tatil-sepeti

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, yıl sonu itibarıyla Türkiye’nin bütçe açığının yüzde 5’in altına inmesini beklediğini açıkladı. Yılmaz, ekonomik istikrarın arttığı, cari açığın ve risklerin azaldığı bir döneme girildiğini vurguladı.



Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, yıl sonu itibarıyla bütçe açığının yüzde 5'in altına inmesini beklediklerini belirterek enflasyonun da eylül ayında yüzde 50'nin altını görmesini, yıl sonunda ise Merkez Bankasının ortaya koyduğu bant çerçevesinde gerçekleşmesini beklediklerini söyledi.

Bu sene 93. kez kapılarını açan İzmir Enternasyonal Fuarı'nın (İEF) açılış resepsiyonu Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu'nda gerçekleştirildi.

Resepsiyona katılarak bir konuşma yapan Yılmaz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten miras olan İzmir Fuarı'nın açılışının Zafer Haftası'na denk gelmiş olmasını son derece anlamlı bulduğunu ifade etti.

Yılmaz, kuruluşun ve kurtuluşun şehri olan İzmir'in İktisat Kongresi ve İzmir Fuarı ile kalkınmaya açılan kapı ve ekonomik bağımsızlık için yükselen ses olduğunu belirterek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile İstiklal Mücadelesinin tüm kahramanlarını ve şehitlerini rahmetle andı.

Hukuki anlamda bağımsızlıkla gerçek anlamda bağımsızlığın farklı olduğunu, ekonomisi, bilim ve teknolojisi, insan kaynağı güçlü olan ve üreten ülkelerin gerçek anlamda bağımsız olabildiğini anlatan Yılmaz, Türkiye'yi gerçek anlamda bağımsız hale getirecek bir kalkınma arayışında olduklarını aktardı.

Yılmaz, Türkiye'nin son dönemde yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odağında aldığı mesafe hakkında bilgi vererek, geçen yıl milli gelirin 1,1 trilyon doları aştığını, dünyanın 17, satın alma gücü paritesine göre ise 11. büyük ekonomisi konumunda olduklarını, kişi başı gelirin 13 bin 110 dolar olduğunu, bu yıl kurdaki istikrarla birlikte bu rakamların üst noktalara çıkmasını beklediklerini ifade etti.


ARTAN İHRACAT AZALAN İTHALAT

Dış pazarda dünya genelinde talebin düşük seyrettiğini, bölgede jeopolitik gerilimlerin arttığını anlatan Yılmaz, şunları söyledi:

 

"Tüm bu jeopolitik ortam içinde ekonomik zorluklar içinde ihracatımızı artırmaya devam ediyoruz. Tüm ihracatçılarımızı gönülden tebrik ediyorum. Zorlu talep koşulları ve jeopolitik koşullara rağmen ihracatımızı artırmaya devam ediyorlar. Temmuz ayı itibarıyla ihracatımız 261,5 milyar dolara yükseldi. İthalatta azalış sürecimiz var. Artan ihracat azalan ithalatla birlikte cari dengemizde ciddi bir iyileşme var.

 

Cari açık bizim kalkınma sürecimizde en kritik unsurlardan biridir, en önemli darboğazımızdır, dış dengemiz. Geçen yıl bu zamanlar yüzde 6 civarı bir cari açığımız vardı. Bu yıl geldiğimiz noktada mutlulukla ifade etmek isterim ki cari açığımız yüzde 2'nin altına gerilemiş durumda. Yıl sonu itibarıyla göreceğiz yüzde 2'nin altında bir cari açık bekliyoruz. Bu da ne getiriyor dövize olan ihtiyacımızı azaltıyor, dış borçlanma ihtiyacını azaltıyor. Döviz üzerindeki baskıyı hafifletmiş oluyor. Bu açıdan çok kıymetli."

 

Merkez Bankası rezervlerinde artış olduğunu, kur korumalı mevduatta ciddi bir gerilemenin söz konusu olduğunu dile getiren Yılmaz, ülke tarihinin en büyük deprem afeti için 2 yılda bütçeden ayrılan 2 trilyon liraya rağmen bütçe açığını kontrol altında tuttuklarını ifade etti.

 

Yılmaz, şöyle konuştu:

 

"Geçen yıl Orta Vadeli Program'da bütçe açığının milli gelire oranını 2023 sonu için yüzde 6,4 demiştik. Gerçekleşmemiz bundan iyi oldu, yüzde 5,3 şeklinde gerçekleşti. Bu yıl henüz güncel Orta Vadeli Programı açıklamadık ama birkaç hususta tespitlerimi de ifade etmek isterim; yıl sonu itibarıyla inşallah bu yılki bütçe açığımız yüzde 5'in altına gelecek. Bu da çok olumlu bir gelişme. Cari açığın, bütçe açığının düştüğü, risklerimizin azaldığı, istikrarın arttığı bir dönemdeyiz. CDS oranlarımız, ülke risk primlerimiz düşüyor, kredi notlarımız artıyor, dış finansa erişim kolaylaşıyor, döviz cinsi borçlanmanın maliyeti düşüyor."

 

ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ SÜRECİ

Temel önceliklerinin en büyük problem olan enflasyonu düşürmek olduğunu kaydeden Yılmaz, Orta Vadeli Program'da birinci yılı geçiş yılı olarak tanımladıklarını, bunun haziran ayı itibarıyla tamamlandığını, ikinci yılı dezenflasyon dönemi ve üçüncü yılı da kalıcı fiyat istikrarı yılı olarak belirlediklerini hatırlattı.

 

Yılmaz, geçiş sürecinde sağlam bir zemin oluşturulduğunu, bu zeminde enflasyonla mücadele edildiğini aktararak, "Haziranla birlikte dezenflasyon sürecimiz başladı. Ağustos rakamları çıktığında göreceksiniz. Yüzde 50'ye yakın bir oran çıkacak. Baz etkisi ve program etkisiyle. Eylül enflasyonu çıktığında yüzde 50 enflasyon oranının altını göreceğiz. Yıl sonu itibarıyla da Merkez Bankamızın ortaya koyduğu bant çerçevesinde bir sonuç bekliyoruz. Güncel Orta Vadeli Programımızda tüm bu makro rakamlarda daha kesin tahminlerimizi, beklentilerimizi ortaya koymuş olacağız." diye konuştu.

 

Türkiye'nin savunma sanayinde elde ettiği başarının bir model olduğunu, göreve geldiklerinde yüzde 80’leri bulan dışa bağımlılığın yüzde 20 seviyelerine indiğini aktaran Yılmaz, geçen yıl 5,5 milyar dolar olan savunma ürünü ihracatının bu yıl 7 milyar dolara yaklaşmasını beklediklerini bildirdi.

 

BÜYÜK SERMAYE GRUPLARINA ÇAĞRI

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin küresel bir cazibe merkezi haline gelmesine öncülük edecek yatırım taahhütlü avans kredisi, yüksek teknolojili yatırımlar için HIT-30 Programı gibi destek programlarını devreye aldıklarını dile getirerek, İEF'in bu seneki temasının teknoloji olarak belirlenmesini çok anlamlı bulduğunu kaydetti.

 

Gençlere güvendiklerini ve inandıklarını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:

 

"Gençlerimiz bu alanlarda desteklendikleri sürece Türkiye'nin de onların da önü çok açık. Yalnız büyük sermaye gruplarına da buradan bir mesajım var; Lütfen AR-GE'ye daha fazla kaynak ayırsınlar, genç, özellikle teknolojik girişimcilik yapan gençlere daha fazla destek olsunlar daha çok yenilikçi üretime ve ihracata odaklansınlar. Başka bir çıkışımız yok. İnanın bunu yaparlarsa özellikle büyük sermayeye sahip şirketlerimiz mutlaka sermayelerinin, imkanlarının bir kısmını teknoloji alanına, genç girişimciliğe ayırırlarsa hem kendileri daha çok kazanırlar hem de ülkemiz ve gençlerimiz daha çok kazanır. Buna da yürekten inanıyorum."

 

İzmir'in ihracatının ithalatından fazla olduğunu, bu nedenle İzmirlilere ve İzmir iş dünyasına teşekkür ettiğini aktaran Yılmaz, İzmirli ihracatçılara Ticaret Bakanlığınca sağlanan destek tutarının 2024 Ağustos ayında yaklaşık 560 milyon lirayı aştığını, geçen yıl mart ayında açtıkları Batı Anadolu Serbest Bölgesi'nin tam kapasiteye ulaşmasıyla bölgeye 20 bin civarında istihdam katkısı sağlanmış olacağını dile getirdi.

 

İzmir Enternasyonal Fuarı'nın tarihine yakışır bir şekilde güçlendirilmesi, zenginleştirilmesi ve uluslararası niteliğinin kuvvetlendirilmesi gerektiğini kaydeden Yılmaz, bu konularda yapılacak her türlü çalışmaya katkı vermeye hazır olduklarını sözlerine ekledi.


01 Eylül 2024 Pazar

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, HAK-İŞ Konfederasyonunun 49. kuruluş yıl dönümü programında, çalışma hayatını ilgilendiren konularda temel ilkelerinin, çalışanı ve işvereni mağdur etmeden uzlaşı zemininde buluşmak olduğunu, son yıllarda çalışanın ücretinde önemli iyileştirmeler yaptıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde sendikal örgütlenmenin kolaylaştırılmasından iş güvenliği düzenlemelerine, kayıt dışı istihdamın azaltılmasından kadınların çalışma hayatına katılımının teşvik edilmesine kadar işçilerin yıllardır çözülmeyen sorunlarını çözüme kavuşturduklarını ifade eden Yılmaz, asgari ücret artışı ve salgın döneminde istihdamın korunması gibi adımlarla her zaman işçinin yanında olduklarını ortaya koyduklarını bildirdi.

 

810 MİLYAR LİRADAN KAMU OLARAK VAZGEÇTİK 

Asgari ücretle bu ücrete kadar tüm gelirleri her türlü vergiden istisna kıldıklarını hatırlatan Yılmaz, "Bu kanunu düzenlemeyi yapmamış olsaydık, asgari ücret ve asgari ücrete kadar tüm gelirlerden vergi alıyor olsaydık ne kadar vergi alacaktık diye baktığınızda 2025'te 810 milyar lira gibi bir rakamla karşılaşıyoruz. Yani 810 milyar liradan kamu olarak vazgeçtik biz. Maliyemiz vazgeçti" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, Türkiye'nin istihdam üreterek büyüdüğünü anlatarak, emeğin yoğun olduğu iş kollarında ara eleman sıkıntısı yaşandığını, iş gücü arzının yeterli olmadığını ve işverenlerin en çok şikayet ettiği hususların başında çalıştıracak personel bulamamanın geldiğini gözlemlediklerini aktardı.

"Mesleki ve teknik eğitimde yeni bir açılımı devreye alarak iş gücü arzını piyasanın ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirmek istiyoruz." diyen Yılmaz, eğitim sistemi veya kısa dönemli kursların içeriğiyle iş gücü piyasasının ihtiyaçları arasında daha fazla örtüşme sağlanması gerektiğini kaydetti.

 

ÇOK KAZANANDAN ÇOK, AZ KAZANANDAN AZ ALMAK

Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Bizim de anlayışımız budur. Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu. Vergi adaletini güçlendirmek, vergide etkinliği sağlamak... Bu yönde geçtiğimiz dönem önemli adımlar attık" diye konuştu.

Gelir vergisi tarifesinde en alt dilimdeki vergi oranını düşürdüklerini, en üst dilimdeki vergi oranını yükselttiklerini bildiren Yılmaz, şöyle devam etti: "Vergi gelirlerinde sağlanan iyileşmeyi vatandaşlarımızın refahı ve ülkemizin istikrarı için verimli alanlara yönlendireceğiz. Bütçemizde temel vurgumuz şu, deprem harcamaları azaldıkça bir mali alanımız, imkanlar oluşacak. Bu mali imkanları da iki temel amaç için kullanmayı planlıyoruz. Birincisi ekonomimizi büyütmek, reel sektörümüzü, üretimimizi desteklemek, kalıcı bir şekilde yapısal dönüşümle sanayimizin teknolojik gücünü, katma değerimizi yükseltmek. İkincisi de sosyal refahı kalıcı bir şekilde arttırıcı tedbirler almak. Bu yönde bütçemizin imkanlarını değerlendirmek."

 

KAYIT DIŞILIĞI EN AZ SEVİYELERE ÇEKMEYİ HEDEFLEDİK

Cevdet Yılmaz, istihdamda kayıt dışının bir dönem yüzde 50'lerin üzerinde olduğunu, şu anda yüzde 20'lerin bir miktar üzerinde bulunduğu ve kayıt dışılığı en az seviyelere çekmeyi hedeflediklerini ifade etti.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da değinen Yılmaz, burada etnik ve dini kimlikten öte insanlığın katledildiğini belirterek, "Bir soykırım davası var malum. Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla yargılanan bir İsrail hükümeti var. İnşallah en kısa sürede orada da ateşkes sağlanır. Orada yaşanan bu insanlık dışı manzaralar sona erer. İnsanların ihtiyaç duyduğu temel destekler, insani yardımlar ulaşır ve inşallah siyasi bir çözümle kalıcı bir huzura bölgemiz kavuşur." dedi.

23 Ekim 2024 Çarşamba

23 Ekim 2024 Tarihli ve 32701 Sayılı Resmî Gazete


 

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

 

CUMHURBAŞKANLIĞINA VEKÂLET ETME İŞLEMİ

 

–– Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet YILMAZ’ın Vekâlet Etmesine Dair Tezkere

 

YÖNETMELİKLER

 

–– Şarj Hizmeti Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Beşeri Tıbbi Ürünler ve Özel Tıbbi Amaçlı Gıdaların Geri Çekilmesi Hakkında Yönetmelik

 

TEBLİĞLER

 

–– Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi

 

–– Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hakem Ücret Tarifesi

 

–– Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tanık Ücret Tarifesi

 

İLÂN BÖLÜMÜ

 

a - Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları

 

b - Çeşitli İlânlar

 

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Döviz Kurları ve Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

23 Ekim 2024 Çarşamba