tatil-sepeti

Türkiye'nin tescilli bal arısı genotipi olan "Efe arısı"nın, Çanakkale'nin Bozcaada ilçesindeki mor kekik tarlalarında ürettiği bal ilk kez hasat edildi.


Hasat dolayısıyla İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve bir firmanın işbirliğiyle Amerikan Çeşmesi mevkisinde "Bozcaada Bal Hasadı Şenliği" düzenlendi.

Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdür Yardımcısı Şerafettin Çakal, programda yaptığı konuşmada, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğünün asli görevlerinden birinin genetik kaynakların korunması olduğunu söyledi.


Bozcaada izole bir bölge olduğu için "Efe arısı"nın genetik kaynaklarını korumak için bölgeyi değerlendirdiklerini ve AR-GE çalışmalarına bu yönde devam ettiklerini belirten Çakal, "Türkiye arıcılık açısından dünyada ilk 3 arasında, koloni sayısında 3, bal üretimi açısından 2'nci sırada. Önemli bir potansiyele sahip. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğümüz, Bakanlığımız adına koloni başına verimi artırmak ve arı ürünlerini çeşitlendirmek üzerine ciddi AR-GE çalışmaları yapıyor. Bal, propolis, polen ve arı zehri gibi ürün çeşitlerini artırmak üzerine ciddi çalışmalar yapıyoruz. Gen kaynaklarını koruyoruz, ıslah ederek geliştiriyoruz, birim alandan, birim koloniden daha fazla ürün almaya gayret ediyoruz." diye konuştu.


"EFE ARISI" 2019'DA TESCİLLENDİ

"Efe Arısı'nın Islahı ve Korunması Projesi"nin yürütücüsü ve Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsünde görevli Mustafa Köseoğlu da 2008 yılında başlayan Ülkesel Arıcılık Projesi kapsamında bu arıyı önce İzmir açıklarındaki Eşek Adası'nı kullandıklarını, 5 yıl sonra Tarım ve Orman Bakanlığından damızlık üretim izni aldıklarını bildirdi.

 

Islah çalışmaları sonunda 2019 yılında "Efe arısı"nın tescillendiğini kaydeden Köseoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"İzmir bölgesinden toplanan 200 arıdan, seleksiyon yapıla yapıla bir noktaya gelmiş bazı karakterler bakımından. Bu süreç içinde arının daha sağlıklı korunması da gerekiyor. Onun için Bozcaada'yı seçtik. Çünkü koloni varlığı düşüktü, ana karadan uzaklığı bizim açımızdan yeterliydi arının çiftleşmesi bakımından. 2015 yılında Bozcaada'ya geldik. 2015-2020 yıllarında adada bütün arıyı değiştirecek şekilde bir politika izledik. 400-500 ana arı dağıttık. 60-70 yapay oğul dağıttık. Bazı dönemlerde bilerek oğul verdik. Bazı arılarımızı güçlendirerek özellikle sahanın farklı noktalarına erkek yoğunluğunu aktararak adanın 'Efe arısı'na dönmesini sağladık. 2020 yılında damızlık sürülerimizi tamamen buraya getirerek damızlık üretimini adada gerçekleştirmeye başladık. Burada üretilen damızlıklar İzmir'deki enstitüye, oradan arı üreticilerine, belediyelere gönderiliyor. Sahadaki ana arı üreticileri, ticari ana üreterek servis yapıyorlar. Biz de enstitüde yılda yaklaşık 500-1000 adet ticari ana arı üretiyoruz."

 

"BAL VERİMİ BÖLGE ARILARINA GÖRE DAHA İYİ"

Farkındalık oluşturmak amacıyla bu şenliği düzenlediklerini kaydeden Köseoğlu, "Mor kekik, Bozcaada'nın doğal florası. Balı da çok leziz. Farkındalık yaratmak, 'Efe arısı'na ve doğal floraya dikkat çekmek istedik." dedi.

 

Türkiye'nin tescil edilmiş ilk genotipi olan arının seleksiyon çalışmaları sonucunda kuluçka performansının bölgesindeki diğer türlere göre yüksek olduğunu, çam balı döneminde bile yavruyu kesmediğinin görüldüğünü anlatan Köseoğlu, bölge arısına göre sakin bir yapıda olan 'Efe arısı'nın kışlatma performansının ve bal veriminin bölge arılarına göre iyi olduğunu belirtti.

 

 

Proje ortaklarından Afibee Gıda AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Almış ise Tarım ve Orman Bakanlığının başlattığı çalışmaya önce devletin önayak olduğunu, daha sonra özel sektörün desteğiyle sürdürülebilirliğin sağlandığını dile getirdi.

 

Özel sektör temsilcisi olarak tüm Türkiye'ye dağıtabilmek için buradaki damızlık üretimine destek olduklarını anlatan Almış, daha verimli arıcılık işlemleri yapabilmek için projenin bir parçası olduklarını söyledi.

 

Çalışmaların bu yıla kadar Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından yürütüldüğünü, bu seneden itibaren işletmeyi devraldıklarını bildiren Almış, "Bu alanda 100'e yakın kovan var. En önemlisi ana kraliçe arıların geliştirilip bütün Ege'ye dağıtılabiliyor olması." ifadesini kullandı.

 

Bozcaada Kaymakamı Mehmet Halit Haydaroğlu, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Ali Kayadan, Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Ertuğrul Arda ile Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cahit İleri'nin de yer aldığı program, katılımcıların arıcı kıyafeti giyerek bal hasadı yapmasıyla sona erdi.

 

03 Eylül 2024 Salı

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "e-İhracat zirvesi süresince 300'den fazla Türk firması, 1350 eşleştirmeyle küresel e-ticaretin önemli paydaşlarıyla buluşarak, üst düzey isimlerle birebir görüşmeler gerçekleştirdi." dedi.


 

 

Bolat, Ticaret Bakanlığı himayesinde, Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) tarafından organize edilen ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) desteğiyle 4-5 Eylül'de gerçekleştirilen İstanbul Küresel e-İhracat Zirvesi'nin sonuçlarını değerlendirdi.

 

Zirvede, yerel ve küresel e-ticaretin önemli paydaşlarının bir araya geldiğini anımsatan Bolat, etkinliğin gerek fiziksel gerekse canlı yayın kanallarından yoğun ilgiyle karşılandığını söyledi.

 

Bolat, zirveye Amerika'dan Güneydoğu Asya'ya küresel e-ticarette önemli paya sahip ABD, Çin, Brezilya, Hindistan gibi ülkelerin yanı sıra Avrupa, MENA ve ASEAN bölgelerinden katılımcıların geldiğini hatırlattı.

 

AboutYou (Almanya), JD.com (Çin), Jumia (Afrika kıtası), Otto (Almanya), Ozon (Rusya), Shopee (Singapur), Walmart (ABD), Wayfair (ABD), Wildberries (Rusya) başta olmak üzere 29 yabancı pazaryeri ve e-ticaret çözüm ortağı ile 3 yerli pazaryeri temsilcisinin fiziksel olarak, 4 küresel pazaryerinin ise çevrim içi zirvede yer aldığına dikkati çeken Bolat, toplamda 3 binin üzerinde üst düzey katılımcının etkinlikte buluştuğunu bildirdi.

 

Bolat, etkinlikte dünyaca tanınmış uzmanların katılımlarıyla 3 ayrı salonda, 51 sunum ve panel oturumu gerçekleştirildiği bilgisini vererek, oturumlarda lojistik süreçlerden dijital pazarlamaya kadar e-ihracata temas eden hemen her konuda katılımcıların bilgilendirildiğini, ihracatın güncel trendlerine ve geleceğine ışık tutulduğunu anlattı.

 

Küresel ve bölgesel e-ticaretin önde gelen markalarını bir araya getiren zirvenin, e-ticaret fuarı niteliğinde gerçekleştiğini vurgulayan Bolat, şöyle konuştu: "Zirveye 56 farklı firma stantlarıyla katılım sağladı. Türk firmaları, açtıkları stantlarla markalarını üst düzey yöneticilere tanıtma fırsatı yakalarken kalıcı iş ortaklıkları kurma imkanı buldu. Zirve süresince düzenlenen B2B toplantılarında 300'den fazla Türk firması, 1350 eşleştirmeyle küresel e-ticaretin önemli paydaşlarıyla buluşarak, üst düzey isimlerle birebir görüşmeler gerçekleştirdi. Bakanlık olarak e-ihracatın genel ihracat içindeki payını yüzde 10'a çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda, ihracatçılarımızın bilgiye erişimi ve doğru kişilerle kalıcı iş ortaklıkları kurmalarının önemini göz önüne alıyoruz. Etkinlikler, sunduğumuz hizmetler ve sağladığımız desteklerle bu hedefe ulaşmak için kararlılıkla ilerliyoruz."

 

"3 BİNDEN FAZLA PAZARYERİ TEMSİLCİSİ KATILDI"

ETİD Başkanı Hakan Çevikoğlu da e-ihracat, yeni nesil teknolojiler, dijitalleşme ve dijital pazarlama, lojistik, markalaşma gibi konuların konuşulduğu zirvede, küresel ve bölgesel pazaryerlerinden 3 binden fazla üst düzey katılımcının fiziki olarak yer aldığını söyledi.

 

Dünyadaki e-ticaret sektöründe "sınır ötesi alışveriş"in popüler olmaya başladığına işaret eden Çevikoğlu, geçmişe oranla insanların artık küresel çapta e-ticaret sitelerinden alışverişlerini korkusuzca yapmaya başladıklarını dile getirdi.

 

Çevikoğlu, Türk ürünlerinin uluslararası pazarda yoğun ilgi gördüğünü belirterek, zirveye çeşitli kıtalardan dünyaca ünlü çok sayıda e-ticaret sitesi temsilcisinin katıldığını hatırlattı.

 

"DAHA AZ MALİYETLE DAHA HIZLI SATIŞ"

 

Türk firmalarının yurt dışı satışlarını kendi sitelerinden yapmak istediklerinde sürecin hem uzun hem de maliyetli olduğunu belirten Çevikoğlu, şunları kaydetti: "Yerli firmalarımız, hem ürün çeşidi hem kalite hem de uygun fiyatlı satışları dolayısıyla küresel çapta dikkati çekmeye başladı. Bu nedenle düzenlediğimiz zirveye, dünyaca ünlü e-ticaret siteleri yoğun ilgi gösterdi. Yurt dışı satışlarını hem daha hızlı hem de daha az maliyetle yapmak isteyen Türk firmaları yeni anlaşmalar imzaladı. Söz konusu anlaşmalarla e-ihracata hızlı adım atan yerli firmalarımız, Türk ürünlerinin kaliteli ve uygun fiyatlı olduğunu gösterdi. Böylece hem yerli firmalarımız hem de yabancı pazaryerleri kazanım sağladı. Bu anlaşmaların, Türkiye e-ihracatına 2 yıl içinde 1,5 milyar dolarlık katkı sağlayacağını düşünüyoruz."

 

Çevikoğlu, etkinliğe katılamayan Türk firmalarının da Ticaret Bakanlığının internet sitesindeki "Kolay İhracat Platformu" ve "Destekler" sekmesi üzerinden ya da ETİD Genel Merkezini arayarak, yurt dışındaki e-ticaret sitelerinden satış yapabilmeleri için gerekli bilgilere ulaşabileceklerini bildirdi.

 

Çok verimli geçen etkinliğin tekrar yapılması için yoğun talep aldıklarını vurgulayan Çevikoğlu, geleneksel hale getirilecek etkinliğin gelecek yıl yine eylül ayında yapılmasının planlandığını sözlerine ekledi.

15 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : firma görüşme ticaret ihracat

2025-2027 Dönemi Bütçe Çağrısı Tebliği, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı.





 


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan tebliğde, Merkezi Yönetim Bütçesi'nin hazırlık çalışmalarını yönlendirmek üzere 2025-2027 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program'ın (OVP) yayımlandığı ve OVP'de ekonomi ve maliye politikalarının temel amaçlarının belirlendiği belirtildi.


Bu kapsamda 2025-2027 döneminde, makroekonomik ve finansal istikrarın güçlendirilmesi, mali disiplinin korunması, orta vadede enflasyonun tek haneye düşürülerek fiyat istikrarının sağlanması, AR-GE ve yenilikçilik kapasitesinin geliştirilmesi, yeşil ve dijital ekonomiye geçiş odağında teknolojik dönüşümün sağlanması, beşeri sermayenin güçlendirilmesi, iş gücü piyasasının daha da etkinleştirilmesi, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi ve ekonomide kayıt dışılığın azaltılmasının temel amaç olduğu vurgulandı.


Tebliğde, aynı dönemde maliye politikasının temel amaçlarının, başta deprem kaynaklı harcamalar olmak üzere, gerekli ihtiyaçlar karşılanırken mali disiplinin ekonomide güven ve istikrarı artıran çıpa olarak korunması ve güçlendirilmesi, afet yönetiminin tüm süreçlerinin etkin şekilde yürütülmesi için gerekli finansmanın sağlanması, kamu açığının kademeli olarak azaltılması, yeşil ve dijital dönüşüme katkı sağlanması, para, maliye ve gelirler politikalarının birbirini destekler nitelikte kararlı bir şekilde uygulanması olduğu ifade edildi. 


Ayrıca, vergilemede gönüllü uyum, öngörülebilirlik ve şeffaflığın artırılması, vergide adaletin güçlendirilmesi, geliri adil bir şekilde yeniden dağıtan ve vergiyi tabana yayan bir yaklaşımla gelirlerin artırılması, kayıt dışılıkla mücadelenin kararlılıkla sürdürülmesi ile denetim faaliyetlerinde ve tahsilatta etkinliğin artırılması da amaçlar arasında yer aldı.

 

Kamu idarelerinin OVP'de belirlenen politika, tedbir ve öncelikler doğrultusunda hareket ederek kendilerine tahsis edilen ödenekleri aşmadan kaynaklarını etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanacakları vurgulanan tebliğde, şu ifadelere yer verildi: "Şubat 2023'te meydana gelen depremlerin yol açtığı hasarın telafi edilmesi ve afet risklerinin azaltılması için gerekli önlemlerin alınmasına devam edilecektir. Kaynak kullanımında etkinliğin ve verimliliğin artırılması amacıyla harcamaların sistematik olarak gözden geçirilmesi sürdürülecek, verimsiz harcama alanları tasfiye edilecektir. Kamu hizmetleri verimlilik ve tasarruf anlayışıyla yürütülecek, tasarruf tedbirlerine uyum sağlanacak ve izlenecektir. Kamu yatırım programında rasyonelleştirme çalışmaları yapılmak suretiyle kısa sürede tamamlanarak ekonomik ve sosyal fayda üretecek yatırımlar önceliklendirilecektir. Kamu taşıtlarının kullanımı ihtiyaç analizleri ve tasarruf anlayışı çerçevesinde sistematik olarak gözden geçirilecek, ihtiyaç fazlası olan veya ekonomik ömrünü tamamlamış taşıtlar tasfiye edilecektir. Hazine nakit rezervinin güçlendirilmesi ve daha etkin kullanımı için 'Tek Hazine Kurumlar Hesabı'nın kapsamı daha da genişletilecektir. Süreklilik arz etmeyen ve konjonktüre dayalı gelirlerin oluşturduğu geçici kaynaklara karşılık olarak kalıcı mahiyette harcama oluşturulmayacaktır. Kamu yatırım, harcama, teşvik ve desteklerinin etkinliği artırılacaktır."


Tebliğde, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, OVP, Bütçe Çağrısı ve eki Bütçe Hazırlama Rehberi ile Yatırım Genelgesi ve eki Yatırım Programı Hazırlama Rehberi'nde yer alan makro politikalar, hedef ve gösterge niteliğindeki temel ekonomik büyüklükler, ödenek teklif tavanları, genel ilkeler ve standartlar ile çok yıllı bütçeleme anlayışını esas alarak 2025, 2026 ve 2027 yıllarına ilişkin bütçe tekliflerini sunacakları bildirildi.

Tebliğ ekinde, 2025-2027 Dönemi Bütçe Hazırlama Rehberi'ne de yer verildi.

15 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #bütçe #harcama