tatil-sepeti

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

“Şikayet etmek o kadar kolay ki; ‘hava soğuk’ dersiniz, ‘üşüdüm’ dersiniz ya da bunun gibi cümlelerle hayattan memnuniyetsizliğinizi dile getirebilirsiniz. Ama önemli olan ‘ne yapabilirim’ diye düşünmektir” diyor Mim Sanat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Kesgün. ‘Bir hayalimiz var’ diyerek yola çıkan Mim Sanat Derneği, toplumda yaşanan çözülmeyi ancak çocukların durdurabileceğine inanıyor. Dernekte verilen tezhip, hat, minyatür, katı’, kanun, tambur, ney gibi milli sanat eğitimleriyle şu ana kadar sanat eğitimine ulaşacak maddi gücü olmayan ve devlet koruması altındaki 70 çocuk alanında uzman birer sanatçı adayı haline getirilmiş.

ÖNCE ÖZ BARIŞ

Mim Sanat Derneği’nin çekirdeği bundan üç yıl önce Mim Sanat Akademisi bünyesindeki hocaların çay sohbeti esnasında oluşmuş. Fatma Kesgün, derneklerinin kuruluş hikayesini şu şekilde anlatıyor: “Çok değerli tambur hocamız Avni Bey, Arjantin’de devlet koruması altındaki çocuklardan oluşan milli bir bando takımının olduğundan bahsetti. Sonra ‘neden biz de yapamayalım’ diye düşündük ve derneğimizin fikri oluştu.” Kesgün, “Artık gençlerimiz milli değerlerinden uzaklaşıyor. Sanatın nüvesinin batı olduğu düşünülüyor. Bir Tamburi Cemil Bey’i, bir Hammamizade İsmail Dede’yi bilmeyen; bunları bilmediği gibi kendi değerlerine dudak büken gençlerle karşı karşıyayız. Toplumdaki çözülmenin öz değerlerle barış yoksunluğundan kaynaklandığını düşünerek harekete geçtik. Bunun için de sanat eğitimi almaya gücü yetmeyen ve devlet koruması altındaki çocuklarla yola çıktık.”

HAYALLERİ VAR

Çocuklara akademi bünyesinde kurulan dernek vesilesiyle ulaşılmış. Dört yıllık periyotlar şeklinde planlanan eğitimler için tek kuruş ücret alınmıyor. Çocukların haftada bir gün okul çıkışı aldıkları eğitim vesilesiyle hayata daha pozitif baktıklarını dile getiren Kesgün, “İnanır mısınız çocuklarımızın duruşu bile değişti. Çocuklarımız artık hayal kuruyor” diyor.

HOBİ KURSU DEĞİL

Kendilerini hobi kursu veren bir dernek olarak tanımlamayan Kesgün, “Biz kendimizi eğlemek için yola çıkmadık. Bizlerin bir amacı vardı. Amacımız devlet koruması altındaki çocukların üzerindeki etiketi; onları uzman birer sanatçı adayı haline getirerek kaldırmaktı. Burada 9-14 yaş arasındaki çocuklarımız ciddi bir akademik eğitimden geçiyor” diye konuşuyor.

MEDENİYET PROJESİ

Dernekteki eğitimlerin her biri alanında uzman olan sanatçılar tarafından veriliyor. Derneğin eğitmenlerinden İstanbul Teknik Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Programı Öğretim Üyesi, kanun sanatçısı Prof. Dr. Ruhi Ayangil, bu projenin 21. yüzyıl medeniyet projesi olduğunu ifade ederek;“ Burada bizim Anadolu fütüvvet ahlakı dediğimiz bir gelenek yatıyor. Bu çocuklar Kutbü’n Nayi Osman Dede’nin, Kazasker Mustafa Efendi’nin, Tamburi Cemil Bey’in torunu… Bu özgüvene sahip olunması gerekiyor. Tamburi Cemil Bey’in Şedaraban Peşrevi’nin kompozisyonunun nereye oturduğunu biliyor muyuz, neyin reddiyesini yapıyoruz. İşte biz çocuklarımızı kendi sanat değerlerine sahip çıkarak yüceltmeyi amaç edindik. Bu proje sanat yoluyla davranış eğitimi programıdır”diye konuşuyor.

HERKES NASİPLENSİN

Fatma Kesgün; bu projenin, kimi zaman eğitimcilerin kendi cebinden yaptığı harcamalarla kimi zaman da hayır sahiplerinin desteği ile ilerlediğini ifade ediyor. Kesgün, “Bu, Türkiye’nin kendi değerleriyle barışması projesidir. Bu hizmetten herkesin nasiplenmesini dileriz. Biz şikâyeti kaldırdık. Eğer hepimiz yozlaşmadan dem vuruyorsak çocuklarımızın özleriyle barışmalarını sağlamalıyız. Bunun için de hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız” diyor.

CEMAL REŞİT REY VE DOLMABAHÇE KONSERLERİ

Dernekte eğitim almaya başlayan çocuklar 36 haftalık eğitimin ardından Cemal Reşit Rey ve Dolmabahçe Sarayı’nda performanslarını sergileme imkânı bulmuşlar. Müzik eğitimi alan gençler hocalarıyla beraber aynı sahneyi paylaşarak Nesrin Sipahi, Ahmet Özhan gibi isimlerin arkasında, enstrümanlarıyla sahnenin bir parçası olmuşlar. Görsel sanatlar alanında eğitim alanlar da yaptıkları eserleri ziyaretçilerle buluşturma imkânı elde etmişler. Ayangil bu performans için, “Çocuklarımız orada bir sanatçı duruşunun nasıl olması gerektiğini gördüler. Hepsi vakarla eserlerini sergiledi” açıklamasında bulunuyor.

18 Aralık 2019 Çarşamba

Etiketler : Gündem

Hazine ve Maliye Bakanlığı, "çok kazanan ancak az vergi veren" mükelleflere yönelik incelemeleri kapsamında lüks yat ve tekne satışlarını takibe alırken, bu kapsamda 2021-2023 yıllarındaki satışlardan 1,4 milyar liralık vergi kaybı saptadı.


Bakanlıktan edinilen bilgilere göre, Gelir İdaresi Başkanlığı, yüksek gelir elde eden, lüks tüketimde bulunan ancak buna uygun vergi ödemeyen mükellefleri yakından izliyor.


Kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında turizm bölgelerindeki lüks harcamaları yakından takip eden Gelir İdaresi, özel yat ve tekne satışlarını inceleme altına aldı.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından elde edilen verilerle uluslararası bilgi değişimi kapsamında elde edilen bilgileri kendi verileriyle çapraz kontrole tabi tutan Başkanlık, 2021-2023 yıllarındaki satışların büyük kısmında yüksek miktarda vergi kaybı tespit etti. Riskli mükelleflere odaklanan Başkanlık, söz konusu 3 yılda 45 binin üzerinde özel tekne ve yat satışı yapıldığını belirledi.


Söz konusu lüks taşıtların sigorta verileriyle kasko değerlerini de inceleyen Başkanlık, yaptığı bu analizlerle yürüttüğü saha çalışmalarıyla satışların gerçek bedelle beyanlara yansımadığını saptadı.


Analizlerde 15 bin gerçek kişi ve 1527 şirketin özel tekne ve yat satışlarında beyan edilen satış bedeliyle gerçek satış fiyatı arasında büyük fark bulundu. Bu mükelleflerin para transferleri inceleme altına alınırken, ilk tespitlere göre 1,4 milyar liralık kayıt dışı hasılat tespit edildi.


Bu arada, Gelir Vergisi Kanunu'na göre, gemi ve yat gibi taşıtların 5 yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, değer artışı kazancı sayılıyor. Yat ve tekneleri aldıkları tarihten başlayarak 5 yıl içinde elden çıkaranların alış maliyetleri ve satış bedeli arasında oluşan fark üzerinden vergilendirme yapılıyor. Bu satışların ticari kazanç sayılması durumunda ise hem gelir veya kurumlar vergisi hem de satış bedeli üzerinden ayrıca KDV alınması gerekiyor.


Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Çok kazanan ancak az vergi verenlerin kapısını çalmaya devam ediyoruz. Kayıt dışı ekonomiyle mücadelemiz sektör sektör genişliyor. İncelemeler sonucunda, satış bedellerini düşük gösterenlerden gerekli vergi ve cezalar talep edilecek." dedi.


Gelir İdaresince bu alanda yapılan çalışmalara devam edileceğini ve yeni denetim yöntemlerinin de devreye alınacağını bildiren Şimşek, şunları kaydetti:


"Kayıt dışılığın neden olduğu haksız rekabeti ve vergi kaybını gidermek için sektörel saha denetimlerimizi yoğun şekilde sürdürüyoruz. Vergilendirilmeyen kazançla çok harcayanları, lüks harcama yapan ancak vergi matrahını düşük gösterenleri yakından izlemeyi sürdüreceğiz. Kayıt dışı kazançların peşindeyiz. Vergide adaleti ve etkinliği artırmak amacıyla kayıt dışılıkla mücadelemiz hız kesmiyor."


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #Maliye Bakanlığı

İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Hollanda Merkez Bankası (DNB) Başkanı Klaas Knot ile bir araya geldi.


İki merkez bankası başkanının görüşmesi, Türkiye ile Hollanda arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın 100. yılı dolayısıyla TCMB ev sahipliğinde dün düzenlenen etkinlikte gerçekleşti.


TCMB idare merkezindeki etkinliğe, Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Joep Wijnands da katıldı.


TCMB Başkanı Karahan ve DNB Başkanı Knot, para politikaları ve ekonomik görünüme ilişkin sunum yaptı.


Etkinlikte daha sonra iki merkez bankası başkanının katılımıyla "100 Yıllık Dostluk: Vissering'in Türkiye Yolculuğu" sergisinin açılışı gerçekleştirildi.


Sergi, 1928 yılında Türkiye'ye davet edilen Hollanda Merkez Bankası Başkanı Dr. Gerard Vissering'in Türkiye'deki çalışmalarına dair arşiv belgelerini içeriyor. Vissering, bu çalışmaları sonucu Türkiye'de merkez bankası kurulmasına yönelik bir tavsiyede bulunmuştu.


22 Eylül 2024 Pazar

Etiketler : #TCMB #Hollanda