tatil-sepeti

İTO Başkanı Şekib Avdagiç:

- “Geçmişten Geleceğe Kapalıçarşı’da tarihçiden sosyoloğa, iktisatçıdan edebiyatçıya kadar birçok yazarımızın uzmanlık alanlarından Kapalıçarşı’ya bakışlarını aksettiriyoruz”

- “Kapalıçarşı, bugünün küresel ticaret fırtınaları içinde bize doğru yönü gösteren şaşmaz bir pusuladır”

Kapalıçarşı Başkanı Fatih Kurtulmuş:

- “558 yıldır kültür, tarih ve ticaretin harmanlandığı eşsiz bir yer olan Kapalıçarşı, İstanbul’un, ülkemizin ve dünyanın en önemli simgelerinden biridir”

İstanbul’da ticaret kalbinin 558 yıldır attığı Kapalıçarşı, tüm yönleriyle kitaplaştırıldı. Dünyanın ilk ve en büyük alışveriş merkezi olan ve 2 bin 500 dükkanı ile her ay 3.5 milyon turisti ağırlayan Kapalıçarşı’yı anlatan kitap, İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından “Geçmişten Geleceğe Kapalıçarşı” ismiyle yayın hayatına kazandırıldı.

Kitap, geçen yıl İstanbul’un fethinin yıldönümünden bir gün önce aramızdan ayrılan sanat tarihçisi Semavi Eyice’den, Türkiye’de endüstriyel tasarımın kurucusu olarak anılan ve Kapalıçarşı isimli bir kitabı da bulunan Prof. Dr. Önder Küçükerman’a, Prof. Dr. Arif Bilgin’den Fatma Ürekli’ye kadar alanında uzman kalemlerin yazdığı makalelerden oluşuyor. Kitap, aynı zamanda sorunları ve çözüm önerileriyle Kapalıçarşı’yı herkesin gündemine taşımayı hedefliyor.

ESKİ VE GÜNCEL FOTOĞRAFLARLA ZENGİNLEŞTİRİLDİ

Editörlüğünü Prof. Dr. Ali Şükrü Çoruk’un yaptığı Geçmişten Geleceğe Kapalıçarşı kitabı, Kapalıçarşı ile ilgili eski ve güncel fotoğraflarla, haritalarla zenginleştirildi. Kitap, Semavi Eyice’nin Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’ne yazdığı ‘Büyük Çarşı’ makalesiyle başlıyor. Bu makale ile Bizans döneminde inşa edilmiş bir yapının devamı olmayıp bir Osmanlı eseri olduğu yönündeki yaklaşımı kuvvetlendiriyor.

Kitabın tanıtımı 17 Kasım Pazar günü, özel izinle açılan Kapalıçarşı’nın Nuruosmaniye ile Beyazıt kapıları arasında kalpakçılar caddesinde gerçekleştirildi.

Tanıtım etkinliğinde konuşan İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, “Bana göre Kapalıçarşı, sadece bir çarşı ve sadece ticaretin kalbinin attığı bir merkez olmaktan çok öte. İncelikli bir mimariyi, estetiği, zarafeti ve güzel sanatların her boyutunu simgeleyen bir eser” dedi.

Avdagiç, şöyle devam etti:

“İstanbul iş dünyasını temsil eden bir kurum olarak, Kapalıçarşı bizim en büyük sorumluluk alanımızdır. Çünkü Kapalıçarşı’da Osmanlı’dan bugüne ulaşan farklı milletlere mensup, farklı inançlara sahip tüccarın alınteri ve pazarlama ruhu ile oluşan ortak bir ticaret ruhu vardır. Kapalıçarşı, ticaretin evrensel kurallarının bugün bile geçerli olacak şekilde yazıldığı, daha doğru bir tabirle anayasasının oluşturulduğu kutsal bir mekandır. Bugün tanıtımını gerçekleştirdiğimiz kitapla da Kapalıçarşı külliyatımıza yeni bir açılım kazandırıyoruz. Bu yeni açılımın en önemli özelliği ise çok boyutlu bir bakış açısına sahip olmasıdır. Çünkü Geçmişten Geleceğe Kapalıçarşı kitabında tarihçiden sosyoloğa, iktisatçıdan edebiyatçıya kadar birçok yazarımızın uzmanlık alanlarından Kapalıçarşı’ya bakışlarını aksettiriyoruz. Onların yazdıkları da gösteriyor ki; Kapalıçarşı bugünün küresel ticaret fırtınaları içinde bize doğru yönü gösteren şaşmaz bir pusuladır.”

FATİH SULTAN MEHMET’İN ESERİ

Kapalıçarşı Kat Malikleri Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kurtulmuş da Geçmişten Geleceğe Kapalıçarşı kitabının, tarihin Kapalıçarşı sayfasına ışık tuttuğunu söyledi.

Kurtulmuş, “558 yıldır kültür, tarih ve ticaretin harmanlandığı eşsiz bir yer olan Kapalıçarşı, İstanbul’un, ülkemizin ve dünyanın en önemli simgelerinden biridir. Her yönden benzersiz olan bu yapıyı geçmişten kopmadan ileriye taşımak, gelecek nesillere aktarmak ve toplumda Kapalıçarşı’ya yönelik bir bilinç oluşturmak, herkese düşen bir görevdir” diye konuştu.

Etkinlik, değerli sanatçı Tuluyhan Uğurlu’nun Piyano Resitali ile tamamlandı.

***

Kapalıçarşı: 2 bin 486 dükkan,
62 sokak,
18 han ve 2 bedesten…

Yaşıtlarının müze olarak kullanıldığı Kapalıçarşı, bugün hâlâ ilk günkü önemini koruyarak pek çok kişinin uğrak mekânı olma özelliğini sürdürüyor.

İLK BANKA

Kapalıçarşı, ekonomiye olan katkısının yanı sıra ticaret kültürüne kazandırdığı artılarla da ön plana çıkıyor. Zira güven temelli ticaretin ön plana çıktığı çarşı, bu özelliğiyle aynı zamanda dünyanın ilk bankası konumundaydı. Bankaların henüz var olmadığı o dönemde, Kapalıçarşı esnafına kilolarca altın emanet ediliyor ve bu altınlar esnaf tarafından sahipleri için saklanıyordu. Kapalıçarşı, bu özelliğiyle İstanbul ticaret literatüründe “Kapalıçarşı esnafı” tabirinin de doğmasına zemin hazırlamıştı.

FARKLI GRUPLAR

Kapalıçarşı’nın temelleri, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettikten sonra vakıflarına gelir sağlamak amacıyla yaptırdığı İç Bedesten’e dayanıyor. İç Bedesten’in 1461 yılında inşa edilmesinin ardından çeşitli zamanlarda yapılan eklemlemelerle günümüze kadar ulaşan Kapalıçarşı’da her esnaf grubu için bir sokak bulunuyordu. Yorgancılar, Çuhacılar, Kaşıkçılar, Takkeciler gibi farklı isimlerle anılan sokaklar günümüzde simgesel olarak varlıklarını sürdürüyor.

TASARIM ÖN PLANDA

Kapalıçarşı’nın en önemli özelliklerinden biri de dönemin tasarım merkezi konumunda olmasıydı. Osmanlı’nın ilk tasarım politikaları örgütü olarak kabul edilen “Ehl-i hıref” mensubu zanaatkârlar, yeni tasarımlarını Topkapı Sarayı’nda sergilerlerdi. Her mesleğin en üst düzey ustalarından oluşan “Ehl-i hıref”te özellikle kuyumcular ön plana çıkıyordu. O yıllarda padişaha çeşitli alanlarda ürünler sunan ustalardan çizmeciler, hattatlar, kazancılar 3 bin akçe kazanıyordu. Bu örgütün en az maaş alan ustaları ise dülgerler ve kazancılardan oluşuyordu. Onlar da 500 akçe alıyordu.

3.5 MİLYON ZİYARETÇİ

Kapalıçarşı dün olduğu gibi bugün de alışveriş turistlerinin en önemli durak noktası konumunda. Günümüzde aylık 3.5 milyon alışveriş turistini ağırlayan kadim çarşı, aynı zamanda yabancı turistlerin de yüzde 60’ının uğradığı önemli bir destinasyon. Başlı başına bir kent nüfusu kadar insan barındıran 5.5 asırlık çarşıda ortalama 30 bin çalışan bulunuyor. Çarşıda 2 bin 486 dükkan, 62 sokak, 18 han ve 2 bedesten bulunuyor. Tarihi çarşıda halıcıdan dericiye, gümüşçüden kuyumcuya, çiniciden kumaşçıya kadar 65 farklı iş kolunda esnaf faaliyet gösteriyor.

18 Kasım 2019 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye'nin elma üretiminde dünya sıralamasında 2. sırada, ihracatta ise 7. sırada yer aldığını açıkladı. Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.

Bakan Yumaklı, gıda güvenliği konusunda yapılan denetimlerin aralıksız sürdüğünü belirterek, "Vatandaşımızın güvenilir gıdaya ulaşması, en doğal hakkıdır. Bu hakka ulaşmakla ilgili hiçbir engeli tanımıyoruz ve devlet olarak, bakanlık olarak bunların üzerine gitmeye devam edeceğiz." dedi.

Tarımda teknolojinin önemine değinen Yumaklı, Türkiye'nin sadece elma üretiminde değil, bu alanda kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesinde de önemli bir aşama kaydettiğini ifade etti. Ayrıca, tarımsal üretimin pazarlama ayağının önemine vurgu yaparak, üretimin planlanması, sözleşmeli üretim modelleri ve işlenmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması gibi konularda çalışmaların devam edeceğini söyledi.

Yumaklı, tarımsal üretimde 1 Eylül itibarıyla geçilen planlı üretim modelinin, üretici ve tüketiciye büyük faydalar sağlayacağını belirtti. Bu modelle, ülke kaynaklarının daha verimli kullanılacağını ve hububat, baklagil, yağlı bitkiler ve yem bitkileri üretiminde 2028'e kadar olan hedeflerin belirlendiğini kaydetti.

Kent tarımı uygulamalarına da değinen Yumaklı, büyük şehirlerin tarımsal ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla şehir çeperlerinde tarımsal üretimin desteklendiğini ve organize tarım bölgelerinin oluşturulduğunu belirtti. Bu kapsamda, 42 ilde 61 organize tarım bölgesinin belirlendiğini ve bunlardan 6'sında üretimin başladığını ifade etti.

Bakan Yumaklı, Karaman Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan hububat tohumu eleme tesisinin açılışını gerçekleştirerek, Türkiye'nin tohumculukta dünyada öncü bir ülke haline geldiğini ve bu alandaki başarının ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını vurguladı. Türkiye'nin kendi topraklarında ürettiği tohumların dünya çapında 117 ülkeye ihraç edildiğini belirten Yumaklı, bu başarıyı daha da ileri taşımak için çalışmalara devam edeceklerini söyledi.

21 Eylül 2024 Cumartesi

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'nde değişiklik yaptı.







SPK'nın "III-52.4 sayılı Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"i Resmi Gazete'de yayımlandı.


Buna göre, girişim sermayesi yatırımlarının finansmanında önemli bir yatırım aracı olan, Türkiye'nin sermaye piyasalarında da giderek önem kazanan ve hızla büyümeye devam eden girişim sermayesi yatırım fonlarına yapılan yatırımların artırılabilmesi amacıyla ve uygulamada karşılaşılan ihtiyaçlar ile girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni yatırım araçlarının yaygınlaştırılmasına yönelik olarak anılan tebliğin muhtelif maddelerinde değişiklik yapıldı.


Yapılan değişiklikler kapsamında, doğrudan yatırım yerine girişim sermayesi yatırım fonları (GSYF) üzerinden riskin dağıtılarak yatırımın çeşitlendirilebilmesi, daha önce yatırım almış ve yatırım turu kapanmış girişim şirketlerine yatırım yapılabilmesine imkan sağlamak amacıyla fon toplam değerinin en az yüzde 80’i diğer GSYF katılma paylarından oluşacak şekilde GSYF’lerin fon sepeti fonu yapısında ihraç edilebilmesine imkan tanınacak.


Yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla son yıllık veya yatırım yapılan tarihe en yakın tarihli finansal tablolarına göre varlıklarının en az yüzde 51’inin Türkiye’de kurulu bağlı ortaklık veya iştiraklerden oluşan yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yatırım yapılmasına olanak sağlanacak.


Girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni finansman araçlarının yaygınlaştırılması amacıyla, ilgili mevzuatta yer alan şartlara uyum sağlanmak kaydıyla, ileri vadede ortak olma hakkı veren sözleşmeler girişim sermayesi yatırımı olarak değerlendirilecek.


Bu kapsamda, yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yapılan yatırımın sınırının fon toplam değeri yüzde 10’undan, yüzde 15’e çıkarılacak ve Fon’un tedavüldeki katılma paylarının yurt dışındaki gerçek ve tüzel kişilerce sahip olunması halinde bu oran kademeli olarak %100’e kadar artırılabilecek.


Son yıllık finansal tablolarına göre aktif toplamının en az yüzde 40’ı gayrimenkul veya gayrimenkule dayalı varlıklardan oluşan şirketler ile esas faaliyet konusu müteahhitlik olan şirketler girişim şirketi olarak değerlendirilmeyecek.


Diğer GSYF’lere fon toplam değerinin en fazla yüzde 25’i, girişim şirketi niteliğindeki halka açık şirketlerin borsada işlem görmeyen paylarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si ve GSYF katılma payına sahip yatırımcıların yönetim kontrolüne sahip oldukları şirketlere ve ilişkili taraflarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si oranında yatırım yapabilecek.


Tebliğ kapsamında, fon katılma paylarının satış başlangıç tarihinden fon toplam değerinin en az yüzde 80’inin girişim sermayesi yatırımlarına yönlendirilmesine kadar geçen sürede ve sonrasında sermaye piyasası araçlarına yapılacak yatırımlarda, yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla Kurulun III-52.1 sayılı Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde yer alan ihraççı sınırlamalarına uyum sağlanması gerekecek.


Kaynak taahhüdü tutarı, fon katılma paylarının nitelikli yatırımcıya satışına başlandığı tarihi müteakip en geç bir yıl içinde tahsil edilecek.

Tebliğ kapsamında, sektör talepleri dikkate alınarak başvuru süreçlerinin kısaltılabilmesi amacıyla GSYF’ler menkul kıymet yatırım fonları ve gayrimenkul yatırım fonları gibi şemsiye fona bağlı olarak ihraç edilebilecek.


Fon bilgilendirme dokümanlarının içeriklerinin sadeleştirilirken, bu doğrultuda belirli konulara fon ile katılma payı sahipleri arasında imzalanacak fon ihraç sözleşmesinde yer verilecek.


Tebliğ’e eklenen Geçici Madde 2 ile Tebliğ değişikliklerinin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla katılma payı ihraç edilmiş fonlar tarafından yatırımcılar ile fon ihraç sözleşmesi imzalanması gerekliliğinin yerine getirilebilmesi ve fonun ihraç belgesinde yer alması gereken asgari unsurlara uyum sağlanabilmesi için 30 Haziran 2025 tarihine kadar, yeni portföy sınırlamalarına uyum sağlanabilmesi için ise 31 Aralık 2025 tarihine kadar süre verildi.


Söz konusu Tebliğ bugün itibarıyla yürürlüğe girdi.

21 Eylül 2024 Cumartesi