tatil-sepeti

İTO BaşkanıŞekibAvdagiç:

- "(2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi) Bu vizyon belgesinin, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde yürütülen 'Milli Teknoloji Hamlesi'ne güç kazandıracağını düşünüyoruz"

- "Bu belgede yer alan 'yeni teknolojilerin pazarı değil, üreticisi olmak' hedefi, esasen Türkiye'de önemli bir zihniyet değişimi yaşandığının somut bir kanıtı"

İstanbul Ticaret Odası (İTO) BaşkanıŞekibAvdagiç,2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'nin,Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde yürütülen "Milli Teknoloji Hamlesi"ne güç kazandıracağını düşündüklerini bildirdi.

Avdagiç,yaptığı yazılı açıklamada, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın duyurduğu 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'ni değerlendirdi.

Bu vizyon belgesinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde yürütülen "Milli Teknoloji Hamlesi"ne güç kazandıracağını düşündüklerini aktaran Avdagiç, halihazırda küresel dünyada teknoloji üzerinden önemli bir güç savaşı yaşandığını kaydetti.

Otomotivde, üretim tekniklerinde ve yapay zekada son derece keskin gelişmeler kaydedildiğini belirten Avdagiç, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Böylesi bir değişim sürecinden geçerken hedeflerin, atılacak adımların ince ince hesap edilerek atılması önemli. Kaynaklarımızı doğru hedeflerle eşleştiremezsek bu teknoloji savaşında geriye düşmek işten bile değil.Bu anlamda sınırlı kaynaklarımızı geleceğin kaderini elinde tutan teknolojik atılım vizyonuyla birleştiren bu strateji belgesini son derece yerinde buluyoruz.Bu belgede yer alan 'yeni teknolojilerin pazarı değil, üreticisi olmak' hedefi, esasen ülkemizde önemli bir zihniyet değişimi yaşandığının somut bir kanıtıdır. Türkiye, geçen yıllarda önemli bir know how birikimi, ciddi bir üretim tecrübesi, sağlam bir öz güven ve uzman insan kaynağı elde etti. Artık bu üretim becerilerini kendi markalarımız için kullanmanın zamanı geldi.
Baştan beri söylediğimiz şu; 'her ithal ettiğimiz ürünü Türkiye'de üretelim' mantığı ile yola çıkmak Türkiye'yi bir yere götürmez. Neyi üretip neyi üretmeyeceğimizi belirlemek çok önemli. Seri üretime yapılacak yatırımlar kadar niş teknolojik alanları da hedeflemek Türkiye'yi kısa sürede bir üst lige taşır. Nitekim bu felsefeyi strateji belgesinde görmekten memnuniyet duyuyoruz. Mesela 2023'e kadar en az 10 Türk Unicorn, yani Turcorn çıkarabilmek, küresel ölçekte marka olacak en az 23 akıllı ürün üretebilmek son derece vizyoner ve katma değeri yüksek hedefler. Burada Türkiye'nin kendi potansiyelinin farkında olması çok önemli. Özellikle niş teknolojik alanlardagelişen ülkelerin, gelişmişleri solladıklarına sıklıkla şahit oluyoruz. Geçen yılİngiltere ve Japonya'nın çıkardığı Unicorn sayısı sadece birer tane iken, Çin 17, Hindistan 2, Brezilya, Portekiz gibi ülkeler de birer adet Unicorn ortaya çıkardı. Unicorn tabiri, değeri 1 milyar doları aşan yeni girişimleri ifade ediyor."

"TÜRKİYE'NİN TEKNOLOJİK ÜRÜNLERE VE ÜRETİME KARŞI ALGIDA SEÇİCİLİK GELİŞTİRMESİ LAZIM"

ŞekibAvdagiç, İstanbul Ticaret Odası Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi olarak Türkiye'ye ait Unicorn'lar çıkarmayı kendilerine ana hedef olarak belirlediklerini, bu hedeflerinin devletçe de benimsenmesi ve strateji belgesine eklenmesinden büyük memnuniyet duyduklarını vurguladı.

2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisiyol haritasıyla birlikte Türkiye'yi yüksek gelir düzeyine taşıyacak metodolojinin daha net şekilde ortaya konulduğunu aktaran Avdagiç, "Bundan sonra Türkiye'nin teknolojik ürünlere ve üretime karşı bir algıda seçicilik geliştirmesi lazım. Bu konuda girişimcimizden tüketicimize, finans sektörümüzden akademisyenlerimize kadar herkese önemli roller düşüyor." ifadelerini kullandı.

18 Eylül 2019 Çarşamba

Etiketler : Gündem

Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.


Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye'nin elma üretiminde dünya sıralamasında 2. sırada, ihracatta ise 7. sırada yer aldığını açıkladı. Karaman'da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimin en temel insan haklarından biri olduğunu vurguladı ve bu konuda devletin kararlı adımlar atmaya devam edeceğini belirtti.

Bakan Yumaklı, gıda güvenliği konusunda yapılan denetimlerin aralıksız sürdüğünü belirterek, "Vatandaşımızın güvenilir gıdaya ulaşması, en doğal hakkıdır. Bu hakka ulaşmakla ilgili hiçbir engeli tanımıyoruz ve devlet olarak, bakanlık olarak bunların üzerine gitmeye devam edeceğiz." dedi.

Tarımda teknolojinin önemine değinen Yumaklı, Türkiye'nin sadece elma üretiminde değil, bu alanda kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesinde de önemli bir aşama kaydettiğini ifade etti. Ayrıca, tarımsal üretimin pazarlama ayağının önemine vurgu yaparak, üretimin planlanması, sözleşmeli üretim modelleri ve işlenmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması gibi konularda çalışmaların devam edeceğini söyledi.

Yumaklı, tarımsal üretimde 1 Eylül itibarıyla geçilen planlı üretim modelinin, üretici ve tüketiciye büyük faydalar sağlayacağını belirtti. Bu modelle, ülke kaynaklarının daha verimli kullanılacağını ve hububat, baklagil, yağlı bitkiler ve yem bitkileri üretiminde 2028'e kadar olan hedeflerin belirlendiğini kaydetti.

Kent tarımı uygulamalarına da değinen Yumaklı, büyük şehirlerin tarımsal ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla şehir çeperlerinde tarımsal üretimin desteklendiğini ve organize tarım bölgelerinin oluşturulduğunu belirtti. Bu kapsamda, 42 ilde 61 organize tarım bölgesinin belirlendiğini ve bunlardan 6'sında üretimin başladığını ifade etti.

Bakan Yumaklı, Karaman Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan hububat tohumu eleme tesisinin açılışını gerçekleştirerek, Türkiye'nin tohumculukta dünyada öncü bir ülke haline geldiğini ve bu alandaki başarının ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını vurguladı. Türkiye'nin kendi topraklarında ürettiği tohumların dünya çapında 117 ülkeye ihraç edildiğini belirten Yumaklı, bu başarıyı daha da ileri taşımak için çalışmalara devam edeceklerini söyledi.

21 Eylül 2024 Cumartesi

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'nde değişiklik yaptı.







SPK'nın "III-52.4 sayılı Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"i Resmi Gazete'de yayımlandı.


Buna göre, girişim sermayesi yatırımlarının finansmanında önemli bir yatırım aracı olan, Türkiye'nin sermaye piyasalarında da giderek önem kazanan ve hızla büyümeye devam eden girişim sermayesi yatırım fonlarına yapılan yatırımların artırılabilmesi amacıyla ve uygulamada karşılaşılan ihtiyaçlar ile girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni yatırım araçlarının yaygınlaştırılmasına yönelik olarak anılan tebliğin muhtelif maddelerinde değişiklik yapıldı.


Yapılan değişiklikler kapsamında, doğrudan yatırım yerine girişim sermayesi yatırım fonları (GSYF) üzerinden riskin dağıtılarak yatırımın çeşitlendirilebilmesi, daha önce yatırım almış ve yatırım turu kapanmış girişim şirketlerine yatırım yapılabilmesine imkan sağlamak amacıyla fon toplam değerinin en az yüzde 80’i diğer GSYF katılma paylarından oluşacak şekilde GSYF’lerin fon sepeti fonu yapısında ihraç edilebilmesine imkan tanınacak.


Yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla son yıllık veya yatırım yapılan tarihe en yakın tarihli finansal tablolarına göre varlıklarının en az yüzde 51’inin Türkiye’de kurulu bağlı ortaklık veya iştiraklerden oluşan yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yatırım yapılmasına olanak sağlanacak.


Girişim sermayesi ekosisteminin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve yeni finansman araçlarının yaygınlaştırılması amacıyla, ilgili mevzuatta yer alan şartlara uyum sağlanmak kaydıyla, ileri vadede ortak olma hakkı veren sözleşmeler girişim sermayesi yatırımı olarak değerlendirilecek.


Bu kapsamda, yurt dışında kurulu girişim şirketlerine yapılan yatırımın sınırının fon toplam değeri yüzde 10’undan, yüzde 15’e çıkarılacak ve Fon’un tedavüldeki katılma paylarının yurt dışındaki gerçek ve tüzel kişilerce sahip olunması halinde bu oran kademeli olarak %100’e kadar artırılabilecek.


Son yıllık finansal tablolarına göre aktif toplamının en az yüzde 40’ı gayrimenkul veya gayrimenkule dayalı varlıklardan oluşan şirketler ile esas faaliyet konusu müteahhitlik olan şirketler girişim şirketi olarak değerlendirilmeyecek.


Diğer GSYF’lere fon toplam değerinin en fazla yüzde 25’i, girişim şirketi niteliğindeki halka açık şirketlerin borsada işlem görmeyen paylarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si ve GSYF katılma payına sahip yatırımcıların yönetim kontrolüne sahip oldukları şirketlere ve ilişkili taraflarına fon toplam değerinin en fazla yüzde 20’si oranında yatırım yapabilecek.


Tebliğ kapsamında, fon katılma paylarının satış başlangıç tarihinden fon toplam değerinin en az yüzde 80’inin girişim sermayesi yatırımlarına yönlendirilmesine kadar geçen sürede ve sonrasında sermaye piyasası araçlarına yapılacak yatırımlarda, yatırımın yapıldığı tarih itibarıyla Kurulun III-52.1 sayılı Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği’nde yer alan ihraççı sınırlamalarına uyum sağlanması gerekecek.


Kaynak taahhüdü tutarı, fon katılma paylarının nitelikli yatırımcıya satışına başlandığı tarihi müteakip en geç bir yıl içinde tahsil edilecek.

Tebliğ kapsamında, sektör talepleri dikkate alınarak başvuru süreçlerinin kısaltılabilmesi amacıyla GSYF’ler menkul kıymet yatırım fonları ve gayrimenkul yatırım fonları gibi şemsiye fona bağlı olarak ihraç edilebilecek.


Fon bilgilendirme dokümanlarının içeriklerinin sadeleştirilirken, bu doğrultuda belirli konulara fon ile katılma payı sahipleri arasında imzalanacak fon ihraç sözleşmesinde yer verilecek.


Tebliğ’e eklenen Geçici Madde 2 ile Tebliğ değişikliklerinin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla katılma payı ihraç edilmiş fonlar tarafından yatırımcılar ile fon ihraç sözleşmesi imzalanması gerekliliğinin yerine getirilebilmesi ve fonun ihraç belgesinde yer alması gereken asgari unsurlara uyum sağlanabilmesi için 30 Haziran 2025 tarihine kadar, yeni portföy sınırlamalarına uyum sağlanabilmesi için ise 31 Aralık 2025 tarihine kadar süre verildi.


Söz konusu Tebliğ bugün itibarıyla yürürlüğe girdi.

21 Eylül 2024 Cumartesi