Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, son 21 yılda üreticilere 845 milyar liralık tarımsal üretim desteği verildiğini, kırsal kalkınmada 90 binin üzerinde proje desteklendiğini söyledi.





Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Kastamonu'daki bir otelde düzenlenen IPARD III Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı'nda, kırsala yatırım ve desteklerin artarak devam edeceğini vurguladı.

Üretim yapmak isteyenler ve tarımsal üretim için çok fırsatlar bulunduğuna işaret eden Yumaklı, bunlardan faydalanılması gerektiğini dile getirdi.


Gıda güvenliği konusunda konuşan Yumaklı, "Eğer gıda güvenliğini memleketin, milletin, ülkenin güvenliğinin garantisi, hatta bağımsızlığının garantisi olarak görüyorsak, kırsal kalkınmanın, ekonominin kilit refah unsuru olduğunu görmemiz ve bunu düşünmemiz gerekir. Bu manada ülkemizin rekabet gücünü artırıcı ki dünyada çok güzel örnekleri var, bizim ülkemizde de var. Küçük ve orta ölçekli işletmelere, kooperatiflere ve üretici örgütlerine büyük sorumluluklar düşüyor. Bu doğrultuda IPARD III'ün sektör ve ülke için hayırlara vesile olmasını diliyorum." dedi.


Yumaklı, dünyanın değiştiğine, yeni normallerin ortaya çıktığına dikkati çekerek, şöyle devam etti: "İklim değişti, salgın hastalıklar başladı. Bugün Rusya ile Ukrayna arasında, yarın başka ülkeyle başka ülke arasında problemler oluşmayacağına dair bir garanti yok. Dolayısıyla bütün bunlar dikkat ediyorsanız, ülkelerin gıda konusunda içe doğru dönmesine sebep oldu. Adına biz, 'Gıda milliyetçiliği' dedik. Yani kendi ihtiyacı olmasa bile gidişatı görüp, 'Şu ürünle alakalı ihracat yasağı koydum' diyebiliyor ülkeler artık. Sizin paranızın olması hiçbir şey vadetmez, alamazsınız. İşte biz hükümet olarak, devlet olarak bunların planını, programını yapıyoruz. Eğer üretmek için içinde gayreti, ideali olan varsa Bakanlık olarak tarımsal üretim yapmak isteyenlere şunu diyoruz, 'Türkiye Yüzyılı, üretimin ve üreticinin yüzyılı olacak, sizler üretmek istediğiniz sürece biz yanınızdayız."


 "GIDAYLA İLGİLİ BİR SORUN YAŞAMAYIZ"

 

Türkiye'nin gıda problemi olmadığının altını çizen Yumaklı, "Türkiye olarak kendimizi rehavete kaptırmamak kaydıyla şöyle bir rahatlığımız var. Hamdolsun, gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız. Çünkü bizim Anadolu'nun bereketli toprağını karış karış alın teriyle işleyen üreticilerimiz var. İkincisi de üreticisini ve yetiştiricisini her daim gözeten, onların bir şeyler yapması, üretebilmesi için gayret eden bir devletimiz var." diye konuştu.


Çiftçilere yapılan destekler hakkında bilgi veren Yumaklı, "Son 21 yılda üreticilerimize 845 milyar liralık tarımsal üretim desteği verildi. Kırsal kalkınmada 90 binin üzerinde proje desteklendi. Tarım arazilerinin satış ve miras yoluyla bölünmesi engellendi, bir kurala bağlandı. Tarım dışına çıkartılan arazilerin oranı hem azaltıldı hem de bu konuda son derece katı kurallarımız var. Orman köylüsünü de unutmadık. Orman köylülerine yaklaşık 15 milyar liralık hibe desteği sağlandı. TARSİM, diğer uygulamalar ve daha niceleri." ifadelerini kullandı.


Dünyanın gidişatına bakıldığında korumacı, gıda milliyetçiliği konusunun artarak devam edeceğini belirten Yumaklı, "Bugün bir ülkenin sadece dünyanın bütün buğday stoklarının yarısını kendi stoklarında tuttuğunu söyleyebilirim. Bunu ticaret için yapmıyor. Bu nedenle bizim de aynı şekilde üretimimizi düşürmememiz, aksine artırmamız ve kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanmamız gerekir." dedi.


Nisan ayında çıkan Tarım Kanunu ile boş arazilerin kullanımıyla ilgili bazı değişiklikler olduğunu aktaran Yumaklı, "Bu memlekette devletin makro bakışında nerede, hangi ürün üretilmesi gerekiyorsa bunun yönlendirilmesi ve planlanması yapılmış olacak. Amacımız stratejik ürünlerde arz güvenliğini sağlamak ve fiyat dalgalanmasını önlemek. Eğer bunları yapmazsak yarın bir gün, belki yakın gelecekte olmayabilir ama bizim çocuklarımız bu risk altında. Sürdürülebilir bir üretim istiyoruz." diye konuştu.


Yumaklı, IPARD programlarının 2011'den bu yana uygulandığını anlatarak, "1 milyar avrodan daha fazla hibe ödemesi gerçekleştirildi. Yaklaşık 60 bin kişiye de istihdam sağlanmış oldu. Yüzde 99,3 bu fonun kullandırılma oranı var ki diğer aday ülkelerinin arasında da bu bir rekor. Aslında buradaki iştahı ve hakikaten amaçlandığında sonuca ulaşılacağını da gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.


Uzman Eller Projesi kapsamında Yürekveren köyünde yapılan hayvancılık tesisini ziyaret eden Bakan Yumaklı, ardından Vali Meftun Dallı ile AK Parti İl Başkanlığına da ziyarette bulundu.


21 Eylül 2023 Perşembe

Sağlık hizmetleri sektörü, Sağlık Uygulama Tebliği’ndeki (SUT) fiyat artışının tüm ürünler için mevcut piyasa koşullarına göre periyodik olarak düzenlenmesini öneriyor. Sektörün bir diğer beklentisi ise kurumlar vergisi ve KDV oranlarının düşürülmesi.

 

MESUDE DEMİRHAN

 

İstanbul Ticaret Odası Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi Sektörel Değerlendirme ve İstişare Toplantısı, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan’ın başkanlığında, Meclis ve Komite Üyeleri ile sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Sektörel ihtiyaçların görüşüldüğü toplantıda, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) fiyatları, kurumlar vergisi ve KDV oranları, yeşil pasaport, reklam ve tanıtım, tıbbi atık ödemeleri ve sağlık turizmi konuları ele alındı.

 

1.5 MİLYON SAĞLIK TURİSTİ

 

İTO Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan yaptığı konuşmada, sağlık sektörünün sadece ekonomik gerçekler üzerinden anlamlandırılamayacağını belirterek, şu bilgileri verdi: “Bu iş her şeyden önce temel insan hakkı, toplumsal ihtiyaç, dolayısıyla bir kamu politikası. Türkiye’nin sağlık alanındaki kalite ve performans artışı, uluslararası arenada da kendini gösteriyor. Türk sağlık sektörünün, özellikle son dönemlerde yakın coğrafyamızda Avrupa’da önemli bir konuma yükseldiğini ve varlığından bahsettirdiğini gözlemliyoruz. Nitekim sağlık turizmi verilerine göre; sağlık hizmeti almak için gelen turist sayısı 2021’den 2023’e kadar iki kat arttı. Geçen yıl sağlık hizmetlerinden faydalanan turist sayısı ise 1.5 milyonu aştı. Bu sayı giderek artıyor.” 

 


SEKTÖREL SORUNLAR

 

Atılgan, sektörün sorun ve talepleriyle ilgili olarak şunları söyledi: “SUT fiyat artışı oranlarının tüm ürünler için mevcut piyasa koşullarına göre periyodik olarak düzenlenmesi, sağlık kuruluşlarının işbirliği adına kamusal denetimlerin standardize edilmesi, kurumlar vergisi ve KDV oranlarının düşürülmesi gibi beklentiler sıklıkla öne çıkan konular arasında. Bizleri buluşturan bu birliktelik ruhu sorunları aşmak açısından sektöre güç verecek.” 

 

SUT FİYATLARI ARTMAYA BAŞLADI

 

Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Mustafa Cantürk ise SUT fiyatlarının son dönemlerde daha sık arttığını söyledi.Cantürk, “Sağlık turizminde istenilen hedefe ulaşılacaksa bunu birtakım yönetmeliklerle sektörün gerçeğine uygun hale getirmeliyiz. Sağlıkla ilgili tüm Sivil Toplum Kuruluşları’nın bir araya geldiği, sorunlarını tek sesle haykırabildiği ve taleplerini ilgili mercilere iletip, sonuç alabileceği günlerimizin olacağına inanıyorum. Hepimizin hedefi, özel sağlık sektörünün gelişmesi” diye konuştu.

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Sigorta acenteleri, haksız rekabete karşı birlikte çözüm arıyor. Sektör temsilcileri, ekran paylaşımının önüne geçmek amacıyla parmak iziyle giriş için de çalışma yürütüyor.


OSMAN KUVVET

 

İstanbul Ticaret Odası Sigortacılık Meslek Komitesi, sektörün önde gelen STK’larıyla sektör sorunları istişare toplantısı gerçekleştirdi. Açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Giyasettin Eyyüpkoca’nın yaptığı toplantıya, İTO Meclis ve Komite Üyeleri ile sektörel dernekler katıldı. 

 

200 BİN İSTİHDAM

 

İTO Yönetim Kurulu Üyesi Giyasettin Eyyüpkoca, 21 bine yakın acente, uluslararası nitelikte hizmet veren 68 sigorta şirketi, 200 bin istihdam ve 15 milyar dolarlık büyüklüğüyle sigortacılık sektörünün ekonominin önemli bir parçası olduğunu dile getirdi. Eyyüpkoca, sektörlerin sorunlarını ve çözüm önerilerini ilgili mercilere aktarmak üzere çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, şunları söyledi: “Sigortacılık Meslek Komitemiz, en çok ve en etkili çalışan komitelerden biri.

İTO Yönetim Kurulu olarak sektörün gelişimine katkı verecebileceğimiz konularda destek oluyoruz. Bundan sonraki süreçte de yanınızda olduğumuzu bilmenizi isteriz.”

 

İTO Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Mehmet Özgür Yılmaz da komite olarak yaptıkları çalışmaları anlattı. Yılmaz, “Bu çalışmalardan biri de ekran paylaşımının önüne geçmek. Acentelerin ekrana parmak iziyle giriş yapma zorunluluğu üzerine çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

 

HAKSIZ REKABET

 

TOBB Sigorta Acenteleri İcra Komitesi Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Levent Korkut ise önceki yıllarda sigortacılık eğitimi konusundaki çalışmalarını hatırlatarak, “Sektörümüz, iş sorunu olmayan bir sektör. Ancak eğitimli işgücü açığımız var. Eğitimlere katılım az, üyelerimize duyuralım” dedi.

 

Haksız rekabet konusunda çok şikayet olduğuna dikkat çeken Korkut, “Bu konuyla alakalı bize belgelendirip gönderirseniz, gerekli adımları atarız” dedi.

 

Toplantıya katılan STK temsilcileri, sektörün düşük komisyon oranları yanında sağlık sigortasında da poliçe ücretlerinin ve risklerin arttığını belirterek, “Bankaların kredili ürünlerde tüketicilere sigorta satışı sektörümüzü olumsuz etkiliyor” diye konuştu.  

 

 

SEKTÖR DERNEKLERİ BİR ARADA

 

Toplantıya; Sigorta Acenteleri Derneği (SAB), Tekli Sigorta Acenteleri Derneği (TEKSADER), İstanbul Sigorta Acenteleri Derneği (İSAD), Acentem Sigorta Aracıları Derneği (ASİAD), Anadolu Yakası Sigorta Acenteleri Derneği (ANSADER), Sigorta ve Reasürans Brokerleri Derneği (SBD), Sigorta Aracıları ve Acenteleri Derneği (SAAD), Avrasya Sigorta Acenteleri Derneği (AVSAD), Oto Dışı Sigorta Eksperler Derneği (ODSED) yöneticileri katıldı.

 

RAKAMLARLA SİGORTACILIK

 

  • Aktif şirket sayısı: 70
  • Aktif toplam: 781 milyar lira.
  • Prim üretimi 235 milyar lira.
  • BES 400 milyar lira.
  • Yıllık yüzde 123 artış.
  • Fon büyüklüğü: 148 milyar lira (BES dahil).
  • Ödenen tazminat 88 milyar lira.
  • Yıllık yüzde 87 artış.

20 Mayıs 2024 Pazartesi