tatil-sepeti

HABER: SOYHAN ALPASLAN

Yerli ve milli sanayinin adım adım yükselişine öncülük eden Teknopark İstanbul, stratejik sektörlerde üretim yapan, yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın ilklerine imza atan firmaların kuluçka merkezi olma görevini da başarıyla sürdürüyor. Yerli ve yabancı firmaların yer almak için sıraya girdiği Teknopark İstanbul’daki firmalar Türkiye’nin geleceğine ışık olacak yerli ve milli üretimlerine devam ediyorlar.

Gazetemiz İstanbul Ticaret’te her hafta Teknopark İstanbul’da faaliyet gösteren stratejik, ileri teknolojili üretimler yapan bir firmayı tanıtıyoruz. Bu haftaki konuğumuz askeri uygulamalarda dünya ile yarışacak uygulamalara imza atan Altınay Havacılık ve İleri Teknolojiler A.Ş. (HİTAŞ).

TÜRKİYE’NİN İLK ROBOTU

Savunma ve havacılık endüstrisine katma değerli, özgün projeler üreten HİTAŞ, Türkiye’nin ilk endüstriyel robotunu 1993’te geliştirenAltınay Şirkeler Grubu’nun bir üyesi. Savunma ve havacılık endüstrisi başta olmak üzere yüksek teknoloji gerektiren alanlarda üretim yapan, savunma ve havacılık kümelenmesi SAHA İstanbul’un da üyesi olan Altınay HİTAŞ, yurtiçi ve yurtdışında anahtar teslim robotik sistem projeleri hazırlıyor. Halen 20’den fazla ürün geliştirme projesini de sürdürüyor.

NATO’YA DA ÜRETİYOR

Aselsan, Roketsan ve NATO-Destek ve Tedarik Ajansı’nın (NSPA) onaylı yüklenicisi olan şirket, NATO ve Milli Seviye Tesis Güvenlik Belgesi, ISO 9001, OHSAS 18001 belgelerine sahip. AS9100 Havacılık Kalite Belgesi temin süresi için ise gün sayıyor. Altınay HİTAŞ İş Geliştirme Müdürü Murat Koç, endüstriyel ve askeri amaçlı robotik sistemlerin tasarımı ve uygulamaları kapsamında üretim yaptıkları bilgisini vererek, şunları söyledi: “Bu sistemlerin daha akıllı hale getirilmesi ve yapay zeka uygulamaları ile ilgili olarak geniş bir ekiple çalışmalarımıza devam ediyoruz. Altınay Şirketler Grubu çatısı altında insansız hava ve kara araçlarının görüntü işleme kabiliyeti kazanması, otonom hareket etmesi ve otonom kararlar alabilmesi, sürü uygulamaları, insan makine etkileşimi ve endüstri hamlesine yönelik kapsamlı çalışmalar gerçekleştiriliyor.”

KRİTİK ÜRETİMLER

Altınay HİTAŞ, hareket kontrol teknolojileri, insansız ve akıllı sistem teknolojileri ve kritik imalat teknolojileri olmak üzere üç temel alanda teknoloji ve ürün geliştiriyor. Kavramsal tasarımdan başlayan üretim mekanik, elektronik ve yazılım tasarımları, analiz, üretim, montaj, test, devreye alma ve satış sonrası destek süreçlerini kapsayacak şekilde sürüyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyacını karşılamaya yönelik yerli ürünlerin, yurtdışında da performans ve maliyet etkinlik kriterleri sayesinde büyük ilgi gördüğüne dikkat çeken Koç, “Ülkemizde bu sistemlerin varlığını ve işlerliğini kaldıracak, hatta bunları dünyada en üst düzeyde uygulayabilecek insan kaynağı ve bilgi birikimi mevcut. Devletimizin bu konuda yönlendirici bir rol oynaması ve yerli ürünleri teşvik etmesi ile kısa sürede önemli gelişmeler elde etmek mümkün olabilir” diye konuştu.

MÜKEMMELİYET MERKEZİ İLE İTHALATI AZALTACAK

Teknopark İstanbul’a 2014’te yerleşen Altınay HİTAŞ, 800 metrekare üzerinde çoğu mühendis 100’den fazla personelle faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 10 bin metrekare alan üzerine yeni bir tesis için hazırlık yapan firma, 2019’da 400 personelin istihdam edilebileceği bir Teknoloji Mükemmeliyet Merkezi kurma hedefinde. 25 milyon liranın üzerinde olması planlanan bu yatırım sayesinde, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yüksek teknolojili sistem ve alt sistemlerin tasarımı, üretimi, test ve kalifikasyon faaliyetleri gerçekleştirilecek.
Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’na üretim yapan şirketlerin, kritik bileşenlerin temininde yaşadığı sorunları ortadan kaldırmasını hedefleyen Mükemmeliyet Merkezi, ithalat bağımlılığını azaltacak. Hatta ithal edilen sistemleri yerli üretecek ve bu sistemleri ihraç edecek.

MÜŞTERİNİN İSTEDİĞİNİ ÜRETİYOR

Altınay HİTAŞ, geniş bir ürün yelpazesine sahip. Yelpazede; havacılık ve ileri teknolojiler; elektro-mekanik ve pnömatik eyleyiciler, hareket platformları, mastlar, özgün tasarım robot ve manipülatörler, döngüde donanım test sistemleri, insansız hava araçları, insansız kara platformları, mühimmat söküm, ayrıştırma ve kesim sistemleri bulunuyor. Alt-sistem ve sistem entegrasyon projelerinde tamamen müşteri isteğine yönelik özgün tasarım yapıyor. Kalifikasyonu tamamlanmış rafta hazır ürünleri ile savunma, havacılık ve genel endüstriye hizmet veriyor.

SAVUNMA SANAYİYE ÖZEL ÜRETİMLER

  • F-16 ve F-35 uçakları için pnömatik bomba taşıma ve fırlatma salanı
  • Altay Ana Muharebe Tankı ve T-155 Fırtına OBÜS elektromekanik aktüatörleri
  • Çok rotorlu insansız hava araçları
  • Bomba imha robotları
  • Teleskopik mast sistemleri

17 Mayıs 2018 Perşembe

Etiketler : Gündem

Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye'nin elma üretiminde dünya sıralamasında 2. sırada, ihracatta ise 7. sırada yer aldığını açıkladı. Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.

Bakan Yumaklı, gıda güvenliği konusunda yapılan denetimlerin aralıksız sürdüğünü belirterek, "Vatandaşımızın güvenilir gıdaya ulaşması, en doğal hakkıdır. Bu hakka ulaşmakla ilgili hiçbir engeli tanımıyoruz ve devlet olarak, bakanlık olarak bunların üzerine gitmeye devam edeceğiz." dedi.

Tarımda teknolojinin önemine değinen Yumaklı, Türkiye'nin sadece elma üretiminde değil, bu alanda kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesinde de önemli bir aşama kaydettiğini ifade etti. Ayrıca, tarımsal üretimin pazarlama ayağının önemine vurgu yaparak, üretimin planlanması, sözleşmeli üretim modelleri ve işlenmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması gibi konularda çalışmaların devam edeceğini söyledi.

Yumaklı, tarımsal üretimde 1 Eylül itibarıyla geçilen planlı üretim modelinin, üretici ve tüketiciye büyük faydalar sağlayacağını belirtti. Bu modelle, ülke kaynaklarının daha verimli kullanılacağını ve hububat, baklagil, yağlı bitkiler ve yem bitkileri üretiminde 2028'e kadar olan hedeflerin belirlendiğini kaydetti.

Kent tarımı uygulamalarına da değinen Yumaklı, büyük şehirlerin tarımsal ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla şehir çeperlerinde tarımsal üretimin desteklendiğini ve organize tarım bölgelerinin oluşturulduğunu belirtti. Bu kapsamda, 42 ilde 61 organize tarım bölgesinin belirlendiğini ve bunlardan 6'sında üretimin başladığını ifade etti.

Bakan Yumaklı, Karaman Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan hububat tohumu eleme tesisinin açılışını gerçekleştirerek, Türkiye'nin tohumculukta dünyada öncü bir ülke haline geldiğini ve bu alandaki başarının ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını vurguladı. Türkiye'nin kendi topraklarında ürettiği tohumların dünya çapında 117 ülkeye ihraç edildiğini belirten Yumaklı, bu başarıyı daha da ileri taşımak için çalışmalara devam edeceklerini söyledi.

21 Eylül 2024 Cumartesi

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'nde değişiklik yaptı.







SPK'nın "III-52.4 sayılı Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"i Resmi Gazete'de yayımlandı.


Buna göre, girişim sermayesi yatırımlarının finansmanında önemli bir yatırım aracı olan, Türkiye'nin sermaye piyasalarında da giderek önem kazanan ve hızla büyümeye devam eden girişim sermayesi yatırım fonlarına yapılan yatırımların artırılabilmesi amacıyla ve uygulamada karşılaşılan ihtiyaçlar ile girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni yatırım araçlarının yaygınlaştırılmasına yönelik olarak anılan tebliğin muhtelif maddelerinde değişiklik yapıldı.


Yapılan değişiklikler kapsamında, doğrudan yatırım yerine girişim sermayesi yatırım fonları (GSYF) üzerinden riskin dağıtılarak yatırımın çeşitlendirilebilmesi, daha önce yatırım almış ve yatırım turu kapanmış girişim şirketlerine yatırım yapılabilmesine imkan sağlamak amacıyla fon toplam değerinin en az yüzde 80’i diğer GSYF katılma paylarından oluşacak şekilde GSYF’lerin fon sepeti fonu yapısında ihraç edilebilmesine imkan tanınacak.


Yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla son yıllık veya yatırım yapılan tarihe en yakın tarihli finansal tablolarına göre varlıklarının en az yüzde 51’inin Türkiye’de kurulu bağlı ortaklık veya iştiraklerden oluşan yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yatırım yapılmasına olanak sağlanacak.


Girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni finansman araçlarının yaygınlaştırılması amacıyla, ilgili mevzuatta yer alan şartlara uyum sağlanmak kaydıyla, ileri vadede ortak olma hakkı veren sözleşmeler girişim sermayesi yatırımı olarak değerlendirilecek.


Bu kapsamda, yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yapılan yatırımın sınırının fon toplam değeri yüzde 10’undan, yüzde 15’e çıkarılacak ve Fon’un tedavüldeki katılma paylarının yurt dışındaki gerçek ve tüzel kişilerce sahip olunması halinde bu oran kademeli olarak %100’e kadar artırılabilecek.


Son yıllık finansal tablolarına göre aktif toplamının en az yüzde 40’ı gayrimenkul veya gayrimenkule dayalı varlıklardan oluşan şirketler ile esas faaliyet konusu müteahhitlik olan şirketler girişim şirketi olarak değerlendirilmeyecek.


Diğer GSYF’lere fon toplam değerinin en fazla yüzde 25’i, girişim şirketi niteliğindeki halka açık şirketlerin borsada işlem görmeyen paylarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si ve GSYF katılma payına sahip yatırımcıların yönetim kontrolüne sahip oldukları şirketlere ve ilişkili taraflarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si oranında yatırım yapabilecek.


Tebliğ kapsamında, fon katılma paylarının satış başlangıç tarihinden fon toplam değerinin en az yüzde 80’inin girişim sermayesi yatırımlarına yönlendirilmesine kadar geçen sürede ve sonrasında sermaye piyasası araçlarına yapılacak yatırımlarda, yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla Kurulun III-52.1 sayılı Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde yer alan ihraççı sınırlamalarına uyum sağlanması gerekecek.


Kaynak taahhüdü tutarı, fon katılma paylarının nitelikli yatırımcıya satışına başlandığı tarihi müteakip en geç bir yıl içinde tahsil edilecek.

Tebliğ kapsamında, sektör talepleri dikkate alınarak başvuru süreçlerinin kısaltılabilmesi amacıyla GSYF’ler menkul kıymet yatırım fonları ve gayrimenkul yatırım fonları gibi şemsiye fona bağlı olarak ihraç edilebilecek.


Fon bilgilendirme dokümanlarının içeriklerinin sadeleştirilirken, bu doğrultuda belirli konulara fon ile katılma payı sahipleri arasında imzalanacak fon ihraç sözleşmesinde yer verilecek.


Tebliğ’e eklenen Geçici Madde 2 ile Tebliğ değişikliklerinin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla katılma payı ihraç edilmiş fonlar tarafından yatırımcılar ile fon ihraç sözleşmesi imzalanması gerekliliğinin yerine getirilebilmesi ve fonun ihraç belgesinde yer alması gereken asgari unsurlara uyum sağlanabilmesi için 30 Haziran 2025 tarihine kadar, yeni portföy sınırlamalarına uyum sağlanabilmesi için ise 31 Aralık 2025 tarihine kadar süre verildi.


Söz konusu Tebliğ bugün itibarıyla yürürlüğe girdi.

21 Eylül 2024 Cumartesi