Anadolu Ajansı’nın (AA) Global İletişim Ortağı olduğu, 9. Uluslararası İstanbul Yayımcılık Profesyonel Buluşmaları'nın (İstanbul Publishing Fellowship) açılışı Rami Kütüphanesi'nde gerçekleştirildi.


 

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Basın Yayın Birliği Derneğinin desteğiyle Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği (TBYM) tarafından organize edilen program, çok sayıda ulusal ve uluslararası yayımcıyı bir araya getirdi.

 

TBYM Başkanı Mehmet Burhan Genç, açılışta yaptığı konuşmada İstanbul'un kültür ve sanatın başkenti olduğunu belirterek, Türkiye'nin yayıncılık açısından çok canlı ve dinamik bir ülke olduğunu söyledi.

 

Kitap üretimine dair veriler aktaran Genç, üretimleri üç başlıkta topladıkları bilgisini vererek, "Birincisi bandrollü dediğimiz özel sektör tarafından üretilen kitap adedi, ikincisi Milli Eğitim Bakanlığının okullar için ürettiği ders ve yardımcı kitaplarımız, üçüncü grupta da 48 sayfa altında bandrol zorunluluğu taşımayan daha ziyade çocuk kitapları." ifadesini kullandı.

 

Genç, Türkiye'de 2023'te yaklaşık 750 milyon kitap üretildiğini aktararak, "İlk baskısı yapılan 58 bin yeni kitap üretildi. İkinci ve sonraki baskıları yapılmış 159 bin kitap çeşidi söz konusu. Geçtiğimiz yıl ülkemizde toplam 271 bin farklı başlık altında kitap yayımlandı." değerlendirmesinde bulundu.

 

"ETKİN BİR TELİF HAKLARI SİSTEMİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ"

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdür Yardımcısı Fatoş Altunç, gelişen teknolojinin yayıncılığa etkilerine işaret ederek, "Geleneksel üretim süreçlerinin ülkelerin kalkınmasında belirleyici olmaktan çıktığı bir dönemi hep birlikte yaşıyoruz. Teknolojik gelişmelerin de etkisiyle yayıncılık sektörünün içinde bulunduğu fikri üretime dayalı sektörler kültür sanatı şekillendirmekle kalmıyor, ekonomik kalkınmayı ve daha da önemlisi toplumsal adaleti sağlıyor." dedi.

 

Yayıncılığın güçlenmesi ve toplumsal adaletin sağlanması açısından iyi işleyen bir fikri mülkiyet sisteminin önemli olduğunu dile getiren Altunç, şunları kaydetti: "Telif Hakları Genel Müdürlüğü olarak, ülkemizde etkin bir telif hakları sistemi oluşturulması amacıyla, idari uygulamaların yürütülmesi, kültür sanat sektörünün güçlendirilmesi ve bu alanda ihtiyaç duyulan mevzuat düzenlemelerinin gerçekleştirilmesi amacıyla ihtiyaçlara cevap veren uygulamalar için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz."

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu da etkinliğin, Türk edebiyatının ve yayımcılığının dışa açılımında, uluslararası kültürel ve ticari ilişkilerin gelişmesinde kurmaya çalıştıkları sistemin temel taşlarından biri olduğunu vurguladı.

 

Bu sene etkinliğin dokuzuncusunu gerçekleştirdiklerini sözlerine ekleyen Beyoğlu, "Başladığı noktayı düşündüğümüzde, katılımcı sayısı ve katılım içeriği bakımından değerlendirdiğimizde büyük bir yol kat ettiğimiz hepinizin de yakından müşahede ettiği gibi çok net." açıklamasını yaptı.

 

Uluslararası Yayıncılar Birliği (IPA) Başkan Yardımcısı Gvantsa Jobava, programa katılmanın her zaman çok heyecan verici olduğunu belirterek, "Gürcü bir yayıncı olarak, komşu ülke Türkiye'ye gelmek bana kendimi dostlarımın arasında hissettirdi." diye konuştu.

 

Jobava, odak ülke Meksika ile diğer ülkelerden katılanlara ve organizasyona katkıda bulunanlara teşekkür etti.

 

"GAZZE'DE DEĞİL KİTAP OKUMAK, BİR KİTABA ULAŞMAK BİLE MÜMKÜN DEĞİL"

 

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, oda olarak bu tip etkinliklere diğer bağlı kuruluşlarla beraber destek vermeye çalıştıklarının altını çizerek, "Bugün de burada hem İTO hem de kurumumuza bağlı Turizmi Geliştirme Vakfımızla beraber katkı veriyoruz." ifadelerini kullandı.

 

Bu tip etkinliklerin daha bilinçli, eğitimli ve daha güzel bir toplum için umut verdiğini kaydeden Avdagiç, "Gerçekten en fazla umuda ihtiyacımızın olduğu bir dönemden geçiyoruz. Çünkü insanlık olarak çok önemli bir sınavla karşı karşıyayız. Maalesef insanlık beş aydır devam eden bir soykırımla, katliamla karşı karşıya." değerlendirmesini yaptı.

 

Avdagiç, Filistin halkına büyük bir zulüm yapıldığını vurgulayarak, "Beş aydır Gazze'de değil kitap okumak, bir kitaba ulaşmak bile mümkün değil. İnsanlar orada sadece hayatta kalmaya çalışıyorlar. Yaşanan bu faciayı, katliamı şahsım, kurumum ve Türk iş dünyası adına çok şiddetli bir şekilde kınıyorum." dedi.

 

Meksika Yayıncılar Birliği (CANIEM) Başkanı Hugo Setzer, Meksika'yı odak ülke olarak İstanbul'da ağırlayan program ekibine teşekkür etti.

 

Meksikalı yayımcıların önemli bir delegasyonla programa katıldıklarını belirten Setzer, katılımcıları aralıkta Meksika'da düzenlenen etkinliğe beklediklerini kaydetti.

 

"KALEMİMİN BENDE BİR SORUMLULUK OLDUĞUNU HİSSEDİYORUM"

 

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Politikaları Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. İskender Pala ise her gün yazıhanesinde 10 saat okuyup yazdığını, son 10 yıldır "Kaç kitaplık ömrüm kaldı? Gençlere, iyi insanlara kaç tane daha kitap bırakabilirim?" düşüncesiyle çalışmalarını sürdürdüğünü aktardı.

 

Yazdıklarından dolayı kendisinde bir sorumluluk hissettiğinin altını çizen Pala, şöyle devam etti: "Kalemimin bende bir sorumluluk olduğunu hissediyorum. 'Dünyada pek çok insanın benim söyleyeceklerime ihtiyacı var.' diye hiç durmadan okuyor ve yazıyorum. 102 kitap yazdım, akademik kitaplarımı bir kenara bırakırsak herhalde 40 tanesi hiç durmadan her yıl yeniden basılıp okunuyor. Şunun için mutluyum. Sabah uyanıyorum, ofisime gidiyorum, orada bir şeyler yazıyorum. Akşam geri döndüğümde o gün en az bin kişiye benim bir kitabım ulaşmış oluyor."

 

Prof. Dr. Pala, senede 365 bin kitabının okuyucuyla buluştuğunu vurgulayarak. "Her gün bin okuyucu bana belki iyi niyetlerini gönderiyor, enerjilerini hissediyorum. Dünyanın herhangi bir yerinden Sinop'tan, Azerbaycan'dan, Çin'den, Antalya'dan, Mısır'dan, İngiltere'den, Fransa'dan, Hollanda'dan birisi okuyor benim kitabımı. Diyor ki, bu adam şöyle söylemiş, bak ne güzel söylemiş. Onun o taşıdığı iyi niyet, bana ağız tadı, moral, sağlık, sıhhat oluyor ve ben daha çok çalışıyorum." değerlendirmesini yaptı.

 

Bir romanı 250 günde, 2 bin 500 saat çalışarak yazdığını aktaran Pala, şunları kaydetti: "Ben her sene, 2 bin 500 saati sadece bir romana harcamak için misafir kabul etmiyorum, gezmeye gitmiyorum. Çocuklarıma ayırdığım zamandan alıyorum ve o 2 bin 500 saati bir araya getiriyorum. Türkiye'de benim gibi pek çok yazar böyle çalışıyor. Dünyanın her yerinde yazarlar böyle çalışıyor. Yani siz fellowship, yayımcılık gibi mesleklerle uğraşırken aslında sizin için iş gücü oluşturan insanların dünyasını anlayın diye bunları söylüyorum. Biz o kadar alın teri, emek, göz nuru, hastalık, koşturmaca, geçim sıkıntısı vesaire içerisinde bir şeyler üretmeye gayret ediyoruz. Sizlerin burada bulunmanız, benim yazdıklarımın daha fazla insana ulaşması demek. 102 kitabımın belki 365 bin değil, üç milyon kişiye de ulaşması demek. Onun için burada bulunmanızdan çok bahtiyarlık duyuyorum."

 

Konuşmaların ardından İTO Başkanı Şekib Avdagiç, CANIEM Başkanı Hugo Setzer'e plaket takdim etti ve kurdele kesilerek programın açılışı yapıldı.

 

Etkinlik, Uzak Asya'dan Latin Amerika'ya, Kuzey Avrupa'dan Afrika'ya kadar pek çok ülkeden yayımcıların telif ve çeviri görüşmeleriyle devam etti.

 

İSTANBUL'UN BİR TELİF MARKETİ HALİNE GETİRİLMESİ AMAÇLANIYOR

 

İstanbul Fellowship Publishing Programı'nda bir ülkenin yayıncılığının ve edebiyatının merkeze alınarak tematik bir şekilde işleneceği "odak ülke" etkinliğinde 2024'ün odak ülkesi olarak Meksika belirlendi.

 

Uluslararası İstanbul Yayımcılık Profesyonel Buluşmaları ile dünya yayımcılarının iş birliğinin artırılması, İstanbul'un bir telif marketi haline getirilmesi ve sektörel gelişmelerin yakından takip edilmesi amaçlanıyor.

 

Çok sayıda ulusal ve uluslararası yayıncının bir araya gelmesine olanak sağlayan program, 2021'den itibaren hibrit bir modelde gerçekleştirilerek katılımcılarına hem fiziki hem de çevrim içi ikili görüşme imkanı sunuyor.

05 Mart 2024 Salı

Nisan ayını yüzde 47.2 yükselişle tamamlayan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği, yatırımcısına en fazla kazandıran spor şirketi olarak kayıtlara geçti.


 

Borsa İstanbul'da işlem gören spor şirketleri arasında geçen ayı yüzde 47,2 yükselişle tamamlayan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği, yatırımcısına en fazla kazandıran spor şirketi oldu.

 

Spor endeksi geçen ay yüzde 11,5 artış kaydetti.

 

Borsa İstanbul'da işlem gören spor şirketleri arasında geçen ayı yüzde 47,2 yükselişle tamamlayan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği yatırımcısına en fazla kazandıran spor şirketi olarak öne çıktı.

 

Trendyol Süper Lig'de üçüncü sırada bulunan Trabzonspor, yeşil sahalarda da mücadelesini etkin şekilde sürdürüyor. Ayrıca Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında da VavaCars Fatih Karagümrük'ü 3-2 mağlup etmişti.

 

Geçen ay Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımların hisseleri yüzde 30,9 arttı. Lider Galatasaray böylece yeşil sahalarda taraftarını, borsada ise yatırımcısını sevindirdi.

 

Analistler, Galatasaray'ın Florya Tesisleri'nden Kemerburgaz'a taşınma projesinin de hisse fiyatını olumlu etkileyebileceğini belirtti.

 

Galatasaray Kulübü ayrıca futbolcuları Fernando Muslera, Lucas Torreira, Barış Alper Yılmaz, Abdülkerim Bardakcı ve Kaan Ayhan ile sözleşme uzattı.

 

Yatırımcısına, Fenerbahçe Futbol AŞ yüzde 1,8 kazandırırken, Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret AŞ yüzde 7,5 kaybettirdi. Bu sezon sergilediği performansla taraftarlarına hayal kırıklığı yaşatan Beşiktaş, teknik direktörlük konusunda da istikrar sağlayamadı.

 

Trendyol Süper Lig'in 34. haftasında Fenerbahçe'ye 2-1 mağlup olan Beşiktaş, 2023-2024 sezonunda oynadığı tüm derbileri kaybetti.

 

YIL BAŞINDAN BU YANA EN FAZLA GALATASARAY KAZANDIRDI

 

Spor şirketlerinin yıl başından bu yana sergiledikleri hisse performansına bakıldığında Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor yatırımcısını sevindirirken Fenerbahçe üzdü

Açıklanan bilançolar, yapılan transferler, transferlerden elde edilen gelirler ve sponsorluk anlaşmalarıyla spor şirketlerinin yılbaşından bu yana borsa performansı olumlu etkilenirken mali ve finansal açıdan yaşanan sıkıntılar ve yeşil sahalarda yaşanan olaylar, hisse performanslarını olumsuz etkiledi.

 

Bu dönemde, hisse fiyatları Galatasaray'ın yüzde 39,8, Trabzonspor'un yüzde 29,7 ve Beşiktaş'ın yüzde 11 artış kaydederken Fenerbahçe'nin hisse fiyatı yüzde 4,5 azaldı.

 

EN FAZLA PİYASA DEĞERİNE SAHİP TAKIM BEŞİKTAŞ OLDU

 

Halka açık 4 spor şirketi arasında en fazla piyasa değerine sahip kulüp olan Beşiktaş, nisan ayını 11 milyar 419 milyon 200 bin lira piyasa değeriyle tamamladı.

 

Beşiktaş'ı, 9 milyar 514 milyon 800 bin lira piyasa değeriyle Galatasaray, 8 milyar 640 milyon 954 bin lira piyasa değeriyle Fenerbahçe ve 5 milyar 225 milyon lira piyasa değeriyle Trabzonspor izledi.

 

Borsada işlem gören 4 spor şirketinin Aralık 2023, Mart 2024, Nisan 2024 kapanış fiyatı, değişimi, 2023 sonuna göre farkı ve piyasa değeri şöyle:

 

Şirket

2023 Aralık kapanış fiyatı

2024 Mart kapanış fiyatı

2024 Nisan kapanış fiyatı

2024 Nisan aylık değişim (yüzde)

2023 sonuna göre fark (yüzde)

Piyasa değeri

Trabzonspor

1,61

1,42

2,09

+47,2

+29,7

5.225.000.000

Galatasaray

6,30

6,73

8,81

+30,9

+39,8

9.514.800.000

Beşiktaş

42,86

51,45

47,58

-7,5

+11

11.419.200.000

Fenerbahçe

91,45

85,75

87,30

+1,8

-4,5

8.640.954.000

 

02 Mayıs 2024 Perşembe

İşçilerin günlük çalışma süresinin düşürülmesi için başlattığı mücadeleden doğan 1 Mayıs, dünyanın dört bir yanında bir asırdan fazladır emek ve işçi bayramı olarak kutlanıyor.


 

İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş duvar ustaları ve inşaat işçileri yoğun çalışma süresinin günlük 8 saate düşürülmesi talebinde bulunarak iş bıraktı.

 

İşçiler, taleplerini dile getirmek için 21 Nisan'da 1856'da Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar yürüdü.

 

Avustralya'nın ardından ABD'deki işçiler de 1884'te işverenlerden çalışma saatlerini azaltmalarını talep etti.

 

ABD'de günlük çalışma süresinin 12 saatten 8 saate indirilmesi için başlatılan mücadele, 1886'da kitlesel grevlerle yaygınlaşıp küresel nitelik kazandı.

 

Milletlerarası İşçi Kardeşliği Teşkilatı'nın 1889'daki Paris Kongresi'nde, yılın bir gününün dayanışma amacıyla işçilerin ortak bayramı ilan edilmesi kararlaştırıldı.

 

ABD'li sendikacıların önerisi üzerine o gün "1 Mayıs" olarak belirlendi. O tarihten itibaren 1 Mayıs, dünyanın dört bir yanında "Emek Bayramı", "İşçi Bayramı" ve "1 Mayıs Bayramı" gibi adlarla kutlanmaya başlandı.

 

CUMHURİYET DÖNEMİNDE İLK RESMİ KUTLAMA 1923'TE OLDU

 

Osmanlı'da 1 Mayıs ilk kez 1911'de Selanik'teki tütün, pamuk ve liman işçilerince kutlandı. İstanbul'daki ilk kutlama ise 1912'de yapıldı.

 

Osmanlı'nın ardından, Cumhuriyet döneminde Sovyetler Birliği ile dostluk ilişkisi çerçevesinde 1 Mayıs 1922'de Ankara'da İşçi Bayramı olarak kutlandı. Resmi olarak kutlanması ise ilk kez 1 Mayıs 1923'te oldu.

 

Taksim Meydanı'nda 1977'de düzenlenen 1 Mayıs programında, DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in konuşması sırasında meydandakilere ateş açılması sonucu 37 kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralandı.

 

Bu olay da gerekçe gösterilerek 12 Eylül askeri darbesinin ardından 1 Mayıs, bayram olmaktan çıkarıldı ve kutlanması yasaklandı.

 

Darbecilerin resmi tatil olmaktan çıkardığı 1 Mayıs, yıllar sonra 2009'da "Emek ve Dayanışma Günü" adıyla tekrar resmi tatil ilan edilerek, kutlanmaya başlandı.

 

TÜRK-İŞ BURSA'DA, HAK-İŞ KOCAELİ'DE KUTLAYACAK

 

Hakkında marşlar bestelenen, kitaplar yazılan, sinema filmleri çekilen 1 Mayıs, çalışanların sorun ve taleplerinin gündeme getirildiği en özel gün olma niteliği de taşıyor.

 

Sendikalar kitlesel 1 Mayıs kutlamaları için bu yıl da farklı illerde olacak.

 

Bu kapsamda TÜRK-İŞ, önemli sanayi kentlerinden Bursa'da etkinlik gerçekleştirecek. "Vergide Adalet" temasıyla düzenlenecek programda TÜRK-İŞ, gelir vergisi başta olmak üzere çalışma hayatının sorunlarını gündeme taşıyacak.

 

HAK-İŞ, 1 Mayıs'ı bir diğer önemli sanayi şehirlerinden Kocaeli'de kutlayacak, programda, çalışma hayatının sorunlarının yanı sıra Gazze'de yaşananlar da gündeme getirilecek.

 

1 Mayıs'ı İstanbul'da çeşitli sivil toplum kuruluşu ve meslek örgütleriyle kutlama geleneğini sürdüren DİSK ve KESK, bu yıl da programını aynı şehirde yapmayı planlıyor.

 

Bu yıl 1 Mayıs'ta Memur-Sen Samsun'da, Türkiye Kamu-Sen ise İzmir'de program düzenleyecek.

 

16 MİLYONUN ÜZERİNDE İŞÇİ BULUNUYOR

 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, işkollarındaki işçi ve sendikaların üye sayılarına ilişkin 2024 Ocak ayı istatistiklerine göre, Türkiye'de 16 milyon 395 bin 275 işçiden, 2 milyon 495 bin 423'ü herhangi bir işçi sendikasına üye. Bu rakamlara göre, işçilerin sendikalaşma oranı yüzde 15,22.

 

Hizmet-İş Sendikası, sahip olduğu 301 bin 456 üyeyle tüm işçi sendikaları arasında ilk sırada yer aldı.

 

Hizmet-İş'i 282 bin 715 üyeyle Türk Metal Sendikası, 203 bin 424 üyeyle de Öz Sağlık-İş Sendikası takip etti.

01 Mayıs 2024 Çarşamba