Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, "567 plaj, 27 marina, 18 turizm teknesi ve 9 bireysel yat Mavi Bayrak aldı. Hedefimiz bayrak sayısında dünya birinciliği" dedi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’nin 567 mavi bayraklı plajı ile İspanya ve Yunanistan’ın ardından en temiz denizlere sahip 3’üncü ülke konumunda olduğunu bildirdi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, denizlerin temizliğinin önemli bir göstergesi olan mavi bayraklı plajların sayısının her geçen yıl arttığı vurgulandı.

Mavi bayrağın dünyanın en seçkin turizm ve çevre ödüllerinden olduğuna işaret edilen açıklamada, “Dünyanın en seçkin turizm ve çevre ödüllerinden mavi bayrakta bu yıl da yerini kimselere kaptırmayan Türkiye, 567 plaj ile İspanya ve Yunanistan’ın ardından en temiz denizlere sahip 3’üncü ülke konumunda.” İfadesi kullanıldı.

Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Bakan Mehmet Özhaseki, Mavi Bayrak Programı’nın, gönüllülük esasına dayanan uluslararası bir çevre ödülü programı olduğuna, programın dünyada 50 ülkede uygulandığına işaret etti.

Bakan Özhaseki, mavi bayrakla ilgili ödüllerin her yıl mayıs ayında açıklandığını anımsatarak, 2002’de 140 olan mavi bayrak ödüllü plaj sayısının bu yıl da arttığını, Türkiye’de daha fazla plajda mavi bayrağın dalgalanacağını aktardı.

Özhaseki, “567 plaj, 27 marina, 18 turizm teknesi ve 9 bireysel yat mavi bayrak aldı. Hedefimiz bayrak sayısında dünya birinciliği.” Açıklamasında bulundu.

PLAJLARA AİT BİLGİLERE BAKANLIĞIN İNTERNET SİTESİNDEN ULAŞILABİLİYOR

Mavi bayrak için temel oluşturan yüzme alanlarına dair profil belgeleri Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca hazırlanıyor.

Türkiye'de bulunan 1400 plaja yönelik bilgiler, "plaj.csb.gov.tr" adresinde yayımlanıyor. Burada, yüzme alanlarına ait koordinat, derinlik gibi fiziksel özelliklerini gösteren bilgilerin yanı sıra meteorolojik özellikler, dalga risk durumları gibi alınacak önlemler de yer alıyor.

17 Haziran 2024 Pazartesi

Otomotiv sektörünün gelişmiş güvenlik sistemlerine uyumuna yönelik yapılan düzenleme kapsamında ulusal tip onayıyla Türkiye'de üretim yapan firmalar için uygulama geçiş tarihi 31 Ağustos olarak belirlendi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca hazırlanan "Motorlu Araçlar ve Römorkları ile Bunlar İçin Tasarlanan Aksam, Sistem ve Ayrı Teknik Ünitelerin Genel Güvenliği ve Korunmasız Karayolu Kullanıcılarının ve Yolcuların Korunması ile İlgili Tip Onayı Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Konuya ilişkin Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, uluslararası otomotiv mevzuatı dikkate alınarak hayata geçirilen mevzuat çalışmalarında otomotiv sanayisinin uluslararası pazara entegrasyonu, piyasaya arz edilecek araçların yüksek güvenlik seviyesinde olması ve böylece kara yollarındaki can ve mal güvenliğinin artırılması hedefleniyor. 

Bu çerçevede kazaları azaltmayı amaçlayan ve güncel teknolojiyle uyumlu gelişmiş güvenlik sistemleri, kısa adı Genel Emniyet Yönetmeliği olan düzenleme ile araçlarda zorunlu hale getirildi.

Diğer taraftan, Bakanlıkça yayımlanan tip onay mevzuatı içerisindeki zorunlu uygulamalar ve bu uygulamaların hayata geçirileceği tarihler, ulusal tip onayıyla Türkiye'de üretim yapan firmalar nezdinde bağlayıcı olma niteliği kazandı. 

Bu kapsamda, otomotiv sektörünün de talepleri de dikkate alınarak, üretimin desteklenmesi ve sektörün sürdürülebilirliğinin korunması amacıyla ilgili yönetmelikte yapılan değişiklikle ulusal tip onayı ile Türkiye'de üretim yapan firmalar için uygulama geçiş tarihi 31 Ağustos 2024 olarak belirlendi. 

İthal edilecek araçlar için Gümrük Birliği çerçevesinde zorunlu uygulama ve seri sonu başlangıç tarihi 7 Temmuz 2024 olarak uygulanmaya devam edecek. 

26 Haziran 2024 Çarşamba

Türkiye, geçen yıl 399 megavatlık yeni hidroelektrik santrali (HES) kapasitesi devreye alarak bu alanda yeni kapasite kurulumunda Avrupa'da ilk sıraya yerleşti.

Enerjide dışa bağımlığını azaltmak ve enerji ihtiyacını yerel kaynaklardan karşılamayı önceleyen Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarına giderek daha çok ağırlık veriyor. Yüksek verimli ve uzun ömürlü HES'ler sağladığı temiz enerji avantajından dolayı dünya genelinde tercih ediliyor.

Uluslararası Hidroelektrik Derneği'nin (IHA) "2024 Hidroelektrik Enerji Görünümü" raporuna göre, geçen yıl dünyada hidroelektrik santrallerinden 4 bin 185 teravatsaat elektrik üretildi.

En fazla üretim, 1503 teravatsaat ile Asya-Pasifik bölgesinde gerçekleşti. Asya-Pasifik bölgesini 728 teravatsaat ile Güney Amerika ve 645 teravatsaat ile Kuzey ve Orta Amerika ülkeleri izledi.

Hidroelektrikte kurulu güç geçen yıl bir önceki yıla göre 13 bin 700 megavat artarak 1 milyon 416 bin megavata yükseldi. Dünya genelinde yeni eklenen kapasitenin 6 bin 500 megavatlık kısmı pompaj depolamalı HES, kalan 7 bin 200 megavatlık bölümü ise barajlı hidroelektrik santrallerinden oluştu.

En çok kapasite artışı 8 bin 586 megavat ile Asya ve Pasifik ülkelerinde gerçekleşirken, onu 1874 ile Afrika kıtası ve 1338 megavat ile Kuzey ve Orta Asya ülkeleri takip etti. Söz konusu dönemde Avrupa'da 717 megavatlık yeni hidroelektrik kapasitesi eklendi ve toplam kurulu güç 259 bin megavata ulaştı.

Türkiye, geçen yıl 399 megavatlık yeni hidroelektrik enerjisi kapasite kurulumu ile Avrupa'da birinciliğe yükseldi. Türkiye bir önceki yıl 558 megavatlık yeni kapasite kurulumu ile Avrupa'da 3'üncü sırada yer almıştı.

Türkiye'yi 120 megavat ile Avusturya, 91 megavat ile Almanya ve 90 megavat ile Norveç takip etti. Kurulu güç bakımından 33 bin 897 megavat ile Norveç ilk sırada, 32 bin 529 megavat ile Türkiye ikinci sırada yer alıyor.

Çin, hidroelektrik enerjide kurulu güç bakımından 421 bin megavat ile dünyada ilk sırada yer aldı. Çin'i, 110 bin megavat kurulu kapasiteyle Brezilya ve 102 bin megavat ile ABD izledi.

Türkiye ise 33 bin megavatla geçen yıl 9'uncu olarak dünya sıralamasındaki yerini korudu.

26 Haziran 2024 Çarşamba