Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Aktif ticaret diplomasisini, en hızlı şekilde devam ettireceğiz, finansman desteği, ileri teknoloji, yeşil dönüşüm ve karbon sıfır politikasına uyum çalışmalarını iş birliği içinde yapma kararlılığındayız." dedi.

 

Bakan Bolat, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 30. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde uygulanan doğru ve etkili politikalarla, 2003-2022 döneminde yıllık ortalama reel olarak yüzde 5,4’lük büyüyerek küresel anlamda çok güçlü bir performans sergilendiğini söyledi.

 

Bolat, Salgınlara, savaşlara, ham madde ve enerji krizlerine rağmen ihracatçıların, dünyanın her bir köşesinde var olma ve Türkiye’ye döviz kazandırma seferberliği ile takdire şayan bir performans gösterdiğini dile getirdi.

 

385 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT HEDEFİNİ BAŞARMAK KARARLILIĞINDAYIZ

 

Türkiye’nin 2002 yılında dünya ihracatından aldığı payı yüzde 0,5’ten yüzde 1,02’ye yükselttiğini belirten Bolat, "Hizmet sektörlerinde de 6 katı bir büyüklükle 2002’de 14 milyar dolar olan hizmet ihracatımızı 2022 yılında 90,5 milyar dolara ulaştırmayı başardık. Böylece 2021 yılında toplamda mal ve hizmet ihracatı olarak 287 milyar dolar, 2022 yılında da 345 milyar dolarlık büyük bir ihracat ekonomisini hep birlikte oluşturduk. İnşallah bu yıl hedefimiz olan 265 milyar dolar olan mal ihracatını, 120 milyar dolar olan hizmetler ihracatımızı toplamda da 385 milyar dolarlık bir ihracat hedefini başarmak kararlığındayız." ifadelerini kullandı.

 

Ticaret Bakanlığı olarak TİM çatısı altında bulunan 61 İhracatçı birliğini ve 100 bin ihracatçıyı her vesileyle desteklemeye devam edeceklerini vurgulayan Bakan Bolat, "İhracatımızın desteklenmesi için Türk Eximbank’ın kaynaklarını artırma kararlılığındayız. Aynı zamanda ihracatçılarımıza kefalet müessesesi olarak kurmuş olduğumuz İGE AŞ ile de çok ciddi miktarda kefalet vermeyi başardık ve bunu artırarak devam ettireceğiz." diye konuştu.

 

DÜNYADA TÜRKİYEMİZİ BİR İHRACAT VE LOJİSTİK ÜSSÜ OLARAK KABUL ETTİRMEK AZMİNDEYİZ

 

2028 yılına yönelik olarak Türkiye’nin küresel ihracattaki payını yüzde 1,2’ye, küresel hizmet ihracatındaki payını yüzde 1,5’e yükseltmeyi hedeflediklerini bildiren Bakan Bolat, şöyle devam etti:

 

"İhracatımızda, orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin payını yüzde 50’ye, KOBİ’lerin payını yüzde 40’a, e-ihracatın payını ise yüzde 10’a yükseltme hedefini benimsedik. Bu anlamda, ihracat pazarlarında geleneksel pazarlardaki konumumuzu güçlendirmek yanında aynı zamanda uzak ülkeler stratejimiz kapsamında 2028’e kadar ihracatımızı o ülkelerde 4 katı artışla 80 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz., İslam Ülkeleri İhracatı Geliştirme Stratejimiz kapsamında, başta Körfez ülkeleri olmak üzere Afrika, Orta Doğu ve Asya ülkeleri olmak üzere İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerine yapılan ihracatımızın payını yüzde 30’un üzerine taşımak azmindeyiz.

 

Ayrıca, 1 milyar dolar üzerinde ihracat gerçekleştiren il sayısını 40’a, 5 milyar dolar üzerindekileri 15’e; 10 milyar dolar üzerindekileri ise 10’a çıkarma hedefini belirledik. Aktif ticaret diplomasisini, en hızlı şekilde devam ettireceğiz, finansman desteği, ileri teknoloji, yeşil dönüşüm ve karbon sıfır politikasına uyum çalışmalarını hükümetimiz olarak Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bütün bakan arkadaşlarımızla iş birliği içinde yapma kararlılığındayız. Hedefimiz 'made in Türkiye', yani güçlü Türkiye malı, imajını daha da pekiştirmek ve dünyada Türkiyemizi bir ihracat ve lojistik üssü olarak kabul ettirmek azmindeyiz."

 

DIŞ TİCARET, GÜMRÜK VE İÇ TİCARET POLİTİKA VE UYGULAMALARIMIZDA DİNAMİK SÜREÇ İZLEYECEĞİZ

 

Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı olarak vizyonlarını, "sürdürülebilir ihracat artışı ve dış ticaret dengesi", "etkin, hızlı ve güvenli bir gümrük anlayışı" ve "adil, rekabetçi ve istikrarlı bir ticaret ortamı" sağlamak üzere üç sac ayağı üzerine kurduklarını ifade ederek, "Dış ticaret, gümrük ve iç ticaret politika ve uygulamalarımızdaki dinamik bir süreç izleyeceğiz ve iç piyasada da adil ve istikrarlı bir ticaret ortamını yakalamak için bütün gücümüzle mücadele edeceğiz." şeklinde konuştu.

17 Haziran 2023 Cumartesi

Bulgaristan’ın en gelişmiş sanayi, üretim ve turizm şehirlerinden Burgaz, biri yapım aşamasında olan, biri de tamamlanarak hayata geçirilen iki yeni yatırım bölgesi için Türk girişimcilerle işbirliği yapmak istiyor.


Burgaz Sanayi ve Lojistik Parkı’ndan yapılan açıklamaya göre, küçük ve orta ölçekli yatırımcılar ve girişimciler için de çeşitli teşvikler uygulanıyor.  

 

SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

 

Bulgaristan’ın en kalabalık dördüncü kenti konumunda olan Burgaz, iki ayrı yatırım bölgesi için Türk girişimcilerle işbirliği istiyor. Gümrüksüz serbest ticaret bölgesine de ev sahipliği yapan Burgaz; lojistik, altyapı ve Türkçe kullanımının yaygınlığı gibi avantajlarla dikkat çekiyor. Bulgaristan Burgaz bölgesine yönelik iş fırsatları, İstanbul Ticaret Odası’nda düzenlenen webinarda ele alındı. 

 

UYGUN KONUM 

 

‘Burgaz’a Yönelik Ticaret ve Yatırım Fırsatları’ konulu webinarın açılışında konuşan Burgaz Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Todor Demirkov, bölgelerinin yatırım için çok uygun bir konumu olduğunu ifade etti. Demirkov, “Şirketlerimiz Avrupa standartlarında hizmet veriyor. Burgaz bölgesi, gelişmiş altyapı ve ulaşım imkânları ile dikkat çekiyor. Her anlamda çok cazip bir lokasyonda bulunuyoruz” diye konuştu. 

 


BÜYÜME TRENDİ

 

Toplantıda konuşan Burgaz Ticaret Ataşesi Ali Arda Alıcı da Bulgaristan’ın son 5 yıldır büyüme trendi içinde olduğunu söyledi. Alıcı, “Bulgaristan’a yatırım yapacaklar için en büyük fırsatlardan biri, sabit kur sisteminin uygulanıyor olması. Bu şekilde kur dalgalanmalarından etkilenilmiyor. Aynı zamanda Avrupa Birliği (AB) fonlarından faydalanma imkanı var. Burgaz bölgesi de Bulgaristan’ın en gelişmiş bölgelerinden biri. Çok önemli bir turizm kenti. Normalde 380 bin olan nüfus, turizm sezonunda 1 milyona çıkıyor. Potansiyel arz eden ürünler; makina, demirli metal, motor ve hazır giyim malzemeleri olarak ön plana çıkıyor.

 

İŞGÜCÜ AVANTAJI 

 

Toplantıda konuşan Burgaz Belediyesi Temsilcisi Violeta Lazova da bölgelerinin yatırım için çok elverişli olduğunu söyledi. Violeta, “Kentimizde gümrüksüz serbest ticaret bölgemiz var. Buradan KDV uygulaması olmadan üçüncü ülkelere ihracat mümkün. Şehrimizde 95 eğitim kurumumuz var ve işgücümüzün yüzde 98’i en az bir yabancı dil biliyor, iki dil bilenlerin oranı yüzde 73. Ayrıca burada Türk vatandaşları da yaşadığı için Türkçe bilen işgücü de bulunuyor. Burgaz’da 17 bin kayıtlı firma var. Şehrimizde yüzde 29 ticaret, yüzde 25 hizmet, yüzde 15 üretim, yüzde 19 lojistik, yüzde 11 tarım ve yüzde 6.5 inşat alanında faaliyet gösteren firma var” diye konuştu. 

 

KÜÇÜK İŞLETMELER

 

Burgaz Sanayi ve Lojistik Parkı Direktörü Petar Ivanov da yatırım bölgelerinden bahsetti. Biri kuzeyde, biri güneyde iki ayrı yatırım bölgesine sahip olduklarını ve bu bölgelere yatırımcı çekmek istediklerini ifade eden Ivanov, “Sanayi ve lojistik parkımız iki fazdan oluşuyor. Kuzey bölgesi için özellikle küçük ve orta ölçekli yatırımcı çekmek istiyoruz. Bölgemiz havalimanına, tren garına, gümrüksüz bölgeye çok yakın. 

 

Şu an burası tamamlandı ve 37 firma faaliyete başladı. Güney yatırım alanımız ise yapım aşamasında ve buraya da daha büyük çaplı yatırımcıların yatırım yapmasını istiyoruz. Burası da yine lojistik ve altyapı olarak çok güzel imkanlara sahip” dedi.  

 


KARADENİZ’İN EKONOMİK FIRSATI

 

Toplantının açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Münir Üstün gerçekleştirdi. Üstün, “Burgaz bize, coğrafi olarak Türkiye’deki pek çok şehirden daha yakın. Coğrafyası, yeşili, doğası çok güzel. Ayrıca turizm, lojistik ve ticaret imkanlarıyla göze çarpıyor. Karadeniz kıyısındaki ekonomik fırsatların bölgesel hatta küresel ölçekte değerlendirilmesi için çok çok önemli bir zemine sahip. Geçen yıl Bulgaristan’la dış ticaret hacmimiz 6 milyar 600 milyon doların üstüne çıktı. Bu olumlu süreci, bilhassa Bulgaristan’daki şehirlerin yatırım ve ticaret imkanlarını değerlendirerek ileriye taşıyabiliriz” diye konuştu. 

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bu yıl 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini belirterek, "İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz." dedi.


Antalya'da düzenlenen 13. Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Üretici ve Marka Zirvesi'ne katılan Öksüz, dünyadaki küresel durgunluktan sektörün de etkilendiğini söyledi.

 

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 3'lük daralma yaşadıklarını dile getiren Öksüz, sektör olarak ilk çeyrek itibarıyla 750 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiklerini belirtti.

 

Öksüz, yıl ortası itibarıyla toparlanma beklediklerini, 2024'ü 6 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.

 

İHRACAT, AVRUPA, AFRİKA VE ORTA DOĞU AĞIRLIKLI

 

Sektör olarak dünyanın her yerine ürün gönderdiklerini anlatan Öksüz, şöyle devam etti:

 

"Dünyanın neresine giderseniz gidin, hiç beklemediğimiz bir yerde, kafede, tabakta, porselende, seramikte, çelikte, bir ahşap üründe bizim markalarımızı bulma ihtimaliniz çok yüksek. İhracatta 8'inci sıradayız, ilk 5 yıl içerisinde hedefimiz 5'inci sıraya çıkmak. Bunun için çalışıyoruz. Çin, dünyanın devi, tek başına yüzde 50'den fazlasını gerçekleştiriyor, diğer ülkeler ise 300, 500 milyon dolarlık farklarla sıralanıyor."

 

Öksüz, sektörün dünyadaki ticaret hacminin 300 milyar dolar olduğunu ve bu ticaretin yaklaşık 152 milyar dolarını tek başına Çin'in gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye'nin ise dünya pazarından şu anda yüzde 2 pay aldığını kaydetti.

 

Çin'den sonra yaklaşık 15 milyar dolar ihracatla Almanya'nın, yaklaşık 14 milyar dolarla ABD'nin ilk üç sırada yer aldığını dile getiren Mesut Öksüz, ABD'yi de 8 milyar 860 milyon dolarlık ihracatla İtalya’nın, 8 milyar 813 milyon dolarla Meksika'nın, 7 milyar dolarla Hollanda'nın ve 6 milyar 400 bin dolarla Hong Kong'un takip ettiğini bildirdi.

 

Öksüz, Türkiye'nin de 6 milyar dolarla 8. sırada bulunduğunu ifade etti.

 

Sektör olarak ihracatı artırmak amacıyla farklı ülkelere yöneldiklerini belirten Öksüz, şunları söyledi:

 

"İhracatımızın yüzde 58'ini Avrupa Birliği ülkeleri oluşturuyor. Geri kalanı diğer ülkelere yayılmış durumda. Avrupa'daki ekonomik durgunluğun bizlerde sıkıntısı oldu. Son dönemlerde bir toparlanma var. Ukrayna, Rusya bizim için önemli pazar bölgesi. Buralarda da sıkıntılar yaşadık ama biraz toparlanma var. Satış bölgemiz Avrupa, Afrika ve Orta Doğu ağırlıklı."

 

ANNELER GÜNÜ CAN SUYU OLDU

 

ZÜCDER Başkanı Öksüz, iç pazarda ise ilk 3 ayda adet bazında daralma ancak ciro bazında artış yaşadıklarını söyledi.

 

Anneler Günü satışlarının sektöre can suyu olduğuna işaret eden Öksüz, "Geçtiğimiz hafta Anneler Günü vardı. Satışlar beklediğimize yakın seviyede geçti. Anneler Günü, düğün sezonu, bayramlara yönelik satışlar, cirolara katkı sağlıyor." diye konuştu.

 

Öksüz, özellikle yaz döneminde hareketlenen düğün sezonunun da sektöre katkı sağlamasını beklediklerini sözlerine ekledi.

19 Mayıs 2024 Pazar