tatil-sepeti

Hastane, okul bahçeleri, toplu yaşam alanları gibi noktalarda bulunan ve sayılarının artması için çalışmaların yürütüldüğü turuncu renkli konteynerlerin İstanbul'daki sayısı 574'e ulaştı.


 

Megakentin 39 ilçesindeki hastane, okul, toplu yaşam alanı gibi noktalara kurulan ve vatandaşların da arama-kurtarma faaliyetlerine katılabilmesi açısından büyük önem arz eden konteynerler konusundaki farkındalığın artırılması hedefleniyor.

 

Kocaeli Gölcük merkezli 17 Ağustos 1999'da meydana gelen ve binlerce insanın hayatını kaybettiği Marmara Depremi'nin ardından 2000'li yılların başında İstanbul Valiliği Afet Yönetim Merkezince kentin 39 ilçesine yerleştirilen afet konteynerlerinin sayısı, yaşanan hırsızlık olaylarıyla zaman içinde azaldı. Deprem konteynerlerinin sorumluluğu 2009'da ilçe belediyelerine devredildi.

 

Hastane, okul bahçeleri, toplu yaşam alanları gibi noktalarda bulunan ve sayılarının artması için çalışmaların yürütüldüğü turuncu renkli konteynerlerin İstanbul'daki sayısı 574'e ulaştı.

 

İhtiyaç halinde vatandaşların kullanabilmesi için hazırlanan konteynerlerde jeneratör, kırıcı ve delici alet, su tankı, kriko, kazma, çadır, baret, aydınlatma, yangın tüpü, halatlar gibi malzemeler bulunuyor. Ancak konteynerlerin amacı ve işlevi vatandaşlar tarafından yeterince bilinmiyor.

 

Fatih Belediyesi Afet Yönetimi Birimi Sorumlusu ve Şehir Plancısı Murat Acar, Fatih'te 22 deprem afet konteyneri bulunduğunu belirterek, bunların, olası bir afet durumunda vatandaşların içerideki cihazları kullanarak ilk temel müdahaleyi yapmalarına yönelik geliştirildiğini kaydetti.

 

Konteynerlerden ilçe belediyelerinin sorumlu olduğunu ve AFAD'ın konteynerlerle ilgili belediyelere destek sunduğunu anlatan Acar, "Bu konteynerlerin anahtarları da yine sorumlu olan belediyelerimizde. Aynı zamanda emniyet teşkilatıyla da bunlar paylaşılıyor. Olası hırsızlıklara ve zarar görmelere karşı bu şekilde önlemler alınmış durumda." dedi.

 

Konteynerlerde ilk müdahale için gerekli temel aletlerin olduğunu ifade eden Acar, şunları söyledi: "Olası bir afet ve acil durum anında orada bulunan vatandaşlarımızın ve oraya intikal edecek arama-kurtarma ekiplerinin kullanabileceği temel malzemeler var. Aynı zamanda ileri seviyede kullanılabilecek hiltiler var. Eldivenler, ilk yardım çantaları, bazı ilaçlar var. Bunların da bazı tarih aralıklarında yenilemesi yapılıyor. Çadır alanları kurulması ihtiyacına yönelik çadırlar var. Bir afet sonrasında akla gelebilecek birçok malzeme mevcut. Jeneratörler, su ihtiyacını karşılayacak şekilde sular... Hem vatandaşların hem de arama-kurtarma ekibinin kurtarma malzemesi olarak kullanabileceği çeşitli malzemelerimiz var."

 

"VATANDAŞLARIMIZI BİLGİLENDİRMEYİ HEDEFLİYORUZ"

 

Acar, her mahallede konteynerler için görevliler oluşturduklarını kaydederek, şöyle devam etti: "Hırsızlık olayları dolayısıyla ne yazık ki anahtarları vatandaşlarla paylaşmamız uygun olmuyor. Anahtarlar ancak kamu kurumlarının uhdesinde bulunuyor. Görevliler konteyneri açtıktan sonra vatandaşlarımız da kazma, kürek, çekiç gibi basit aletleri kullanabilir. İnsan hayatı söz konusu olduğu için buradaki arama-kurtarma aletleriyle bazı müdahalelere izin verilebilir. Afetlere müdahale profesyonellik gerektiren bir süreç. Bunu, bu konuda bilgi sahibi kişilerin yapmasını arzu ediyoruz. Bununla ilgili hem AFAD hem de Fatih Belediyesi olarak çeşitli projelerimiz var. Vatandaşlarımıza temel arama-kurtarma ve malzeme kullanımı bilgilerinin verilmesini arzu ediyoruz. Vatandaşlarımızı buradaki cihazların kullanımı noktasında bilgilendirmeyi hedefliyoruz."

 

Deprem afet konteynerlerinin bilinirliğine ilişkin de Acar, "Vatandaşların birçoğu bunların farkında olmuyor ya da ne olduğunu bilmiyor. Biz bu konteynerlerin görünür yerlerde olmasına özen gösteriyoruz. Konteynerlerin üzerinde bilgilendirici tabelalarımız da mevcut. Özellikle vatandaşlarımızın sık gittiği, bulunduğu yerlerde olmasına dikkat ediyoruz. Güvenlik de çok önemli bir husus." diye konuştu.

 

Acar, Fatih Belediyesi olarak tüm mahallelerde afet eğitim faaliyetleri gerçekleştirdiklerini de ifade ederek, bunu daha da yaygınlaştırıp vatandaşları temel bilgilere sahip kılmaya çalıştıklarını sözlerine ekledi.

 

"HİÇ BÖYLE BİR ŞEY GÖRMEDİM"

 

Vatandaşların birçoğunun, deprem afet konteynerleriyle ilgili yeterince bilgi sahibi olmadığı görüldü.

 

Oğuzhan Demir, daha önce deprem afet konteyneri görmediğini ve ne olduğunu bilmediğini ifade ederek, "Hiç böyle bir şey görmedim. Kahramanmaraş depreminden sonra özellikle böyle önlemler daha önemli. Bu tarz şeylerin hayatımızda olması gerekiyor. Anahtarının nerede olduğuna dair hiçbir tahminde bulunamıyorum. Normalde acil durumda açılabilmesi için anahtarsız olması gerekiyor." dedi.

 

Fuat İskanoğlu da afet konteynerinin ne olduğunu bilmediğini ancak ilk müdahale için anahtarlarının yakında olması gerektiğini söyledi.

 

Konteynerleri daha önce gördüğünü dile getiren Tahsin Çalman ise "Bunlar deprem konteyneri ama kilitli. Deprem olduğunda bunu kim açacak? Vatandaşa kim yardımcı olacak?" diye konuştu.

17 Ağustos 2024 Cumartesi

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, HAK-İŞ Konfederasyonunun 49. kuruluş yıl dönümü programında, çalışma hayatını ilgilendiren konularda temel ilkelerinin, çalışanı ve işvereni mağdur etmeden uzlaşı zemininde buluşmak olduğunu, son yıllarda çalışanın ücretinde önemli iyileştirmeler yaptıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde sendikal örgütlenmenin kolaylaştırılmasından iş güvenliği düzenlemelerine, kayıt dışı istihdamın azaltılmasından kadınların çalışma hayatına katılımının teşvik edilmesine kadar işçilerin yıllardır çözülmeyen sorunlarını çözüme kavuşturduklarını ifade eden Yılmaz, asgari ücret artışı ve salgın döneminde istihdamın korunması gibi adımlarla her zaman işçinin yanında olduklarını ortaya koyduklarını bildirdi.

 

810 MİLYAR LİRADAN KAMU OLARAK VAZGEÇTİK 

Asgari ücretle bu ücrete kadar tüm gelirleri her türlü vergiden istisna kıldıklarını hatırlatan Yılmaz, "Bu kanunu düzenlemeyi yapmamış olsaydık, asgari ücret ve asgari ücrete kadar tüm gelirlerden vergi alıyor olsaydık ne kadar vergi alacaktık diye baktığınızda 2025'te 810 milyar lira gibi bir rakamla karşılaşıyoruz. Yani 810 milyar liradan kamu olarak vazgeçtik biz. Maliyemiz vazgeçti" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, Türkiye'nin istihdam üreterek büyüdüğünü anlatarak, emeğin yoğun olduğu iş kollarında ara eleman sıkıntısı yaşandığını, iş gücü arzının yeterli olmadığını ve işverenlerin en çok şikayet ettiği hususların başında çalıştıracak personel bulamamanın geldiğini gözlemlediklerini aktardı.

"Mesleki ve teknik eğitimde yeni bir açılımı devreye alarak iş gücü arzını piyasanın ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirmek istiyoruz." diyen Yılmaz, eğitim sistemi veya kısa dönemli kursların içeriğiyle iş gücü piyasasının ihtiyaçları arasında daha fazla örtüşme sağlanması gerektiğini kaydetti.

 

ÇOK KAZANANDAN ÇOK, AZ KAZANANDAN AZ ALMAK

Yılmaz, vergi sisteminin adaletli olmasının, üst gelir gruplarının sorumluluklarını yerine getirmesini sağlarken dar gelirli vatandaşların sırtındaki yükü hafiflettiğini belirterek, "Bizim de anlayışımız budur. Çok kazanandan çok, az kazanandan az almak, vergideki temel amacımız bu. Vergi adaletini güçlendirmek, vergide etkinliği sağlamak... Bu yönde geçtiğimiz dönem önemli adımlar attık" diye konuştu.

Gelir vergisi tarifesinde en alt dilimdeki vergi oranını düşürdüklerini, en üst dilimdeki vergi oranını yükselttiklerini bildiren Yılmaz, şöyle devam etti: "Vergi gelirlerinde sağlanan iyileşmeyi vatandaşlarımızın refahı ve ülkemizin istikrarı için verimli alanlara yönlendireceğiz. Bütçemizde temel vurgumuz şu, deprem harcamaları azaldıkça bir mali alanımız, imkanlar oluşacak. Bu mali imkanları da iki temel amaç için kullanmayı planlıyoruz. Birincisi ekonomimizi büyütmek, reel sektörümüzü, üretimimizi desteklemek, kalıcı bir şekilde yapısal dönüşümle sanayimizin teknolojik gücünü, katma değerimizi yükseltmek. İkincisi de sosyal refahı kalıcı bir şekilde arttırıcı tedbirler almak. Bu yönde bütçemizin imkanlarını değerlendirmek."

 

KAYIT DIŞILIĞI EN AZ SEVİYELERE ÇEKMEYİ HEDEFLEDİK

Cevdet Yılmaz, istihdamda kayıt dışının bir dönem yüzde 50'lerin üzerinde olduğunu, şu anda yüzde 20'lerin bir miktar üzerinde bulunduğu ve kayıt dışılığı en az seviyelere çekmeyi hedeflediklerini ifade etti.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da değinen Yılmaz, burada etnik ve dini kimlikten öte insanlığın katledildiğini belirterek, "Bir soykırım davası var malum. Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla yargılanan bir İsrail hükümeti var. İnşallah en kısa sürede orada da ateşkes sağlanır. Orada yaşanan bu insanlık dışı manzaralar sona erer. İnsanların ihtiyaç duyduğu temel destekler, insani yardımlar ulaşır ve inşallah siyasi bir çözümle kalıcı bir huzura bölgemiz kavuşur." dedi.

23 Ekim 2024 Çarşamba

23 Ekim 2024 Tarihli ve 32701 Sayılı Resmî Gazete


 

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

 

CUMHURBAŞKANLIĞINA VEKÂLET ETME İŞLEMİ

 

–– Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet YILMAZ’ın Vekâlet Etmesine Dair Tezkere

 

YÖNETMELİKLER

 

–– Şarj Hizmeti Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

 

–– Beşeri Tıbbi Ürünler ve Özel Tıbbi Amaçlı Gıdaların Geri Çekilmesi Hakkında Yönetmelik

 

TEBLİĞLER

 

–– Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi

 

–– Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hakem Ücret Tarifesi

 

–– Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tanık Ücret Tarifesi

 

İLÂN BÖLÜMÜ

 

a - Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları

 

b - Çeşitli İlânlar

 

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Döviz Kurları ve Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

23 Ekim 2024 Çarşamba