tatil-sepeti

Bosna Hersek’te resmi temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Saraybosna Üniversitesi (IUS) tarafından kendisine tevdi edilen fahri doktora için gerçekleştirilen törene katılarak bir konuşma yaptı. Yunus Emre Enstitüsü’nün ‘Tercihim Türkçe Projesi’ kapsamında Bosna Hersek’te seçmeli yabancı dil olarak Türkçe eğitimi vermeye başladığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2011’de 43 okulda yaklaşık bin öğrenciyle başlayan projede bu yıl 150 okulda 8 bin 243 öğrenciye ulaşıldı” dedi. Erdoğan, “Bugün çatısı altında bulunmaktan büyük onur duyduğum Uluslararası Saraybosna Üniversitesi, bu vizyonunuzun en güzel meyvelerinden biri” diye konuştu.

BİN 500 TÜRK ÖĞRENCİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta Uluslararası Saraybosna Üniversitesi’nde olmak üzere çeşitli şehirlerde bin 500’ün üzerinde Türk öğrencinin öğrenim gördüğünü söyledi.

IUS’un kurucusu Saraybosna Eğitim Geliştirme Vakfı’nın (SEDEF), Bosna Hersek’te ilköğretim ve ortaöğretim okuluyla da gençlere hizmet verdiğini kaydeden Erdoğan, “Ayrıca yeni kurulan Türkiye Maarif Vakfı da Bosna Hersekli öğrencilere eğitim desteği vermek için harekete geçecek” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu kurumlarımızın Bosna Hersek’teki eğitim seferberliğini, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadele bakımından da kritik önemde görüyoruz. Zira Sayın Bakir İzzetbegoviç’in de ifade ettiği gibi FETÖ, toplumun her alanına kollarını dolamış bir ahtapot olarak varlığını sürdürmeye çalışıyor” diye konuştu.

İŞBİRLİĞİ PROJELERİ

Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzetbegovic ile ikili ve heyetler arası görüşmelerde bulunduklarını dile getiren Erdoğan, Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Denis Zvizdic ve Bakanlar Konseyi bakanları ile iki ülke arasındaki işbirliği projelerini ele aldıklarını söyledi. Ekonomiden eğitime, turizmden kültüre bütün başlıklar altında değerlendirmeleri gerçekleştirdiklerini kaydeden Erdoğan, iki ülke arasındaki ilişkilerin mükemmel düzeyde ilerlediğini, bu münasebetleri çok daha ileriye taşıyacaklarını belirtti.

YENİ BALKAN RUHU

Boşnaklarla beraber Sırpları, Hırvatları, Arnavutları ve Makedonları da kucaklamaya devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, “Son dönemde bu doğrultuda çok önemli adımlar attık. Gelecekte farklılıklardan güç alarak yükselen bir Balkan ruhunu hep birlikte inşa edeceğiz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son birkaç yıldır yaşadıklarımız bize Türkiye’nin dış politikada kendine belirlediği misyonun ne kadar doğru ve aynı zamanda ne kadar da zor olduğunu göstermiştir. Gerilim yerine işbirliğini, kavga yerine dayanışmayı, sömürü yerine paylaşmayı, zulüm yerine adaleti savunmak, bu ülkelerin idamesi için samimiyetle mücadele etmek gerçekten çok zahmetli bir çabadır” dedi.

RAHATSIZ OLUYORLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Elbette birileri, Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle işbirliğinin bu derece güçlü ve yakın olmasından rahatsızlık duyuyor. Kendi geçmişlerine, kendi münasebetlerinin derinliğine bakmadan ülkemizin Balkanlar’daki varlığını sorgulamaya yelteniyorlar. Türkiye, aynı zamanda bir Balkan ülkesidir. Fakat Türkiye’yi Balkanlar’da adeta hasım bir güç gibi göstermeye çalışıyorlar. Türkiye’nin Balkanlar’da barış ve istikrarı koruma çabalarının bunların planlarına, projelerine ket vurduğunun farkındayız. Biz bu coğrafyanın kalıcı istikrara kavuşmasını, gerilimle değil, daima huzurla, istikrarla anılmasını istiyoruz. İnşallah bundan sonra da mücadelemizi aynı şekilde sürdüreceğiz.”

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A IUS’TAN FAHRİ DOKTORA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Uluslararası Saraybosna Üniversitesi (IUS) tarafından fahri doktora unvanı verildi. Törende konuşan IUS Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yıldırım, uluslararası politikada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oynadığı rol ve etkisine dikkati çekerek, Erdoğan’ın inanç farkı gözetmeksizin tüm mazlumların umudu haline geldiğini söyledi. Prof. Yıldırım, sahneye arz ettiği Cumhurbaşkanı Erdoğan’a onursal doktora diplomasını takdim ederek, cübbesini giydirdi.
Törende İstanbul Ticaret Odası Başkanı ve Uluslararası Saraybosna Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Şekib Avdagiç de yer aldı. Avdagiç, “Mütevelli heyetinde bulunmakta gurur duyduğum üniversitemizde bu güzel töreni Türkiye’den gelen kalabalık bir heyetle izledik” dedi. Tören sonrası Avdagiç ile birlikte Rektör Prof. Yıldırım, IUS Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Hasan Zuhuri Sarıkaya ve Mütevelli Heyet üyeleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aynı sahnede fotoğraf çektirdi.

BOSNA’YA SAĞLIK DESTEĞİ

Saraybosna Üniversitesi Klinik Merkezi (KCUS) Hematoloji Bölümü, inşası Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından tamamlanan yeni hizmet binasında hizmet verecek. Bölümün açılışı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ile Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı İzetbegovic’in eşi ve KCUS Genel Müdürü Prof. Dr. Sebija İzetbegovic’in katıldığı bir törenle yapıldı.

28 Mayıs 2018 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye'nin elma üretiminde dünya sıralamasında 2. sırada, ihracatta ise 7. sırada yer aldığını açıkladı. Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.

Bakan Yumaklı, gıda güvenliği konusunda yapılan denetimlerin aralıksız sürdüğünü belirterek, "Vatandaşımızın güvenilir gıdaya ulaşması, en doğal hakkıdır. Bu hakka ulaşmakla ilgili hiçbir engeli tanımıyoruz ve devlet olarak, bakanlık olarak bunların üzerine gitmeye devam edeceğiz." dedi.

Tarımda teknolojinin önemine değinen Yumaklı, Türkiye'nin sadece elma üretiminde değil, bu alanda kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesinde de önemli bir aşama kaydettiğini ifade etti. Ayrıca, tarımsal üretimin pazarlama ayağının önemine vurgu yaparak, üretimin planlanması, sözleşmeli üretim modelleri ve işlenmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması gibi konularda çalışmaların devam edeceğini söyledi.

Yumaklı, tarımsal üretimde 1 Eylül itibarıyla geçilen planlı üretim modelinin, üretici ve tüketiciye büyük faydalar sağlayacağını belirtti. Bu modelle, ülke kaynaklarının daha verimli kullanılacağını ve hububat, baklagil, yağlı bitkiler ve yem bitkileri üretiminde 2028'e kadar olan hedeflerin belirlendiğini kaydetti.

Kent tarımı uygulamalarına da değinen Yumaklı, büyük şehirlerin tarımsal ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla şehir çeperlerinde tarımsal üretimin desteklendiğini ve organize tarım bölgelerinin oluşturulduğunu belirtti. Bu kapsamda, 42 ilde 61 organize tarım bölgesinin belirlendiğini ve bunlardan 6'sında üretimin başladığını ifade etti.

Bakan Yumaklı, Karaman Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan hububat tohumu eleme tesisinin açılışını gerçekleştirerek, Türkiye'nin tohumculukta dünyada öncü bir ülke haline geldiğini ve bu alandaki başarının ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını vurguladı. Türkiye'nin kendi topraklarında ürettiği tohumların dünya çapında 117 ülkeye ihraç edildiğini belirten Yumaklı, bu başarıyı daha da ileri taşımak için çalışmalara devam edeceklerini söyledi.

21 Eylül 2024 Cumartesi

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'nde değişiklik yaptı.







SPK'nın "III-52.4 sayılı Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"i Resmi Gazete'de yayımlandı.


Buna göre, girişim sermayesi yatırımlarının finansmanında önemli bir yatırım aracı olan, Türkiye'nin sermaye piyasalarında da giderek önem kazanan ve hızla büyümeye devam eden girişim sermayesi yatırım fonlarına yapılan yatırımların artırılabilmesi amacıyla ve uygulamada karşılaşılan ihtiyaçlar ile girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni yatırım araçlarının yaygınlaştırılmasına yönelik olarak anılan tebliğin muhtelif maddelerinde değişiklik yapıldı.


Yapılan değişiklikler kapsamında, doğrudan yatırım yerine girişim sermayesi yatırım fonları (GSYF) üzerinden riskin dağıtılarak yatırımın çeşitlendirilebilmesi, daha önce yatırım almış ve yatırım turu kapanmış girişim şirketlerine yatırım yapılabilmesine imkan sağlamak amacıyla fon toplam değerinin en az yüzde 80’i diğer GSYF katılma paylarından oluşacak şekilde GSYF’lerin fon sepeti fonu yapısında ihraç edilebilmesine imkan tanınacak.


Yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla son yıllık veya yatırım yapılan tarihe en yakın tarihli finansal tablolarına göre varlıklarının en az yüzde 51’inin Türkiye’de kurulu bağlı ortaklık veya iştiraklerden oluşan yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yatırım yapılmasına olanak sağlanacak.


Girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni finansman araçlarının yaygınlaştırılması amacıyla, ilgili mevzuatta yer alan şartlara uyum sağlanmak kaydıyla, ileri vadede ortak olma hakkı veren sözleşmeler girişim sermayesi yatırımı olarak değerlendirilecek.


Bu kapsamda, yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yapılan yatırımın sınırının fon toplam değeri yüzde 10’undan, yüzde 15’e çıkarılacak ve Fon’un tedavüldeki katılma paylarının yurt dışındaki gerçek ve tüzel kişilerce sahip olunması halinde bu oran kademeli olarak %100’e kadar artırılabilecek.


Son yıllık finansal tablolarına göre aktif toplamının en az yüzde 40’ı gayrimenkul veya gayrimenkule dayalı varlıklardan oluşan şirketler ile esas faaliyet konusu müteahhitlik olan şirketler girişim şirketi olarak değerlendirilmeyecek.


Diğer GSYF’lere fon toplam değerinin en fazla yüzde 25’i, girişim şirketi niteliğindeki halka açık şirketlerin borsada işlem görmeyen paylarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si ve GSYF katılma payına sahip yatırımcıların yönetim kontrolüne sahip oldukları şirketlere ve ilişkili taraflarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si oranında yatırım yapabilecek.


Tebliğ kapsamında, fon katılma paylarının satış başlangıç tarihinden fon toplam değerinin en az yüzde 80’inin girişim sermayesi yatırımlarına yönlendirilmesine kadar geçen sürede ve sonrasında sermaye piyasası araçlarına yapılacak yatırımlarda, yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla Kurulun III-52.1 sayılı Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde yer alan ihraççı sınırlamalarına uyum sağlanması gerekecek.


Kaynak taahhüdü tutarı, fon katılma paylarının nitelikli yatırımcıya satışına başlandığı tarihi müteakip en geç bir yıl içinde tahsil edilecek.

Tebliğ kapsamında, sektör talepleri dikkate alınarak başvuru süreçlerinin kısaltılabilmesi amacıyla GSYF’ler menkul kıymet yatırım fonları ve gayrimenkul yatırım fonları gibi şemsiye fona bağlı olarak ihraç edilebilecek.


Fon bilgilendirme dokümanlarının içeriklerinin sadeleştirilirken, bu doğrultuda belirli konulara fon ile katılma payı sahipleri arasında imzalanacak fon ihraç sözleşmesinde yer verilecek.


Tebliğ’e eklenen Geçici Madde 2 ile Tebliğ değişikliklerinin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla katılma payı ihraç edilmiş fonlar tarafından yatırımcılar ile fon ihraç sözleşmesi imzalanması gerekliliğinin yerine getirilebilmesi ve fonun ihraç belgesinde yer alması gereken asgari unsurlara uyum sağlanabilmesi için 30 Haziran 2025 tarihine kadar, yeni portföy sınırlamalarına uyum sağlanabilmesi için ise 31 Aralık 2025 tarihine kadar süre verildi.


Söz konusu Tebliğ bugün itibarıyla yürürlüğe girdi.

21 Eylül 2024 Cumartesi