin ölçeği büyürken sayısının da arttığını söyledi.

 

Kacır, bugün 10 binden fazla Türk teknoloji şirketinin 100'ün üzerinde teknoparkta inovasyon ve AR-GE odaklı çalışmalarını sürdürdüğünü aktardı.

 

Bu ekosistemin finansal olarak desteklenmesi ve büyümesinin kritik önemde olduğunu vurgulayan Kacır, "Teknoloji girişimleri, bütün dünyada çoğunlukla girişim sermayesi yatırım fonlarından aldıkları yatırımlarla büyüyor. Biz de Türkiye'de girişim sermayesi yatırım fonlarını büyütmeye gayret ediyoruz. Türkiye'de yeni girişim sermayesi yatırım fonlarının oluşturulması bizim önemli bir hedefimiz. Ayrıca, küresel yatırım fonlarının Türkiye'de teknolojik girişimlerine yatırım yapması da amacımız. Bunun için son yıllarda pek çok adım attık. Kamu kaynaklarının fonların fonu olarak girişim sermayesi fonlarına yatırım yapmasını sağlayan, böylelikle bir kaldıraç oluşturmayı mümkün kılan programlar başlattık." diye konuştu.

 

TÜRK TEKNOLOJİ GİRİŞİMLERİ 3 YILDA 4 MİLYAR DOLAR YATIRIM ALDI

 

Bakan Kacır, söz konusu programlar ve bu alanda gösterilen çaba sayesinde Türkiye'de teknoloji girişimlerinin önceki dönemlere göre daha büyük yatırım aldığını dile getirerek, "2010-2020 arası Türkiye'de teknoloji şirketlerine ve startuplara yatırım ölçeği yıllık 100 milyon dolar tutarındaydı. Türk teknoloji girişimleri, 2020-2023 döneminde ise 4 milyar dolar yatırım aldı. Bu tabii Türkiye'nin milyar dolar değeri aşan unicornların, yani Turcornların da çıkmasını hızlandırdı." dedi.

 

Oyun, e-ticaret, yazılım ve fintech gibi alanlarda milyar dolar değeri aşan Türk teknoloji girişimlerinin bulunduğunu kaydeden Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"2030'a kadar Türkiye'nin teknoloji ekosistemini, girişimcilik ekosistemini büyütmeye devam edeceğiz. Türkiye'den 100 bin teknoloji girişiminin doğmasını ve aynı dönemde bunların 100'ünün milyar dolar değeri aşarak Turcorn olmasını sağlayacağız. Ama bunu yaparken mutlaka uluslararası işbirliklerimizi güçlendirmemiz, Türkiye'nin teknoloji girişimciliğindeki başarı hikayesini dünyaya çok daha güçlü şekilde anlatmamız, tanıtmamız lazım. Bu vesileyle bulunduğum Londra'da çok sayıda girişim sermayesi fonu yöneticisiyle çok kapsamlı görüşme gerçekleştirdim. Bazıları geçmiş dönemlerde Türkiye'de yatırım yapmış olmakla birlikte pek çoğu aslında Türkiye'nin yeni bir başarı hikayesinin eşiğinde olduğunu ifade etti ve Türkiye'ye gelme konusundaki istekliliklerini benimle paylaştı. Bundan da açıkçası memnuniyet duydum.

 

Londra özellikle girişim sermayesi fonları ve diğer varlık fonları alanında dünyada öncü merkezlerden biri. Burada 500'den fazla sermaye fonu bulunuyor ve her yıl bu fonlar çok büyük ölçekte kaynak temin etme imkanına sahipler ve bu kaynağı yıldan yıla artan bir ölçekte teknolojiye ve teknoloji girişimciliğine ayırıyor. İnşallah, önümüzdeki dönemde kendileriyle kurduğumuz ilişkileri ve iletişimi çok daha ileri seviyeye getireceğiz. Türkiye'de benzer etkinlikleri onlarla birlikte gerçekleştireceğiz ve Türkiye'nin teknolojik girişimlerinin büyümesini hızlandırmaya devam edeceğiz."

 

TÜRKİYE'NİN YENİ HİKAYESİNDE KATMA DEĞERLİ ÜRETİM BAŞROL OYNAYACAK

 

Bakan Kacır, pek çok girişimin odağında sağlık, yeşil ve dijital dönüşüm ile yapay zeka gibi alanların olduğunu söyledi.

 

Özellikle bu alanlarda Türkiye'nin sahip olduğu kapasiteyi paylaştığını anlatan Kacır, "Yine yeşil dönüşümün önemli bir unsuru olan yeni nesil mobilite teknolojilerinde Türkiye'de startupların teknoloji girişimlerinin geldiği seviyeyi kendilerine çok detaylı olarak anlattım. Onlar da Türkiye'de daha fazla varlık göstermek arzusunu bizimle paylaştı. Türkiye'de kamunun, özellikle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak biz ve ilgili kurumlarımızın bu ekosistemi ne kadar güçlü şekilde himaye ettiğimizi de görmeleri, onlar açısından cesaretlendirici oluyor." diye konuştu.

 

Kacır, Türkiye'de inovasyon ve fintech alanındaki regülasyon gelişmeleri ve kripto varlıklarla ilgili yeni yasa çalışması hakkında da yatırımcıları bilgilendirdiğini aktardı.

 

Tüm bu yaklaşımların Türkiye'nin yenilikçi teknolojilere ne kadar kuvvetli şekilde ev sahipliği yaptığını ve dönüşümü en ileri seviyede nasıl yakaladığını gösterdiğini dile getiren Kacır, sözlerini şöyle tamamladı:

 

"Onlar da bunun aslında çok farkında. Türkiye'nin makro ekonomik göstergelerindeki iyileşmeyi de çok kapsamlı olarak hem girişim sermayesi fon yöneticileriyle hem de dün yine görüştüğüm İngiltere Yatırım Bakanı ile konuştuk. Özellikle Türkiye'nin kredi risk priminin hızla düşüyor olması aslında Türk ekonomisinin doğru yolda olduğunun önemli göstergelerinden biri. Bunun sonucunda önümüzdeki dönemde Türkiye'ye yatırımların çok hızlanacağını öngörüyoruz. Muhataplarımız da aynı fikirdeler ve burada özellikle Türkiye'nin yeni dönemdeki bu sermaye akımlarını hızlı çekmesi, bu kaynağın büyük ölçekte katma değerli üretime, teknolojik dönüşüme ve teknolojik girişimciliğine kazandırılması için çabalarımızı artıracağız. Türkiye yepyeni başarı hikayelerini hayata geçirecek ve bu defa öncekilerden de daha güçlü şekilde, katma değerli, rekabetçi, verimli üretim ve yüksek teknoloji girişimleri bu hikayede başrol oynayacak."

 

Bakan Kacır, ayrıca Londra'daki iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi.

17 Mayıs 2024 Cuma