Otomobil üreticileri, Avrupa Birliği'ndeki (AB) talebin karşılanabilmesi için yılda 8 kat fazla elektrikli otomobil şarj istasyonu kurulması gerektiğini bildirdi.


 

Merkezi Brüksel'de bulunan Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA), elektrikli otomobillere yönelik altyapı yatırımları konusundaki raporunu yayımladı.

 

Raporda, AB'de elektrikli otomobillere yönelik mevcut şarj noktası sayısının karbon salımını azaltma hedeflerini yakalamak için yeterli olmadığı ifade edildi.

 

AB'deki elektrikli otomobil satışlarının 2017-2023 döneminde şarj noktası kurulumundan 3 kat daha hızlı arttığı belirtilen raporda, "Sektör tahminlerine göre, AB'nin 2030 yılına kadar yılda 8 kat daha fazla şarj noktasına ihtiyacı olacak." değerlendirmesi yapıldı.

 

Raporda, gelecekte elektrikli otomobil şarj altyapı açığının AB tahminlerinden çok daha fazla artabileceği kaydedildi.

 

AB genelinde geçen yıl 150 bin civarında halka açık şarj noktası kurulduğu ve toplam sayının 630 binin üzerine çıktığı anımsatılan raporda, AB Komisyonunun 2030 yılına kadar toplam 3,5 milyon şarj noktası kurulumunu hedeflediği, bu amaca ulaşmak için de yılda yaklaşık 410 bin şarj noktası kurulması gerektiği belirtildi.

 

Raporda, ACEA'nın ise 2030 yılına kadar 8,8 milyon şarj noktasına ihtiyaç duyulacağını öngördüğü, buna ulaşmak için yılda 1,2 milyon şarj istasyonu kurulumuna ihtiyaç duyulduğu ifade edildi.

29 Nisan 2024 Pazartesi

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, Dünya Bankası kuruluşu olan Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası'ndan (IBRD) 300 milyon avro tutarında kredi temin etti.


 

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yapılan açıklamada, "Bankamız dağıtık güneş enerjisi ve batarya enerji depolama sistemleri projelerinin finansmanı için IBRD'den 300 milyon avro ve Temiz Teknoloji Fonu'ndan (CTF) 15 milyon dolar kredi, Dünya Bankası ve Enerji Sektör Yönetimi Yardım Programı'ndan (ESMAP) 1,5 milyon dolar hibe sağlamıştır." denildi.

16 Mayıs 2024 Perşembe

Avrupa Merkez Bankası (ECB), düşen enflasyon ve iyileşen ekonomik beklentilere karşın finansal piyasaların, artan jeopolitik gerginlikler gibi olumsuz şoklara karşı kırılgan olmaya devam ettiği uyarısı yaptı.


 

Avrupa Merkez Bankası (ECB), Avro Bölgesi'ne ilişkin "Finansal İstikrar Değerlendirme" raporunda düşen enflasyon ve iyileşen ekonomik beklentiler sayesinde ekonomik görünüm aydınlanmış olsa bile finansal piyasaların olumsuz şoklara karşı kırılgan olmaya devam ettiğine işaret edildi.

 

Piyasalarda son zamanlarda görülen iyimser havanın hızla değişebileceğine vurgu yapılan raporda, jeopolitik gerginliklerin finansal istikrarı tehlikeye atabileceği uyarısında bulunuldu.

Raporda, "Sıkı finansal koşullar, Avro Bölgesi hanehalkının, firmaların ve hükümetlerinin dayanıklılığını test ederken, emlak piyasasındaki gerileme gayrimenkul firmalarını zorluyor." denildi.

 

Raporda, Avro Bölgesi bankacılık sisteminin güçlü sermaye ve likidite pozisyonu sayesinde bu riskleri yönetmek için iyi bir donanıma sahip olduğu ifade edilerek, ancak bankaların düşük piyasa değerlemeleri, özellikle varlık kalitesi, fonlama ve gelirlerle ilgili zorlukların devam ettiği belirtildi.

 

Özellikle ticari gayrimenkul finansmanı olmak üzere bazı kredi portföylerinde kayıpların arttığına dair işaretler bulunduğuna yer verilen raporda, faiz oranları gerilese dahi finans kuruluşlarının finansman maliyetlerinin yüksek kalmaya devam etmesinin muhtemel olduğu kaydedildi.

 

Raporun sunumunu gerçekleştiren ECB Başkan Yardımcısı Luis de Guindos, olumsuz ekonomik ve finansal sürprizler olasılığının yüksek olduğunu belirterek, "Buna bağlı olarak Avro Bölgesi finansal istikrarı için risk görünümü kırılgan olmaya devam ediyor." dedi.

 

"Jeopolitik riskler finansal istikrar görünümünü gölgelemeye devam ediyor." ifadesini kullanan De Guindos, mükemmeli fiyatlamaya odaklı piyasada duyarlılığın hızla değişebileceği uyarısında bulundu.

 

De Guindos, "Azalan resesyon riskleri ve düşen enflasyona paralel olarak finansal istikrar koşulları iyileşmiş olsa da küresel ekonomik ve jeopolitik belirsizlikler ışığında finansal sistemin dayanıklılığını daha da arttırmamız önemini korumaktadır." diye konuştu.

16 Mayıs 2024 Perşembe