Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye ile ABD arasında 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefini gerçekleştirmeye kararlı ve ticari ilişkileri ilerletmek amacıyla ortak çalışmalar yapmaya hazır olduklarını söyledi.


 

Bakan Bolat, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-ABD İş Konseyinin (TAİK) ABD Ticaret Odası ve American Turkish Business Roundtable (ATBR) işbirliğinde düzenlediği 39. Amerikan-Türk Konferansı'na katıldı.

 

Türkiye ile ABD'nin 70 yılı aşkın süredir müttefik olduklarını vurgulayan Bolat, ABD ile ortaklığa değer verdiklerini dile getirdi.

 

Bolat, "İkili ilişkilerimizi mümkün olan her alanda ilerletme konusunda ortak çıkarımız olduğuna kuvvetle inanıyoruz." dedi.

 

Dünyanın yeni bir sanayi çağının eşiğinde olduğuna işaret eden Bolat, pandeminin ardından jeopolitik çalkantılar ile kritik sektörlerdeki arz krizlerinin geleneksel üretim ve dağıtım stratejilerinin doğasını değiştirdiğini söyledi.

 

Bolat, Gazze'de yaşanan trajediye dikkati çekerek, Türkiye'nin Gazze halkına en büyük katkıyı sağladığını, ateşkesin kalıcı hale gelmesinin yolunu bulmaya çalıştığını ve bu belirsizlik ortamında bölgede ihtiyaç duyulan barışın yeniden tesisi için diplomatik girişimlere öncülük ettiğini anlattı.

 

"ÜLKELERİMİZ VE İŞ TOPLULUKLARIMIZ ARASINDAKİ DİYALOĞU İLERLETMEMİZ GEREKİYOR"

 

Küresel doğrudan uluslararası yatırımların da düşüşte bulunduğunu, yatırımcı çekme rekabetinin her zamankinden daha yüksek olduğunu belirten Bolat, "Zorlukların üstesinden gelmek için ABD ve Türkiye'nin her zamankinden daha yakın işbirliği yapması gerekiyor." diye konuştu.

 

Bolat, potansiyelinin gerisinde olsa da mevcut işbirliğinin olumlu eğilimi yansıttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Ticari ilişkilerimiz son yıllarda giderek artıyor. Tıpkı ticaret gibi yatırımlar da ekonomik ilişkilerin önemli bir boyutunu oluşturuyor. Her iki yönde ve farklı sektörlerde yatırım akışlarının arttığını gözlemliyoruz. Son birkaç yıldır dikkate değer bir ticaret ve yatırım hacmi gözlemliyor olsak da devlet başkanlarımızın belirlediği 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefimize ulaşmamız için hala uzun bir yolumuz var. Türkiye, bu hedefi gerçekleştirmeye kararlıdır ve ticari ilişkilerimizi ilerletmek için ortak çalışmalar yapmaya hazırız. İddialı hedefimize ulaşmak için özellikle belirsizliklerle her zamankinden daha fazla karşı karşıya olduğumuz bir dünyada ülkelerimiz ve iş topluluklarımız arasındaki diyaloğu her düzeyde ilerletmemiz gerekiyor."

 

Son olarak Ticaret ve Yatırım Çerçeve Anlaşması (TIFA) kapsamında iki ülkeden yetkililerin bir araya geldiğini ifade eden Bolat, iki ülkenin iş dünyası için önemli konuların ele alındığını aktardı.

 

Bolat, ABD'deki temasları kapsamında ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo ile de görüşeceklerini belirterek, haftaya İstanbul'da ABD'nin önemli ticari etkinliklerinden "Trade Winds"in gerçekleştirileceğini kaydetti.

 

"Ülkemizi yatırımlar için cazibe merkezi haline getirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz"

Bolat, Türkiye'nin son dönemdeki ekonomik performansının ülkenin gücünün göstergesi olduğuna işaret ederek, ekonominin son 21 yılda dikkati çekici büyüme kaydettiğini söyledi.

 

Mal ve hizmet artışının da bu dönemde ülkenin ekonomik büyümesinin itici güçlerinden olduğunu vurgulayan Bolat, Türkiye'nin 2003-2023 yıllarındaki ortalama ekonomik büyümesinin ihracatın da etkisiyle yıllık yüzde 5,4 olduğunu bildirdi.

 

Bolat, "İhracatımızın kapsamını ve hacmini genişletmek, ülkemizi yatırımlar için cazibe merkezi haline getirmek hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz." dedi.

 

Dünyanın pandemi, iklim değişikliği ve jeopolitik gerginlikler gibi önemli zorluklarla karşı karşıya kaldığına işaret eden Bolat, tedarik zincirlerinin güvenilirliği önemli hale geldikçe Türkiye'nin yatırımcılar için daha cazip olacağını vurguladı.

 

"Türkiye'nin güçlü üretim altyapısının ABD'li yatırımcılar için oldukça cazip olduğuna inanıyoruz"

Bolat, Amerikalı firmaların Türkiye'nin üretimine, istihdamına hem de ihracatına katkı sağladığını ve sayılarının her geçen gün arttığını büyük bir memnuniyetle gördüklerini dile getirdi.

 

Bakan Bolat, "Türkiye'nin, güçlü üretim altyapısını, üretim üslerini ve tedarik zincirlerini çeşitlendirmeyi düşünebilecek ABD'li yatırımcılar için oldukça cazip olduğuna inanıyoruz." dedi.

 

ABD ile ticari ilişkilerdeki zorlukların ve bekleyen sorunların farkında olduklarına dikkati çeken Bolat, Türkiye'den ABD'ye çelik ve alüminyum ihracatına yönelik koruyucu önlemlerin iki ülkenin ekonomik ve ticari ilişkilerini engellemeye devam ettiğinin altını çizdi.

09 Mayıs 2024 Perşembe

Çin’in, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yatırımı 2023’te yüzde 16 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Bu rakam, Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptığı yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

NECMİ UYSAL

 

Çin ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında artan ekonomik ilişkilere paralel olarak Çin’in BAE’deki yatırımları 2023 yılında yüzde 16 artış ile 1.3 milyar dolara yükseldi. 

 

TOPLAM YATIRIMIN YÜZDE 60’I

 

Bu rakam tüm Asya ülkelerinin Arap ülkelerinde yaptıkları toplam yatırımın yüzde 60’ına karşılık geliyor.

 

BAE’NİN ÇİN’DEKİ YATIRIMLARI YÜZDE 120 ARTTI

 

Diğer taraftan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Çin’deki yatırımları ise geçtiğimiz yıl yüzde 120 artış gösterirken, Arap ülkelerinin Çin’de yaptıkları yatırımların yüzde 90’ına karşılı geliyor. 

 

PETROLE BAĞIMLILIKTAN KURTULMA ÇABASI

 

Birleşik Arap Emirlikleri de Suudi Arabistan’ın yaptığı gibi ekonomisini petrole bağımlılıktan kurtarıp çeşitlendirmeye çalışıyor. 

 

Bu kapsamda Çin ile BAE arasındaki karşılıklı ekonomik ilişkiler artış gösterme eğiliminde. 

 

EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI

 

Nitekim BAE, Çin’in Arap ülkeleri arasındaki en büyük ikinci ticaret ortağı olurken, aynı zamanda en büyük ihracat pazarı konumunda. 

 

Diğer taraftan BAE, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım pazarında aktif proje bakımından 1.277 proje ve 23 milyar dolarlık yatırım ile dünyada üçüncü sırada bulunuyor.

 

Geçtiğimiz yıl körfez yatırım fonu ise Çin’de 2.3 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.

17 Mayıs 2024 Cuma

Merkezi Fransa'nın Strazburg kentinde bulunan Avrupa Konseyi, yapay zekayla ilgili ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti.


Kuruluşunun 75. yılını kutlayan Avrupa Konseyine 46 üye devletin dışişleri bakanları, yıllık toplantıları kapsamında Strazburg'da bir araya geldi.

 

Avrupa Konseyinden yapılan açıklamaya göre, üye ülkelerin dışişleri bakanları, Konsey'in çevre, göç, insan kaçakçılığı ve gazetecilerin korunması dahil farklı alanlarda gelecekte izleyeceği yolu belirledi.

 

Bakanlar, yapay zekaya ilişkin ilk uluslararası sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmenin imza faslı eylülde Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta başlayacak.

 

Hukuki bağlayıcılığı olan sözleşme, yapay zekaya başvurulurken uluslararası insan hakları, demokrasi ve hukuk devletine yönelik hukuki düzenlemelere uyulduğunu garanti altına almayı amaçlıyor.

 

Sözleşmeye üye devletlerin, yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında insan hakları düzenlemeleriyle aykırı riskleri belirlemeye, ölçmeye ve önlemeye yönelik önlemler alması gerekecek.

 

Üye devletlerden ayrıca, yapay zeka sistemlerinin eşitlik ilkesine, ayrımcılık yasağına uymasını ve özel hayatı korumasını sağlaması isteniyor.

 

Bu arada, Ukrayna'nın desteklerini ifade eden bakanlar, toplantıda bu ülke için "Hasar Kaydı" mekanizmasının önemini de kaydetti.

 

Söz konusu mekanizma kapsamında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna topraklarında oluşan hasarların tazminat taleplerine ilişkin kanıt ve bilgiler toplanıyor.

 

Bakanlar, Ukraynalı çocukların korunması ve "kaçırılan Ukraynalı" çocukların geri getirilmesi için atılan adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

 

Toplantıda, 2025'te gençlik bakanlarını bir araya getiren bir konferans düzenlenmesi kararlaştırıldı.

 

BAKANLAR KOMİTESİ BAŞKANLIĞINI LİTVANYA DEVRALDI

 

Toplantı kapsamında Liechtenstein, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı görevini Litvanya'ya devretti.

 

Litvanya Başbakanı İngrida Simonyte, ülkesinin Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemindeki öncelikleri hakkında bilgi verdi.

 

Buna göre, Litvanya'nın öncelikli görevleri arasında Rusya-Ukrayna Savaşı bağlamında Ukrayna'yı desteklemek, Reykjavik Zirvesi'nde alınan kararları uygulamak, otoriterliğe karşı Konsey'in değerlerini korumak, demokrasiyi, insan haklarını ve üye devletlerde hukuk devletini savunmak yer alacak.

17 Mayıs 2024 Cuma