Cumartesi, 02 Kasım, 2024
Uluslararası danışmanlık hizmetleri şirketi Ernst & Young (EY), ‘Teknoloji şirketleri için en büyük 10 fırsat’ araştırmasının 2024 sonuçlarını açıkladı.
Uluslararası danışmanlık hizmetleri şirketi Ernst & Young’dan (EY) yapılan açıklamaya göre, EY araştırmasında satışları olumsuz etkileyen ekonomik dalgalanmalar, çeşitli pazarlara, teknolojilere, ham maddelere erişimi tehdit eden jeopolitik gelişmeler ve ticari anlaşmazlıklar gibi risklere rağmen, teknoloji şirketlerinin büyümeye devam etmesi için odaklanması gereken en önemli 10 fırsat alanı sıralanıyor.
EY araştırmasına göre, GenAI, oyunun kurallarını değiştiren bir teknoloji olarak benimsenmeli.
Üretken yapay zeka (GenAI), yeni bir dijital dönüşüm çağını başlattı. GenAI ortaya çıkmadan önce tasarlanan ve uygulanan dijital dönüşüm çabaları hızla geçerliliğini yitiriyor. Bu noktada dijital dönüşümde geride kalan teknoloji şirketleri, yapay zekayı stratejilerinin merkezine yerleştirerek rakiplerinin önüne geçebilir. Yapay zeka, yalnızca dönüşüm yolculuklarının hızlandırılmasına değil, aynı zamanda hızla gelişen teknoloji ve iş modelleri ile operasyonların yeniden şekillendirilmesine de olanak tanıyacak.
GenAI etkili bir şekilde uygulandığında, şirketlerin hem ürün ve hizmetlerini geliştirmelerine hem de operasyonlarını daha verimli bir şekilde yürütmelerine yardımcı oluyor. Ancak tüm potansiyel kullanım alanları için GenAI'dan yararlanmak cazip gelse de GenAI araçları, yüksek maliyet ve kaynak gibi bazı zorlukları da beraberinde getirebiliyor. Bu nedenle, şirketler özellikle katma değerli kullanım alanlarını ve dönüşüm fırsatlarını göz önünde bulundurarak kaynaklarını nereye yönlendireceklerini dikkatlice belirlemeli.
TEKNOLOJİ ŞİRKETLERİ DİJİTAL ALTYAPI YATIRIMLARINI OPTİMİZE ETMELİ
Uç bilgi işlem (edge) sistemine ve yeni dijital altyapı biçimlerine yatırım yapılmalı. Yeni nesil teknolojiler geliştikçe, kuruluşların robotik cihazlar, akıllı ev sensörleri ve sürücüsüz araçlar gibi kaynaklardan gelen ve sürekli artan büyük miktardaki verileri işlemesi gerekiyor. Yapay zekanın hızla ilerlemesi, uç bilgi işlem (edge) alanında ultra hızlı işlem gerektiren kullanım senaryolarının çoğalması ve düzenlemelerdeki sürekli değişimler göz önünde bulundurulduğunda, teknoloji şirketleri 2024 yılında operasyonlarını ve deneyimlerini iyileştirmek için dijital altyapı yatırımlarını optimize etmeli.
Gelişmekte olan pazarlarda ek tedarik zinciri hatları oluşturulmanın önemli olduğu vurgulanan araştırmada jeopolitik olaylar ve tedarik zincirindeki aksamalar, şirketlerin yönetim kurullarının gündemindeki öne çıkan üç riskten ikisi olarak belirleniyor. Küresel alanda hizmet veren şirketler için ikincil bir tedarik zinciri hattı oluşturmak, gelecekteki olası ticari aksaklık risklerini azaltmanın etkin bir yolu olarak görülüyor.
Kurumsal yatırım stratejisinin yapay zeka yol haritası etrafında şekillendirilmesi gerektiği belirtilen araştırmada platform iş modellerinden yararlanılmanın önemli olduğu aktarılıyor. Küresel anlamda asgari vergi reformuna hazırlanılması gerektiği vurgulanan raporda ayrıca çevresel çalışmalarda da veri merkezlerinin enerji verimliliğine öncelik verilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Salgın süreci, yıkıcı olayların başka olayları tetikleyerek hem riskler hem de bazı fırsatlar yarattığını gösterdi. Bu tarz risklere hazırlıklı olup uygun şekilde yanıt vermenin şirketler için fark yaratabileceğini söyleyebiliriz.
SİBER RİSKLERİ AZALTMAK İÇİN İLERİ TEKNOLOJİLERDEN FAYDALANILMALI
Siber riskleri azaltmak için ileri teknolojilerden faydalanılmalı GenAI ve kuantum teknolojileri gibi gelişmekte olan teknolojiler işletmelere birçok fayda sunarken, aynı zamanda siber tehditlerin doğasını kökten değiştiriyor ve oluşturdukları riskleri de artırıyor. Teknoloji şirketlerinin veri açısından zengin ancak karmaşık bir teknik sisteme sahip olma eğilimi, onları siber tehditlere özellikle açık hale getiriyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen EY Türkiye Telekomünikasyon, Medya ve Teknoloji Sektör Lideri ve Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı Emre Beşli, "Teknoloji sektöründe yaptığımız araştırmalar sonucunda belirlediğimiz fırsat alanları hem bu sektördeki şirketlerin hem de alt sektörlerin 2024 yılında ve ilerisinde başarılı olmaları için önemli bakış açıları sunuyor. Fırsatlar içerisinde GenAI’ın birkaç farklı persektifle öne çıkması, beklentilerin oldukça yüksek olduğu bu dönem için sürpriz değil." açıklamalarında bulundu.
Beşli, fırsatlar içerisinde GenAI'ın birkaç farklı persektifle öne çıkmasının, bu dönem için sürpriz olmadığını belirterek, "Bununla birlikte, tedarik zinciri yedekliliği, enerji verimliliği ile etkin siber güvenlik ve risk yönetimi gibi şirketlerin uzun süredir gündeminde olan fırsat konularının da geçerliliğini koruduğunu gözlemliyoruz. Vergi mevzuatındaki değişiklikler ve diğer regülatif konular da fırsatları şekillendiren diğer kritik faktörler arasında yer almaya devam ediyor." ifadelerini kullandı.
21 Şubat 2024 Çarşamba
Türkiye, BM Uluslararası Telekomünikasyon Birliği Küresel Siber Güvenlik Endeksi'nin son raporuna göre, 194 ülkenin yer aldığı değerlendirme sürecinde bütün kriterlerden tam puan aldı.
Türkiye, siber güvenlik alanındaki çalışmalarıyla Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Küresel Siber Güvenlik Endeksi'nde değerlendirilen 194 ülke arasında bütün alanlardan tam puan alarak "rol model" ülke listesine girdi.
2025 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'na göre, Türkiye'de ağustos itibarıyla teknoloji geliştirme bölgelerinde yer alan 10 bin 888 firmanın yüzde 59'u ve 1323 AR-GE merkezinden yüzde 18'i bilgi iletişim teknolojileri alanında faaliyet gösteriyor.
Siber güvenlik sektörünün gelişmesini ve bütünleşmesini temin amacıyla Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ile TÜBİTAK Siber Güvenlik Enstitüsü işbirliğiyle geniş katılımlı bir sektör ekosistemi oluşturulurken üniversitelerin de buraya dahil edilmesine yönelik çalışmalar devam ediyor.
Söz konusu çalışmalarla siber güvenlik alanındaki münferit AR-GE faaliyetlerinin ve girişimlerin bütünleşik bir yapıda, işbirliğine dayalı olarak geliştirilmesi ve desteklenmesi amaçlanıyor.
KÜMELENMEDE 255 FİRMA FAALİYET GÖSTERİYOR
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ve Savunma Sanayii Başkanlığı koordinasyonunda yürütülen Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi bünyesinde eylül ayı itibarıyla 255 firma, 401 ürün ve 649 hizmetle faaliyet gösteriyor.
Türkiye'nin siber güvenlik alanındaki yapılanması ve çalışmaları uluslararası alanda da dikkatle takip ediliyor.
BM ITU Küresel Siber Güvenlik Endeksi'ne göre, Türkiye, 194 ülkenin yer aldığı değerlendirme sürecinde "Birinci Seviye Örnek Alınan Ülkeler" arasında yer aldı. ITU, bu yıl sıralama yapısından seviyelendirme yapısına geçti.
Ülkeler yasal düzenlemeler, hukuki düzenleme, teknik altyapı, organizasyonel yapılanma, kapasite geliştirme ve kurumlar arası işbirliği alanlarına göre değerlendirilerek sevilendirildi.
Türkiye, tüm alanlarda 20 tam puan alarak "örnek alınan ülkeler" arasında en üst seviyede yer aldı.
"TÜRKİYE GÜÇLÜ BİR ORGANİZASYONEL YAPIYA KAVUŞTU"
Siber Güvenlik, e-Yönetişim ve e-Devlet Kıdemli Uzmanı Mustafa Afyonluoğlu, siber güvenlikte kurumsal işbirliğinin belkemiği olan 2 bin 304 siber olaylara müdahale merkezi (SOME) ve 14 sektörel SOME ile Türkiye'nin oldukça güçlü bir organizasyonel yapıya kavuştuğunu söyledi.
Bu yıl 4'üncüsü hazırlanan "2024-2028 Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı"nın da stratejik açıdan siber güvenliğe ilişkin hedeflerin tüm ülkede bütüncül olarak ele alınmasını sağlayacağını vurgulayan Afyonluoğlu, "Özellikle kritik altyapılardaki siber güvenliğin önemi değerlendirildiğinde, Elektronik Haberleşme Kanunu'nda yer alan ilgili maddelerden ziyade müstakil bir kanun olarak düzenlenmesi, bu alanla ilgili daha güçlü bir hukuki altyapıyı beraberinde getirecektir." dedi.
02 Kasım 2024 Cumartesi
T10X Togg’un yeni rengi Ayder satışa sunuldu. Karadeniz doğasından ilham alınarak tasarlanan model dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. 1 Kasım 2024’ten itibaren satışa sunulacağı belirtildi.
Togg'un sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, "T10X’in yeni rengi Ayder ile tanışın. Karadeniz’in eşsiz yeşili, doğanın en güzel hali." ifadeleri kullanıldı.
SATIŞ RAKAMLARI
ODMD verilerine göre, Togg, yılın 9 ayında elektrikli otomobil pazar liderliğini sürdürdü. Togg, yılın 9 aylık döneminde 17 bin 49 adetlik satış rakamına ulaştı. Togg'un elektrikli otomobil pazar payı yüzde 29 olarak kayıtlara geçti.
Togg'un ardından satışlarda 7 bin 27 adetle Tesla ve 5 bin 651 adetle de BMW olarak sıralandı. KG Mobility (Ssangyong) 3 bin 557 adetle dördüncü ve 3 bin 475 adetle Mercedes-Benz beşinci olarak sıralandı.
MODELLER
Model bazlı ele alındığında ise söz konusu dönemde satış sıralaması, Togg T10X, Tesla Model Y, KG Mobility Torres, BMW X1 ve Mercedes EQB şeklinde gerçekleşti.
EYLÜL RAKAMLAR
Diğer yandan eylül ayına bakıldığında, 9 bin 548 adetlik tam elektrikli otomobil pazarında Tesla 2 bin 475 satışla birinci, Togg 2 bin 200 satışla ikinci ve Mini 551 satışla üçüncü oldu. BMW, 513 satışla dördüncü sırada yer alırken, Mercedes-Benz, 463 satışla beşinci sırada konumlandı.
01 Kasım 2024 Cuma
02 Kasım 2024 Cumartesi
01 Kasım 2024 Cuma
30 Ekim 2024 Çarşamba
30 Ekim 2024 Çarşamba
30 Ekim 2024 Çarşamba